29 Mayıs 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 33

29 Mayıs 1954 tarihli Akis Dergisi Sayfa 33
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

OKUYUCULARDAN MEKTUPLAR A KİS'in ilk sayısını okudum. "TIİME" mecmuasının cidden güzel bir ör negını vermis bulunuyorsunuz, tebrik eder Uzun zamandır aynı şekilde bır dergıyı çıkarmayı çok düşündüğüm 1çın teşebbüsünüzü his- sen paylaşıyo Mecmuanın havasına TIME'da ol- uğu gibi, biraz daha canlılık verebi- lirseniz, AKİS büyük bir boşluğu dol- uracaktır. Bu münasebetle bir noktaya da ili- şeceğim: Bu sayınızın 9 uncu sayfa- sında "C. P." başlıklı yazının bir yerinde adım da geçmekte ve benim Nihat Erim "hakkında alenen en agır şekilde tenkıdlerde bulund barüz ettirildikten sonra, karşı par— ti gazetesme verilmiş bir malümat" ile âdet! prü kurulmaktadır Benı iyi tanımış olmamzı isterdim. Ben arkadan konuşmayı pek seven a- dam değilim. Nihat Erim'in begenme— diğim tarafları olabilir, ama bunu yü- züne söylemekten çekınecek biri de- ğilim ki, arkadan konuşmayı kendime yakıştıray: Diğer taraftan, iştirak ettiğim bır toplulukta goruşulen gizli bir şey olursa onu ben s ada lar başkalarına duyurma gayretkeşlı— ğine düşmezler. Duyulan bir ıhtıyacı karşılamakta olan muvaffakiyetler dilerim. Hıfzı Oğuz Bekata — Ankara olgunlukla yürekten szım seneler beklemekte oldugum manın sevinci uaya - kavuş ıçmde sıze bu satırları yazmış bulunu- Her şeyden önce sizleri candan teb- mis AKİS, bunun aksini ıspat edebile- cek en esaslı a'elıl olacaktır. Bu ıyı herkesin okuyarak hoşl_arıacağmı zannedı'yomm Çünkü r çeşit yazı var: Politika, 1 mevzular, askerlik, ka- sı'nema sanat, v.s. Nasılsa a bir kaçı ile alâka. dardır. Burıdan dolayı AKİS'i kim eli- ne alsa kendisini alâkadar eden — bir iki mevzuda yazı bulacaktır. AKİIS'te bilhassa "Yurtta, olup bi- başlıklı şayfalar çok dikkatimi Bu sütunlarda haftal içindeki siyasi hadıselerın bır nevi pa- noraması yapılm Ben de AKİS'i ın tenter” çekti. saysının i -Aramızda 1954 tarihinde faaliyete geçip, — kısa bir zamanda memleketimizin her tara- Jfmda teşkilâtını tamamlamış olan D. P Genç Demokratlar Teşkilâtla k kında ve bu Teşkilâtın payeleri, çalış- maları hakkında okuyucularınıza ay- AKİS 29 Mayıs 1954 dınlatıcı — malümat vermenizi gerıçlı'k teşkılalı başkanı degil de, münevver ir genç sıfatiyle rica etmekteyim. Bu hususta — sizlere memnuniyetle her türlü yardımda bulunabileceğimizi bı'ldı'rmek isterim amimi temennılerımızle işleri- nıza’e muvafjfakiyetler - dileri hmet Yılmaz — Istanbul kik Mecmuada çeşitli konular arasında sinemaya yer vermeniz, nuyu baldır bacak resimlere muhtaç olmadan yapmaya karar vermeniz be- ni ayrıca sevindirdi. Fakat, şunu da tekrar edeyim k i AKİS, her konuda olduğu gibi sinema hususunda da ob- jektif bir tarafsızlık muhafaza etmeye, dikkate mecburdur. Bu bakımdan, gecen sayınızda ba- his mevzuu edilen Türk Film Dostları hakkında malumat vermek Bu Dernek iyi kötü bir teşvik mak- sadiyle her yıl bir Türk Filmleri Festi- vali tertip ediyor. Burada hiç bir men- faat beklemeyen, iyi myetlı bir takım 1nsanlar çalışıyor. Derneğin baş düş- man pespaye filmler çeviren pro- duktorlerdır Dernek Başkanı Bur- han Arpaddır. Flemeye girecek filmler, bir tek kişi, yani Dernek Başkanı, tarafından seçılmış değildir. Bu sene çıkan 48 film, Dernek üyeleri tarafından mev- sim boyunca münavebe ile seyredil. miş ve her film hakkında bir teknik fiş hazırlanmıştır. im sonunda üyeler bir araya toplanarak fişler va- sıtasiyle fi akkında tartışma yapmışlar ve ona göre fınalıstlerı seç- mıslerdır Dernek, Jüriye seçt gı kim- selerin "ismi şohret rınden fayda- lanmak gibi bir düşünce ile hareket etmemiştir. Zaten film hakkında hü- küm verecek bu jürinin seçilmesi film lerin seçılmesınden daha zor olmuştur Jü endisine sunulan filmleri seyretmek istememiş değildir. Jüri 8 filmden yalnız bir tanesini seyretmeyi yarıda bırakmış âzasından istifa edenler de ol- mamıştır. Yalnız bir üye, alaturka mu sikiyi 1dealıze eden bir film finale bırakılmadı diye çekilmiştir. Jüri, dostluk hatırı 1ç1n bir sec yapmayı da kabul etmiş değildir. Her şey, evvelce tasarlanan plana göre, ce- reyan etmiştir. Semih Tuğrul — İstanbul ** u n zamandır. ilânlarını yapmakta lduğunuz AKİS mecmuasını nasıl bir merak ve sabırsızlıkla beklediğimi anlatam Vakıa nea'erı bilmem, içimde O'nun "Özlenen Mecmua”" olacagı hissi uya- nıvermisti. Ama, bugünkü mecmuaçılı- ğgımıza bakarak bır an için AKİS'in samimiyetinden — de — şüphelenmekten kendimi alamadım. e bu merak — saikasiledir ki bu yağmurlu mayıs sabahında ilk işim kö- şe basındaki bayie koşmak oldu... Su anda yanlış düşünmüş olduğum Hu- suslardan ahcubiyet — değil bilâkis memnunluk — duymaktayım (Keşke her zaman böyle mahcup edil. sek...) Ancak musaadenızle kendi fikirleri> Mi acizane arzı Meselâ: Kapaktakı' (Fı'yatı: 60 ku- ruş) cümlesi yukarıya ortaya — veya (Sayı: 1) in ortaya alınarak sağ köşe ye konması daha uygun olurdu herhal- de. Bugünkü sayfa güzelliği bozulma- dan ilânlar sonlara — konulabilirdi. Dikkat edilecek beliibaslı bir husus ta ekseri okuy cuların, mecmuaların - npajı üzerinde titizlikle durmaları dır. ayf rın — birbiri içine girmesi okuyucuyu sıkar, hattâ sinirlendirir. San mecmua fazlaca bır SİYASİ hava taşıyor gibi. Belki iyi bir şey ama sayfaların yarısından fazlasını bu hususa — ayırmak, edebiyata, — tarihe, liç yer ver. meyısırıız sıze birkaç şiirimi gönderir- ken beni tereddüde düşürdü İsmimin sayfalarınızda yer alması ümidi bile hoş. Ümit ve temenni ediyorum ki bü- tün bunlar gelecek sayılarda tamamen hallea'ılecek ve biz okuyucular, egımış olduğu, u güzel pınardan çok u zun zaman kanmak imkânım cağız... A. Nihad Güney — İstanbul * ** bula— KİS mecmuasının 15 Mayıs tarihli ilk sayısını aldım ve okudum. Her sayfasında bir hazine yüklü olan bu mecmuayı hazırlıyanların hepsine i- çımde gelen bir sevgiyle teşekkür e- Hikmet Erdemli — Kırşehir ** AKİS, ilk sayısından itibaren alâ- kanızı çekme e muvaffak oldu. Bunun âmillerini size hulasa etmek isterim Şüphe yok ki Türkiyede ciddi mec- mua, yanı okuyucuya bir şeyler ogre— ver, bugün, tek bir şeyle değil, muh- teli, f mevzularla ama muhtelif mev- sularla bir muayyen şekilde alâkadar olan kimsedir. Bu alâkası ona bir ıstıfaa'e temırı etmeli. Kısaca okumalı, öğrenmeli. Ahmet Erdem - İstanbul 33

Bu sayıdan diğer sayfalar: