4 Temmuz 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

4 Temmuz 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| | | 4 Temmuz 1934 AKŞAM Sahife 5 İ GUNUN 0 ceği merkezindedir. Türk - Fransız ticari itilâfı İzmir tacirleri, bu itilâftan zararda olduğumuza karar eoobaliai ; Türkiye - Fran uvakk, an laşmasından li akn ve netice itibarile memleketimiz is tihsalâtının fayda mı, zarar ei; iktisat yalelleğıleş s0- rulmi bir zart odasi salonunda anan (İzmir ihracat tacirle- ş "araş rını bildirmişlerdir. Bu müşkülât eri lisan resmi tatbiki yüzün- dir. N Halbu ki hükümetimiz siren madenci! ile leri Bütün b unlara dair İzmir tica- fet odası easağaiği hazırlana» cak .. Tü irkofi, ir m k ine verilece meli üm vekilerini gön derilecek Ki derileri Bir yunan firması deri almak istiyor e iy ii firma, Atina ticaret o mümessilliğimize ira nak eye ia artle Ç rn 5 w , sansar, kurt ve sair hayvanların derilerini almak iste- diğini bildirmiş ve deri ticaretile iştiğal e en tüccarlarimizın adres- e bildirilmesini rica eyle Tic caret mümessilliğimiz, Türk- ofis Year pe keyfiyet ten ha“ eğri ar etmiş ve ofis tarafından da ül Mi *tiğal ede “Deri - Lâstik mize, Ticaret İs vi a kabı der kik âstik ayak- ai vi mbe lanacak- lâstik davet u sene Sinin 115000 tonu tecavüz eli HABERLERİ İ Silâh ve harp levazımı ticareti Cenevrede konferans encümeni bir metin hazırladı Cenevre 3 (A.A.) — Silâhlari bırakma konferansinin kei si- ve harp levazımı tic. e tanzim ie meşe olan ret ve e ir tâli er hakirlalıği metni tekik etmiştir, Fransiz anlı komisyona arzolunan projenin ehemmiyetini kaydederek demiştir ki: «Bu m çok müşkülâtı ve taraftan hususi ve resmi silâh fabrikaları arasında müsavat tesisi müşl ül tını izale etmektedir. Proje ayni zamanda, silâh imalâtının neşri- yat vasıtasile beynelmilel bir mü- rakabeye tâbi tutulması fikrini de ehemmiyetle tebarüz ettirmek- dir. Şimdi silâh ticaret ve imalâti- nin icap ettirdiği hususi sualler nazarı yam alınarak böynelmi: k silâhların nevine göre muhtelif şekillerde tesis olunmalıdır. murahhasından sonra, İngiliz, Venezuela, Lehistan, Çe- koslovakya, İsviçre ve İspanya Fransız murahhasları da metni tasvip ey- lemişlerdir. Bu metin değiştirik meksizin kabul olunmuştur, Okyanosu geçenler İki Lehli tayyareci Varşovada merasimle karşılandi Varşova 3 (A.A.) — Varşova şehri ismindeki tayyare ile At las mene geçmiş olan tay- Adamonviez biraderler laa tayyare meydaninda ka- raya inmişlerdir. Tayyareciler, askeri memurin ile belediye erkânı tarafından ve 20,000 kişi tarafından karşı aşi mışlardır, Tayyareciler bir çok İli — halk tarafımdan alkışlanarak yraklarla donanan muhtelif s0- vi rdan bir alay halinde geç- miş ve belediye meydanına git- mişlerdir. Belediyede tayyai ler şerefine bir kabul resmi ya- pılmiştır. erer mühim bir iflâs A) — 12 buçuk miyon Şa sermaye ile 1830 enesinde tesis edilen Louis Geyer iki fabrikası iflâs etmiştir. Fabrikada son zamanlarda 2,000 amele çalışmakta idi. idi. Japon kabinesi kabinesi istifa etti Tokio 3 ( A. A. ) — Kabine mperatora istifasını vermiştir, Imperator, istifayı kabul etmiştir. e ———— « GUNUN MESELELERİ Mühim bir mesele Türkiyede ne kadar “ne kadar buğdı ay yetişti Buğday ticaretile alâkadar ticarethane- mahsul miktarı hi e ler, komisyoncular kında ciddi bir rakam öğrenmek isi yorlar. Di sederken res- ususta bir bı t #ayanı dikkat bir mektup gön dermiş. ktubun ehemmiyetli kısımlarını aşağıya naklediyoruz: ik “ofisi | teskil âti mahsul mik. tarını öğrenecek bir vaziyette değildir. n bu haberleri, gene ticaret odalarından alacaktır. Halbuki ticaret daları şimdiye kadar mahsul hakkı aber yerememişerdi. & Fadıl radenizdeki ticaret ei şimdiye dar biribirine zıt bir kaç haber neşret- tiler, Türk ofisi e e bei mek için, gene Trabzon, Or. du ticaret selam gi 3d tir. Bu usulü bırakmak lâzımdır. Zirai mahsulât da doğru bir haber ver- mek sl çi bir m ci 4 tiyi Nitekim ir İnk ettiği ileri, öleli. G riim madı il buğday mahsulünü öğren- yek için, ayrı bir istihbarat şirketi var- İN kyeğe hiç bir ermayedar, in ei Bi telâkki NI in da nız n rma çıkmış, vücudu çıkmamı Mila mile sancılat içinde ölmüştür. Manda öldükten sonra sahibi merak sevkile mandanın karnını yarmış ve içinden biribi- rine isçi iki başlı bir malak yaşamıyarak ee sahibi, uğradığı zararı ak için malağın mide bağlam boşaltmış, içini sa- manla doldurarak muayyen bir ücret mukabilinde halka göster- meğe başlamıştır. Bu imi ucu besinin resmini gönderiyorum. Hergün bir ata sözü; a Gözü çöplükte kalmış; “Edebi ledi riiianherliş Ders ve eğlence Ali Kemali beyin terceme işi hakkındaki kitabı bize biribirine zıt iyi görünen bu iki faideyi te- ediyor. Müellifin terceme hakan günel emar okumak bir işe doğru- ya > dolayisile slikadi olan- lar için merakı calip hele bu den ibaret iken fenni kiymetini bü ri pek uzun bir devre eçirdiğim- ve mei lem ve lisan erbabının ciddi me- sai sah a geçmelerini > sd özlediğimden buna dai: Bani söylemek üm ia yuyorum. e başlıca şartın her iki lisana tamamile sahip olmak- tan ve çevrilen metni çevrildiği lisana hiçbir ihanete imkân bi- e surette sadakat vazi fesine hürmet etmekten ri ok ekse işi görme- Ze kalkışanlar içinde lisan husu- sunda vukuflarının noksanını ve nakil hususunda da hayret vere- cek derecede tekâsül ve ihmalini isbat lr pek çoktur. all k ani seyaliğk dit hükümlerin sar aittir; lisana air fakat Taineden, Micheletten yapı- cihetlerin i derecede e buluyoruz. Müellif hakikaten vu- f ve tetebbü dairesinin genişli- ğini, mesaisinin yorulmaz ve ü: mez bir azim sermayesile zen liğini kı k surette bir çok tercemel la: e bunların birer birer lar bularak larına k tu in aynen ve harfiyen ol- masım icap ettirmez. İlmi ve fenni eserlerin tercemesi bu cburi- âbi değildir, bunlardan beklenen sadakat mev: bir de- sini bir mühendisten, he; teallik bir kitabın tercemesini bir kimyagerden bekliyemi “> neviden eserler line bırakmı ald. > fnide, daha temin edilmiş olur ki o da eserin aslına sadakat vazifesini ihlâl et- rinde tel akkını mütercim, ihtisasının sa- Bees alabilir. ir noktaya ie ret ek Fiy ila görüyorum: İlmi ve fenni eserlerde mevzuunun 2 ri bir de ede- kı bunun, ifadede sanatının hususi- yeti olan bir eser ilme ve fen taallüku kadar hattâ bazan daha a edebiyat malikânesine da- takdirde tercemenin her ta a bir ilim ve fen eseri hak- kında tabik edilen usulden çıka- rceme k a ti bi ii misal ile izah adi Buffondan yahut Ber- her hangi bir tabiiyata dair eser tercemesile kiyas kabul etmez. Bu ikincisinde mai gaye vriimesi raber karşılaştırarak ders olacak Bis ozi Maril ki vermiştir, sasen nümuneleri en z edilmiş olsaydı eğlenceye bir eki ini ri ilave edil miş olurd mukabil bence bir kere daha sibi oldu ve öte- denberi mevcut bir kanaat kuvvetle teeyyüt etti ki manzum €serleri nazim ile terceme etmek eserleri sahiplerine karşı bir ne- vi hiyanet irtikâp etmek demek- ör Nesir ile terceme edilince as- in eşkâle ve sanata, ahenge ve za ait meziyetleri mahfuz ka- tini size bırakiyo arp terceme üstatları bile biri- birine pek yakin lisanlardan man- zumeleri nazım ile tercümeye kal (Devamı 6 inci ) Hali ' gi

Bu sayıdan diğer sayfalar: