19 Şubat 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 5

19 Şubat 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HAFTANIN İÇİNDEN D. P. Oyları İktidarda Şu anda Türkiyede oynanan oyun pek az kimseyi kan- dırabilecek inceliktedir. Sayın Cumhurbaşkanı ai Gürselin başkanlığını yaptığı bir kapalı törenle D. oy- lan iktidara getirilmektedir. Kuvvetini bu alın ala- Başbakanın hangi cesaretle böyle bir görevi yük- lenebildiğini anlamak zordur. Rejimin tabiatı icabı par- tiler vasıtasıyla yapılmak gereken politika, bazı olağan- üstü şartlar gerektirdiğinde partisi oOolmayan bir milli şahsiyete muhtaç bulunabilir. Fakat Türkiyede bu çeşit şart yoktur, bir Kabahati iki askeri sergüzeşt teşebbüsünü bertaraf etmek, kayıp Kıbrıs- meselesini bugünkü haline m olmak, berbat bir ekonomik durumda devraldığı mlekete bir plânlı ekonomi çerçevesi mi ve dış GONMEN haysiyetli yola sokmak ola ü illa de- virmek hevesini böyle bir şart ellemek | güçtür bütün vasıflarına rağmen her halde sayın Ürgüplünün kendisi, bir milli şahsiyet sayılmaktan uzak bulunduğunu müdriktir. Bu olsa olsa sayın Cemal Gür. selin 27 Mayıs İhtilâlinin akabinde ilk M.B.K. kabinesini kurarken kullandığı tâbirleri hatırlatan bir mübalâğadır. Hatırlardadır, o zaman Hükümetin "memleket ve dünya çapında sahsiyetler"den müteşekkil bulunacağı bildiri- miş sonra Bakanlar Kurulunun listesi okunduğunda bu İkincisi, "memleket ve dünya çapında sahsiyetler"in Abdullah Gözübüyükler. Zühtü Tarhanlar ve Ekrem Alicanlardan ibaret olduğu anlaşılmıştı. Bu tip zatlar "tarafsız" fatlarından dolayı yüksek mevkilere lâyık addedilmişler- dir. Bir millet, genciyle ve ihtiyarıyla, bir ceberrut! idare- den kurtulma savaşı verir V kaklarda akıtırken tarafsız kalmanın mükafatlandırıldığı e ihtilal idaresi ner halde bizim M.B.K. devri olmuştur Bugün, Türkiyenin başına bir hükümet geçirilmek is- teniliyor. Bunun başkanının bir tarafsız kimse olmasında sayın Cumhurbaşkanı ısrar ekmiştir. Tarafsız, partisiz ve kuvvetsiz bir kimse neye, kime güvenerek hükümet cektir? Bunun. DP. oyları ortadadır bakan olarak bu ayların gerçek temsilcisi veya onun pa- ralelindeki bir partinin başkanı bile seçilmemiş, her icra- atında bir de değil, dert partinin hükmünü üzerinde his- teklif yapılmıştır. o Paravananın arkasında kimlerin bulunduğunu görmemek nasıl müm- ün olabiliir? Eğer sayın Nasır Zeytinoğlu tipi kimseler bu paravaranın arkasında iplerin kendi ellerinde olacağını sanıyorlarsa memleketin şartlarından zerrece haberli de- SU e 27 Mayıs İhtilâlinden beş yıl sonra ortada yep- yeni kuvvetlerle yepyeni bir Türkiye vardır ve bu Türki - yede hic bir şeyin hiç kimse tarafından görülüp anlaşıl - madığını sananlar bu toprakların en safdil kimseleridir. Türkiyede D.P. oyları iktidara getirilmektedir. Hü- kümetin devirilmesi şekli bir sadizmin bütün unsurlarını taşımaktadır ve bu davranışta çeşitli kimselerin içinde yer etmiş "İnönü Kompleksi"nin belirtilerini görmemek im- AKİS, 19 ŞUBAT 1965 Metin TOKER kansızdır. Daha ortada hiç bir şey yokken salyalı ağızlar vasıtasıyla girişilen hücumlar bir takım kimselerin nasıl emeller beslediklerini ve hangi hayallerin içinde oldukla- rını gözler önüne sermiştir. "Düşük Başbakan", "Düşük İktidar" tâbirleri yeni edebiyatın sadece iki ibret verici terimidir. Kendisine Millet Meclisi tarafından verilmiş i i ana, Anaya, dirde çekileceğini peşinen ilân eden, gerçekten de Anayasa nın hükümet devirme şartı gerçekleştirilemediği halde istifasını sunmakta bir an tereddüt etmeyen bi ka ii. bir boldür. ve gayız ve kinlerin, intikam duygularının hedefi başkadır Oyunda oyuncuların yanıldıkları bir nokta mevcuttur. İnönü hiç bir zaman devrilmesi güç bir şahsiyet olmamış- tır. İnönü bütün hayatı boyunca kendisimi oyların tayin edeceği kaderin emri altına vermiştir. 1950 dönemeci bu- nun bir parlak delilidir. Bir tarihte söylediği gibi, imi larının istikbal saydıkları şeylerin hepsinin kendisi için u istiğnayı anlatacak bir husus tur. İnönüyü Mecliste düşürmenin bir güç tarafı hiç bir olmamıştır. Nitekim kırmızı oyların beyaz oyları ilk seferde önü Başbakanlıktan istifasını sayın urbaşkanına derhal vermiştir. Mesele bu değild mazi olması" İnönüdeki b B zaman geçtiği Cumh Mesele, İnönüyü düşürenlerin, karşılarında bulacak. ları kuvvetleri zaptırapt altında tutabilmek için gerekli hazırlığa ve tabii güce- sahip olup olmamalarıdır. Bir noktayı iyi belirtmek lâzımdır. Bu kuvvetlerin hareket tarzlarındaki haklılığı tartışmak başkadır, bunların ha- rekete geçip geçmeyeceklerine doğru teşhis koymak baş- kadir. Birincisi bir kıymet hükmüdür.İkincisi, geçirilmesinin hiç yaratmayacağını sanmak gözü kör bir politikacı" için bile kabil değildir. oyları Türkiyede bir temayülün, anlayışın temsilcisidir. Bu temayülü mik anlayışın karşısında bulunanların hiç tepki gösterme- melerini beklemek insafla bağdaşan bir davranış değildir. Nitekim İnönünün temsil ettiği temayül, sosyal ve ekono- mik anlayış da "İnönü İktidarı" devrinde DP. oylarının mukavemetliyle her an karşı karşıya bazllimığlr. Şimdi, demokratik oyun ters istikamette işleyecektir.. Başkasıy- la mücadele elele kendileriyle de mücadele edilmesini peşinen kabul etmekle mükelleftirler önünün siyasi hayattaki We ami sırrı kudretinin hududunu daima iyi tayin etmiş olmasındadır. Bugün D.P oylarını 27 Mayısın üzerinden bir tam beş yıl da L geçme- den Türkiyede iktidara getirmek ea kudretlerinin- hududunu hangi ölçüde tâyin ediyorlar runun cevabını çok hadiseye gebe pek yakın Bu so istikbal verecektir

Bu sayıdan diğer sayfalar: