11 Aralık 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 12

11 Aralık 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER ramanlarının arasına karışacaktı. Bütün mesele, kimse kendisini ya- ka-paça dışarı atmadan üç rekâtı tamamlamaktı. Halbuki, böyle bir tehlike yoktu. “Muhteşem Süley- man" Türkiyenin "İkinci Müslüman Başbakanı" idi ve üstelik, köyünün adı "Islâmköy" değil miydi? Netice, zafer oldu. u mazın önemini sadece Reşit Bilgi adındaki vatandaşın şah- sına inhisar ettirmek haksızlık o- lacaktır. "Olay, bütün Türkiye ve hattâ bütün islâm âlemi için aynı Önemi ve tarihi değeri taşımakta- *dır. Çünkü olay, alelade bir yerde değil, bir Başbakanın makam oda- sında cereyan etmiştir. 1965 yılı sonbaharında -yani XX. yüzyılın ikinci yarısında-, kendisinin de bu- lunduğu makam odasında namaz kılınan Başbakanın ismi Süleyman Demircidir. Süleyman Demirel, res- men, Cumhuriyet Türkiyesinin Baş- bakanıdır! Kalkınmanınnuru Başbakanlıkta çalışan memurlar ve dini aktüaliteyi yakından ta- kip eden nıüslüman kimseler ara- sında heyecan yaratan bu olay, bir hafta kadar önce cereyan etti. Demirelin e koltuğu- na oturuşundan karada, Bakanaklar semtinde "bulunan Baş- bakanlık binasına hücum eden he- yetlerden birinin içinde Recep Bilgi de vardı. Heyet, Başbakanı iş is- temek için ziyaret edecekti. Zayıf, uzunca boylu, sarışın, fakir kılıklı bir adam olan Recebin görünüşte- ki niyeti de buydu. Başbakandan odacılık, (o kapıcılık gibi, o icabında ibadet için vakit bulabileceği "ha- fif bir iş" isteyecekti. | Ankaranın gecekondu bölgesindeki Çinçin bağ- larında oturan 1323 doğumlu Recep için bu iş gerekliydi. Çünkü, en bü- yüğü ortaokul 2'ye devam eden 6 çocuğu vardı. Recep ve beraberindekiler, ken- dilerine (o benzeyen ziyaretçilerin çokluğu yüzünden Demirelin yanı- na geç vakit girebildiler ve o sıra- da devam eden bir elektrik arızası sebebiyle kendilerini ogecekondula- rında hissettiler. Lüks lâmbalarıyla Başbakanlıkta titreşiyor, insana sıcak ve uhrevi hisler ilham ediyor- du. Recep, namazını bu atmosfer i- çinde kıldı. Namaza durduğu yer, 12 makam odasında, Demirelin masa- sının karşısına tesadüf ediyordu. Durum derhal farkedildi. Telâşla- nan, fakat Demirelden bir işaret gelmediği için tereddüde düşen OÖ- zel Kalem memurları Recebe mü- dahale etmekten çekindiler, sadece odanın kapısını kapattılar. Recep, namazım kıldı. Ne "Müslüman Baş- bakan "dı, bu, Demirel yârabbi! Recep Bilgi dışarı çıktığında, kendisinden, bu işi neden yaptığını soranlara: — Yatsı namazının saati gel- mişti. Kaçırmıyayım diye üç rekât farzı kılıverdim" diye cevap verdi, seçimlerde AP'ye oy vermiş olduğu- nu da ldfın arasına sıkıştırdı. Fakat kimse, Recebe "nereden cesaret al- dın?" diye sormadı. Çünkü, çeşitli konuşmalarında, "müslüman bir a- ilenin evlâdı olduğunu" tekrarlayıp duran, müslüman bir parti başkanı- nın Başbakanlığı da elbette ki müs- lümanca olacaktı. Nitekim bu, Cum- huriyetin kurulmasından bu yana, lâik Cumhuriyetin Başbakanlık ma- kam odasında kılman ilk "gösteri namazı"dır. Ancak, Türkiye Cumhuriyeti A- nayasasının 2. maddesi, İktida- rının hummalı çalışması arasında He hakle gözden kaçmış olsa gerek- ir”.. AKİS Hükümet Faturalar sahnede Özel sektör temsilcileriyle ilgili Ba- kanların haftanın başında Pazar- tesi günü yaptıkları ortak toplantı- dan sonra, bir özel sektör temsilcisi şöyle dedi: — Meğer ne kadar anlayışlı Ba- kanlarımız varmış !.. İsteklerimizin hemen hepsini kabul ettiler, ihtiyaç- larımızı anlayışla karşıladılar. Şim- di, verdikleri sözün bir an önce ger- çekleşmesini bekliyeceğiz." Uzun süredenberi hazırlığı yapı- lan -bilhassa özel sektör temsilcileri iki aydır hazırlanıyorlardı- o "Özel Sektör - Bakanlar" toplantısı, gün- demin hayli yüklü olmasına rağ- men, umulduğu kadar uzun sürme- di. AP Hükümetinin işbaşına gel- mesinden sonra 18 Kasımda yapıl- ması kararlaştırılan toplantı, özel sektörün başlıca temsilcisi Sırrı En- ver Baturun teklifiyle geri bırakıl- mıştı. Odalar Birliği bundan sonra kollan sıvadı. Anlaşılıyordu ki, seçimlerden ön- ce AP'ye her bakımdan destek olan özel sektör temsilcileri, toplantıya hayli yüklü ve kararlı olarak gele- ceklerdi. Çünkü Başbakan Demirel, seçimlerden önce, "nurlu ufuklar"a Başbakan Demirel özel sektör önünde Faturaları şimdi kim Ödeyecek? 11 Aralık 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: