18 Haziran 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 2

18 Haziran 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i lâzım gelen teşebbüslerde bulunâca- İY Sahife 2 7 amman Ipsala cinayetinin esrarı kaldırıldı Ali Rızanın, Muhiddini Yanolayı kıskanmak yüzünden öldürdüğü anlaşılıyor “Yanola,, Mala Hacıosman bayırı cinayeti etrafın- daki adliye Lahkikatı dün de geç vak- te kadar devam etmiştir. Alt Rizanın Derbend civarinda $0- för Ömer Lütfiyi öldürdüğü esnadâ ya» nında bulunduğu kuvvetle tahmin edilen ve Eskişehirden getirilen Sevim veya Sabriye adındaki kadın halen mevkuf bulunmaktadır. Sevimin istic- vabına devam ediliyor. Fakat kadın, bütün ifadelerinde bu vakalarla hiç bir alâkası olmadığını ve birşey bil- mediğini israrla iddia etmektedir. Hacıosman bayırı cinayeti etrafın- da dün geç vakit çıkan bir şayiaya gö- re cinayetin sebebi bir aşk meselesi olduğu tahakkuk etmektedir. p İddiaya nazaran; katil Ali Rıza ev- velce evli bulunduğu Yanola, namıdi- ğer Saadet adındaki kadınla beraber 929 senesinde Adanada bulunduğu es- nada orada bulunan Muhiddinle dost- Tuk peyda etmiş ve bu dostluk, Mu- hiddinle Ali Rızanın karısı Saadet arasında bir aşk macerasına dönmüş- tür. Bundan sonra Muhiddin Malat- yaya gitmiş, oradan da hem Ali Rıza- ya hem gizlice karısı Sandete mektub- Jar yazmağa başlamıştır. Muhiddinin Baadete gönderdiği mektublardan bi- Tİ Alİ Rızanın eline düşerek iki arka- daşın araları açılmış, Ali Rıza iki ço- Cuklu karısı Saadeti boşamış ve Mu- ada bulundu hiddini de tehdid etmeğe başlamıştır, Gene söylendiğine nazaran Ipsala» da Ali Rıza tarafından öldürülen Mu- hiddinin evinde de Saadet nanudiğer Yanola ile muhaberelerine ald mek- fublar bulunmuştur. Yanola bu mek- tublarda Muhiddine ölünciye kadar kendisini seveceğini bildirmektedir. Bir aralık Ali Rıza yalnız başına Ip- #alaya giderek Muhiddini ölümle de tehdid etmiştir. Bütün bunlardan istidlâl edildiğine nazaran; Ali Rıza, Muhiddinden inti- kam almak üzere Ipsalaya gilmeğe karar vermiş ve olomobilini elde et- mek maksadile şoför Ömer Lâütliyi Hacıosman bâyırında öldürdükten sonra otomobille Ipsalaya giderek 'Muhiddini de vurmuş ve kendisi de ölmüştür. Fakat Saadet namıdiğer Yanolanın hâlen Malatyada olduğu tesbit edilmiştir. Diğer taraftan Eskişehirden getirilen Sevim de henüz mevkuf ve isticvab altında bulunmak- tadır. Diğer taraftan katil Ali Rizanın bu- rada şoför Ömer Lötfiyi öldürdükten sonra binip İpsalaya kaçtığı otomö- bille cinayetlerde kullandığı tabanca da bugün İstanbula getirilecektir. Bunlar da geldikten sonra esrar per- desinin daha ziyade kaldırılması kuv vetlidir. Giresun hapishanesinde mahkümlar arasında kanlı vakalar oldu İki cani bir mahkümu öldürdü. Maktulün arkadaşları da bu iki caniden birini öldürdüler, diğerini ağır yaraladılar Giresun 17 (Hususi) — Bugün ha- pishanede mahkümlar arasında kanlı bir vaka olmuştur. İki ölü, bir yaralı vardır. Bursa, İstanbul ve Sinop hapisha- helerinde rahat durmadıkları için bura hapishanesine nakledilen Er- zurumlu Esad ve Bursalı İbrahim adında iki mahküm henüz anlaşıla- mıyan bir sebepten dolayı Esbiyeli Yunus ile kavga etmişlerdir. İbrahim her nasılsa tedarik ettiği bıçağın Yunusün kalbine saplamış ve öldür- müştür. İbrahim ve arkadaşı Esad "| yakalanarak bir hücreye kapatıl- mışlardır. Aradan bir saat geçtikten sonra maklul Yunusun arkadâşlarından bir kaç mahküm, Esadla İbrahimden #ntikam almak arzüsile kapatıldıkla- Türk - Fransız münasebatı Fransız Hariciye nazırının Mecliste beyanatı Paris 17 — Havas ajasından: Mec- )is Mısırda kapitülâsyonların ilgası hakkında Montröde imzalanan mus- hedenin tasdikine dair olan lâyihayı müzakere ederken Hariciye Nazırı B. Bonnet bir nutuk söylemiştir. Nazır bu münasebetle Fransanın Akdeni- pin şarkındaki devletlerle münase- betlerinden bahsetmiştir. B. Bonnet hükümetin Fransa - Suriye ve Fran- ga - Lübnan muahedelerinin pek ya--| Mecliste müzakere edlimesini Ârzu ettiğini söyledikten sonra de- #niştir ki: «Hükümet, Brasında da dalma daha dostane mü- Büsebetler tesisine çalışmaktadır. Bu $on haftalar zarfında bu yolda mü- gakerelere devam olunmuştur. Hükümetin, her tarafta Fransanın menfaatlerini müdafan azmi ile, bu meselelerin heyeti oOumumiyesinde Fransa ile Türkiye | rı hücreye hücum etmişler ve kapı- yi kırarak içeriye girmeğe muvaffak olmuşlardır. Hücrede başlıyan ikinci kavgada Yunusu öldüren İbrahim ile İbrahime yardım eden Esad ağır sürette yaralanmışlardır. Bu kanlı boğuşma hapishanedeki diğer mah- kümlar'arasında müthiş bir heyecan uyandırmıştır. — İmdad!.. Can kurtaran yok mu?.., feryadlarına - yetişen (o jandarmalar kavgacı diğer mahkümları yakala- mişlsr ve yaralı İbrahim ile Esad has- taneye kaldırılmak üzere sediyeye alımmışlardır. Fakat İbrahim hasta- neye götürülürken-yolda ölmüştür. Esadın da yaraları çök ağır olduğun- dan ölmek üzeredir. Tahikata devam ediliyor, Frankonun taarruzu devam ediyor e Franko kuvvetleri Valân- siyaya doğru ilerliyorlar Saragos 18 — Franko kuvvetlerinin Kastellondan Villafamaraya kadar uzayan elli kilometrelik bir cephe üze- rinde taarruzu devam ediyor. Franko kuvvetleri Rimer Albes ve Parterayı zaptetmişlerdir. Fransız - İspanya hu- dudunun üçte ikisi Frankocuların elindedir. Franko kuvvetlerinin Va- lensiya istikametinde ileri yürüyüşle- ri devam ediyor. B. Adil Okuldaşın mebuslu- ğa namzed gösterileceği doğru döil Ankara 17 (Telefon) — Bir İstan- bul gazetesi Gümrük ve İnhisarlar Vekâleti erkânı ile gümrükler umum müdürleri arasında değişiklikler ya- pılacağını ve bu arada müsteşar B. Adil Okuldaşın münhal bir mebuslu- ğa namzed gösterileceğini yazmıştı. Selâhiyettar makamlar bu haberin Meşhud suçlar kanununun teşmili Bazı ağır suçlarda bu kanuna tabi tutulacak Ankara 17 (Telefonla) — İki sene- denberi tatbik edilmekte olan meşhud #uçlar kanunundan iyi neticeler elde edildiğini nazarı dikkate alan hü- kümet bu kanunun bir kısım ağır ce- salara teşmilini muvafık görmüş ve bu maksadla bir kanun lâyihası hazır- yarak meclise vermişti. Adliye encümenince tedkik edilerek 'mecliş ruznamesine alınan bu lâyiha- nın aldığı son şekle göre meşhud ola rak işlenen suçlarda zabıtanın yapabi- leceği vazifeler ağır cezalı işlerde mün- hasıran cümhuriyet müddelumumisi tarafından yapılacaktır. Cümhuriyet müddeiumumileri meşhud olarak iş- lenin ağır cezalı suçları azami üç gün içinde bütün delilleri ile birlikte mah- kemeye vermekle mükellef olacaklar. dır. Mahkemeler bu süretle kendilerine verilen işleri lüzum görürlerse umumi hükümler dairesinde takip edilmek zere müddelumumiliğe iade edebile- ceklerdir, Tramvay, Havagazı, Tünel . . şirketleri satın alınacak Alâkadar şirketlerle eylülde müzakereye başlanıyor Tramvay, Tünel, Havagazı şirketle- rinin hükümetçe salın alınması ka- rarlaşmıştır. Nafıa Vekâletile alâka- dar şirketler arasında bu hususta ilk temaslara başlanmıştır. Satış müza- kerelerine önümüzdeki eylülde başla- nacaktır, Müzakerenin süratle neti- celeneceği muhakkaktır, Elâzıgda Devlet mahallesinin temeli atıldı Elâzıg 17 (Akşam) — Yeni kurula- cak olan Devlet mahallesinin bugün temelleri atıldı, Müteahhid Cemilin sözlerinden sonra, temelalma mera- siminde bulunan umumi müfettiş; Şark vilâyetlerimizin seri umranmı, Atatürkün yüksek direktiflerine borç- | lu bulunduklarını beyan eden veciz bir nutuk söyledi. Müteakiben, Büyük Önderin adları bir defa daha candan | yadedilerek temele hare atıldı. Gayri mubadiller Maliye Vekâletinin yeni bir lâyiha hazırladığına dair gelen haber büyük memnu- niyetle karşılandı Maliye Vekâletinin gayri mübadil- er işini kati surette tasfiye edecek bir kanun lâyihası hazırladığını ve lâyihanm bugünlerde Vekiller heye- tinde görüşüldükten sonra * Meclise verileceğini dünkü nüshamızda yaz. | mıştık. Bu haber gayri mübadiiler | arasında büyük bir sevinç uyandır- mıştır. Gayri mübadillerin büyük bir kıs- mı ihtiyarlar, kimsesiz kadınlardır, İçlerinde büyük servet sahibi olduğu halde bugün yiyecek ekmek bulamı- yanlar vardır. Bunların iztiraplarına nihayet vermek ve çok uzamış olan bu meseleyi bir an evvel halletmek hükümet için büyük bir muvaffakı- yet olacaktır. Lâyiha hakkında malümat mev- cud değildir. Maamafih hükümetin bütün imkânları nazarı dikkate ala- rak gayri mübadillerin de mübadil- ler gibi tatmin edilmesi gayesini göz önünde bulundurduğu haber alın- mıştır. İki ölüm cezası Ankara 17 (Telefonla) — Gazlante- bin Yahni mahallesinden Bostancı Osman Eflâtun ile, Çıldırın Çamdıralı köyünden Haydar Demirkaya oğlunun ölüm cezasına çaptırılmaları hak- kandaki kararların infazı Hatayda vaziyet Türk ekseriyetini baltalamak için her çareye başvuruyorlar Türk - Fransız müzakrelerinin hafta- ya itilâfla neticelenmesi bekleniyor. Paris 18 (Fransızca İstanbul Antakyadan bildirildiğine göre 'Türk ve Fransız heyeti askeriyeleri arasın- da cereyan etmekle olan müzakereler muvaffakıyetle devam ediyor. Pek ya- kında ve ağlebi ihtimal önümüzdeki hafta başında bir itilâfa varılması bekleniyor. Antakya 17 (A.A.) — Anadolu ajan- sının hususi muhabiri bildiriyor: Orgeneral Asım Gündüz başkanlı- ğındaki heyetimiz General Hutzin- ger'in başkanlığındaki Fransız askeri heyetile müzakerelerine devam etmek- tedir. Her gün öğleden evvel ve sonra iki toplantı yapılmakta ve müzakere- ler büyük bir vekar ve samimilik için- de cereyan eylemektedir. Heyet boş zamanlarında tarihi yerleri ziyaret ediyor. Orgeneral Asım Gündüz tara- fından dün akşam Hutzinger şerefine verilen dine güzel ve samimi olmuş- tur. Orgeneral bu akşam da Türk ileri gelenleri şerefine 80 kişilik bir ziyafet vermiş, ziyafette diğer * cemaatlerden de davetliler bulunmuştur. Antakya 17 (A.A.) — Anadolu ajan- sının hususi muhabiri bildiriyor: Ordu ve Küseyir nahiyelerinde ka- yıt muamelesi bugün başlamıştır. Türk ekseriyetini baltalamak için... Antakya 17 (A.A) — Dün tahrik ve tehdide nihayet . verilmek üzere hü- kümet.bazı tedbirler almış ve bu arada şiddetli tahrikât yapan bir muhtarı da tevkif etmiştir. Bu tedbirler bu sabahı 'Türk listesi üzerinde müsait tesirini gösterince tahrikciler hiç yoktan dük kârları kapatmağa başlamışlar ve bü“ ro reisi esasen mürettep olan bu ve- sileden istifade ederek asayiş mevcut olmadığı beyanile kayıt muamelesini tatil etmiştir. Halbuki büronun yarın mesaisine nihayet vermesi kararlaştı” rılmış bulunuyordu. Bu vaziyet karşi" sında komisyonun Türk ekseriyetini baltalamak için akla gelebilecek her çareye baş vurduğuna hükmetmemek imkânsızdır. İstihbarat dairesi kapatılıyor mu? Antakya 17 (A.A ) — Anadolu ajan sının hususi muhabiri bildiriyor: Baş tercüman Jojef'in Hataydan als narak Berut matbuat dairesine ta- yin edildiği haber verilmektedir. Bü tayin istihbarat dairelerinin lâğvedi- leceği hakkında bazı şayialara yol açmıştır. Çinde bir çok yerler su altında kaldı 3500 köy ve kasaba yıkıldı, 7600 köy sel altındadır, 500 bin kişi meskensiz kaldı, Pekin 17 (A.A.) — Sarı nehrin sula- rı Şengso ile Taifeng arasında açılan 400 metrelik bir gedikten akmakta ve Kaifeng'in 80 kilometre cenubüna ka- ! dar yayılmaktadır. Şimdi 500,000 den fazla insan meskensiz kalmıştır. Birçok kimseler boğulmuşlardır. Binlerce ev i ve çiftlik sular altında kalmıştır. Tak- riben 16 kilometre genişliğinde bir su kitlesi Honan ovasından Yangtze isti- kametinde ilerlemektedir. Japon ordusunun şefleri bu gediğin 11 haziranda Çin kıtaları tarafından açılmış olduğunu Japon istihkâm kıta- larına ateş edildiğini ve bu sebeble tah- ribatı tamir etmeğe uğraşan bu kıtala- rın geri çekildiklerini beyan etmekte- dirler, Paris 18 — Sarı nehirdeki sedlerin yıkılarak suların tuğyan etmesi üze- rine 3500 Çin kasaba ve köyü yıkılmış 1800 köy de sedler altında kalmıştır. Japon ordusu büyük zayiata uğrıya- rak ricat ediyor. Şanghay 17 (A.A) — Son 24 saat zarfında yağan ve henüz dinmemiş olan şiddetli yağmurlar, Sarı nehir ile Yangçe nehrinin sularını kabartmış- tır. Yangçe nehri suları henüz taşmâ- mıştır. Fakat Sarı nehrin suları mer- kezi Çini istilâda berdevamdır. Pekin 17 (A.A) — Sular şimdi Ja pon kıtalarının işgali altında bulunan Kaifeng şehrine altı kilometreden a2 bir mesafeye kadar gelmiştir. Bu min- takada muharebeye nihayet verilmiş- tir. Japon askeri şefleri Japon kıtala- rını suların bastığı mıntakalardan çek* meğe uğraşmaktadırlar. Sarı nehir Azami seviyesini bulmadığı için tuğya” nın daha büyük bir şiddetle devam ede ceği tahmin edilmektedir. Koca katili kadın Uyuyan kocasının kafasını satırla parçaladı Bursa 171 (Telefonla) — Misi kö- yünde oturan Fatma-adında bir ka- dın kocası Helili öldürmüştür. Ara- larında çok şiddetli bir geçimsizlik olan bu karı koca bugün gene kâv- gaya tutuşmuşlardır. Kavga yalış- tıktan sonra ikisi de yatmışlardır. Fatma gece yarısından sonra uyan- mış ve doğruca mutfağa giderek et ,satırını almış ve uyuyan kocasını, kafasını parçalamak suretile öldür- müştür. Koca katili kadın yakalanmış ve adliyeye teslim edilmiştir. Katil Fat- ma gayet soğukkanlılıkla verdiği ifadede: — Nasıl olsa o beni cefa ile öldü- recekti. Ben ondan atik davrandım ve öldürdüm, demiştir. Tahkikata | | i Kurbağa yağmuru Bursaya ufak yavru halinde kurbağalar düştü Bursa 17 (Telefonla) Dünkü şiddetli fırtına esnasında Yenişehir yolu üzerinde Seymen köyü ile Mar- maracık gölü arasındaki yola ve ara” xiye kurbağa yağdığı birçok yolcular tarafından bildirilmektedir. Bu ifa delere göre kurbağalar ufak yavru halinde ve canlıdır, Düşüşleri bir ç€- kirge sürüsünün inişini andırmıştır. Bir hırsız yakalandı Kasımpaşa ve Aksaray civarında g& celeri kapıları kırmak suretile birçok evleri soyan Nuri adında bir sabıkalı yakalanarak adliyeye teslim edilmiş” tir. Dün Sultanahmed birinci sulh cezâ mahkemesinde yapılan sorguda Nuri bu suçların bir kısmını itiraf, bir kıs” mını da inkâr etmiştir. Hükim B. Reşid, Nuri hakkında tev- kif kararı vererek kendisini t« h

Bu sayıdan diğer sayfalar: