16 Ekim 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

16 Ekim 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

OLUP BİTENLER memnundurlar. Bu işe en fazla sevi- nen, muhakkak ki Cancan olacaktır. Kira sahibinden böylelikle hemen he- men hiç ayrılmıyacaktır. YURTTA Madanoğlu başkentte bulunduğu Biralarda Çin Büyükelçiliğinde bir kokteyle gitti. General Çin ük- elçisinin iyi ahbabıdır. Karşüaşmala- rı pek samimi ve içten oldu. Aynı gün bir başka General de aynı dâve. te icabet etti. Hava Kuwvetleri Ku- mandanı İrfan Tansel kokteylde ne- dense fazla durmadı, Madanoğlu ge- leli on dakika olmuş olmamıştı, Tan- sel, kendisini bekleyen bir yığın işin başında bulunmak üzere kokteyli terketti. Okan ailesi: Hafta içersinde bir baş- ka Albayın zarif eşi, bayan Küçük kadar rahat değildi. Sabahleyin ev- den çıkıyor, komisyoncu komisyoncu dolaşıyor ve keselerine uygun rahat bir ev arıyordu. Bayan Okan da Sa- sâkinlerindendir. Salı günü resimlerini çekmeğe gelen AKİS'çi- ler, Okanları dışardan yeni gelmiş buldular. Bayan Okan gene ev ara- maktan dönüyordu. Albay Sezai O- kan kesif bir mesainin yorgunluğu içindeydi. İhtilâlin bu pek sert görünüşlü yumuşak kalpli Albayı, Saracoğlu mahallesindeki evlerden ayrılmaları konusunda şöyle demektedir: — Bizler, şövalye ruhlu insanla- rız. Verdiğimiz sözü yerine getirmeyi vazife biliriz. Memur statüsünden çı- kar çıkmaz, bu evleri oboşaltmamız lâzımdı, boşaltacağız.." Okanın fikirleri, karakterini zi- yadesiyle aksettirmektedir. Okan, 23 M.B.K. üyesi Senatörün, tekvücut halde Senatoda çalışacaklarını söy- İSİİCKİ ve şöyle demekte — Biz ihtilâlden eriği, Senko- da bizin de bir grubumuz olacak. Bunun bir idare heyeti de olabilir. Fikirler bu grupta yoğurulacak, son- ra Senatoya aksettirilecek... Özdilek ailesi: Saracoğlu sâkinlerin- den bir Generalin ailesi oldukça te- lâştadır. Başbakan Yardımcısı ve M. B.K. üyesi Fahri Özdilekin hanımıy- la küçük kızı Güneş, evi toplamakla meşguldürler. Zira Özdilekler, Boylu sokakta bir kat satın almışlar ve bu- raya taşınmak üzere toplanmağa bi- le başlamışlardır. Emekli Orgeneral Özdilek, bun- dan böyle biraz dinlenmek istemekte- dir. Menderes devrinin ve ihtilâlin a- ğır yükünü çekmiş Orgeneralin şim- dilik düşüncesi budur. M.B.K. üyesi, Senatör olarak arkadaşlarına uymayı ve gene beraber hareket etmeyi uy- gun bulmaktadır. 16 Özgüneş ailesi: Haftanın içinde sü- künetini muhafaza eden müstakbel Senatörlerden birisi de Yarbay Özgü- neşti. Özgüneş her sabah Meclise er- kenden gelmekte, mensup olduğu ko- misyon odasına girmekte ve günlük çalışmalarına devam etmektedir. O da seçimlerle ilgili çalışmalara katıl- maktadır. Sükünetinin sebebini, genç Binba- şının, Senatör olarak yapacağı işleri çok evvelden kararlaştırmış olması teşkil etmektedir. Özgüneş ihtisası ve merakı olduğu konularda Senato- da mücadelesine devam edecektir. Özgüneşin Milli Eğitim meselelerine olan merakı, onu bu kolda iki yıldır Adeta mütehassıs yapmıştır. Senato- da, Milli Eğitim konularında gene birinci plânda kalmağa kararlıdır. askerlik, artık bizim karakterimize işlemiş durumdadır. Ondan ayrılmak pek kolay olmıyacaktır.' Bir süre duran li konuşma- sına 1 şöyle devam etti — Her yetişme tarzının bir ta- kım ML vardır. Meselâ Ga- latasaray lisesinde okuyanların he- men hepsi, aşağı yukarı birbirlerine benzerler. Yahut, ne bileyim, her- hangi başka bir eğitim sistemine tâ- bi tutulmuş olanlar da aynı durum- dadırlar. Birçok bakımlardan birbir- lerine benzerler. Biz de, hepimiz, kü- çük yaştan beri askeri okullarda ye- tiştik. Sonra birlikte bir ihtilâl yap- tık. Bir ülkü birliğimiz var. Öyle sa- nıyorum ki, bundan sonraki çalışma- larımız da bu hava içinde olacaktır. Milletin ve memleketin hayrına olan Okan ailesi birarada Huzur içinde Bayan Özgüneşle, iki çocuklarına ge- lince, onlar artık başkente alışmış- lardır. Hallerinden şikâyetçi değil- lerdir. Özgür ailesi: Haftanın sonunda Mec- liste, bir Deniz Yarbayı, emekliliği- nin yaklaşmasından dolayı samimi olarak üzülüyor ve bunu söylemek- ten çekinmiyordu. Yarbay Selâhattin Özgür için askerlik bir meslekten zi- yade, bir inanç meselesidir. Senatör- lüğü konusunda söylediği şu sözler bunu açıkça belli etmektedir: — Biliyorsunuz, bu mevzuda bir kanun var. Hepimiz ister istemez bu kanunun şümulüne gireceğiz. Sena- törlük belki de hepimizin arzusu de- ğildir. Şüphesiz ki, birçoklarımız Or- duda kalmayı arzu ederiz. Çü sa pantalon giyerken başladığımız her meselede fikir birliğine varacağı- mız şüphesizdir. Fakat, gene de, öte- ki arkadaşlarımın neler düşündükle- rini bilemem." Özkaya ailesi: Haftanın içinde Mal- tepede, Mine sokakta, küçük bir a- paratmanın mütevazi bir dairesinde sarışın, sevimli ve (hareketlerinden son derece aceleci olduğu anlaşılan bir hanımı görenler, yüzündeki te- bessümden, ziyadesiyle mesut oldu- ğu kanaatine vardılar. Sarışın hanı- mın adı Günseli Özkayaydı ve M.B.K. nin tek bekâr üyesinin sultanlığım nihayete erdiren hükümet darbesini yapmıştı. Bayan Özkaya ve Yarbay Özka- ya, ilerisi için pek fazla birşeyler dü- şünmemektedirler. Zira seçimlerin arefesindeki bu mesut izdivaç iki AKİS, 16 EKİM 1961

Bu sayıdan diğer sayfalar: