19 Şubat 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 31

19 Şubat 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 31
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

nden geçmiyeceği zannına kapıldılar. Böylece korkulan arttığı için sinirle ri daha da gerginleşti. Fakat program- lar için bol keseden lüzumsuz yere yapılan ödemeleri kesmek veya azalt- mak kimsenin işine gelmedi. Mese- mayan yöneticilerin kendi şah- si işleriyle meşgul olmalarına yarıyor- du orku ve sinir bozukluğunun bir- üstüne yaptığı tahribat özellikle i "Bizi dinler misiniz?" de s n Türkiye Radyolarının başında kalmak koyduğu en kötü örneklerden birine şahit oluyordu. Tepkiler, tedbirler ve ötesi “Bizi dinler misiniz??"in, bu şekilde, ahsi arzusunu yenemeyen sahi- bi tarafından taarruza geçmek için kul- lanılması yalnız TRT dışında (değil, içinde de menfi tepki yarattı. Türki- ye Radyolarına ait mikrofonların hid- detini yenemeyen kimseler tarafından ı ve Yönetim Kurulunun yetki- maları da elbette ki daha başka tepkilere yol açtı Neticede, "Bizi dinler misiniz?"in yine radyo e- leştiricilerine çatacağını bekleyen din- leyiciler yanıldıklarını anladılar: "Bi- zi dinler misiniz?" artık keyfi hareket sağa sola küfür veya cevap cak nı önlemek için e e mıştı bile!.. Ama tün bunlara rağmen. “Bizi dinler misiniz?", ngo olaylarından radyo haber bültenlerin- den "âsi" kelimesinin kaldırıldığı açık- landığı halde. "Bizi dinler misiniz?" d söz edilirken, mesi yine büyük bir rahatlıkla mikrofondan duyuldu! Bir AKİS, 19 ŞUBAT 1965 başka hafta, zayıflamak için jimnas- tik derslerinin yayınlanmasını isteyen bir dinleyiciye, "Bizi dinle de, Türkiye Radyolarına program olmadığından, üzere TRT'nin kötü programlarını din- lemesi ii edildi. Bu örnekler de göstermektedir ki, türlü. ilan, tedbire rağmen, "Bizi nler misiniz?" hâlâ o laubali hava- sını sürdürmektedir ünlerde ise "Bizi dinler mi- ğildir rulara ve onlara,dair cevap- lara, ancak bir kamu hizmeti sözko- nusu olduğu zaman radyoda veri m © haftalar içinde cevaplandırdığı tupların çoğunun TRT'nin programla- rını öven ee oluşu da ayrıca me sederek, ları arasındaki çocuk Müdürlüğü Derken, İs- cukça bir yarıştır başladı. Ankara Radyosu bir daha eğlence programı hazırlamama kararını ver- mek üzere olduğunu Poyraza bildir- di. Üzerinde durulması gereken, husus adyosu hazırlamıyacaksa, Eğle Programları Müdürünün Ankarada RADYO ne işi vardır? Eğlence programı ha- zırlamamaya nkara umu yoksa Merkez Program Dairesi mi ka- rar verebilir? Bütün bu soruların belirli bir ce- vabının bulunmaması, T yönetici- lerinin programcılık yönünden neka- dar keyfi davrandıklarını ortaya koy- maktadır 31

Bu sayıdan diğer sayfalar: