15 Mart 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7

15 Mart 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

e İkame. Th A m e e adi Adliyede; Uyuşuruz.. Zanimmliniz Diyen hırsız ceza- sını buldu Beşiktaşta, güpe gündüz 24- üncü ilk mektebin alt kat cam- larım kırarak içeri giren ve bazı “*$ya çaldıktan sonra kaçarken derdest edilen Hüseyinin muha- 'emesine mevkufen dün ikinci cezada başlanılmış ve aynı cel- #ede maznun mahküm edilmiştir. Hüseyin, bir ay evvel, talebenin derste bulunduğu sırada, cam- larını kırıp mektebe girmiş, ve eline geçenleri eski bir torbaya ğa erek dışarıya çıkmıştır. akat tam bu sırada mektep hademesi Behiye H. .karşısna yn ve elindeki torbaya dik- t etmiyerek, sadece, camı ni- çin kırdığını sormuştur. Bir müd- det münakaşa etmişler ve Hü- seyin kırdiğı camın bedelini ver- miye razı olmuştur. Yanında pa- rası olmadığı için kadınla bera- ber eve gidecekler ve cam pa- rası orada verilecektir. Yolda bir polis memuruna rastlanılmıştır. Behiye H. ker nasılsa o anda şüphelenmiş ve hadiseyi memura anlatmıştır. Polis memuru Celâlettin Ef, Hüseyinin taşıdığı torbayı araş- tırmıya İüzum görmüştür. Tor- bada çıkan eşya şunlardan iba- retmiş: Mektebe ait üç süpürge mü- dire hanımın tamponu, bir gaz ocağı, dört kalıp sabun, bir elma, bir armut, bir portakal.. Hasan, bu vaziyet karşısında temkinini bozmamış ve Behiye Hanımın sırtını okş'yarak : — Sen işine bak valde... Biz Efendi biraderle uyuşurur.. de- miştir. Vazife şinas memur der- hal hirsızın yakasına yapışmış -we-karakola sürüklemiştir. Mab- keme, cürmü sabit görmüş ve imaznunun bir ay il gün müd- detle hapsine karar vermiştir. Eski karısı Zehrayı öldüren hakkındaki karar Eski karısı zebrayı katil kas- tiyle yaralamaktan maznun ço- rapçı Âlinin ağır cezada görülen davası dün bitirilmiştir. Müddeiumumi maznunun 7 se- ne hapisle tecziyesini istemiş, karar bugüne bırakılmıştır. Ortaköy yangını şüpheli sörüldü Ortaköyde Şevki ve Suat bey- lere ait tütün deposunun yandı- Mah 30 Senelik Siyasi Esrarı ifşa Ediyor ! Fakat o günden sonra Kibsi bambaşka bir adam olmuştu, asâbi, korkak, sinirli... Geceleri evinden çıkmaz, hatta meclise bile eskisi gibi hergün gelmezdi. Meclis koridorlarında Birkaç gün sonra Meclisi meb'- usanda iki celse arasında Kibsi gene yanıma geldi, meclis sa- bahtanberi bali içtimadaydı, Kib- si o gün hiç mecliste görünme- mişti, şimdi dışardan geliyordu, her vakit sarık sardığı balde bugün başında kalıpsız, garibüş- vekil bir fes vardı. Koluma gir- di, beni küçük odalardan birine çekti, kapıyı ihtimamla kapadı. — Ne olacak benim bu halim im (Obey, dedi, ne olacak bu böyle, benden ne istiyorlar? Hayretle yüzüne bakıyordum, devam ediyordu: — Dün gece başıma gelen nani mut Nedim Bey Poliste : i Sahte yirmi beş kuruşlar! Adapazarı trenile İstanbula gelen Gemlikli Osman, dün Haydarpaşa istasyon büfesinde kalp 25 kuruşlukları sürerken cürmü meşhut halinde yakalan- mış ve hekkında takibata baş- lanılmıştır, bin liraya sigortali bulunuşu yü- zünden yangın şüpheli gele aşlanıl- ve adliyece tahkikata mıştır. Apoye Matini hakknıdaki kara Moris Dokobranın “Bir mil- yonerin tarihi,, ismini taşıyan bir romanı tefrika ettiğinden do- layı Apoye (Matini gazetesi aleyhine açılan davaya birinci ceza mahkemesinde dünde de- vam edilmiştir. Dünkü celsede gazete vekilleri omüdafaalarını yapmışlar ve mubaâkeme karara bırakılmıştır. 4 esrarcı mahküm oldu Evini bir esrar tekkesi haline koymaktan maznun Hayri ve burada esrar çeken Ziya, Müzdat dat, Semih isimlerinde üç kişinin Ağırcezada görülen davaları dün bitirilmiş ve üçü de mahküm edilmiştir. Mabkemenin verdiği karara göre, Hayri 7 ay bâpis yatacak ve 116 lira ceza sı verecektir. Ziya ve Semih İki- şer ay mahpuz kalacaklar ve be- şer lira ceza vereceklerdir! Müz- dadın, yaşı nazarı itibare alm- mış ve cezanın yarısı indirilerek bir ay bapsine ve kendisinden 3 lira para cezası alınmasına | karar verilmiştir. ! Salâhattin bir sene hapse | mahküm edildi lacirli çiftliği civarında Mecit isminde on bir yaşında bir ço- cuğa taarruz suçlu Salâhattinin — gizli görülmekte olan muhakemesi dün bitirilmiş ! ve karar alenen tefhim olun- muştur. Mahkeme, Salâhattinin | tevkifinin başlangıcından itiba- | ren bir sene müddetle hapse konulmasına karar vermiştir. Cevdet mollanin kayın biraderi namında mahakeme edilecek Yedinci müstantiklik, mülga meşihat müsteşarı Cevdet mol- layı vuran kainbiraderi Hamdi Ef. hakkındaki tahkikatı bitir. ( Son Yemen valisi ) num Tefrika:62 Tercüme ve iktibas hakkı mahfuz felâketi duydun mu? — Hayırola, dedim, ne felâ- keti, anlat bakalım? Odada yalnız olmamıza rağ men büsbütün yanıma sokularak adeta kulağıma dudaklarını ya- pıştırarak: — Hayatım teblikede... Dedi. Sonra gözleriyle etrafını araş- tırdı ve devam etti. Dün gece evime giderken kar- şıma çıkan eli silâhlı adamlar beni açıkça tehdit ettiler: “Bu memleketten çık, defol aksi tak- dirde seni parça parça edece- ğizl..,, Dediler, Bunlar siyasi bir suikast me- muru olmasalardı beni soymaz- larmıydı. Sonra da Sultanabmet gibi şehrin gediği olan bir yerde daha ortalıktan el ayak çekil mediği bir satte böyle bir tel- dit ve taarruz... AŞ ğını dün yazmıştık, deponun 25 Katıl Server Cemal beyi niçin öldürmüş? Merhumun ailesi dün Marsil- yadan şehrimize geldi Geçenlerde Marsilyada feci bir şekilde öldürülen Marsilya baş konsolosumuz merhum Server Cemal beyin ailesi dünkü eks presle şehrimize gelmiştir. Büyük bir teessür içinde bulunan ve dün İstanbula ağlıyarak ayak basan merhumuu zevcesi gazete- mize bilvasıta, cinayet hadisesi etrafında verilen telgraf haber- lerinde bazı noktaların yanlış bil dirildiğini söylemiş ve şu izahatı vermiştir: — Katil Osman, Server Cemal B, merhum tarafından kat'iyen tekdir edilmemiştir. Binaenaleyh cinayeti bu yüzden yaptığı ha- beri yanlıştır. 22 yaşlarında olan ve yedi yaşındayken Marsilyaya hicret ederek on beş seneden- beri orada bulunan katil son za- manlarda Türkiyeye gelmek isti- yordu. Fakat kendisi Selânikliydi ve nüfus kayıtlarını bulmak da kabil olamuyordu. Bumua için Türkiyeye gelmesi için kendisine pasaport verilmesi işi oldukça uzamıştı. Biraz mecnun olduğu anlaşılan katilin cinayeti bu se- bepten işlediğini zannediyorum.,, Merhumun cenazesi yarın Loyd kumpanyasının vapurile şehrimize getirilerek merasimle defnedile- cektir. miştir. Oğrendiğimize göre tah- kikat evrakı müddei umumilikçe ağırcezaya gönderilmiştir. Muha- kemeye yakında başlanılacaktır. Şevket bey yeniden muha- keme edilecek Karısı Telâl hanımı öldüren ve geçenlerde 12 sene hepse mah- küm edilen Güzel san'atlar aka- demisi müdür muavini Şevket bey hakkında Ağırcezanın ver- diği kararı temyiz nakzetmiştir. Şevket beyin muhakemesi yeni- den görülecektir. | Günün Haberleri Vilâvette: Daireler için lâzım olan eşya Onümüzdeki sene için devair ve şuaabata ne kadar malzeme ve eşya lâzım olduğu ve bunun ! ne miktarının kambiyoya dahil ve hangilerinin kambiyodan ha- riç olduğunun ayrı ayn birer | listelerinin yapılarak Ankaraya gönderilmesi bu eşyanın ne gibi | işlerde kullanılacağının da ilâ- veten bildirilmesi istenmiştir. Füçük çocukları tiyatro ve sinemalara alınmaları yasaktır 13 yaşından küçük çocukların tiyatro ve sinemalara girmeleri memnu olduğu balde buna ria- yet edilmediği görülmüştür. Be- lediye riyaseti tarafından dün şuabata gönderilen bir tamlmde 12 den kücük çocukları müesse- selerine kabul edenlerin şiddetle | tecziye edilmeleri bildirilmişter. Yangın çıkmasına se- bep olan âmiller İtfaiye müdürlüğü yangınlar hakkında tetkikat yapmış ve belediye fen müdürlüğüne bir râpor vermiştir. Bu rapora göre, oda oda ki- raya verilen eski alişap konak- larla eski ahşap tiyatro ve si- nemaların ve bazı otel ve pansi- yonların ya: çıkmasında | başlıca âmil olduğu bildirilmiştir. Belediye fen heyeti bu gibi | yerlerin daima ve çok sıkı şe- kilde - kontrol ettirilmesine ve buralarda bazı tedbirler alınma- sıpa karar vermiştir. Dr. Burhanettin B. Cerrahpaşa hastahanesi başo- peratörü Burhanettin beyin mes- leki tetkikatta bulunmak üzre Avrupaya gittiğini yazmıştık. Dr. Burhanettin B, Berlin, Kolonya, ve Pariste tetkikatta bulunduk- tansonra Madride gitmiştir; bu- gün Madritte toplanacak olan | beynelmilel cerrahi kongresine | iştirâk edecektir. Burhanettin B, Madritten sonra tekrar Berline gidecek, ayın yirmi dokuzunda orada toplanacak olan beynelmi- lel cerrahi kongresinde buluna” caktır. | Koca Kibsi ağlayacak nere- deyse yıkılıp bayılacaktı, Rengi #ap sarı, dudakları titreyordu. Ellerimi tutarak: Ee, şimdi ben be yapayım, bana bir akıl öğret kuzum Ne- dim bey, diye yalvarıyordu. Benim ona öğretecek aklım olmadığım kendisine anlattım. Odadan beraberce çıkıyorduk, içeri Cide meb'usu Kasım Zey- nel B. girdi. Kasım B. kibsiyi hiç görmemiş gibi bana doğru yürüdü, sonra Kibsinin perişan halini farketmiş olacak ki: — Bu herifin gene ne derdi var? Diye sordu. Ben ses çıkar- madım Kibsi derhal iki büklüm olarak ona yaklaştı; — Kasım B., bari sen ve se- nin gibi arkadaşlar beni himaye ediniz, Uğradığım haksız hücum ve taarruzlardan beni siyanet ve muhafaza kılınız! Kasım Zeynel B. o iri vücu- duyla Kibsiye hücum eder gibi bir vaziyet alarak: — Senmi, diye bağırdı, sen bu meclisin kirisin, defolup git- mezsen seni ilk tepeliyecek be- nim, alçak! Kibsi yangından kaçar gibi odadan fırladı. Arkasından biz de çıktık. Beş dakika sonra | Kibsinin Talât Bey merhumun | yanında eleri kayvuşlurulmuş, süklüm pöklüm yürüyerek bir şeyler anlatmıya çalıştığını gör- dük. Yammızdan geçerlerken Talât Bey manidar bir nazarla bana baktıktan sonra, birdenbire dar- | du, yanındaki Kibsiye çok s0- ğuk bir edayla: — Peki peki, siz müsterih olunuz, meseleyi bir anlıyalım dedi ve ondan ayrılarak bana doğru yürüdü: — Nedim Bey, bu herif baş derdi oldu, kurtar beni şirretin | kahve möselesi A ŞE e 3 — VAKIT 15 MAR 1932 Ticaret müdürlüğünde Limon ihtikârı Yedi Timoncu müddel umumiliğe verildi Istanbul ticeret müdüriyeti H- mon hakkımdaki tahkikatım bi- tirmiş ve bir kısım limoncuları ğer birkaç ev hakkındaki tah- kikat da bugünlerde bitirilecek- tir. Müddeiumumiliğe verilenler: Mandelo, Varyemezler Pandeli, Polini, Pelini, Poliğrino, Kigadis EK. lerdir. Bunların ikisi Türk, ikisi Italyan diğerleride Yunan tabiiyetindedir. Fatura üzerine mahkemeye ilk müracaat Istanbul mıntakası ticaret ko- miseri Bahri B. Beyoğlunda İs- tiklâl caddesinde Kifidis ticaret- hanesinin ihtikâr yaptığı bakkın- da müddeiumumüliğe müracaat etmiştir. Babri B., beş ay evvel fiati 13 liraya olan bir çift varis | çorabını 16 liraya aldığına dair müddei umumiliğe bir faturada vermiştir. Kahve ibtikârnı o hakkındeki tetkikata ihtikâr komisyonu de- vam etmektedir. Bu meselede alâkadar olanlara ait tahkikatın bazı nohtalardan tamiki icap ettiği cibetle komisyon işini he- nüz neticelendirememiştir. Seyrisefain idaresin»- deki hadise Seyrisefain idaresinin Azapka- pı fabrikasında çalışan amele- lerinden bir kısmı yevmiyelerini alamadıkları için grev yapmıya teşebbüs etmişler, fakat fabrika müdürü Cemil beyin kendilerine vazıyeli izah etmesi ve alacak- larına mabsuben 1250 lira da- ğatılması üzerine vaz geçmişler- dir. Idare heyeti, hadisenin izam edilecek bir mahiyeti olmadığını, bir ticaret müessesesi olan Sey- risefainin buhran ve kış mevsimi dolayısiyle işlerinin azalması yü- zünden yalnız amelenin değil; bazı memurların da maaşlarının biriktiğini söylemekte ve yaz ge- lince işler çoğalacağı cihetle va- zıyetin düzeleceğini ilâve etmek» tedirler. — Bence, dedim, şimdi vazıye- tikendi haline terketmeli, bele bi- raz daha bekliyelim, ve bu müd- det zarfında çarnaçar bünün dertlerini dinler görünelim. — Öyle olsun. Haydi öyle olsun.. Ama rica ederim beni mümkün olduğu kadar az ir'aç etmesini siz temin ediniz. Telât beyden ayrıldıktan son- ra, hemen biran sonra karşıma gene Kibsi çıktı, meğer demin- denberi koridorun bir kenarmda bizi gözetliyormuş: — Ne dedi, Allah aşkına ne diyor?.. — Kibsi gibi gayyur ve va- elinden, sülük gibi yapışıyor, bunun bir çaresine bakmalı. dedi — Çaresine bakmak... Fakat Basıl? — Yoo... Bir suikast falân mevzuubabs değil, zaten eti ne, | budu ne ki? Fakat mecliste bu | çeşit adamların. vücudu hiç te | tahammül edilir bir hal değil.. Bilmem ki ne etmeli? Sonra birdenbire: — Şuna siz istifayle çekilip Yemene gitmesini tavsiye etseniz. — Etmez, dedim, etse de Ye- mene gitmez Mısırda kalır bizi daha çok yorar... — O halde? ğ tanperver bir arkadaşımızın dün ! gece maruz kaldığı taarruzdan çok müteessir oldum, derhal icabma bakılmasını temin ede“ ceğim, herhalde müsterih olsun i diyor, dedim. Hayret edilir, nasıl inandı,.. i Derhal gözlerinin içi güldü, ve: — O halde gidip şimdi Telât beyin ellerini öpeyim ve teşek» kür ediyim.. — Yoo.. Diye kolunu tuttum Telât B. öyle şeylerden hazzet- mez, onu sık sık ziyaret eder-, sen sonra gücendirirsın bunuda bilmiş ol! (Bitmedi) müddeiumumiliğe vermiştir. Di- 5 ö

Bu sayıdan diğer sayfalar: