13 Haziran 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

13 Haziran 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 8” Ankara kongresi toplanıyor Cezalı oyuncular i Ayın yirmisinde Ankarada top- lanacak umumi spor kongresinde mühim şeyler konuşulacağına dair şporcular arasında kat'i bir kana- at vardır. Başta nizamnamenin tadili mevzuubahs olacak, ondan sonra sıra ile mühim meseleler müzakere edilecektir. Milli takı- mın profesyonel olması için orta- ya atılacak fikirlerin kat'i bir kararla neticeleneceğine ihtimal vermiyoruz. Zannıma kalırsa, bu kongrede cezalı oyuncuların afvı hakkında yapılacak teklif ruznamenin en değerli maddelerinden birini teş- kil edecektir. Geçen kongrede Olimpiyatlara iştirak eden bazı futbolcularmızın ebedi boykotla cezalandırılmaları tekarrür etmişti. Geçen gongrenin hararetli ve asabi havası için de birbirini ittiham eden idarecile- rimiz oyuncular hakkında verilen şiddetli kararın tahfifi için kuv- vetli bir mukabelede bulunamadılar. * Ortaya çıkarılan kabahatlerin bir zümre üstüne yükletilmesi mevzuubabisti. Onun için pek ince eleyip sık dokumadan ebedi boykot kararı deftere geçti. Cezalı futbolculara (o verilen ebedi boykotun kaldırılması için bu kongreye gidecekler | arasında kuvvetli bir temayül vardır. Milli kupanın şerefi için ter dökmüş, mağlübiyetlerimizde ağla- mış, galibiyetlerimize candan se- vinmiş olan bir kısım cezalılar futbolden çekilmiştir. Artık faal rol oynamak vazi- yetinde bulunmıyan &sporcuları- mızın bütün hayatlarınca devam edecek bir cezanın kalırılmama- sında bir sebep yoktur. Henüz EZ Ms “8g çin kon uşulacak mı? ag Cezalı oyunculardan kıymetli kaleci Ulvi'nin bir kurtarışı faaliyetten çekilmemiş olan diğer kısmın da verilen cezaya müstahak olacak bir kabahat yapmadıkları, seyahatlere iştirak eden ve işlerin içyüzünü bilenlerce tasdik edil- mektedir. Esasen mektepliler spor teşki- lâtından ayrılalıdanberi (temsili kadrolarımızın elâmanlari da çok eksilmiştir. Bu vaziyet karşısında cezalı futbolcular hakkında verilen daimi boykot kararının ref'i, bu seferki kongrenin insaf ve ada- letinden beklenen en doğru karar- lardan biridir. Orta sıklet dünya şampiyonluğu Orta sıklet dünya boks şampiyonu Gorll Joues Pariste.. ( Elinde kasketli siyah şampiyon araptır ) Orta sıklet dünya şampiyonu Amerikan zencisi Goril Jouesle Fransa orta sıklet şampiyonu Marcel Thil dün gece Pariste döğüştüler. Dünya şampiyonluğu için yapılan o maçın neticesi henüz gelmedi. Bu maçı da Pariste yerleştiğin- den beri fransız boksunu ihya eden Amerikalı Organizatör “Cef Dik- sou,, tertip etti. Fransa şimdiye kadar böyle bir boks maçı görmedi. Organizasyon fevkalâde azametli hazırlanmıştır. Amerikada olduğu gibi gece açık havada muazzam bir ostatta yapılan bu maçta yalnız Ring (üstündeki ziya tertibatı için 25,000 frank sarf edilmişti. Bundan maada seksen bin kişi oturacak surette hazır- lanmış olan stadın her tarafı gündüz gihi aydınlık olduğundan seyircilerin hiç sıkıntı çekmeden yerlerini (o bulabilmeleri (o kolay olacaktır. Fransada birleşdiğindenberi mü- teaddit muarızlarla cenkleşmeye mecbur olan bu müteşebbis genç Amerikalı vasat sıklet odünya şampiyonluğunu da Amerikadan Fransaya geçirtmeğe (muvaffak olursa, dördüncü dünya şampi- yonluğunu kazandırmış olacaktır. Bizde de böyle bir organizatör ne zaman çikacak kimbilir... Kim ümit ederdi? Temiz amatörlüğe doğru Fenlandiya atletizm federas- yonu çok mühim bir karar verdi. Fenlandiyalılar gibi bütün dün- yanın iftihar ettiği meşhur koşucu Nurminin memleketinde koşma- masına karar veren Fenlandiya federaşyonu bu suretle en kıy- metli (Oşampiyonunu amatörlük uğrunda feda etmiş oluyur. Son zamanlarda beynelmilel federas- yonda olduğu gibi bütün fede- rasyonlarda pürüssüz, açık ve çok temiz bir amatörlüğün temini için büyük bir hareket göze çarpıyor. Mithat sakatlandı Bu mevsim oynayacağı şüpheli Geçen cuma Istanbul muhteliti diye çıkarılan eksik Fener kad- rosuna karşı oynayan Galatasaray sol muavini Mithat sakatlanmıştır. Mithat sert bir hareket yapar- ken kalça adalelerinden bir kaçını koparmıştır. Arıza oynak ve nazik bir yerde olduğu için milli takı- mın bu kıymetli elâmanının bir müddet futbolu terketmeğe mec- bur kalacağı zannedilmektedir. Galatasarayın ve temsili takım- larımızın en kuvvetli unsuru olan Mithat'ın biran evvel iyileşmesini temenni ediyoruz. Tefrika No 54 BEŞ YÜZ Mİ 13 Haziran 1932 13 Hazira 1932 LYON İNSANA HÜKMEDEN KADIN Tarihi aşk, ve Nakıli ; İmparatoriçe, aynı zamanda, onun askeri dahasından da isti- fade etmeği düşünmüştü. Onun muhafazasındayken kendini daha emniyette hissediyordu. Filhakika, / Petchili kralı olan Li, ona, mun- tazam ordusuyla daima yardıma hazırdı. Lâkin, Mançu fedailerinin başına geçmiş olan Yong - Lou, Imparatoriçenin Oo muhafazasında bambaşka şanlı bir şahsiyetti | Hulâssa, Yong-Lou yedi sene sürgünde oturduktan ve impara- toriçe ile görüşmedikten (sonra, yine Pekin'e döndü. Imparatoriçeye arzı tazimat et- mek için yazlık sarayın yolunu tuttu. Zira, oimparatoriçe hâlâ orada, oeski aşk yuvalarında oturmakta idi. Ikisi de birbirlerine iztirab çek- tirdikleri için müteessir ve bu iztiraba rağmen gönülden çıkarıl- madıkları için de bahtiyardılar. Imparatoriçe, bir bayram günü için hazırlanır gibi süslenmiş ve vefasız âşıkının avdetini bekle- meğe başlamıştı. O gün, uzun saatler, ayna karşısında kalmış, senelerin kendini nasıl yıprattığını tetkike girişmişti. Heyhat, seneler, insanların üze- rinden iz bırakmadan geçer mil Imperatoriçe de, bu izlerin mev- cudiyetini “görüyordu. Şüphesiz ki, harikulâde yara- dılışta bir kadındı. Henüz gezelli- ğinin parçaları mevcuttu, Lâkin bu (mucize asa muhafız, uzun zaman devam edemiyecekti. Ya- kında, kadın, göçecek,'çökecekti. Tamir kabul etmez bir hale gelecekti. Kendini daha şimdiden koca- karılaşmış hissediyordu. İşte o zaman, onun için, aşk, bir acına- cak komedi halini alacaktı. Şimdi ise, henüz kocakarılık devri ulaşmadan, henüz fırsat varken, kendini aşkın çılginlık- larına, mümkün mertebe kuvvet ve şiddetle koyuvermek istiyordu. Yong-Lou kapı eşiğinde beli- rince, İnparatoriçe, hakiki bir heyecanla çırpmarak ona doğru bir kaç adım yürüdü. Gözlerinin içine baktı. Gözlerindeki ifadeyi okumağa çalıştı. Ne düşündüğünü A macera romanı (va-Na) anlamak istiyordu. Bu kadar sene geçtikten sonra, İmparatoriçenin Maraşal üzerindeki tesiri ne ola- caktı? Âdat ve ananata tevafuk için Yong-Lou imperatoriçenin huzu- runda tazimkâr secdeler yaptı. Fakat, Ye-Ho, onun bu bhare- kâtına mani oldu. Kat'i bir ha- reketle, onu durdurdu. Hararetli hararetli mırıldandı. — Bana karşı yalınız hürmet hissi mi besliyorsunuz? Başka hissiniz kalmadı mı? Öyle mahzun görünüyordu ki, Yong-Lou allak bullak olduğunu hissetti, O da Imparatoriçenin sözlerini okumağa uğraştı. Acaba hâlâ seviliyor muydu? Bir müddet, mütekabilen bir- birlerini tetkikle vakıt geçirdiler. Ayni zamanda, kalblerinin içindeki hissi kontrol ediyorlardı. Sonra, Ye-Ho'nun emri üzerine kapıyı kapadılar. Odada, yapa- yalnız kaldılar, Titriyerek, biribirlerinin kolları arasina düştüler. Âdeta kendilerini kaybetmişlerdi. Şimdi. artık, Ye-Ho, tatlı ve müterennim bir sesle diyordu ki : —Bir kadın için hayatta ehem- miyetli olan yalnız bir tek aşk vardır. O da ilk aşktır. Sade o aşk cidden samimi olabilir. Sade o mecara kadar devam ede- bilir. Öleceği zaman da ilk âşr kını hâlâ muhafaza edebilen kadın mesuttur. Ve ne güzel sözlerle, mazinin hatıralarını yadediyordu. « Yazlık sarayın (omaceraları (gözlerinin önünde canlanıyordu ve bunları tekrarlıyarak, Yong - Lon'ye de hayatının en güzel zomanlarını hatırlatıyordu. Çin işleri bozuluyor Imparatoriça Ye - Ho, altmış yaşma geliyordu. Her kadın yaşını saklamak ister. Bilhassa, böyle, altmışına geldiği sıralarda... Ye - Ho, zevahirde henüz kırk küsür yaşlarında görünüyordu. Asırlık âdetler mucibince, eriştiği'bu yaşı tesit ettirmek mecburiyetindeydi. Bunun için büyük bir bayram hazırlıyacaktı. (Arkası var) Üsküdar kız sanat mektebinde.. Bu sene Üsküdar kız sanat mektebinden yirmi talebe mezun oldu. Cuma günü mektepte verilen talebe müsameresinde pek çok davet- liler vardı. Davetliler müsamereden sonra, mektepte açılan sergiyi ziyaret ettiler. Talebenin bu seneki muvaffakıyeti çok şayanı tak- dirdir. Resmimiz bu sene mezun olan talebeyi dikiş atelyesinde çalışırken gösteriyor. (Bu sene mezun Olan hanımlar: Hacer, Mebrure, Kâmuran, Şeküfe, Saa Melâhat, Muz ye, Süheylâ, Saniye, Nimet, Semai, Hanife, ifakat, Suat, Ferhunde, Remziye, Sabire, Bodriye hanımlar | Müsamere ve gergi hakkındaki tafsilâtı porşombe günü ( Çocuk Dünyası) sahifemizde noşredeceğiz. KR a 0g aaa

Bu sayıdan diğer sayfalar: