27 Mart 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12

27 Mart 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

a lama dl olam zam ROMATİZMAYA KARŞI Romatizmanın tedavi, çaresi çok- SA) tur ya. Bir yeni # çare daha bulun du. Ayakları, e- lektrii, “çereyanı geçen suya soku- yorlar, Yeryüzünde neler var ? RESMİ ÇIKMIYOR Amerikada ya- Si kalanan bir hay- Rh (ud, resminin çi- > karılamıyacağını iddia etti. Tabil buna aldırmadı- iğ lâr. Haydud s0- Bugüne kadar romatizmanın kat'i | guk kanlılıkla fotoğraf makinesinin tedavisi son çare 'şa yarıyacak mı? SESSİZ TÜNEL Londra halkı ” yakında o sessiz tünellere — bine a cekler. Bu tüne- ğ > in rayları bu- Hg>iz günkülerden iki p misli uzundur. Bu suretle gü- rültü çıkaran iltisak noktaları uzak- laştı, Tünelin duvarlarıns, içi saman- li bez kaplandı. Yirminci asırlılar sahiden gürültü- den usanmışlar, Sessizliği temin için binbir çareye baş vuruyorlar, TAÇ Sus taç yaptır miş olan krâliçelerden biri'de kraliçe Viktorya idi, MAYMUNLAR Bir Teyet pek Yakinda Hindiş- tana gidiyor. O- ş KP rada maymunla» Ai rın hayatını ted- kik edeceklermiş. Mâymun ormân- larına o gizlene- cekler ve Kendi- lerini göstermeden, maymunların na- sıl yaşadıklarına bakacaklar, Bu heyet âzalarının iddialarına gö- re, insana yakın hayvanların örnek alınacak halleri varmış!.. Maymun insanı taklid eder ama, insanın maymunu taklid etmesi tu- haf olmaz mı? bulunmamıştı, bakalım bu | önünde durdu, resinini çıkarttı. De- velope ettiler. Cam simsiyah görün- dü, Bu adamın ne yapıp ta resmini al- dırtmadığı inceleniyor, REKLÂM Yeryüzünde en- fiye çekenler git- lara göre enfiye göğüs hastalıklarına, nezleye hattâ hararete birebirmişi., ASLANA KARŞI ğillerdir. Cambazhaneye geldikleri za- man vahşi geliyorlar ve cambaz onla rı tefbiye ediyor. Nasıl?. Bünur bir çok usulü var, fakst belli başlisi bir dır “Aslan bile isitemleden Korkuyor, hücum edemiyormuş!.. , KIRMIZI BALIK Kırmızı balık dür. Avrupada hemen hemen her ey- de bir kavanoz içinde kırmızı balık- Jar var. Kırmızı balıklar sıcak memleket göllerinden vapurlara yüklenip sev- 'kediliyorlar. Eğlenceler haç sizin mehare- tinizle ustalığını gösterecek. o İki makas vuruşile bu haçı dört kö- şe yapınız!., CÜZDAN N İki mükâyva alı nız, dört parça kur- dele ile, yalnız köşe- lerine o yapıştırmak şartile, krokide gör- düğünüz şekli yapı- NIZ. Kurdelenin görün- miyocek yerleri noktalarla işaret edil- miştir Kurdeleyi saklamak için; üz?rleri- ne renkli kâğıd yapıştırınız. Cüzdan her iki türlü açılır, Tecrü- be ediniz. Taksim Geçen hafta, rakkam yerlerine hart ve işaret konmuş bir taksim neğretmiş- Eğlenceli meseleler PASTALAR Gündoğanın annesi oğlunun arka- daşlarını çağırmış ve onlara pasta al- muşta, Her birine ikişer pasta vermek iste- di. Çocukları saydı, 20 kişiydiler. LÂ- zım olduğu kadar pasta almamıştı. Bunun üzerine hizmetçisine dedi ki: — Buradaki pastaların bir bü- çuk mislini daha ve fazla olarak 5 pasta daha gelir, adam başına ikişer Ş tane düşer. SÜRAHİ VE BARDAKLAR — Bu 2 sürahi ile 24 bardak 40 lira eder, — Benim 22 liram var. —Şu halde bir sürahi ile 14 bardak alırsınız. - Hayır, 2 sürahi ile 6 bardak ala” yım. — Olur, bu da ayni para eder. — Sürahiler kaç para imiş, bardak- lar kaç para? ATLAR VE SİNEK İki atlı bir araba, Bir sinek attan ata uçuyor, fakat bir türlü konamı- yor. Konmak istiyor, Sinek saatte 24 kilometre yol alıyor, atlarsa 8 kilo- tik, O taksimin rakkamlı şekli şudur:. | metre yol alıyorlar. Atlar 2 kilomet- 101.010.101 312131, Te yürüdükleri zaman sinek re kadar mesafe katetmiş olacak? BİR Tunusta, Kartaca dağlarının karşı yamaçlarında Seydi - Bin - Sald köyü vardır. Bu köyün evleri bahçe için- de, bembeyaz sıvalı, kırmızı damlı- dır, Köyün sahile doğru uzanan yo- Iu ucunda bir deniz feneri vardır, Köyün belli başlı caddesi geniş, fa- kat yokuştur. Bu yolun üstündeki evler balkonludur, mermerden yapıl- mıştır, Bu evlerde zenginler oturür, Bu evlerden biri zengin lâvanta tecimeri Ahmed Larusimindi. Ahme- din bir de kızı Zeynep vardı. Zeynep on üç yaşındaydı. Sokağa peçesini örter, yanıma dadısmı alıp çıkardı. Evde oturduğu zamanlar da dikiş diker, nakiş işlerdi. Bazan da balkon kafesinin arkasında oturur, yoldan gelip geçenleri seyrederdi. Bir gün ihtiyar bir kadın gördü. Bu iki büklüm kadın, sırtında bob- çalarla geçip gitti. İki' hafta ayni günlerde gene kadını gördü. Zeynep bu kadının kim olduğunu kapıcıya sordu, Kapıcı bilmiyordu. Fakat bir gün kadın evin önünde dü- Şüp bayıldı. Kadını ayılttılar. Evine gitmek is- tedi. Fakat yürüyecek kali yoktu. Zeynebin süt ninesi kadmın koluna girdi. Zeynep te ünresinden izin aldı, o da ihtiyarın öbür koluna gir- di. Bir hayli yürüdüler ve deniz ke- narınde tek katlı bir kulübenin önün- de durdular. İhtiyar kapıyı vurdu. Bir kadın kapıyı açtı ve hizmetçisinin yanında kl yabancı görünce şaşaladı. Meseleyi anlattılar, Misafirleri içe- raldı. Temiz küçük bir odada otur- dular. Bir aralık dışardan bir ses duyuldu: Elişi Yuvarlak mukavva kutuları her yerde bulabilirsiniz, Bir kaç tane de mantar alınız (1). Her mantar, kutudan bir milimet- re yüksek olacaktır, Buna göre ke sersiniz. En üstteki kutunun üzerine bir külâh geçireceksiniz. Bu külâh kırmızı kâğıttan olacaktır, Külâh yapmağı bilirsiniz elbette, ancak kâğıdı kıyırmadan evvel bir parçasını kesiniz (şekil 3). Mantar- lara bir tele geçiriniz (şekil 2). Kulenizi dört köşe bir mukav- vaya yapıştırınız. Bü küle mükem- mel bir mahfaza olur. Bir parmak yüruşla kulenin İstediğiniz katını “il Aİ TES — Kim geldi anne? Ev sahibi: — Kızım, dedi, . sonra Zeynebe döndü - görüşmek istemez misiniz, si- zin kadardır. Zeynep öbür odaya geçti. Bir min- derde genç bir kız uzanmış yatıyor- du. Hemen doğruldu. Gülümsedi. Zeynep minderin ucuna oturdu. Genç kız anlattı: Hep ateşi vardı, fa- kat hastalığı bulaşıcı değildi, ruhi bir hastalıktı. Kız izah etti: — Bir düşüncem var, düşündük- çe hararetim artıyor. Zeynep pek şaştı. Çünkü onun ha- rarel verecek hiç bir düşüncesi yoktu. — Annem vaktile çok zengindi. Ba- bası reddetti. Küçükken sebebini söylemedi, şimdi büyüdüm, bu sefer de söylemek istemiyor. Zeynep sordu: — İsminiz nedir? — Nebiha, — Ah!... Annemin ismi de Nebiha... — Daha iyi, ismimi unutmazsınız. — Unutmıyacağım, çünkü sizi ge- Bayan karilerimize yeşil ile, resimde gördüğünüz gibi işleyiniz sonra sürahinizin altına ko- yunuz. Eğer iyi işterseniz muhakkak beğenirsiniz. FOTOĞRAF VE KUTUSU Bir fotograf makinesi, bir kutusile beraber 150 lira ediyor. Eğer fotograf kutusundan 120 lira fazla ederse, ku- tusu kaç para eder?. 21 Mart 1937 DÜF ne göreceğim. Öpüştüler, Zeynep gitti... Fakat Nebiha hayretteydi, kendini öpen yabancı kız ağlamıştı, yanakları göz yaşlarile ıslanmıştı. .. Zeynep evde annesine gördüklerini anlattı. Annesi kızardı, sarardı, Lite Tedi: — Bu gece herkes uyuduktan son- rü odama gel, sana sahici bir ma- sal söyliyeceğim, dedi. Gece herkes yattıktan sonra Zey- nep annesinin odasına gitti. Annesi anlattı: — Büyük babanın iki kızı vardı. En çok beni severdi. Kardeşimle be- raber büyüdük. O evlendi. Ben nikâh- Jandım. Bir kaç gün sonra babamın eline nikâhlıma yazdığım bir mek- tup geçti. Bu mektupta babamı na- sıl sever gibi görünüp bütün mirası. na konmağa çalıştığım yazıliydi. Ba- bam beni reddetti, fakat nikâhlım o mektubu benim yazmadığıma inan- dı. Benimle evlendi. İşleri iyi gitti, zengin oldu, sen doğdun. Bir gün babam beni çağırttı. Has- taydi. O mektubu büyük kardeşimin yazdığını öğrenmiş, onu reddetmiş; bütün mirasını bana bırakıyordu. Kız kardeşim ortadan kayboldu. Bir kaç zaman sonra doğan kızına be nim ismimi verdiğini öğrendim. De- mek beni unutmamıştı. Esasen oda o mektubu kimbilir kimin teşvikile yazmış olacaktı... Bu kabahati ba- Kışlanmalıydi. İşte sen teyzenin evine gitmişsin. Yarın beraber gider, barışırız. Dediklerini yaptılar. İki ksrdeş birbirlerine kavuştu. Elişi Vagon yapmak kolaydır. Her han- gi bir mukavva kutu ile bir vagon karosörisi yapılabilir, Fakat bugün size yepyeni tekerlek yapmak usulü öğreteceğiz. Kemik düğmeler alınız (1) bu düğ- meleri ince tel iplikle şekil (2) de görüldüğü gibi birbirine bağlayınız, sonra tel ipliği bükünüz. Elde ede- ceğiniz iki tekerler (3) sağlamdır. Bundan sonra tekerlekleri (şekil 4) te gördüğünüz gibi vagonların alt- larına yapıştırınız. Tabii tekerlekleri istediğiniz renge boyarsınız Kömür vagonuna çikolata koyarsanız mü- kemmel olur. açabilirsiniz. we) Bilmece 8 Harfli bir maddeyim 27 MART 1937 1,2,3'üm «yerinde ağırdır», 4,5,6Gım «burgu veya çivi ile açmak filinin emri hazırdır», 7,8'im «boyun ak: sidir. Bütünüm şırıl şırıl skar». ... Bilmecemizi doğru halledenlerden birinciye: Güzel bir kravat, İkinciye; Zağ( bir para cüzdanı, Üçüncüye; Sümer Kın eseri, Ayrıca 200 karilmize de muhtelif hediyeler verilecektir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: