18 Kasım 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

18 Kasım 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

——. 2 ğşğşğş Ç DA girin VAKIT 18 Teşrinisani 1930 —— Darülfünun Mazhar Osman Beye cevaba lüzum görmüyor İ Tarihe karışan fırka | Hikmet B. davasında Yen frkaya merkezlik etmiş olan #almis aparimanı S.C. F.nın infisahı Şehrimizde rası! karşılandı, binalar ne o'acek ? SCE s Liderinin o zaten beklenen fakat mensuplarınca intizar ulunmıyan verdiği €sih kararı şehirde dün sabah gazetelerinin neşriyatile duyul- Müş ve ekseriyet tarafından lâ- kaydile karşılanmıştır. akat bilhassa fırka'arının son mlerinde, zaten akamete sü- lenen harekâlından haberdar 'ıyan küçük Serbestçiler ise “nu işidince şaşalamış, bomba Bibi inen darbe karşısında afal- plandır. rm ekserisi sıhatına inan olduk arından hemen ye t ocaklara koşmuşlar ve izahat istemişlerdir. bi gazetelerinde 'de -fes- , doğruluğu © görüldükten e da S, F. ocakları büsbütün iç almış ve azaların ağzını kilit maz olmuştur. 1 ocaklarda ise dün son | arasndaki dedikoduların muba- kaşalar yapılmış fırkacılık Bayretile, işlerini, resmi vazifele- mler , baralcâtlarına Yanaışla flar, birbirlerine dert cakların heyeti idare erkâ- yg daha yeni kuruldukları Miş rın elden uçmasına yan- ar bazılarıda kahvelerde tees- hden ağlamışlardır. Malar tehliye edilecek Tüy pi merkez ocağı heyeti bu- liye, tün ocak binalarının tah- Yanda tamim edecek bu me- han Ğ seneliği 3200 liraya tutu- EN Kime apartmanıda mai Altı Tarziyeye dair Müddel umumi Kenan 8, “Ve- kâlet vermadim,, , vekil Kenan | B. “Vekâlet almadım,, dıyor! Sabık müstantik, Bandırma ağır ceza mabkemesi reisi Hik- İ met B. tarafından Istanbul müd- delumumisi Kenan B, aleyhine İ açılan tazminat davasının fera- gatle neticelenmesinden $onra feragatin tarziye üzerine mi, yok- i sa tarziyesiz mi olduğu şeklinde ortaya çıkan meselenin son saf- hasını dün yazmıştık. Hikmet B., kendisine Kenan Beyin vekili Kenan Ömer B. tarafından bil- vekâle tarziye verildiğinde israr ediyor, Kenan B. ise “Tarziye yoktur ve olamaz da!, diyordu. Müddeiumumi Kenan B,, dün kandisile görüşen muharririmize bu bahis etrafında şunları söy- lemiştir : — Hikmet B. in devam eden ifadatına son bir mukabele ol- mak üzere şu ciheti beyan ede- rim, ki ben kimseye tarziye ver- | medim. Ve kimseyi tarziyeye tevkil etmedim. Hikmet B., şu sarih vaziyet Karşısında davasını | tecdit kudretine kendisii salip görüyorsa, omuktezasını bittabi serbesttir, Diğer taraftan Hikmet Beyin bilvekâle tarziye verdiğini söy- lediği avukat Kenan Ömer Bey, dün gazetemize bir mektup gön- dermiştir. Kenan Ömer B., bu ifada , mektubunda Hikmet B. in dün gazetemizde çıkan mektubundan bahselerek ezcümle şöyle diyor: “Mumai'eyh de pekâlâ tahat- tur ederler ki vazifei vekâleti kabulden evvel bu davayı haber alır almaz Hikmet B, i görmüş, kendilerinden feragat rica etmiş- tim. Mürafaa zamanında da şimdi de bu kanaatte sabit ol” duğum bu tavsiyeyi emektar bir adliyeci sıfatile kendi vazifei içtimaiyemde dahil gördüğüm içindir ki adliyenin iki rüknü keme salonlarına intikalini iste- | medim, Ve esnayi mubakemede şahsen bu ricayı teyit ettim. Mürafaa haricinde tarziye şar- tile feragat edebileceğini söyle- diği zaman, Ortada tarziyeyi mucip filin vücuduna kani of sam, vekâleti Kabul etmezdim, dedim. Hadiseyi kendi zaviyei rüiyeti dahilinde hikâye ettiği zaman, müekkilim Kenan Bİ. nin, anlattığı şekilde bir hadise vu- kuunda kakul elmediği muka- belesinde bulundum. Feragat, bu şekilde vaki oldu. Zaten vekâletimde itayı” tarziye dahil omadığı için vazilemi sui isti- mal bittabii elimde: zdi., ahsillerini tamamlamak üzere Avrupaya gittiler Y, hndetlköydeki Tayyare Makinist mektebinin bu seneki mezun- tah; R, Kâmil. hara, Paris vi Bu , *tmişlerdi, Öner Şen derilmesi mukarrer bulunan lemduh, Ibrahim, Nuri, Necdet dönmelerini gitmek üzere Marsilyaya müteveccihen şehrimizden günasebetle resimlerini yuk koyd - Vi e resi i yukarıya koyduğumuz bu gençle Salarına kıymetli bilgilerle ini di ş eriz, Süreyya / AliB. Mazhar Osman B. yemek: listesi gibi buluşlarla ik- tifa etse daha iyi olur, diyor ! Dardifünun emininin beyanatı genç tayyarecimiz İ çıkan bu yazı dün Darlilfünun Muammer Raşit B. Darülfünunun tekâmülü, ıslahı ve müderrisliğin evsafı üzerine, İ Emanet intibabatına tekaddüm eden günlerde çılcan noktai nazar ihtilâfları Dr, Mazhar Osman be- yin şiddetli bir makalesile tekrar bararetlenmiş ve İstanbul seriri- yatı ismindeki: tıbbi mecmuada muhitinde çok mahsus akisler yapmıştır. Mazhar Osman B. bu yazısın. da Darülfünunun balinden bah- selmekte ve tıp İskültesine şid- detli hücumlarda bulunmaktadır. Bu makalenin bülâsası şudur: Neşer Ömerin eminlik müddeti 'bit- mişti. Yeniden intihabı *hdlı kalma muştu Çünkü geçen sene bütün o fakülte hocalarını kendine düşman etmişi, Bu rem liylhası münssebetile ıslahat sözünü ortaya çıkardıktan sonra ona en sadık geçinenler bile kendisine diş bilivor- lârdı, sessiz gürültüsüz yirmi iki « mışıl mışıl uyuyan fekülteyi uyan diye silkmek istediğini hissettirmişri Bir takım gâvur icadı şeyler “çıkarmıştı © bilmem hocaların ilmi mesaisi olacıkmış kitap yazacaklarmış. Sana bir ıslâhat gösteriririz ki dediler sen*| de şaşarsın, dünyada, kileme sarıldılar, “Evet Neşet Ömere akıbet teveccüh etükten sonra daröllünundü bir değişik lik bir verillik hekliyenlerin ümidi ede biyat fakültesinden Köprülü zade Fuat Beyde idi Darülfünunun “ kendisinden Gidet bir teceddür beklediği bu genç de hukuk ve up fakülteleri © hocalarının yaptığı intihabetta ilâhiya ve edebiyat fakültelerinin hatta fen fakültesinin ta raftarlığına rağmen kazanamadı İlukuk fakültesinden Muwmmer Râşit bey rektür oldu, tebrik ederiz. Inşallah asr bir Da cültünün rektörü gibi yüklendiği o büyük mesulivetin altından şerefle çıkar. O da mubterem selefleri gibi suya 'sabuma do- kunmadan müddetini centilmence ikmtle karar vermişse darilfünun Üç sene da- ali ha letarji ile malöl demekte. Kendimizi İ i lamada (6,55) metre | yeni bir Türkiye rekoru kazan- dir, bizden çok sor söyledi : Güzel bir spor günü Kuleli sesindeki müsabakalar Bahriyeli Tevfik kırdığı Türkiye rekorunu Dün Çengelköyündeki Kuleli Askeri Lisesinde Kuleli ve De- niz liseleri arasinda Atletizm ve güreş müsabakaları yapılmıştır. Mektedin bahçesinde yapılan bu muntazam müsabakalare güzel bir geçit resmile başlanmıştır. Karşılaşmalar | bazır © bulu- nanların güzel, heyecanlı bir spor günü yaşamalarına fırsat vermiştir. Elde edilen netice gü- zel ve ümit vericidir. Bilhassa evelki cuma bir adim uzun at- ile bize dıran Tevfik (Bahriye) dün âyni meseleyi ayni derece'ile tekrar atlamak suretile Türkiye reko- rünu egale etmiştir, Elde edilen dereceler ve bi- rincileri şunlardır: 100 metre Sadettin (K.) 220 dakika, 200 metre Ismail (K.) 25,1 saniye, Disk atmada Tevfik (D.) 28,5 metre, Cirit atmada Hasan (K.) 37,20 metre, Gülle atmada Tevfik (D.) 10,80 metre, Bir adımda Tevfik (D.) 12,60 metre, 1500 metrede Fahri (K.) 5,59 dakika, 400 metre Haydar Idatmıyalım, darülfünunumvz çok geride- ra açılan diğer memleket darülfününları bizi fersahlarla “geçmiştir, Şunun. weya bunun. aleyhinde de Biliz. Pek'muvakkar hukük âlimldrimiz” pek bazik tabiplerimiz şüphesiz © vardır. Lâkin mükemmel O hocalarımız yoktur. Aprupada bir boca nasıl teşekkül ettiğini ilmi teazzilerr nasıl olduğuno, Bilhassa dünyanın nasıl çalıştığını iyice görelim bilelim ve onlan. taklir edelim, “Bu maaşla bundan fazla çalışılmaz, ecnebi hoca İstemeviz, milli irfanımız bize yeter, feryddi kopar, dışardan hoca- lar seçilir, nihavet İçlerinden birkaç © ta- nesi yalan yanlış bir kitap: terceme ede- rek mektep besabına bastırır. Hele mahut lügare birkeç Sahife © ilâvesi büyük bir fevkalâdelik olur. “Hocalık ayrı bir meslektir. Her İyi doktor darülfönunda hoca olamaz. Ho- calıkta fetsgati nefis şarcur. Dişarda ken- dini hekimliğe, avukatlığa kapurrmış' zat lar ne ka olurlarsa olsunlar iyi hoca vlâmazlar. ocalıkta bir aşk vardır. Beyanatın akisleri Mazhar Osman B. in yazısı Darülfünunun, tekâmülü esasında samimi surette ittifak eden bir çok müderrisler üzerinde çok derin bir tesir ve bayret uyan- dırmıştır. Darülfünun emini Mu- ammer Raşit B. bu hususta şun- ları söylemekle iktifa etmiştir : — Söyliyeceğim kısadır. Da- rülfünunun tekâmül ve tarakki- sine memleketimiz münevverleri- nin alâka göstermesini büyük bir memnuniyetle karşılarım. Fa- kat Darülfünun hakkımda der- meyan yüksek ilim müessesesini haysi- yeti, şan ve şerefile mütenasip olmasını istemek te vazifemizdir. Çok garip Bir hukukçu müderris te ; — Hukukçu herşeyde mantık arar. Hoca olmıyan bir doktor iyi hocalığın evsafından bahset- edilerek mütalâatın o | egale etti 1500 metrelik koşu neticelenirken (D.) 52 4-5 saniye, Bir adımda Tevfik (D.) 6,50 dakika. Güreş müsabakalarında Man- sur Tayyibi, Ihsan Halidi, Hamdi Isfendiyarı, Tarık Kenanı, mağ- lup etmiştir. Galipler bep kuleli Lisesindendir. 0 0000 000004 0 00 m 0800 ron Von nan 00000000» GALADA 0NENA) UNU anna 00A A0 de fakülteye hücum için vesile arar. Ciddi ve ilmi hiç bir kıy- meti olmıyan bu bücumlara ce vap vermekten kendimizi” riüs:* tağni addederiz. Bize göre bu bücumların sebebi 'daha doğrusu saiki pek basittir. Kendinden bahsettirmek, ismi etrafında rek- lâm yaptırmak. Fekat bunun için daha düşünceli hareket etse ve sessiz sedasız bir ilim müessese- sine yaraşır bir vakar ve sükü. netle çalışan Darülfünuna haksız hücumlarda bulunmayarak sade» İ ce “aylık yemek listesi nevin- den buluşlarla iktifa etse çok daha doğru bir iş yapmış olur., Belediyede; Terkos işi Yakında hellediliyor Ziya B. geldi, müsteşar- lıktan haberim yok,diyor Belediye fen hey'eti müdürü Ziya B. dün Ankaradan şehri- mize gelmiştir. Ziya B. bir ay rahatsız olduhu için doğum evine gitmiş ve akşam telefonla sor- duğumuz suallere kisaca şu ce- vapları vermiştir: “Ankaraya terkos şirketinin vaziyeti hakkında izahat vermek üzere gitmiştim. Nafia vekili Bİ, ye istedikleri malâmatı ver- dim. Terkos meselesini bir de- ! fada Şehir meclisinin tetkik ede- i ceğini bilmiyorum. Vekâlet tet- kikatına devam etmektedir. Her halde yakında kat'i bir mesi çok gariptir, demiştir. Tıp Fakültesi ne diyor? Dün bip fakültesi reisi Sürey- ya Âli B.in mütalâasını öğren- mek istedik. Kendisi içtimada bulunuyordu. Bilvasıta şunları — Mevzubahs zat ikide bir karar verilecektir. Benim Nafia müsteşarlığı haberi doğru değil- dir. Bana böyle bir vazife teklif (Lütfen sayfayı çeviriniz) Şehir haberlerimiz bitmemiştir. | Lutfen düncü Sayıfaya bakıniz | TR

Bu sayıdan diğer sayfalar: