9 Ekim 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 12

9 Ekim 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER ri de azbuçuk öğrenmiş, biraz tecrübe sahibi olmuştu. Edirnede, büyük turistik otel Kervanda kâalınasaktı. Pala Paşanın doğduğu memleket olması bakımın- dan Edirnenin ayrı bir özelliği bulu- nuyoreu, Ertesi gün erken saatlerde Edirne mitingi yapılacak, A. P. lide- ri konuşacaktı, Aynı günlerde Bölük- başı, Gümüşpala için ateş püskürü- yor ve nutuklarının siklet merkezini simdi Nasrettin Hoca hikâyelerinden çok, Gümüşpala teşkil ediyordu. Bir samimi itiraf Olay, Edirnenin Turizm Bankası tâa- rafından yaptırılan muhteşem Kervan otelinde, sabahleyin kahval- tıdan hemen biraz sonra cereyan et- ti. Pala Paşa geceyi iyi geçirmiş, er- kenden yatmış, sabahleyin her asker gibi erken kalkarak traşını olmuş, seyahat boyunca üzerinden çıkarma- dığı koyu gri elbisesini giymiş, kan- verengi kravatinı itinayla üçgen şek- linde başlamış ve Kervan Otelinin ikinci katında, kendisine refakat e- den basın mensuplarını Obeklemeğe koyulmuştu. Neşeli görünüyor, bera- berindekilere iltifat ediyor ve devam- ln gülümsüyordu. Otelin ikinci katı asma kattı. Aşağısı, gerünüyordu. Pala Paşa arada bir otelin, aşağıda- ki büyük salonuna göz atıyordu. Sohbet, tabiatiyle politikayla ilgi- li cereyan ediyordu, Gazetecilerden biri, Bölükbaşının Gümüşpala için söylediklerinden dem vurdu. Paşa sıkıldı. Bir iki saniye kaşlarını çattı. Pantalonunun ütü yerini düzelt- ti ve: “.- Cevap vermeğe veririm, Ço- cuklar, ama onun seviyesine düşmek, onun gibi konuşmak istemem” dedi. Bmekli askerin hareketlerinden, C.K, M. P. nin irikıyım lideriyle ara- larında geçen tartışmadan hoşlanma- dığı, samimi olarak böyle bir çatış- mayı arzulamadığı anlaşılıyordu. Gü- mtüşpala bunun faydalı olmadığını da ifade ediyordu. A. P. liderine göre, bu tip tartış- malara zemin hazırlıyanlar kötü po- litikacı tipiydi. On yıl zarfında bunlar gibi niceleri görülmüştü. Artık halk bıkmıştı. Daha samimi, daha açık söz- lü, hareketleriyle sözleri birbirini tu- tan insanlar arıyordu, Gümüşpala gü- lümsiyerek sözlerini bağladı: “.- Bu tip politikacılar, yerlerini ta Ze fikirlere bırakmalıdırlar. Partile- rindeki mevkilerini gençlere terket: melidirler.” A. P. lideriyle bu minval üzere başlıyan konuşma biraz daha koyu. laşınta basın mensupları, Antalyada yayınlanan beyannameden söz açtı lar. Beyannamedeki iddiaların vârit olup olmadığını sordular. Gümüşpa- AKİS, 9 EKİM 1961 Gümüşpala konuşuyor Lâf lâfı açar la gülümsedi. Başını iki tarafa sallı- yarak: “- Emekliye ayrılmıştım, İzmir- de, köşeme çekilmeyi arzuluyordum. Ama gazeteciler peşimi bırakmadılar. Israr ettiler. Bir siyasi partiye inti- sap edip etmiyeceğimi sordular. Ken- dilerine o zaman, niyetli olmadığımı söyledim. Ama muhakkak birisine intisap edersem, mevcut iki parti- den -C. H,P.veC.K.M. P.. elbette ki İnönünün partisini tercih edeceği- mi söyledim, Mesele bundan ibaret- tie.” Peşinden ilâve etti: “- Ama sonradan A. P., yi kur- mak ve bu mesuliyeti üzerime almak- la bazı şeyleri ispat ettim sanırım...” Bir müddet susuldu. A. P, Genel Başkanı az şekerli kahvesini yudum- layıp yeniden neşeyle etrafındakiler- le konuşmağa başladı. Bu arada genç bir gazeteciye hafifçe gözünü kırpa- rak: “.. Nasıl yavaş yavaş tecrübe sahibi oluyorum, değil mi?” diye bir sual sordu ve etraftakilerin gülüşme- lerini seyretti. Miting ei , P. nin Edirne mitingi diğerlerin- -İzmir hariç- pek farklı olmu- . P. Edirne teşkilâtı da elinden sela esirgememiş, mitingin yapıla- cağını mümkün mertebe duyurmağa çalışmıştı. Miting meydanı kâlabalık sayılırdı, Ama, gene de Yer yer be- yazlıklar görmek mümkündü. Sâdece şunu ilâve etmek lâzımdı ki, mitin- ge iştirak edenler Gümüşpalaya bü- yük tezahürat yaptılar. Hele ön saf- larda bulunanlar A. P. liderinin söz- lerini sık sık alkışla keserek konuş- mayı bir hayli zorlaştırdılar, A, P. liderinin Edirne mitingindeki sözleri, Bölükbaşıya yarım cevap ol- du, Onun sözleri üzerinde pek dur- madı. Sabahki sohbette söylediklerini biraz şekillendirerek halka anlattı. Sâdece: “— Şimdi böyle konuşanlar, Oir anlar D. P. liderlerinin yüzüne tükürmüşlerdi. Şimdi o ruhun devamı olduğunu osöylüyorlar..” o sözleriyle yetindi: Meydandaki mevcudun büyük te- zahüratıyla kürsüden inen A. P. li- deri Trakya gezisinin ikinci merha- lesi olan Kırklareli iline doğru yola çıktı. Kime kul olacağız? Kırklareli, A. P, liderini karşılamak için iyi hazırlanmıştı. Ancak, bu ilde A. P.ninY,'T. P. ye nisbetle za- yıflığı ve sempatizanının bir hay'i , Küçük bir topluluk, ellerinde bıçaklar, vere yıktıkları danaları kur- ban etmek için A. P. liderini bekli- yorlardı. Sarı renk spor bir araba hazırdı, Gümüşpalayı bununla şehre sokmak istiyorlardı. Böylece ilginin artacağı ümid ediliyordu. Şehrin dı- şında A. P, liderini bekleyen kala- balık otomobilin etrafını sardı. Bu sırada, seyahat boyunca Pala Paşa- nın yanından ayrılmıyan Nuri Be- ser başını otomobilden çıkardı ve Dı- çaklarını hazırlamış kurbancılara i- şaretle: i “—- Paşa kurban istemiyor. Kur- banı bağışladı. Kesmeyin” diye ba- gırdı. Adamlar şaşırdılar, Ama fazla da ısrar etmediler, Keskin bıçakları kın- larına soktular, yere yıktıkları süt danalarını kaldırdılar. A. P. liderinin Kırklareline gelişi en ziyade iki' sü: danasına yaradı.» Otomobilin cih ettiğini belirtti, Otomobilin yanın- dakiler Pala Paşanın isteğini yerine getirmek için oradan o uzaklaştılar. dırdı. Kolundan tutup inmesine yaf- dım etmek istediler ve ısrarla sarı ©- tomobile al a uğraştılar. selim lider bu dota sinirlendi, sini kucaklamak istiyen lnden kurtuldu ve: Hallın Kendi» .- 13

Bu sayıdan diğer sayfalar: