29 Eylül 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

29 Eylül 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER kani bulunuyordu. Bu sebeple, ziya- ret programının Anıt-Kabirle alâka- hi kısmım memnuniyetle karşıladı. O— tomobile bindi, Anıt- ire gitti vi mıhmandarlıgına tayin edilen bır Türk Hava Yuzbaşısmın refakatında Atatürk'ün manevi çıktı. Program mükemmelen tatbik edi- lıyordu Hiç bir şey unutulmadı, ir şey ihmal edilmedi. Haa, fakat sadece bir küçük şapka.. Mısaür ba- kanın Amerikan stili, açık renkli şapkası unutuldu. Arkansaslı Mr. Donald A. Ouarlos, merasim sırasın- da şık ve zarıf şapkasıyla kır saçları- nı ve zekâ ran alnını nazarlar- dan sakladı. Hadıse misafir bakanın Erefakatinda — bulunanların da gözle- rinden kaçmadı. Fakat "nezaket"e aykırı olur endişesiyle bir ihtar, bir hatırlatma yapılmad Mr. Donald A. Ouarlos, geniş kenarlı şapkası etra- fim lâyıkıyla görmeye mani oldu- ğundan, — etrafındakilerin yuzunde beliren şaşkınlığın da farkına var- madı ve bö; lece bu şapkalı ziya- retin önü al madı. Misafir ba- kan belki ılerlemış yaşı, belki mimim işlerle dolu başı yüzünden bu gara- betin farkına varma fırsatını bula- mamıştı. Belki de, Türkiyede adeta bir moda haline gelen protokol gara- betlerini uş ve mod. ak cemılekarlıgını göstermekten kendini alamamıştı. Adalet Teminat Bu haftanın başında salı günü, Kars Milletvekili Nüvit Yetkin ( C B.M.M. Başka lığına bir söz- lu soru önergesi tevdi ediyordu. Çok büyük bir alâka uyandıran bu öner- gede. Adalet Bakanlıgının bir tami- mınden bahsediliyor im temi- atının. Adalet ıstıklalının zedelendı- gı iddia edilerek Adalet Bakanından izahat isteniyordu. Önergede bahsi geçen tamim okun- duğu vakit, hakim teminatının ve a- dalet istiklâlinin cidden zedelenme- miş olduğuna inanmaya imkân kal- mıyordu. Kars Mılletvekılı adı geçen tamimin Adalet Bakanı Hüseyin Av- -- Göktürk'ün imzasını ve musteşar Hadi Tan'ın parafını taşıdığını ve 13.6.1958 tarih ve 52 genel, 10 özel sayı ile bütün Cumhuriyet Savcılıkla- rına gönderildiğini bildiriyordu. Ö- nergede bu tamimden bahisle denili- yordu A — 5680 ve 6334 sayılı kanunların tadillerine dair olan 6732 ve 6733 sa- li kanunların vekâlette görüsü ile tahlıl ve tefsire tabı tutularak ez- n tarzda izaha çalışılmakta B — 6132 sayılı kanunun 7 nci maddesinin tefsir ve izahı sadedinde "7 nci maddede kimlerin sahih gös- terılecegı açıklanmıştır. Mevkute sa- hibliğinde muvazaa — yoluna sapıla- rak başkalarının sahib olarak göste- rilmesi suretiyle yapılan — mevkute 10 Uzun Ömürler... B ılıyor musunuz, dünyaya İ- ir uad — Köprülü geldı Ustadın oglu Orhan Köp- ir çocuğu oldu ve adı ne kondu" Fuad Köprülü! EFee, birinciden ümit kesilin- ce... neşriyatı zabıta tarafından da mene- dilecektir." denılmek te, C —Gene 6732 sayılı kanunun 16 ncı maddesmm 1 inci bendinin tef- sirinde de "Muhteviyatı suç teşkil eden bir yazının neşredılmış olması kasid unsuru için 1 görülecektir. Bu babda ileri sürülecek deliler veya muvazaalar sistemin esası bakımın- kabule şayan olmıyacaktır de- nildiği öğrenilmiştir. Sözlü soruda bundan sonra gene tamimden bahisle, 1 — Nesir olu ile işlenen bilü- mum suçlarda, k un ruh ve mak- sadile mütenasib bır seklıde suratle harekete geçilmekle beral keyfi- yetten şifre ile veya acele telgratla derhal Vekâlete malumat verilmesi- nin usul ittihaz olunmasının istendi- ği. 2 — Bazı mahkemelerde nesir yolu ile işlenen suçlarda ehli hibrenin mütaleası alınmadan hüküm verile- miyeceği gıbı yanlış bir zehabın hâ- kim oldu; hattâ takibat icrasına esas teşkıl 'eden yazıda suç mahıyetı mevcud olup olmadığının halli cihe- tinin de ehlihibreye bırakıldığının görüldüğü. halbkı ır | dvanın ha- Nüvit Yetkin Fare tutan kedi kiki ehlihibresinin bizzat hâkim ol- duğu, hâkimin ancak halli fen ve İhtisasa taallük eden meselelerde ehlihibrenin rey ve mütaleasından istifade edebileceği, kendilerile aynı kültüre malik hukuk müntesiblerin- den müteşekkil ehlihibrenin rey ve mütalealarına müracaat etmelerin - deki isabetsizliğin derecesinin kendi takdirlerine bırakıldığı, 8 — Matbuat vasıtasile işlenen suç larda takibe maruz kalanlardan bazı larının suça mevzu teşkil eden yazı- dan yalnız bir kısım alarak bunun suç unsurlarını haiz olmadığına dair Hukuk fakülteleri profesörlerinden sureti hususiyede aldıkları yazılı mütaleaları müdafaa sadedinde mah- kemelere ibraz eylemekte oldukları, yazdı olduğu şekilde maznun tara- an hususi mahiyette istihsal ve ibraz olunan ve bu itibarla hâdiseyi iğlak ve teşviş ve binnetice tahkikat ve muhakemeyı işgal ve tavik gibi gayrimeşru maksadların muhassala- sı olduğunda şüphe edilmiyen bu kabil resmiyetten mücerred ve tek taraflı mütalealar üzerinde bilhassa hassasiyetle durulmak lüzumunun izahtan vareste olduğu, Keyfiyetin vazifeye bağlılıkları ve bu uğurdaki feragat ve fedakâr- Iıkları müsellem bulunan hakımlerı- mızle Cumhuriyet Mü umumile- bu — mevzuda dalu aynı mü- lahaza ve hassasiyetle hareket ede- rek kanunun tamamile tatbikini te- mine azami dikkat eylemeleri husu- sunun ve tamamile aykırı hareket e- denler hakkında gereken kanuni muameleye derhal tevessul edılecegı- nin kaza dairelerindeki mhuriyet iumumiliklerine ve hakımlere tebliğinin ehemmiyetle rica edildiği yolunda malümat alındığı bildirilmek tedir." deniliyordu. Kars Milletvekili böyle bir tami- min yapılıp — yapılmadığının Meclis kürsüsünden, Adalet Bakanının ağ- zıyla açıklanmasmı istiyordu. Eğer böyle bir tamim yapılmışsa, buna ne- den lüzum sürüldüğünü de öğrenmek istiyordu. Bun başka Nüvit Yetkin şu su- alin cevabını istiyordu: “Böyle bir tamimden sonra bu ka- nunların tatbikatında tayin, tert'ı, teczıye, terfih ve görülen lüzum üze- rine emekliye sevkleri bu tamimi ya- pan Adalet Bakanının takdirine bağ- li hâkimlerin karar, istiklâl ve vic- dan hürriyeti ve emniyeti içinde ic- rayi adalet edebileceklerine emin ol- mak mümkün müdür? Akisler .H.P. Meclis Grubu Başka veki- İ özlü sorusunun büyük akisler uyandıracağı — anlaşılıyordu. Önergenin B.M.M. Başkanlığına ter- di edildiğinin ertesi günü bütün İs- tanbul gazeteleri birinci sayfaların- hem de büyük başlıklarla bu Ha- beri veriyorlardı. C.H.P. muhalefete geçtiğinden berı, yani kedı olduğun- dan beri ilk defa fare tutmuş oluyor- du. AKİS, 29 EYLÜL 1956

Bu sayıdan diğer sayfalar: