31 Ağustos 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

31 Ağustos 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

31 Ağustos. 1934 AKŞAM * Bahife 7 Anadoluda Akşam Aydın civarında güzel bir yayla: Paşa yaylası Şehirde terden bunalırken burada soğuktan titrememek kabil değil Aydının umumi görünüşü muhabiri Aydın (Umumi den) — Aydının çok meraklı bir tarihi vardır!, Fakat gazetemizin hacmi bunları kömilen yazmağa müsait olmadığından muhtasar bir malümat vermekle iktifa ede- Sayim Top yatağında Solgultler tarafından tahrip edilmiş olan Ti- ralis şehrinden sonra Nazır Kadı Muhiddin adında Mısırda tahsil gtmiş bir Türk âlimi, Aydın şehri ni tesis eylemi © zaman bu şehrin ismine (Gü- zelhisar) demişlerdir. (Tiralis) şehri ise Efesle beraber eski Yu- nanlılar tarafından bina edilmiş- tir. Aydını tesis edenler şehirde oturmayıp Aydın. oğullarından ömer beyle Hızır bey ve Er beyin kurdukları köylerde sakin olur- larmış... (Sultân Ahmet) devrin- de Aydın oğulları imha edilmiş ise de Zor Mehmet paşanın oğul- larından Süleyman bey komşuları tarafından saklanmıştır! Mektupçu Agâh bey, Kütahya tabri köymakamlıklara tayin olunmuş ve Sarayköy kazasından iki sene evvel Aydın mektupçuluğuna tah- vili memuriyet eylemiştir. Agâh bey, 29 senelik tecrübeli ve ilim sahibi bir. şahsiyettir. Hilkaten çok kibar yaradılmış olan mektup- gu bey edip ve ehli kalemdendir. Mumaileyh halk tarafından sevil- diği kadar makamı vilâyelten de takdir olunmuştur. Sıtma mücadelesi Aydının bir buçuk kilometre cenubunda bir bataklık vardı ki (30800) metre murabbaında bir sahayı işgal etmekte idi! Bu ba- taklık, lâğım sularile fabrika, çeş- me ve bahçe sularından hasıl el. muştu. Bu sular, açılan kanal ile haziranda kurutulmuştur. Şimdi bu arazide sahipleri tarafından £ müdürü iken ziraat yapılmaktadır. Burası müt- hiş bir sivrisinek kaynağı idi! O civar ahalisi hükümetimizin bu lütfundan dolayı teşekkür eyle mektedirler, Sıtma mücadele reisi doktor Rüştü bey, Menderes ovasındaki bataklıkları peyderpey kurutma: ğa başlamış ve birçok araz baskınından kurtarmıştır. Paşa yaylasında bir gün Vali beyin lütufkâr daveti rine mülkiye müfettişleri Hikmet ve Hilmi, sıtma mücadele reisi doktor Rüştü ve Milli banka mü- dürü Akil beyler de beraber ol «sdukları halde sıcak bir günde Pa- şa yaylasına çıktık. Yol (23)-kilo- metredir. Hafif meyilleri takip ederek dağlara çıkıyoruz. Yollar- da birçok ameleler çalışıyorlar ve otomobillerimizi gördükçe kenara çekilerek hürmete bulunuyorlar. dı. Yolun bazı kısımları kayalık- tır, Bu yol yaylaya kadar gelmiş- tir. Bundan sonra 1300 metre kımındaki dağları aşarak (Tire) yelile birleşecektir. Biz yükseldikçe serinlik basi: yordu ve en nihayet üşümeğe baş- ladık. Buralarda hayat var! Ce- iz, elma, armut, çınar ve çam. ağaçları pek çok... Fakat ne ya- zık ki o güzelim çamların birçok- ları baltaların insafsız derbeleri- ne hedef olmuşlar! Onun için bir kısım razi kırçıl bir manzara irae eylemektedir! Bu tahribatı yapan da bizzat orman idaresi imiş! Ve © ağaçları satmak gafletinde bu Tunmuştur? Su başında Büyük çınar ağaçlarının ara ye- rindeki kocaman bir oluk başın- da toplandık. Köylüler tandırda kuzu kızartıyorlardı. Onlara bir selâmdan sonra #ındaki setin zerine yerleştik. Biraz sonra gölgede üşüdüğümüz- den güneşli bir yere kaçtık Henüz s de acıkmıştık! Sular o kadar ğuktu ki bir dakika insan elini içinde tutamıyordu! Karpuzla ar- mutlar, salatalıklar, » torbadaki süzme yoğurt ve bira rişeleri olu- ğun içine atılmıştı. Bunlar nakıs derecei hararetin tesirile çatlama- ğa başlamışlardı! Arkadaşları: mz, buz gibi armutlara hücuma başladılar. Ben de bir kaç tane al dım, Armudun soğuk suda bu ka- Artık masamız hazırlandı. Nar gibi kızarmış kuzu ortaya geldi. Dolmalar, buzlanmış yoğurtlar ve yemişler etrafa dizildi. Yemekten sonra ellerimizi yıkamak istedik. Fakat... ne mümkün? İnsanın el leri donuyordul. 1800 metre rakımında Yemekten sonra vali bey bizi daha yükseklere götürmek arzu- sunda bulunuyordu! Altın oluk ba- | sına geli iz zaman çok zorlu bir rüzgâr esiyordu! Arkadaşlar faz- laca yorulmuş ve terlemiş olduk- larından rüzgârdan kaçmak i yorlardı. Hemen geri döndük ve Cirit meydanından geçerek eski yerimize geldik. Su içindeki (15) kiloluk karpuzu kestik Kan kir- OTOMOBİL VE MOTOR Yollarda yapılan tecrübeler Virginiada Arlingtonda daya- nıklıklarını anlamak için yollar üzerinde muhtelif tecrübeler yap, mıştır. Burada sirf beton yol lar tecrübeye konmuş ve 6Z muh- telif neyi tecrübe edilmiştir. Bu- rada kullanilan hususi bir alet otomobil tekerleklerinin sarsımti- Sını taklit etmiştir. Bi da 300 bin defa gidi tir, lekli nekliye vasitaları beton üze- zinde şayanı dikkat hiç bir tesir yapmıyorlar. . Bunlardan başka asil mühim olen yolların iktisa- erine Esaslı. teerübelere Kaliforniya otomobil klübünün yol Bürosu muhtelif nevi yollar üzerinde kenzin sarfiyatı. tecrü- besi yapmıştır. Sekiz muhtelif ne: vi yollar üzerinde yapılan bu tec- rübelerin neticesi şudu Beher bin kile sikletin nakli için sarfedilen benzi Beton yoldal9;2 Hitre, Beton zemin üzerinde 34,3 litre, Macadam (ş6s€) 44,8 litre. Kum üzerinde 54,4 İitre, Toprak yol üzerinde 63,9151,6 Hitre, Yumuşak kum. üzerinde 182,8 Hitre, Bu tecrübe beton yolun, üzerin- de olomsbil kullananlar için en iktisadisi olduğunu göstermiştir. Beton yol, kendisinden bir dere- ce daha fena olan yola nazaran bile yüzde 44 daha az sarfiyatı mucip oluyor. fal pazı ve şeker gi sonra kafilemiz ikiye ayrılarak nöbetle Aydına geldik. Şehrin s1- cağı bizi tekrar eski vaziyetimize soktu! İnsan, oraya çıkınca hi olmazsa bir hafta kalmalı ki bi seye benzesini... Yaylada şifa var Bu yayla Zor Mehmet paşanın hükümet merkezi imiş! Orada hi Jâ medreselerin enkazı görülmek- tedir. Yayla denizden 1300 metre iksektir ve şimal rüzgârlarına karşı kapalıdır. Vali bey burada bir otel yaptırmak niyetindedir. Yel bitmek üzere idi. Vali beyin bimmetile bu yol, ne hazineye ve ne de hususi muhasebeye yük ol- madan yaptırılmıştır. Mahalli yar- dımlar ve Milli barikanın şayanı takdir alâkası kâfi gelmiştir. Bu- raya gelenler hastaliklatından az zamanda şifayap, olmaktadırlar, Mühlik hasatlıklar burada geç- mektedir! Bu yayla, şehre bir saat mesafe- de olduğundan gidip gelmesi de pek kolaydır. Burası Aydın ve ci- varı için bir hayat kaynağı ola- caktır. Burada iki ay kadar kuy- vet alan bütün sene dipdiri yaşar! Böyle bir sıhhat kaynağını vilâye- te kazandırdığından dolayi bütün. halk vali beyden sitayişle bahsey- lemektedirler. de kendilerini bu muvaffakıyetlerinden | dolayi şayanı tebrik görürüz. Ragıp Kemal AKBA müesseseleri Ankaranın modern türkçe fransızca ve ecnebi lisanlarda kitap, gazete, mecmua, fotoğraf levazımı ve modellerini temin eder, Merkozi: Maarif yeköleci karşı dn telefon 3877 Şübesi: Samanpazarmda iha No, 43 Loyd Corcun harphatıratı Umumi harbin esrarı Bu nokta edemedi. İhtimal ile diyen tenevvür etmiyecektir. Filvaki sağ ceah üzerine yapı: lacak baskın hücumu ifşa edilme- mişti. Maahaza mezkür hadise ile Almanlara esas hücumun yapıla- cağı cephe kısmı öğretilmiş olduk- tan sonra baskın ihtimali azal: maışta, Ikinci bir hadice şüphe kabul elmiyecek derecede tesbit edil miş ve yapılan muharebeden son- ra bunun muvafık olup olmadı ğını ve muharebe esnasında takip edilen tabyelerin doğru bulunup. bulunmadığını tahkik için Fransa harp kabinesi tarafından tayin olunan tahkik komisyonu tarafın- dan tescil edilmişti Komisyon raporlarında diyor ki: &Harekâtm mektumiyeti üze: rinde üçüncü ordular. grupunun harekâtıni tesbit eden bir © hae bulunan küçük bir zabi esir düşmesi yüzünden bozulmuş- tur.» Bu küçük zabit 4 nenin şimalindeki kıtaatın muha- rebe emrini ihtiva etmekte ve muhtelif kolordulerin hedeflerini göstermekte idi. Bu ikinci hadise ile müttefikle- rin taarruz plânının heyeti umuz miyesi ifşa edilmişti, Bu tanrruzdan — evvelki mu harebe ve hareketlerin hiç birin- de buna benzer bir hadise olma- işti. Binaenaleyh mezkür hadisele- rin eseri tesadüf olduğuna inan- mak güçtür. Fransızların cephe geri muharebe Hayli zamandanberi Fransız ce- neralları ve erkânı harbiyeleri ye- ni plânın meziyet ve kusurları hakkında kendi aralarında şid- 'detli mücadele ve munazara ya- pıyorlardı. Fransız ordusu hücum etmez- den evvel, ordunun. içinde (Bü- muharebesi) ismi ve. rilen bir müharebe ve munazara ndeki olmuştu. Bu munazara Somme ta- arruzu ile Aisne taarruzu şampi- yonları arasında yapılmı Bu sırada ceneral Nivellenin mütemayiz ve ehliyet sahibi k- demli cenerallar ihmal edilerek başkumandanlığa, tayin edilmiş olması cenerallar rasında pek çok hiddet ve teessür uyandırmış» &. Yekdiğerine rakip bulunan ceneralların taraftarları arasında- ihtilâf ve mücadele esnasında mühim vesikalar ve hararetli mu- nazaracılar tarafından etrafa ser- besçe ve vâsi mikyasta yayılmıştı. Bu gizli vesikalarnı ifşa ettiği hakikatlerin kolaylıkla cephe hat- fındaki Almanların ıtlılama vasıl olmasi insanda öy- le derin şüpheler uyandırmakta süpheleri izaleye imkân bu- lunmamaktadır. Almanlar bu ihtarlara kulak vermişler ve hücumu karşılamak üzere hazırlanmışlardır. Nivellenin plânı vaktile yapılsaydı .Ceneral Nivellenin hücum plânı evvelce tesbit edilen tarihte ya- pılsaydı garplı müttefikler için pek çok fevaidi olacaktı, Ya Al “marların » malüm akınvr“önü. tının öte ta ve bu alınmış olacak, yahut istihzaratı o zaman kemale ermiş bulunan Fransız hücum tesri edilmiş bu- lunacak ve bu suretle “düşmana müdafaa #plânlarını düzeltmeğe ve tacil etmeğe vakit bırakılma- mış olacaktı. O zaman Almanlar hâlâ Som- medeki eski rhevzilerini işgal et mekte bulunacaklarından Hinden- burg düz hattına çekilerek mü- teaddit fırkayı tasarruf etmiş ol- mıyacaklardı. “Bundan başka Al manlar Rusyâdan ve Romanya- dan fırkalar getirmeğe vakit bu- lamıyacaklardı. Almanların" yorgun fırkaları is- hat edemiyecekti. Daha o zaman Rusyada ihtilâl vuku bulmamiş idi, Bu suretle Al- manlar Rus cephesindeki güzide fırkalarını garp cephesine geti meğe ve yorgün fırkalar ile istib- dal etmeğe Firsat bulmıyacaklar- dı. Nivellenin plânı yerine düşünülen hareket Nivellenin hücumu daha baş lamazdan evvel, teahhürlar ve düşmana verilen işaretler bunu iflâsa mahküm etmişti. Bu ii daha evvölden tahmin edildiğin- deri ceneral Nivellenin başlıca ma- dun kumandanları ve bunların arâsında bulünan ceneral Petain, Franchet 4'Esperey ve Michelder başkumandanı mezkür taarruz plânından büsbütün vaz geçmeğe ve bunun Yerine daha müessir bir hareket yapılmasına ilinaa çalış- mışlardır. Şürası dikkate şayandır ki bu maruf cenerâlların mezkür plân bir taarruz yapılması idi. Bu haz kikat askerler tarafından amatör sevkülceyici ölarak itham olunan bizler için teselli vesilesidir. O za- man harbiye" nazırı bulunan M. Painlev& bu “hakikati şu suretle kayt ve tescil etmiştir «Ceneral / Petain, d'Esperey ve kan demişleri Eğer biz hücum etmeteydiki bilâteahhür Trentinoya bir ordu. göndermekliğimiz. icap edecekti. “Acaba bu cenerallar mezkür fik» ri kabul öttirmek için neden hü- kümetlerini zorlamışlardır? Baş- hea sebep:'Bu Fransız cenerallari İngiliz ordüsunun Aras, nu yapmış daha evvel kabul et- mişlerdi. Hattâ İngiliz bombar. dumanı başlamış idi, İngilizler ile evvelce husule geleni âfı Fransızlar değiştiremezler. di. Çünkü meseleyi açmak vakit çok'yeç idi. Bundan bâşka Fransız efkörü umumiyesi üç aydanberi bu tapr- ruzdan birdenbire ferağat edilin te hücuma tahsis olunan kuvveti derhal İtalyaya gönderilecek ol- saydı Fransa efkâri umumiyesi nkisara uğrıyacaktı, Ekseriyeile suni olan ve hüsnü niyetle izalesi mümkün bulunan müşkülâttan dolayı hücum gecik- memiş olsayilı garbi müttefiklerin orduları Almanları ananevi karı şıklığı malüm bulunan rücat hâ- reketinde yakalıyacaklardı. Hal- buki hücum vukuundan çok 24- man evvel Almanlar yeni hatla- rında ve mevzilerinde rahatça yerleşmişlerdi. Insan bu hakikati “düşündükçe -mül der. olüyierimüsüidi

Bu sayıdan diğer sayfalar: