19 Şubat 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 19

19 Şubat 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 19
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

lemektedir. Doğrusu istenilirse bunu inkâr eden kimse yoktur. Komünist buna bir hal çaresi teklif etmektedir. Bütün gelirlerin önce devletleştirilmesini, sonra âdilâne faatini bozmamaya dikkat ederek niyetlidir. Ama. salon sosyalisti? “Bu, böyle olmaz", "Bu sis- temle bu iş yürümez", "Atatü devrimleri mi öldük, bittik, mahvolduk" edebiyatının ilerisine bir tek noktada gitmektedir: Komünistin istediği umutsuzluk, karamsar- rı f, ler" kelimeleriyle dolu a yapıldı mı oyun ta- mamlanmaktadır. Mayıs sonrası Türkiyesinin gerçek şartlarının, git- tiği istikametin, kuvvetle gelişen akımlarının yarattığı parazit tip işte budur. syalizm kendini komünizmden olduğu kadar bu tipten de sakınmakla görevlidir. Komünizm ve bu tip bir noktada daha mutabıktır: Bu sistemle, yani parlamenter rejimle işlerin yürümeyeceği noktasında. Halbuki sosya- izm parlamenterdir ve (kuvveti buradadır. osya- lizmin savunduğu ilkeler eğer batılı sosyalizmin ilkeleriy- se bunları bir totaliter sistem içinde elde etmek, gerçek- leştirmek imkânı yoktur. O zaman bu, bir Nasır sosyaliz- mi olur. — Şimdi, Nasırın sosyalizminin Türkiyeye fayda verip vermeyeceğini tartışmak istemiyorum. Eğer bir kelime söylememi isterseniz şunu söyleyebilirim: Ben, bir Talât Aydemir Türkiyesinde yaşamak istemezdim. Ama, mesele o değildir. Mesele şudur: Türkiyede bir Nasır çıkabilir mi? Türkiyede, Türkiyeye hâkim olacak asker veya sivil bir kimsenin, bir grupun çıkması artık mümkün değildir. Parlamenter rejim yürümediği takdirde Türkiye için al- ternatif, bukünkü Vietnama benzeyen bir kaos devrinden sonra karanlık bir akıbettir halde, sosyalisti ve liberali, pane rejimi yü- rütmenin ortak çabası içinde ve komünistle salon sosya- listinin karşısında olmalıdırlar. Geçenliiie okuduğum ümtaz So ire bir yazışım burada bahis konusu etmek isterim. Mümtaz Soysal sola, Milli Bakiyeler kanunundan ii Medi mümkün yere çok sayıda bir nüve sokmayı tavsi mekteydi. nce ve şartların icabı olarak bu partinin aşağıdan karıya yukarıdan aşağıya kurulabileceğini hatırlattığım za- n başta Behice Boran, bugünkü TİP'in idarecileri bana imei e Sonra Niyazi Ağırnas- lının başına geleni okudukta| TİP'cilerin hizipleşme bakımından -yoksa menin ear le konuşmuyorum- menşevikleri değil, bolşevikleri hatırlattıklarını pi sonra bu hiddetin sebebini aha anl dan. Mümtaz Soysalın tavsiye ettiği gibi bir aydan, öncü e parlamenter sistemin savunucusu grupu Meclise kim Sokae aktır, o cihet bana aydınlık görünmüyor. Eğer, sos- yalistlerin sevdikleri tâbirle bir örgütlenme bu devrede in bilseydi sosyalizmin bundan sonraki Mecliste tem- i daha kolaylaşırdı. AKİS, 19 ŞUBAT 1965 Ne , bu benim konum değil. Ben size salon sosya- listleri hakkında düşündüklerimi samimiyetle açık açık söyledim. Şimdi siz de bana önümüzdeki seçimlerle kuru- lacak Mecliste sosyalizmin nasıl ve hangi etiket altında temsil edileceği hakkında bir fikir verirseniz ödeşiriz. Fer- din ferdi istismarını böylece önleriz. — a daha evvel, hani meşhur tablolardaki Aziz Se- bastian gibi ir ame açık, emrinize amadeyim, sorularınızı bekliyor SORULAR VE CEVAPLARI (Metin oTokerin okonuşmasından sonra 50- rulara (o geçilmiştir- o Sosyalistler, kendile- rinin o sorularım (odaima "beyan ni sorduklarını e Yani Sı mu üzere alan kimse kendi hi u- n n aa ta, sonra bir soru haline getirmeye çalışmaktadır. Bunda, ba- zen o muvajfak , Oo bazen olmamaktâ- dır. ağıdaki özette sadece "ın : eyan s0- ru otarafiyla bunun cevabı (o belirtilmektedir. evket Süreyya Aydemir: Sayın konuşmacı “alt yapı ile zihniyeti, "üst yapı" ile organları mı kastetmektedir?" Metin Toker : "Alt yapı" ile zihniyeti ve temeldeki me- seleeri, “üst yapı" ile organları, müesseseleri kastetmek- teyim. Şevket Süreyya Aydemir: Zihniyet hazırlanmadan organ- ların kurulamayacağı fikrine sayın konuşmacı karşı mıdır? Metin Toker: Ben, bir gerçeği ifade ettim. sp daha iyi olacağını karıştırmadım. Benim söylediği, tili hayatın ilk onbeş yılında üst Yapı ile mr 3 yapının meselelerinin 27 Mayıstan sonra ele başlandığıdır: Şevket Süreyya Aydemir: Salon sosyalistliği ithamı Çe- tin Altana bakılarak ileri sürülen bir ithamdır. Onun ha- yatı ile söylediklerinde tezat arayanlar bu tâbiri icat et- mişlerdir ve bu bir Çetin Altan kompleksinin neticesidir. (Sayın Aydemir bundan sonra Çetin Al tan hakkında uzun izahlarda bulunmuştur). Metin Toker : Sayın Aydemir "Salon sosyalistinden Çetin etin Altanı bir salon sos- yalisti saymıyorum. Bence Çetin Altan aşırı sosyalizmin bir temsilcisidir". Cemal Reşit Eyüboğlu: Biz sayın konuşmacının seçtiği konudan 19. Asır başında Fransada beliren ve sosyalizm hareketinin doğuşunda yeri olan salon sosyalizminden bah sedeceğini sanmıştık. Sayın konuşmacı o tarz salon sosya- listlerinin aleyhinde midir?

Bu sayıdan diğer sayfalar: