10 Eylül 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

10 Eylül 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Gandiya benziyen Dünyanın en genç stenoğrafi un- vanı Simogesdo yapılan müsabaka- ların neticesi olarak yedi yaşındaki bir kız çocuğa resmen verilmiştir. Janet Lobin ismindeki bu küçük Stenoğraf 120 kelimeyi tiç dakikada stenoğrafi üzere yazmıştır. Bu mü- sabakaya Fransadaki yili stenoğrat bir İngiliz taciri cemiyeti mensupları iştirnk etmiş idi. 1938 senesi slenoğral büyük mükâ- Tatının bu kıza verilmesi lâzım geli- yordu, Fakat yaşının küçük olması itibarile mevcud şöraiti haiz bulun- madığından kendisine cihanşümul bir unvan verilmiştir. Dünyanın en küçük stenografi Şimali İngilterede Giâskovun ma- Tüf tacirleriden Jim Sean banyo Odasında çıplak vücudünü aynada Muayene ederken yüz yirmi milyon Hindli Mecusinin lideri ve hâmisi sâ- Yüan Gandiye çok benzediğini keç- fetmiştir. Eksiği gözünde iri gözlük ve sırtın- da harmani olduğunu anladığından Gandinin giydiği gözlükten bir aded ©dinmiş ve bir de harmaniyo benzer Milyoner olursun, iş bulamazsın. Tondrada bir facla oldu. -Bir:milk Yönerin oğlu yüreğine inerek öldü. Sebeb?.. | İngiliz milyonerlerinden birinin | Oğlu Leli Vilyam genç bir kıza işık Oluyor. Evlenmek istiyor, Kız di- Yor ki: Harp edecekler amma tek top var!. Hindistanın şimalinde iki hanlık Vardır. Biri Kahar, diğeri Navagal harlığı, Bu iki han aralarında bir türlü anlaşamıyorlar, birihirlerini çekemi- Yörlar, Bu iki han, on sönedenberi biribirlerine harb ederler, Ancak hü- cuma başlıyacakları günü - bugün Bernştaynin italyan nişanları Mussolini tiyatro eserleri yazar. En çok sevdiği tiyatro müellifi de Fransız Hanri Bernştayndir, Mussolini Bernşlayna bir çok hi $#an vermiştir. Erenköy cinayeti faili aranıyor Rivayete göre kele Fatma Hasanın karısı değil metresi imiş Erenköyde bir kadının öldürülme #İ ve âşıkının yaralanmasile netice- lenen cinayet tahkikalına zabıta ve Üsküdar adliyesince deyam edilmek- tedir, Katil Hasan; bundan bir müd. det evvel, karısı Fatmayı Kozyatağı Şakacı sokağındaki evinde bıraka- Yak bir iş zınınında Lüleburgaza git- Miş, fakat orada iken karısının bu- rada, gene Hasan isminde bir adam- Ja münasebet peyda ettiğini duymuş- tur, Hasan bü "işi. temizlemek için Lü- ! leburgazdan kâlkıp buraya gelmiş ve filhakika, karışını Hasan ile bera- ber gezerken yakâlamış ve bıçakla Karımı tam kalbi üzerinden vurup Üldürdüklen sonra rakibini de yara- lamıştır. Hastaneye kaldırılan yara L Hasan iyileşmektedir. Cinayeti iş Iedikten sonra kaçan katil zabıtara Sıkı bir takib altımda bulundurul- maktadır, Maktul Fatmanın oturduğu semi- ten bazı kimseler, onun Hasansl ni- kâhlı karısı olmayıp, metresi bulun- duğunu iddim ediyorlar, Bu cihet de Byrıca tahkik edilmektedir. Berberler cemiyeti kongresi Berberler cemiyeti kongreye davet edilmiştir. Toplantı eylülün 20 sin- .den sonra yapılacaktır. Berberler ce- miyeti ile Beyoğlundaki berberler Mektebi heyeti talimiyesi arasında bir © &nlaşamamazlık çıkmıştır. Umumi heyet Içtimaında bu me #ele etuafında görüşülecek ve bazı ka- Yarlar verilecektir. İdare heyeti mek- “tebin cemiyete bağlanmasını iste mektedir. Bu hususta umumi heyet- Cen karar alınacaklar, bir çarşaf satın almıştır. Bu kıyafetle evinden pliâja yollan- mıştır, Sokakta görenler bu ingilizi Gandinin ta kendisi zannederek ar- kasına takılmışlardır. Kalabalık O kadar çoğalmıştır ki nihayet ımürur ve uburu tanzim için zabıta müda- haleye mecbur olmuştur. O zaman bu adamın Gandi olmayıp plâja gi- den bir müşabihi bulunduğu mey- dana çıkmıştır. — Sen milyonersin, iyi, âlâ, fakat işin yok. Benimle evlenmek istiyor- san evvölâ kendine bir iş bul... Çocuk kendine iş ariyor, her tara- fa baş vuruyor, Bir iş bulamıyor, Kız da işsiz milyonere varmıyor. Leli Vilyamın yüreğine - iniyor, ölüyor. muhakkak hasaddan sonradır - biri- birlerine haber verirler. Kışa kadar çalışırlar, kış gelince barışırlar Tüfekleri eski taş tüfeklerdir. Kom- şu hanlardan birinde de bir tek top yardır. Bu han harb sırasında ken- dine fazla para veren hana topunu kiralar!,, Remştayn bu nişanları geçen haf- ta inde etti. Sebebi: İlalyan yahudi- lerine aralarında münevverler de olduğu balde, zulüm ediliyormuş... Hanri Bernştayn yahudidir. Komiseri dövenler Üç maznun cürümlerini inkâr ediyorlar İ Erenköyünde polis komiseri Bahriyi | ! vazife esnasında tahkir etmek, dör- mek ve tabancasını almaktan maz- nun Kemal, Ferman ve Halilin mu- hakemlerine dün ağırceza mahke- mesinde bakılmıştır, Tahkikat evtâa- kında vâka şöyle anlatılıyordu: Eren- köyünde polis komiseri Bahri va- zife ile dolaşırken o civarda oturan Kemslin evinden sesler duymuş ve önünden geçerken merak ederek ba- şını uzatıp pencereden içeriye bak- mıştır, Bahrinin biraz uzunca bak- masından hiddetlenen Kemal içeri- de beraber oturdukları Ferman ve Halil adlarındaki iki arkadaşile bir- likte dışarıya çıkarak komiseri ya- kalamıslar ve; İ — Sen bizim pencereden içeriye | niçin bakıyorsun? Diye üzerine atılarak yere yatırıp döymüşler ve tabancasını simışlardır. O sırada tabanca da bir defa patla mıştır. Komiser Bahri bunların ci- lerinden kurtulup katakola gittik- ten sonra Kemal, Ferman ve Halli yakalanarak vazife halinde polis me- murunu dövmek ve silâhını almak Suçlarından -- maznunen ağlrceza mahkemesine teslim < edilmişlerdir. Müyrurlar mahkemede suçlarını in- kür ederek komiserin kendilerine Çü“ | sw tip kavga çıkardığını, silâh çektiğini ve onü dövmediklerini söylemişlerdir. Dinlenen şahidlerden arabacı Aziz şunları söylemiştir: — O gün arabamla gübre taşıyor- dum, Kemalin evinin önünden bir kaç defa geçlim. Fakat içeride ka- dınlı eğlenti yapıldığını bilmiyorum. Son defa geçerken de bü üç kişinin, komiser Bahriyi yere yalırarak hep birden döydüklerini gördüm, Komi serin tabancasının nasil çıklığının İurkında, değilim. Bir aralık yerde yatan komiserin becsklarının âra- sından bir labanca patladı, - Bundan başka bir şey görmedim. Diğer Lie celbi için muha- kame ye güne talik maz izli Meksika güzeli Deliskuar esrarengiz bir surette öldü Bu senenin ba$- langıcından beri Meksiko şehrinde şirket dörl Mexsi- ka filmi çevirdi. Birçök (sahneler için tabii statist kızlar da lâzım oi- du. İspanyol kızla» rı arasında en güzellerini seçmek ve getirmek vazifesi emprezaryolardan Besverte havale edildi, Zaten Besvert #ene başındanberi bütün Meksika şe- hirlrini dolaşıyor, en güzel kadınları seçiyor ve bunları filim şirketine gön- deriyordu. Bu muktedir emprezaryo bundan birkaç ay evvel Meksikanın Tampiko şehrinde bulunuyordu. Orada Dianez otelinin sahibi, Besverte;: *Meksika- nın on güzel kadını kim olduğunu bilmek ister misiniz? O kiz burada 'Tampiko'da, yaşar, ismi Joun Delis- kuar'dır, Bu kızı her sabah yazıhane sine giderken görebilirsiniz! > dedi. Besvert ertesi sabaha kadar talimat istemedi. Derhal kızın bulunduğu ya- zahaneye giderek kendisini takdim et- ti, Olelci mübalâga etmemişti, Joun Deliskunr hakikaten bir güzellik mu- cizesiydi. En nazik, en güzel çizgiler, en cazibeli gözler, en biçimli vücud, bep o kızda toplanmıştı. Harekâtı ve konuşma tarzı en maruf sinema yıldi- zanı geride bırakacak kâdar yüksekti. 'Besvert, bü kızın müstakbel bir sine- ma yıldızı olduğuna ve pek yüksele- ceğine kanaat getirdi. Fakat Jour Deliskuar sinemaya in- i tisap etmek istemedi, Besvert'in bü- | tün tekliflerini reddelli, nezdinde kâ- tibe olarak çalıştığı fabrikatörün bu iki aya kadar kendisile evleneceğini Söyledi, Besvert hiç bir şeye muvaf- fak olamadan kızın yanından ayrıldı. Deliskuar Meksikanın en güzel kızı idi. Bir fabrikatörle nişanlanmıştı. Fakat nişanlısı iflâs ettiğinden ondan ayrıl- mağa mecbur kaldı ve bir filim şirketiile mukavele akdet- ti. Muayyen zamanda filim şirketine gelmeyince tahki- kata başlandı. Sabık nişanlısının kardeşinin ölüsü ya- nında cesedi bulundu. Genç kız, sabı kayın biraderini öl- dürmüş, sonra kendisi de anlaşılamıyan bir şekilde öl- müştü. Bu facıanın esrari bir türlü aydınlatılamadı. Bununla beraber bu güzel kızı sinema için kazanmak fikrinden vaz geçmedi. Hakikaten güzel Delişkuar'ın hayatın- âR bir zaman sonra büyük bir değişik- Tik husule geldi. Aradan yedi ay geçtik- ten sonra kız nişanlısı olan fabrikatör- den bir mektup aldı. Adam bu mektu- bunda işlerinin son zamanları çok fe- na gittiğinden, elinde kalan para ile talihini kumarda denediğinden ve mevcudunu da ordada kaybettiğinden bahisle artık insanlar arasına çıkma- mağa karar verdiğini bildiriyor. Besvert bu hâdiseyi gazetelerde okur okumaz derhai gene güzel Delisknara müracaat etti, Bir iki hafta uğraştık- tan sonra nihayet kızı kandırmağa muvaffak oldu. Joun Deliskuar bir mu- kavele imzaladı ve işlerini yoluna koy- duktan sonra Meksiko şehrine gidece- ğini söyledi. Bunun üzerine Besvert'de Tampiko'dan rahat ve huzurla ayrı- dı. Zengin bir adam olan Besvert yeni filim yıldızı olacak olan Deliskuara bir filim çevirtmek için hazırlıklara başla dı, Fakat şirket âni bir hâdise karsısın- da kaldı, Besvert İle filim şirketi kızı her gün bekledikleri halde Deliskuar tayin olunan müddet zarfında zuhur etmedi. Besvert derhal Tampiko'ya mektup yazdı ve Deliskuar hakkında malümat istedi, Gelen cevapta kızın tayin edilen müddet zarfında Tampi- ko'dun hareket ete miş olduğu bildi- rildi, Şu halde Delis- kunr nerede bu- lunuyordu, OBes- vert evvelâ kızın kasden (oOkendi- lerini bekletmek- te olduğunu (o ve bu Surede meraklarını arttırmak isla- diğini zannetti, Onun için bir iki gün dahs bekledi, Fakat aradan bir hatta Reçince zabıtaya haber vermeğe mec- bur oldu. Zabıta Meksikanın bu eh güzel kı- zını arayıp bulmak için derhal faaliye- te geçti, Fakat hiç bir yerde izi bulu- namadı. Kızın vücudünü ortadan kal» dırmakta kimin alâkası olabilirdi? Bir rakibesi mi? Onun yükselmesinden korkan, bir sinema yıldızı mı? Zabıta buna benzer suallere bir cevap bulama- dığı için evvelâ âciz kaldı. Hattâ şüp- he üzerine birkaç gün Için Besverti bi- k tevkif elli, Bu aralık Tampiko polis müdürlü- güne yapılan bir ihbar zabıtayı başka yollardan tahkikat yapmağa sevketti. Güzsl Deliskuar'ın nişanlısı olan fab- Tikatörün biraderi de birkaç gündenbe- Ti kayıplı Bu adam araşlırılirken Tampiko şehrinin hududları haricin- de cesedi bulundu. Bu cesedin yanın- da güzel Deliskuar'da ölü bir halde yatıyordu. Ölülerin vaziyetlerine ba- kılacak olursa güzel Meksikalı kız ev- velâ nişanlısının kardeşini öldürdü, sonra esrârengiz bir şekilde kendisi de gözlerini hayata #sbediyen yumdu. Genç kız nasıl öldü, bir türlü anlaşdar madı, Ortada kalmış hiç bir mektup olmadığından bu facianın aydınlalıl- ması mümkün olamadı. Fakat herhal- de işin içine bir aşk meselesi karıştır ğı zânnedilmektedir. Yeni bir tren durağı Ahırkapıda yeni bir durak yeri ihdas edildi Sirkci ile Kumkapı tren istasyon- Tarı arasındaki mesafe çok uzun ol duğu halde arada bir istasyon yapıl ması şimdiye kadar düşünülmemiş- tir. Sirkeci ile Kumkapı arasında tren güzargâhına yakın semtlerde oturan halk bu yüzden müşkülâta uğruyorlarıı. Devlet Demiryolları dokuzuncu İş- letme müdürlüğü bu ciheti ehemmi- yetle gözönünde tutarak Ahırkapıda bir tren durağı ihdas etmiştir. Bura- da henüz istasyon binasi yapılmadı- ğa için yolcuların biletleri trenlerde verilmektedir, Abırkapı durağı üç ay müddetle tecrübe edilecek, iyi netice almırsa burada bir istasyon binası yapılacaktır. Ecnebi ve ekalliyet mektep- lerinde yazı dersi İstanbul muârif müdürlüğü €cne- bi ve ekalliyet mekteblerinde Türkçe derslerden başka ayrıca yazı dersi verilip verilmiyeceğini Maarif Vekâle- tinden sormuştu. Müdürlüğe bu hu- susta cevap gelmiş ve yazı dersine lüzüm olmadığı bildirilmiştir. Key- fiyet tamim edilmiştir. HAKİKİ ZAFER Viyana Konservatuarından: Meşhur muganniye MAROTHY SZANTO Yunan Operası tenoru BAKEA ve Bariton Yunka bın iştirakile NOVOTNI Tepebaşı - Daire Nefis yemekler - Taze bira Kiralayanın Kendisine vapurda rastladığım zâ- man selâm verişinden gene bir da- nışacağı olduğunu anladım. Ondan evvel davranarak Avukatlık kanu- nunu çantamdan çıkardım ve oku- ması İçin 39 uncu maddeyi işaret et- tim, yıtlı olan bürolarından başka her hangi bir yerde mahkeme salonlarında ve- ya Adliye binasında hukuki İstişa- rede bulunmaktan öcmnüdurlar. Yazihanede buluştuğumuz zaman meseleyi anlattı. Evini üç sene müd- racı ilk üç ay kirayı muntazaman ödemiş, ondan sonra işlerim bözul- du, filân diyerek bir senedenberi kiralayanı oyalayıp duruyormuş, Lâkin en fazla gücüme giden nedir, biliyor musunuz? dedi, biz bu kadar sabırlı davrandık, bakın onlar ne yapmağa kalktilar, Çoluk, çocuk bir kaç gün Yalovaya gitmiş- tik. Dün ansızın geldik. Bir de bak- tık ki kiracılar biz yokken eşyaları" nı toplamışlar, nerodeyse taşınacak- Madde 39: — Avukatlar baroda ka- | dele bir Lüvcura kiraya vermiş. Ki- | Müstesna fırsat! Mağazamızda yapılacak DEĞİŞİKLİK HASEBİYLE bütün mallarımız gayet Ucuz fiatlarla satılmaktadır Bu fırsattan istifade ediniz E. Kalivrusi ve Şsi KANSIZLI Kanun Bilcileri hapis hakkı ! lar. Şimdi bizim kiralar ne olacak? Kiracıların çok güzel mobilyası var, bunları rehin olarak tutamaz mı. ? — Kanunen hapis hakkınız var- dir, dedin. Borçlar kanununun 267 nel maddesino göre bir gayrimenku- lin muciri nihayet geçmiş bir sene- lik ve cereyan etmekle olan allı ay- lık kiranın temini Için mecurun tef- rişatına ve tezyinatına ve ondan inti. faı temine mahsus olup mecür dahi- Yinde bulunan menkul eşya üzerinde hapis hakkını haizdir. Demek Ki en fazla on sekiz aylık kira bedeline yetecek kadar kira Cının elindeki eşyalardan yalnız tef- rişe ve tesyine ve kiralananı yerden faydalannmağa o yarayanları Sulh hâkimi marifetile hapsettirebilir ve evden dışarı çıkartılmasına mâni elabilirsiniz, Bu eşyalar şayet gizlice veyahut cebir ile nakledilirlerse gö- türüldükleri tarihten itibaren on gün içinde polis kuvvetile yeniden mecura inde alunabilirler. Avukat Emcet Ağış Nörasteni, zaliyet ve Chlorose a RO DEE A

Bu sayıdan diğer sayfalar: