24 Kasım 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

24 Kasım 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Akşam 24 Teşrinisani 1932 Mühim bir servet Maden kömürü ihracatı artıyor Geçen seneye nazaran bir misli fazla ihracat var 930 senesine kadar maden kö- mürü ihracatımız ehemmiyetli bir yekün tutmuyordu, hattâ 929 senesinde, yani himayekâr güm- rük tarifeleri tatbik edilmeden evvel, o memleketimize | hariçten kömür giriyordu. 929 dan sonra, gümrük tarifelerinde — hariçten gelen kömürlere karşı yüksek tarife tatbik edile bu yüzden Zonguldak kömür © havzasında fas *t artmıştır. 930 senesinden sonra Türkiye kömür ihracatını arttırmağa başlamıştır. Geçen senenin on ayında, muh- telif memleketlere 1 milyon 248 bin liralık kömür satılmıştır. Bu senenin on ayındaki, ( ibracat miktarı 2 milyon 882 bin liraya çıkmıştır. Alâkadarlar kömür ibracatının daha ziyade artacağını Akdenizde yeni yeni mahreçler bulacağını söylemektedirler. Müthiş rakkam Almanyada ecnebilerin bıraktılları para Berlin Türk ret odası, Almanyanın turizm faaliyeti hak- kında, alâkadar dairelere bir rapor göndermiştir. Bu raporda Alman kaplıcalar birliğinin o kongre" sinden bahsedilmektedir. Alman kaplicalar bi zaren, ecnebiler bir sene İ Almanyada yaptıkları seyahatlar, banyo ve saire için “bizim par: muzla 875 milyon lira masraf etmişlerdir. Bunun 300 milyon Jirasını şimendifer | idarelerinin kasasına girmiştir. 300 milyon liraya yakım bir aradan otel ve pansiyonlar isti- ade etmiştir. Alman kaplıcalar birl; yaya seyyah celbi için daha de çalışmakta, Ameril kilât “yaparak büyük masraflara girmeltedir. Berlin Türk ticaret odası bu izahatı verdikten sonra, memle- ketimizin banyo şehirlerine temas etmektedir. Meselâ Bursa kapi calarını idare edenlerin aralarında da böyle bir birlik olmasını tay. siye etmektedir. Bursa kaplıcalar birliği, alman kaplıcalar birliği gibi, hariç mem- leketlerde propaganda teşkilâtı yaparak, memleketimize seyyah celbine çalışmalıdır. Berlin türk ticaret odası, böyle bir. teşekküle âzami derecede yardım edeceğini vadetmekte Evinde kaçak silâh bulunan yugoslavyalı Beyoğlunda Luka isminde bir Yoyoslayyalının — evinde mavzer ve sair bir takım silâhlar bulun duğunu yazmıştık. Zabıta Luka hakkındaki tahkikatını bitirmiş Bu husustaki evrak Luka beraber adliyeye teslim edilmişt Müddeiumumilik evrakı istintak dairesine vermiş, adliye tahkikatı başlamıştır. Iktisadi buhran Her tarafta ithalât ve ihracat azalıyor Cemiyeti akvam 1931 - 1932 dünya iktisadi vaziyeti hakkında bir istatist gelen bu teşrini e kadar başlıca memleketlerin itha- lât ve ihracat okiymetlerinde mühim tenakus vardır. Bu azalış, yüzde itibarile şu nispettedir; lt ve hrant Ispanya © Macaristan s9 7 Yuğoslâvya s9 65 Amerika 58. 6 Çekoslovakya 48 Gi Polonya 8 51 Avusturya 36 Japonya Bi Fransa sa Si Yeni Zeland 0 50 İsviçre 1 Almanya 6 4 Kanada 60 48 Cenubi Afrika hükümetleri > Ingiltere 9 4 Kalya Sı 46 Romanya sı 43 Belçika s0 4 Arjantin Sa vi İsviçre » 33 Brezilya 5 2 Istatistikler iktisadi bubranının benüz şiddetini kayıbetmediğini gösleriyor. M. Makdonaldın. sıhhatı Londra, 23 (A.A.) — M. Mak- donaldın doktoru, başvekilin sıb- hati muhtel olmak üzere bulundu- Zuna dair olan şayiayı tekzip et- mektedi ikinci Amca bey karikatür müsa- bakasına bugün başlıyoruz. Karilerimiz bugünden itiba- ren bu sahifede ve aynı yerde bir gün bir karikatür, bir gün bir hıkra bulacaklardır. Bunlar 1 den 30a kadar sıra numarasile dercedilecektir. Müsabakaya iştirak edenler müsabaka sonunda ve ilân edilecek o müddet zarfında: JFilân numaralı fıkra filân numaralı karikatüre aittir 7 seklinde cevap yazacaklar ve yalnız iden 30'a kadar olan sıra numaralarını mektuplarına raptederek © (Akşam Amca bey müsabakası) adresle matbaamıza göndereceklerdir. Müsabakada muvaffak olan- lara şu hediyeler verilecekti 7 — Kapalı bir kutu! (Tabit boş değil!) 2 — Ipekişten üç metro kumaş. 3 — Bir kişilik yerli malı bir battaniye. 4 — Bir okka tuzsuz halis tereyağı. 5 — Amca beyin resmile süs- lenmiş bir masa saatı. 6 — Âlâ, pişmiş bir tavuk. 7 — Bir okka sabun. 8 — 3ölük güzel bir tesbi 9 — Bir şişe nefis çilek likörü. 10 — 15— Bir Amca bey albümü. GÜNÜN HABERLERİ | | Italya öd Harp borçları meselesi Lehistan moratoryom isteyecek Vashington 23 (A.A) — Italya 15 kânunuevelde vadesi bülül edecek tediye niyetinde bulundu- ğu söylenmektedir. Washington 23 (A.A) — Lehis- tan, moratoryomun temdidini ta- lep hususunda diğer devletlere ilühaka karar vermişti Leh sefiri, hükümetinin bu ka- rarını M. Stimsona bildirmiş ve bu hususa dair bir nota gönderi- leceğini ilâve eylemiştir. Washington, 23 (A. A.) — M. Roosevelt bu akşam reisicumhur muavini intihap edilmiş olen M. Garner ve her iki meclisin demok- rat liderlerile görüşecektir. Bunlar, daba evelden noktai nazar teatisi için birbirlerine mülâki olmuş” lardır. Avam kamarasında M. Makdonald tenkitlere cevap verdi Londra 23 (A.A) — Kralın nutkuna verilecek cevabi ariza hakkında yapılan müzakereler esnasında M. Lansburynin tenkit- lerine şiddetli bir lisanla cevap veren M. Makdonald, şöyle de- miştir: “ Kralın nutku her neyi ihtiva ederse etsin M. Lansbury'yi mem- nun edemiyecekti. Buna katiyetle kaniim. ,, an iktisat konferansını” tek mih eden başvekil, tesadüf edilen müşküllere rağmen hükümetin bu konferansın mümkün olduğu |ka- dar yakın bir zamanda toplan- manı için İsrarda devam edece- ini söylemiş ve demiştir ki: Birçok büyük müşküller mev- cuttur, fakat dünya bu konferansı ilelebet bekliyemez. Hükümetler karşı karşıya gel dikleri zaman, mutahassıslardan daha seri bir surette bütün cihana şamil büyük bir itlâfın çarelerini bulabilirler. Tahdidi teslihat meselesi mü- nasebetile başvekil, Kamaranın Cenevreye göndereceği talimatı okumuş ve hariciye | nazırma tamamen itimadı olduğunu söyle- miştir, Almanyada muhtaçlara yardım Berlin 22 (A.A.) — Volf ajan sından: Serest yardım cemiyetinin verdiği malümata göre Alman demiryolları, 15 eylülden birinci teşrinin sonuna kadar 29,000,000 kilo yiyecek, yakacak ve giyecek taşıyan 3,000 vagon işletmiştir. Bu eşya, muhtaçlara kışın dımda bulunmağa memur teşkilâta Almanyanın ber tarafından yapı- lan tebarrülerden temin edilmiştir. Bu teşkilât bu suretle, bilhassa kış başlamadan evvel muhtaçların istifade edebilmeleri için külliyetli miktarda patates ve kömür tedarik Amca bey karikatür müsabakası Sıra numarası etmiştir. 1 | Tetrik ano. 98 Harp zengininin Gelini Büyük milli roman — Galiba siz de benim gibisi niz. İşrete baş- ladım mı, destu- run, boyuna helâya taşınıp dururum! diyerek önüne düşerken Leman yerinden sıçradı. — Ben de çıkı yorum beyciş koluma gir, şun- ların hepsini çalır çatır. çatlatalım Teklifile Cevdet efendinin koltu- ğunu kavradı. Muharriri: Sermet Muhtar — Mevlütza- dem, hiç tınma, dörde kadar mü- saaden var, Gön — Tunus gediğine ben kondum kardeşler... Tün çekti ise, imamı — getirip, | Leman hanımı da nikâhlarsın, Firdevs hanımı da alırsın. Yenge hanım da bizim Takuk olsun! Diyordu. Takuk ta karışıyordu: — Araya imamı, papazı ne katıyorsun hent Karabet? Ben Yazı, o razı, ne halteder kolağası? Önde Firdevs, arkada Cevdet efendi ile Leman, yalpa ede ede dışarı çıktılar. Tayyar, Kandil zadeye yanaştı, — Herifçi oğlu, az donbadiz değil. Içiyor gibi yapıyor fakat yalın kat gidiyor. Şu dümbeleğin kadehine votka karıştıracağım oldu olacak, tam tertip eğlenelim! Dedi, Kandil zade, kanapeye kafasını dayamış, göbeğini 'oynata oynata gülüy: — Olur muzip değilsin; şeyta- nın alt bacağısın kâfir! diyerek başını sallıyordu. Mevlüt zade, Leman, Firdevs, dışanıda çok kalmadan, gene sacayak gibi, bir arada odaya girdiler; yerlerine oturdular, Tayyar, iki göz arasında, büyük bir kadehe votka doldurmuş, üstünü rakı ile tamamlamıştı. Cevdet efendi önüne diz çöktü; boynunu büküp | pürhür- meki — Bir adetçik bizim naçiz tü- tüne ikbal buyurulmaz mi Mev. lützadem? hitabile sigarayı uzatıp kibriti çakar çakmaz: — Bir kadehçik te desti çaki ranemden!,. — diyerek — volkayı sundu. Cevdet efendi, karnındaki lâs- tik kemerin düğmelerini çözmekle meşgul, cevap veriyordu: — Kötipçe, farisice lâkırdılara ne lüzum var gözümün nuru?. Duman savurmak değil mi, hepsi müsavi, o Vaktile otuzluğu ele gecirmeğe can atardık. Bu mi rekin otuzluğu da müsavi, Yeni- cesi de Sipahi ocağı Kadehi yuvarlayınca, bir ohl çekerek sözüne devam et — Biz, esnaf gelmiş, esnaf gitmiş takımındanız. Beceremiyor- sam buradaki beyler düzeltsin haniya arapçadan bir lâf vardır Küllü yenfa dahil Derhal Kâşif ve Cezmi beyler; — Pek doğru, aynı isabet buyuruluyor! Dediler ve tashih ettiler Küllü dabilün yenfa Lebip, bir yerine neftyağı sü- rülmüş gibi, ne zamandır dört dönüyor, fellek fellek Suadı ara- yordu. Suadın, kocasının evine dönme- diği muhakkaktı, Çükü Lebip, günlerce, sabahtan gece yarılarına kadar, Veznecilerdeki büyük pe- rukâr dükkânda oturmuş, soka- ğı kolaçan etmiş, Suadın, kayın- pederine gitmediğine emin olmuştu. Gitseydi muhakkak görecekti. Çünki Suat, öldürseler, evde hapis olamaz, mutlaka sokağa çıkardı, Tekrar Ecmel Vamıkın yanına de şüphesizdi. 7 'dam Viyolet Malüma, ayağı o. En çıkar yol, madamın apartı manını kollamak. Bu sebeple, sokağın köşesindeki tatlıcı dükkânna postu sermiş, pencerenin önünde, bitmez tü” .kenmez saatler geçirmişti. Artık buradan da ümidi gibi olmuştu. Bakırköy şimendiferinden iner inmez ayakları, gayrı ihtiyari, Beyoğlu cihetine sürükleniyo, Tünel meydanını bulunca, karşıya yürüyüp doğru o çukur ve kara: hk mahallebici dükkâna gidi- yordu: — Belki bir zuhurat olur, bu- gün de bekiyelim bakalım! diyordu. Böyle mütemadiyen dükkâna mada bir kulp bulmuş, taharri memuru süsü Suadın. sol eli, sol kesecek İçeride, bildiği gibi yan geliyor, Bazarı dikkati celbetmiyordu. O yün de, mutat köşeşine geç- miş, cebinden bir sürü lüzumsuz evrak çıkararak masaya yaymış, pusuyu kurmuştur, Sokakta, (madam!) Diye bir ses- lenme işidir. işitmez, az kaldı kafasile pencerenin camını kıra- caktı. Bir bakkal çırağı: — Çabuk telefona istiyorlar! Diye haykırıyor, madam Viyolet te pençereden rumca cavap ve- riyorduz (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: