6 Eylül 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 13

6 Eylül 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Deniz teslihatı. işlerinde gerginlikler. yare -Karanğilar La har) gemilerini nasıl yapıyorlar? Düşman “Kuvvetletinden nasıl gizlenir? Tayyare karargâhları müstak- bel harpletde düşmanin en ziya: de tercih edeceği ve arayıcı hü- Sum hedefleri olacaktır. Muvaffa- kıyetli bir hücum bir ande' bütün tayyare filolarını atıl bir hale ge- tirebilir. Onun için tayyare karar» gâhlariyle müştemilâbının iyi bir surette gizlenmesi mübremi bir ihs tiyaç haline gelmiştir. Ecnebi gazetelerde okunduğu: Ma göre bizzat tayyare meydanı nin gizlenmesi müşkül bir mesele değildir. Mevcut olan gizleme va- Mitalarından münasip 'suretet isti- fade etmek kâfidir. Düşmanı alk datmak için kullanılan boyalar ve renkler bü işte mühim bir rol oy- mamaktadır. . Tayyare meydanı düşman tayyarecisine ve onun fo- toğraf makinesine “ tayyarelerin kalkıp i inmesine müsait olmıyan ir saha şeklinde: görülmelidir. unun için ortadan kaldırılması | kolay olan tahtaperdeler ve-par- makirklar imal ederek onları sı- ralamak, bazı yerleri inişli yokuş lu ve hendekli imiş gibi gösterecek bir surette boyamak kâfidir. Büş- ün aldatmak için meydanın su Yasına, burasına saman ve zahire yığınları konulursa karargâh düş- mana karşı tamamiyle ; gizlenmi 5. yi gi ş Yayyareleri tabit siperler altın- A saklamak çok muvafıktır. Or- Man kenarları ve yüksek çalılıkla- PN Arası bunun i için pek imuvafık- Ur. Maamafih sun'ni siper damla» Ytda inşa olunabilir. Bir de tayya” | relerin münasip surette boyanma” W sayesinde setir vâzifesi mükem- Mel surette görülmüş olur. Kum- | arazi için sarı boya ve, yeşil Arazi için yeşil boya veyahut rışık boyalı tayyarenin eşkâlini Ybettirmek için kâfidir. Nhayet tayyareler için yer al- nda zeminlikler de hazırlanabi- r. Fkat her hangi setir vasıtasma Müracaat edilirse, tayyarelerin Parlak taraflarının görünmemesi- he dikkat etmek lâzmıdır. Çünkü parlakirklar tayyarenin bulun- duğu yeri düşmana ifşa ederler. Tayayre karargâhmda hizmet Bören efradım, karargâh etrafında Yapılacak tabit veya sun'i siperler Biyesinde düşman tarassudundar rılması kabildir. Gizlenmesi daha müşkül olan bir şey varsa e 4 doğrudan doğruya” tayyar” Meydanında iş gören ve düşman Yyareleri yaklaşınca süratle si « Per yerlerine çekilemiyen efradın dönmesidir. Bunlar için doğru- A an doğruya tayyare meydanında T siper vücuda getirilmesi lâ- dır. Burada düşünülecek bir ta varsa oda bu ye atazam bir şekilde olmaması w düşmanın nazarı dikkatini cel- tmemesidir. Bir de tayyare meydaniyle cut olan her türlü münakale- n izleri silinmelidir. Meselâ , Yyare tekerleklerinin bıraktığı Rler örtülmelidir. Velhasıl hariç- Kk. leri siperlerin | | len nakliye vasıtalarının izleri or- Yukarıdaki teneke her mille- | gemileri inşa ettiğini pek bariz tin kendisinden doğan hususi ka- | naâtlere ve içtihatlara göre muh- telif tarzlarda ve tiplerde. harp olarak göstermektedir. Bu tiplerin her birisinde onu kabul ve inşa | eden milletin içinden doğan vata- İ | | Bi Amerikan tipi 07 ap gemilerinin hacmi 25 bin mi, ni, yoksa 35 bin ton mu olmalı?.. 1935 teki deniz konferansı i- çin hazırlıklar yapmak üzere Lon- drada yapılan müzakereler tem- muz ayında birdenbire inkitaa uğradı ve müzakerelere teşrinie - velde devam edileceği bildirildi. Şimdiye kadar Londrada cereyan eden bu müzakerelere de gene es- ki İngiliz - Amerikan zıddiyeti karşılaşmıştır. Bu zıddiyet harp gemilerinin hacimlerinden çık - maktadır. İngiltere 25.000 tonluk gemilerde ısrar ettiği halde Ame- | rika 35.000 tondan aşağı inmek is- temiyor. İngilizler 7000 tonluk | nı müdafaa kaygusu mündemiç - tir. Bu kaygunun yekdiğerinden ! çok zıt şekiller doğurması insanı | hayretle düşündürüyor. İtalyanın son bahar manevraları. İtalyanın Apenin eğilen yaptığı sonbahar manevralarınm birinci kısmında, harp ilân edilir edilmez derhal seferber hale geli- rilen ve kolay hareket eden kıt'a» ların siper hatları arkasında ordu- ların'ne suretle yürüyüş yapacak ları gösterilmiştir. ikinci ve üçüncü kısımları ise bü: | yük yarma muharebesne tahsis | edilmiştir. Bu kısımlarda müsavi | ordu dağlık arazide düşmünı hâ- kim sevkülceyşi hattan çıkarmıya ve düz araziye doğru sürmeğe| ve nihayet meydan muharebesine dımlariyle yaptıkları geçmeğe çalışmıştır. tadan kalkmış olmalıdır. En ziya- de setredilmesi lâzımgelen yerler» den bazıları da yağ ve benzin de- poları, teyhane depoları, otomo- bil garajları ve hava müdafaası- na karşı yerleştirilen silâhlardır. Bunlar tayyare karargâhının tayyare meydanma gidip ge- | mevcudiyetini ifşa ederler. Bun - Manevraların | ,, mitralyozlarla bir yaylım ateşi | Bu sevkülceyş ei bharekâ- | ta bazı hususi taktik vazifeler de karıştırılmıştır. Meselâ tanklarla mücehhez motörleştirilmiş bir ha- fif fırkaya karşı kırmızı ordu bir bücum tayyare filosu göndermiş- tir. Bu tayyareler yürüyen kıt'ala- Manevraların nihayetinde ağır ve hafif mitral- yozlarla hafif bomba makineleri» | le ve piyade toplarile mücehhez bir taburun hücum hareketi gös- altina almışlardır. terilmiştir. Piyadelerin sıçrama a- silâhların himayesi altında vuku. Çünkü tesis rin zaman öyle yerler intihap edilir ki onları ha- vadan yapılacak tarassutlara kar- $r setir vazifesini — güzelce ifa &- derler. Bir tayyare karargâhı bütün yerli tesisatiyle beraber ne kadar iyi setredilirse oraya yerleştiril- taarruz bu İ bulmuştur. Atrlan mermiler, efra- dın başlarını sıyıracak kadar ya” kın bir irtifadan kavis yaparak fırlamıştır. İtalyan manevraların- a birçok kimselerden maada Fransa erkânıharbiyci umumiye hazır reisi ceneral Veygand'da bulunmuştur. Manevrelerde bir yenilik İtalyan ordusunun muhabere kıtaları son maneyralara yukar - İ daki resimde görüldüğü gibi bir | yük hayvanma yüklü bir anten * ! iştirak etmişlerdir. Bu yenilik ma- nevralarda nazarı dikkait celbet- İ miştir. sreseraamanarenamasasanarmanessiaseı miş olan tayyare filolatının harp kabiliyeti de “o nsbelte artmış o- lur. İyi gizlenen bir tayyare ka- rargâhı yalnız &frat ve tayyare zıyamı tahdit etmez, ayni zaman- da tayyarecilere de terütaze düş- muhtaç olduklar; süküneti de te- | mana karşı uçmak “için şiddetle | kruvazörler teklif ettikleri halde Amerikalılar kruvazörlerin o 10 bin ton olmasını arzu ediyorlar, Bu iki zıt fikir için gösterilen sule gelmemiştir. Bu sebepler bu- rada mükerreren mevzuu bahse- dilmiştir. Amerika üssübahrileri - nin az olduğunu ileri sürerek da» ha büyük gemiler istiyor, İngilte- re ise daha fazla miktarda harp sefinelerine malik olmak için on» ların daha küçük hacimde olma - larmı muvafık buluyor. Fakat bu adet meselesi de hoşnutsuzluk hu- sule getiriyor. Nitekim İngilizle rin mevcut deniz mukavelesilemü- i saade olunan elli kruvazör yerine şimdi yetmiş kruvazör (İstemesi böyle bir memnuniyetsizlik uyan- dırmıştır. Bir de İngilterenin harp gemilerinin hacimleri meselesin fakatlerini almıya teşebbüs eyle « mesi Amerikayı kızdırmıştır. Bir de İngilterenin harp gemilerinin hacimleri meselesinde Japonya i- le Fransanın muvafakatlerini al- | mıya teşebbüs eylemesi Amerika- yı kızdırmıştır. Fakat oFransa (Dunkerk) namındaki harp kru- vazörünü 26.000 ton olarak inşa ettirdiğinden dolayı daha şimdi- den İngiltere tarafından istenilen 25.009 tonluk hacmi aşmış olu- yor. İtalya ise iki tane 35.000 er bin tanluk inşa ettiriyor. Fransa da buna ayni suretle mukabeleye hazırlanıyor. Bu su * retle Amerikan noktai naazrı hi- maye edilmiş oluyor. Bundan baş- ka Amerika azami büyük harp gemisinden başka bir de sürati fazla ve teslihatı biraz daha zayıf bir harp kruvazörü tipi yaratmak niyetindedir. Bu kruvazörün top- ları 40.6 santim yerine 38 santim olacaktır. Diğer bütün devletlerin bahriyeleri buna hoş nazarla bak- mıyorlar. Cünkü bu tipteki harp kruvazörleri gayri mahdut deniz hakimiyeti mefhumunu en kuv- vetli bir surette temsil edecektir. Bütün bu teferrüat ehemmiyetsiz ihtilâflardan addolunamaz. Japon gazeteleri Fransanm donanma mukavelelerini feshede- ceğini ve Japonya tarafını iltizam edeceğini yazdılar. Bu haber Pa- riste şiddetle tekzip edildi. Fakat tekziple beraber Japon dosta kar- şı bir ret telâkki olunan bu tekzi- min eyler. Devâmı 16 ıncı #ayıfanın 3 üncü sütununda de Japonya ile Fransanm muvas ! sebeplerde de hiçbir tahavvül hu- j

Bu sayıdan diğer sayfalar: