12 Haziran 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 22

12 Haziran 1954 tarihli Akis Dergisi Sayfa 22
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TIP DÜNYASINDA er. Beş dakika asılı kalanı suni te- nefIîısle dirillmek kabildir Asılmada ölümün sebebı asfiksi, kan dolaşımının zora gelmesi sebebi- le beyinde kan birikmesi veya beyın dolaşımının tam kesilmesinden ötürü beyin Aanemisi husule gelmesı veya boyun ve larenkse baskıdan ötürü in- hibisyondur. — İngilizlerin — asma usu- lünde mahküm bir kaç metre yüksek- likten bir boşluğa düştüğünden, Ölüm sebepleri arasında boyun fıkralarının, murdar iliğin kopması, dizlokasyonu ve parçalanması da Vardır Bu dızlo— kasyondan Ötürü şuur der r. As hal kaybo- mak suretiyle öldürmede cellâ- dm hücreye — girmesiyle mahkumun boşluğa düşmesi arasında, 9.12 san yı kadar bir zaman geçer. Çok süratli bır öldürme şeklidir. Ancak, - maslübun kötü bir manzara arzetmesi, haysiyet kırıcı oluşu ve bir terrör havası yarat- ması bu öldürme tarzının büyük mah- zurları olarak gosterılmektedır Asma- yı tamamen insani addeden ve savu- nanlar da vardır. Bir hapshane pa- pazı asmanın iyi bir infaz şekli oldu- ğunu söylemekte ve "eğer bir adam ölecekse bu yoldan ölüme gitmesi en doğrusudur" demektedir. Cellât M. Pierre - Pint uzun görgüsüne dayana- rak verdiği beyanatta, ancak bir mah- kümun infaz sırasında direndiğini söy- lemektedir. Eğer tatbik edilen — infaz usulü kesin sonunçlu ise, ölüme mah- insanın, son dakıkalarında gerekli cesareti gostermesı daha Giyotine gelince, eskiden Fransada aristokrat sınıfın ölüm cezasına çarp- tırılmasında kullanılan imtiyazlı — bir infaz şekli idi. Halktan çıkan suçlular yine asılarak — öldürülüyorlardı. 179 denber; bütün ölüm cezaları giyotin i- le icra edilmektedir. Fransada bu usul seri daha insani gibi telâkki edilmek- tedir. Amerıkada tatbik edilen — elektrikle infaz şekli sanıldığı kadar insani değildir. Ölüm bazan çok uzun sürer Husule gelen büyük yanıklar sebebıle elektrik ceryanı vücuttan geçemez, bir mukavemetle karşılaşır. Şalteri tekrar tekrar açıp kapamak zarureti hâsıl o- AŞINMA PAYI — Ne diyorsun evlât! Ben tam 37 yıldır buradayım. lur. Mahkümda büyük ıstıraplar, ür- permeler, işkenceler görülür. Bu, âde- ta mahkümun bir elektrik fırınında ir. 1dam daha medeni . Nazari bir gaz odasını mahküm 4 saniyede şuursuz bır halde yere yığıl- makta, kalb ve solunum 6 sanıyede durmaktadır Ingılız hekimler cemiye- ti öldürücü gaz olarak oksid dö kar- onu beğenmektedirler. Yalnız bu madde ile ölüm 1nhalasyondaa bir da- kika sonra vukua gelmekte Damar içine yapılan şırıngalarla ölüm cezasının infazı ü i nülmektedir. Bu usulde aynı zamanda mahkümun dış görünüşü de en az ur— küntü vericidir. Öldürücü olarak m selâ bir uyku ilâcı (Barbütirik) da— mara şırınga edilir. Toksik madde bey- ne 20 . 30 saniyede ulaşır.. Mahküm şuurunu kaybeder. Bir şey duymaz olur. Derin bir uyku içinde belki de tatlı rüyalar görerek 1-2 dakikada Al- lanına kavuşur. Bir hastaya, yetkili bir hasta baki- cı tarafından yapılan böyle bir damar enjeksiyonu kolay ise de enstektif ola- rak kendisini savunacak bir mahkü- un damarını bulmak bir meseledir. Sonra cellât her zaman damara şırın- ga yapmak fırsatım bulan ve bu yüz- den tecrübesi artan bir kimse de de- ğgildir. İngiliz hekimler cemıyçtı bır ölüm mahkümunu öldürme işini ü rine alacak hekim veya hastabakıcı bulmanın imkânsız olduğunu da söy- lemektedir. ekim hiç bir devirde, hiç bir menfaat karşısında — cellât ol- mamıştır, — Nazilerin köleliğini kabul eden birkaç bedbaht esasen hekimlik- ten inhiraf ve istifa etmiş, sayılırlar. Bununla beraber enjeksiyon yapmak suretiyle ölüm mahkümunun hayatına son verecek cellâtların bulunması ye- nılemıyecek bir zorluk değildir. Bütün öbür metodların karşısında Ölüm cezalarının bu usulle infazı daha insanca, daha ilme uygun gibi görün- mekte ve günün konusu haline gelmiş bulunmaktadır. Mamafih işin, henüz fiiliyata inti- kal etmiş bir safhası yoktur. Hâlâ, dünyanın bütün memleketlerinde i- damlar klâsik denilebilecek ve yukar- da bir bir sayılmış usuller dairesinde infaz edilmektedir. Bir taraftan idamların nasıl yapıl- ması gerektiği munakaşa olunurken, diğer yandan da idam cezasının top- yekün kaldırılması hususunda hukuk- çular arasında asırlardan beri devam eden münakaşa sürüp gitmektedir. Her halde elde edilen netice, me- deni memleketlerdc idam cezalarının teshirinin kaldırılmış bulunmasıdır. Bilhassa Amerikada, mahkümlar elek- trikli sandalyeye oturtulmadan hapis- nelerin — etrafında büyük emniyet tertibatı alınmaktadır. Bunun en güzel misali Rosenberg- lerin idamı sırasında Sing-Sing hapis- hanesinin önünde alınan tertibattır. AKİS, 12 HAZİRAN 1954

Bu sayıdan diğer sayfalar: