5 Ekim 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 22

5 Ekim 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 22
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DUNYADA OLUP BİTENLER lan istihsalini hangi kaynaklardan yapacağı suali, bu den sonra zihinlerde beliren en Ö- nemli sualdi. Filhakika, Sovyet İda- recileri bir yandan istihlâk malları- nın istihsalini arttırmayı duşunurken hiç şüphesiz diğer dan endüstri mamulleri ıstıhsalını kısma— yı düşünmüyorlardı. Üstelik, şu sıra- larda, Sovyet bütçesi ağır savunma e hergrün biraz daha artan dış yar- dım masraflarının yükü altında bulu- nuyordu. Bütün bu hususlar göz önü- ne alınınca Sovyet Rusya idarecile- rinin neye dayanarak vatandaşlarına tereyağlı bir komünizm vaad ettikle- rini anlamak gerçekten güç oluyordu. Tebliğde söylenenlere — bakılırsa,. Sovyet idarecileri tereyağlı komüniz- mi gerçekleştirmek imkânını, — yeni keşfedilen iktisadi kaynaklarla bu kaynakları en verimli şekilde işletme yolları sayesinde bulmuşlardı. Zaten A. B. D. Siyahların kaderi n Cuma günü Little — Rock- Gl lara hitab eden Arkansas Va- lisi Faubus şöyle diyo ttle - Rockta sukun avdet tmıştır dıyorlar Evet, — doğrudur. Sovyet silâhları altındaki Budapeşte'- de sükün ne kadar avdet etmişse, Little . Rock'ta da o kadar avdet et- miştir. Bundan bö Arkansas'tan hür bir eyalet diye bahsetmek müm- kün değildir.' İşe tek taraflı bır açıdan bakıldıgı takdirde, Faubus'u haksız bulm mümkün değildi. Geçen hafta 1ç1nde Little - Rock'ta bir işgal havası hü- küm sürüyordu. Şehrin lisesine gi- den bütün sokakların başı paraşütçü kuvvetleri tarafından tutulmuş, zenci mahallelerine giden bütün yollar san- 1 Lıttlev - Rock'da mektep kapılarını bekleyenaskerler Yüz karasına çekilen sünger... altıncı beş yıllık plânın başarısızlığa uğrama sebebi de bu kaynaklarla me- todların varlığını nazarı dikkate al- mamış olmaktan başka birşey değil- di. Bu plânı hazırlayanlar, fazla ted- birli davranmışlar ve bu — yüzden Krutçef'in vatandaşlara vaad ettiği bolluğun gelmesi şimdiye kadar ge- cikmişti. Bundan böyle, Sovyet va- tandaşları ıstıkbale güvenle bakabi- lirler Fakat güvenle bakılacak bu istik- balin ne zaman gelecegine dair teb- liğde en ufak bir imaya bile rastlan- mıyordu Rusya'nın iktisadi durumu- a ve mali yüklerine bakılınca bu is- tıkbalın yakın bir istikbal olmadı ğını, tereyağlı komünizmin gerçekle- şeceği günlerin epey uzak dağların ardında bulunduğunu söylemek, faz- la aşırı bir iddia olmazdı. kimuhasara altına alınmıştı. Hattâ okula giden çocukların bir kısmına da taa sınıflarına kadar silâhları ateşe hazır askerler refakat ediyorı Evet, eğer asker refakatinde okula gidenler zenci gençleri olma- saydı, Faubus'u haksız bulmak ger- çekten mümkün olamazdı. Ancak cuklarının devam ettiği okullara zen- ci çocukların da kabul edilmesini is- temeyen beyazların inadı düşünülün- ower idaresinin Arkansas'- ta aldıgı tedbirlerle Rusların Maca- ristan'da aldığı tedbırler arasında benzetme yapm güçleşiyor, Budapeşte'deki durumla Little-Rock'- taki durum arasındaki uçurum birden meydana çıkıyordu. İşin içyüzü Bilindiği gi Amerika — Birleşik Devletlerinin güney eyaletlerinde zenci meselesi başlı başına bir gaile teşkil etmektedir. Beyazlar hâlâ, bir zamanlar Afrika'dan ucuz el emeği için ithal edilen siyahların bir ka- lıntısı olarak gördükleri zencilere ne oy kullanma, ne kendileriyle aynı o- kula, sinemaya veya tiyatroya git- me, ne de aynı otobüse binme hakkı- nı tanımaya yanaşmaktadırlar. Bu ayrılığa bir son vermek isteyen Ei- senhower idaresi 17 Mayıs 1954 tari- hinde Amerikan Yüksek Mahkeme- sinden okullarda ırk tefriki yapma- nın Anayasa'ya aykırı olduğu yolun- da bir karar çıkartmış, geçen aylar içinde de Senato'da zencilerin me- deni hakları mevzuunda galibinin kim olduğu belli olmayan bir meydan mu- harebesi vermişti. Little - Rock ha- disesi, başlangıçta bu şehirdeki fe- hakim Ron Davies'in Ame- rıkan Tüksek Mahkemesımn 17 Ma- yıs 1954 tarihli bu kararına dayana- rak Little - Rock okullarında da si- ah - beyaz ayrılığının kaldırılması- na karar vermesi üzerine çıkmıştı. Arkansas Valisi Faubus, çocukları- nın siyahlarla aynı okula gitmesi fik- rine tahammül edemiyen beyazlarla, medeni haklar görüşüldüğü — sırada Senato'da Eisenhower idaresinin ırk tefrikinin kaldırılması — gayretlerine şiddetle hücum eden güneyli Senatör- lerin baskısı karşısında, hakim Da- vies'in bu kararım tatbike yanaşma- mış ve zencilerin girmesine mani ol- mak için Little - Rock'taki okulları mahalli polis teşkilâtının kordonu al- tına aldırmıştı. Vali Faubus'un bir federal mah- kemenin, hem d merikan Yüksek Mahkemesinin bir içtihadına daya- narak aldığı bir kararı tatbik ettir- memesi, üstelik tatbik etmek isteyen- lere mam olm açıkça kanunlara ve federal otorıteye 1taatsızlıkten baş- ka biş şey . mdan Arkansas Valısı bu hareketı yaptıgı zaman, bütün Amerika, Başkan Ei- senhower'in bunu nasıl karşılayın ne gibi tepkiler göstereceğim merakla takib etmeye koyulmuştu. Bazılarına göre Başkan her meselede olduğu gi- bi bu meselede de gevşek bir hareket tarzı takib edecek, diğerlerine göre ise hiç değilse bu sefer tepkileri şid- detli olacaktı. Vali Faubus'un Eisen- hower'le evvelki hafta içinde yaptığı görüşmeden sonra birinci türlü şünenlerin haklı oldukları anlaşılı- yordu. Gerçekten, Başkan, hiçbir cez- ri tedbire baş vurmaksızın. Validen kanunlara itaat etmesini istemekle yetinmiş, Vali ise, eyaletinin asayiş ve sükünunu korumak endişesini ileri sürerek ırk tefrikim ancak tedrici bir şekilde kaldırmaya çalışacağı yo- lunda söz vermişti. Yeni hâdiseler A ncak geçen hafta cerevan eden ve Eisenhower'in Little-Rock'a para- şütçü kuvvetleri yollamasıyla netice- lenen yeni hâdiseler guneydekı ırk ay- rılığının kaldırılması için devlet zo- rundan başka birşeyin para etmiyece- ğini bir kere daha göstermiştir. Bu hâ- dıseler, bir aydan beri hemen her sa- AKİS, 5 EKİM 1957

Bu sayıdan diğer sayfalar: