7 Temmuz 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 30

7 Temmuz 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 30
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Klasikler Küçük İnsanın Hakları vrupa'ya dönümündeki gürültüler kesileli beri pek sesi çıkmayan Charles Chaplin, hazırlamakta oldu- ğu yeni filmin sınopsısını gazeteci- lere açıkladı. "A Kin: ng İ n New-York- New-York'ta bir Kral" adını taşıya- cak olan film, atom araştırmalannın barışçı gayelere yönelmesi için uğ- çalışan Avrupalı bir kralın tahtından kovulup Amerika'ya — göç -York'ta yerleşmesini, orada bir satıcı kızla aşkını sonra solculuk meseleleri yüzünden hak- kında takibat açılmasını, bu sebeb- ten tekrar Avrupa'ya dönüp — orada ömrünün sonuna kadar mesut yaşa- masını gösterecek. Gazetecilerin mü- him bir kısmı Chaplin'in hayatı ile son filminin hikâyesi arasındaki ya- kınlıgı sezmekte gecikmediler. Nite- m Chaplin kral olarak degılse bile Ingıltere'den Amerika'ya göç etmiş orada parlamış, "Amerika Aleyhda— TI Faalıyetlerı Araştırm Komisyo- nu" nun solculuk ithamları yüzünden Ingıltere ye dönmüş, sonra da İsviç- re'ye yerleşmişti. 16 Nisan 1889 da doğan Charles Chaplin tanınmış bir şarkıcı karı-ko- canın oğluydu. 5-6 yaşlarındayken ba- basının ölümü üzerine kardeşiyle be- raber bir yetimhaneye bırakıldı. Bu- rada geçen günler boyunca — hayal ettikleri hep zengin olmak, rahata kavuşabilmekti. Yetimhaneden çık- tıktan sonra kardeşi gemici oldu, kendisi de annesinin yanında sahne- ye çıkmaya başladı. 17 yaşındayken Fred Karno'nun İngiliz Pantomim trupuna girdi. İlerinin büyük panto- mim üstadının burada tekniğini ka- zandıgı, çok şeyler ogrendıgı şüphe- sizdir. Bu trupla erika'ya üç yıl- lık bir tura çıktı. 1913 te Hollywood'- tan Mack Sennett'in Keystone adı ve- rilen komedileri ıçın teklif aldıgı za- man aptalca bir iş saydığı sinemayı tiyatroya tercih etmek istemedi. Fa- kat alacağı 150 dolar haftalık o anda kazancı olan 60 dolardan daha cazip göründü ve teklifi kabul etti. 5 yıl bo- yunca çevirdiği kısa komedilerle tek- nik ve üslübunu geliştirdi. Bunlar kendi düşündüklerinin, yapmak iste- diklerinin sonuçları olmaktan çok M. Sennett'in Keystone komedileri ka- rakterinde doğrudan doğruya hare- ketlerın komikliğine dayanan "burles- gue"lerdi. O ise eserlerinin sosyal an- lamı olmasını istiyordu. Meşhur "Şar- 10" kıyafetinin ortaya çıkması pek çabuk olmadı Chaplin dıger komed- yenlerden kendisini tamam ayıra- cak bir görünüş elde etmek ıçın baş- ka bir kıyafete girmenin gerektiğini biliyordu. Örneğinin ana atlarını hayranı olduğu Fransız komedyeni Mac Linder'den almak üzere o meş- hur garıp kostümünü yarattı. Keystone komedilerinde sinema 30 N EMA natının esaslarını iyice öğrendi. Ar- tık hikâyelerini kendi yazıp rejisör- lüğünü yapmak istiyordu. Böylece Sennett ten ayrılıp Essanay şırketı- e girdi. Sinemacılık hayatının bu i- kıncı merhalesi Chaplın için burles- gue'ten hicve geçiş devri oldu. Bura- da yaptığı 14 filmden ilki 'Hıs New Job-Yeni Görevi"nde marangoz çırak- lığından sinema yıldızlığına yükselen bir adamın hikâyesini anlatıyor, yıl- dız. imâlcılığının budalalıklarını teş- hir ederek yıldız hayranlarıyla alay ediyordu. Zayıf yapılı ve irticalen an- latılan hıkayelerıne rağmen büyük mim kabiliyetiyle öbür Es- sanay filmlerinde Chaplin'in daha son- ra işliyeceği "halk adamı" tipine doğru bir yöneliş sezilir. 1916-17 yılları, Essanay'dan ayrılıp Mutual'a gecen Chaplin'in konular ü- zerinde daha titizce çalışması ve şah- sıyetının olgunlaşması sayesinde ken- b eserlerini verdiği bir devır oldu. Fılmlerınde çocukluğunda, -yetimhanede içine gömülen izdiraplar, yaşama arzusu ortaya dökülecekti Serseri, aktör, kont, yatalak, yahut sarhoş ne sıfat altında olursa olsun eserlerinde zayıfın, ezilenen haklarını terennüm edecekti. Eline gecen her konunun acı hiciv vasıtası olmasını istiyordu. Sennett ve Essanay filmle- rindeki araştırma bitmiş artık mak- sadını bilen bir sanatçı olmuştu. 18 den itibaren filmleri daha uzun olmaya ve sayıca azalmaya başladı. Teknik kaygusundan sıyrılarak ke! dine has ıplerını ince nüktelerini ge- liştirmeye, cemiyetteki uzlaşma mec- buriyetlerini, kalıplaşmış inançları ve sa ŞARLO DİKTATÖR ROLÜNDE adaletsızlıklerı tenkit eden komedile- civ bakımından derin- leştirmeye kı yul A Dog's Life-Bir Köpeğin Hayatı" (1918) çok kimse ta- rafından ilk bütün sanat eseri sayı- hr. Filmin teması şnydu Yaşama herhangi bir kimse için bir kopegın hayatı gibidir. Fakat bu eldekine ra- ZI olmamak için mazeret değildir. Chaplin "İnsan sevmelidir" — diyordu. Kaynayan ve savaşan bir dünyada anlayış, müsamaha ve ferdin hürri- yeti bellibaşlı beşeri ihtiyaçlardandı. İnsanı sürü haline etıren herşeyden nefret ediyordu. Fılmı zaten bu du- rumun en tipik şekli olan harp ve nefrete tevcih etmişti. "Bir Köpeğin Hayatı" nda Şarlo, kendisi ve köpeği için bir lokma yemek bulma güçlük- lerine rağmen bağımsız yaşamayı as- keri nizamlara tercih ediyordu. "Sho- ulder Arms-Şarlo Asker”" de l)arış ga- yeleri üniformanın içinde edi- yordu. oral kuvvetlendırmek üzere gosterıldıgı yaralı askerlerin bulundu- ğu hastahanelerdeki tesiri büyüktü. Mütarekeden sonra çevırdıgı "Sunny- side-Güneşli Yer", "A Day's Pleasure -"Bir Günün Zevki", "The Kıd çük" adlı filmlerde gözde Hkrı— ni yeniden ele aldı: Hiçbir mulkıyetı olmayan küçük adamın: rüyaları. "Kü- çük (1920) Chaplin'in şaheserleri ara- sında sayılır. Bu modern peri masa- lnda bir annenin zenginler tarafın- dan evlât edinileceğini düşünerek ter- kettiği çocuğu bir sokak serserisi ta- rafından bulunur ve yetiştirilir. filmden sonra Chaplin biraz istira- hat edip Avrupa'yı dolaşmak istedi. Gittiği yerlerde büyük bir sevgiyle karşılanışı, pasaportsuz yolculuk edi- şi milletler arası bir insan olusunun kesin delıllerıydı Fakırhanedekı sefil yetimin rüyaları artık gerçekleşmiş- ti. Avrupa'yı gezerk ördüğü harp sonrasının yıkılmış ülkeleri, sefil halk tabakaları onda acı izler bıraktı. A- merika'ya daha derin daha cıddı mak- satlarla film yapmak üzere — döndü. Müteakip filmlerindeki cemiyeti ele alış tarzına pek az sinemacı cüret edebilmiştir, "Idle Class - İşsiz Sınıf" "Payday—Maaş Günü" — (1922) m-Hacı" (1923) sosyal ada- letsızlıklere vurulan darbelerdi. N ' dan sonra yaptığı ve bir ka- der dramı dediği "A Woman of Pa- ris-Parisli bir Kadın" (1923) hayran- larının birçoğunu şaşırttı. Tamamen dramatik olan filmin senaryosu ve mizanseni Chaplin tarafından hazır- lanmıştı. Fakat kendisi rol almamış- tı. Tesadüfün insan hayatındaki te- sirleri gösterilmek istenen "Parisli | bir Kadın" da yer yer çok kuvvetli || sahnelere rağmen Chaplin'in sinema — tekniğindeki açıklar meydana çıkı- yordu. Amerika'da milli refahla — paralel olarak para hırsının arttığı bir de- virde -1925- en tanınmış eserlerinden "Gold Rush - Altına Hücum"u çevirdi. Servetin bir hayal olduğunu, hayatın en tatlı anlarının bekleyişlerle geçti- gını gösterdi. 1928 de Amerika faz- la imâlat ve enflasyon ıçınde yüzer- ken "The Circ! Sirk"i hazırladı. Ayni yıl sesli fılmler ıcadedıldı Chap- AKİS, 7 TEMMUZ 1956

Bu sayıdan diğer sayfalar: