11 Ekim 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

11 Teşrinievvel 1938 AKŞAMDAN AKŞAMA Bir spor anketine cevap Anketçi arkadaşlarımız maşaallah İanliyettedir. İnsana ne sunller sor. Mazlar. Hepsine cevap vermeğe İm- kân bulamıyorsam da, Recaizade Ek- Temin torunu, üstad Ercümend Ekre- Min oğlu Muvakkar Ekrem Talu «Kır. mızı Beyaz» isimli spor gazetesi için Sualler soruyor; ona karşı lâkayıd ka- lamıyacağım. Kendi sütunumda cevap | Yermek suretile bu genç muharriri tatmin edebilirsem, bundan sonrası İçin, hem kendim, hem meslektaşlarım İçin bir taşla iki kuş vurmak yolunu buldum demektir. 3“. 1 — Bir sporla meşgul oldunuz mu? 2 — Sporu sever misiniz ? 3 — Neden? 4 — Sizde bir hatıra bırakmış olan #por vakası var mıdır ? 5 — Türk sporcuları içinde en z2i- yade takdir ettiğiniz kimdir? 6 — Sebebi ? 7 — Oğlunuzu sporcu yapar misi- niz? 8 — Sporumuzda gördüğünüz ek- siklik nedir? 9 — Sporun faydasına kâni mist niz? 10 — Beden terbiyesi, fikir terbi yesi için zararlı mıdır? CEVAPLARIM — Bizim yetiştiğimiz sıralarda milk) Teketie spor epey taammüm etmişti.Ga- latasarayın bahçelerinde kurulan ta- Tebe klüplerinde futbol oynardım. Hat- tâ şimdiki Kadıköy Fener stadının sa- hasında da birkaç kere muavin hattın, da oynamak tecribesinde bulundum. On üç on dört yaşında iken emsalim arasında en iyi irtifa atlıyanlar ara- sındaydım. Gazetecilikte bu, pek fena sayıldığı için terkettim! 2 — Rekor kırmağı hayati bir gaye edinen ve klüpçülüğü geçim vasıtası yapan spor sevmiyorum. Açık havada insanı eğlendirerek vücü- dün lâpalaşmamasına imkân hazırlı- yan sporları seviyorum. Yolunu bul- sam her sabah ata binerim, tenis oy- narım, hattâ kışın tehlikeli havalarda bile balık peşinde denizlerde gezerim, Avı da severim. 3 — Zihniyet ve zevk meselesi. 4 — Galatasarayın meşhur büyük Oberlesinin bir sıkı şütü on adımdan başıma isabet ederek beni bayıltmıştı. 5 — Selim Sırrı Tarcan. j 7 — Mutansap klüpçü? Hayır. Boksör? Pehlivan? Hayır... Fakat de- gil yalnız oğlumun, kızımın da armuğ | çöpü boyunlu, düşük omuzlu olmama- sı için de her çareye baş vururum. 8 — «Eksiklik» değil «fazlalık» de- yiniz... Biribirinin gözünü oymalar, kuyusunu kazmalar, küfürler, muşta lar... 9 — Netice meydanda: Şimdiki nesil bizimkinden daha canh, daha güzel, daha sıhhatli... 19 — İtrat halini alırsa evet. g5 Anketlere cevap verenler, ekseriya hakiki fikirlerini söylemekten siyade, benim birinci maddenin son kısmında yaptığım gibi, kelime oyunlarını ter. cih ediyorlar. Bu, okuyanlar için bel. ki daha eğlenceli oluyor amma, hayat yalnız şakadan mı ibaret?... Bilhassa spor, artık yirminci asrın en ciddi mer. zularından biri haline aldı. Onun için ben de ciddiyetle cevap verdim. (VA-NO) ..128100008EEEEEEEANE EEE Diyarbakırın tarihi surlari Diyarbakır (Akşam) — Diyarba- kır surlarının Üç bin seneye yakın bir mazi sahip olması kıymetini bir kat daha arttırmaktadır. Zamanın tesiratı havaiyesile yer yer harabiye yüz tutan ve alt Kısımlarının birçok yerlerinden taşları çalınmış olan bu kiymetli ve tarihi surların muhafa- zası için Belediye ile Maari? Vekâleti birer bekçi tayin etmişlerdi. Fakat bu iki bekçinin bu işe kâfi gelmiyece- ği muhakkaktır. Bu surların daha sıkı bir surette muhafazası lâzımdır, Ayrıca evkafı mülhakaya aid ve Me- lekşah tarafından yaptırıldığı söyle- nen Ulu caminin süslü ve gayet kıy- mettar sütunları çatlıyarak harabi- ye yüz tutmuştur. Bu sütunların üst mene gelek yn m yep Bir kısım binala- rın daha yıktırıl- masına başlanıyor Eminönü istimlâk stimlâk mıntakasında muamelesi biten Selânik Bonmarşa- sı binasile Tek kollu Cemal gişesi ve yanındaki sucu dükkânları yıktıni- mak üzere dün bir müteahhide iha- 15 edilmiştir. Mukaveleye göre mü- teahhid bu binaları on beş gün için- de yıkmağa başlıyacaktır. Ancak mü- teahhid, Belediyenin meydanın biran evvel açılmasını arzu ettiğini göz önüne alarak yıkmak işine daha ev- vel başlıyacak ve binaları nihayet bir aya kadar yıkacaktır. Bu binalardan sonra kemere biti- şik olan ve tramvay caddesi üzerin- de bulunan diğer binalar da yıktırı- lacaktır. Pazarlara rağbet artıyor Pazarlıksız satıştan pazarların İs- tisna edilmesi üzerine bakkal, sebze- ci ve manavlardan bir kısmının eski- sine nazaran pazarlara daha fazla iştirak etmeğe karar verdikleri gö- rülmüştür. Bazı pazar yerlerinde bu ye» ni talepler karşısında kâr görüldü- ğünden Belediye tedkiklere başlar mıştır. Pazarlara İştirak teşebbüsü artarsa o zaman Belediye pazar yer- lerini genişletecek ve ihtiyaç görü- lürse yeniden bazı pazarlar da tesis edecektir. Cumhuriyet bayramı hazırlığı Cümhuriyetin 15 inci yıldönümü münasebetile Sarayburnunda ve Üs- küdarda Şemsipaşada yapılan fıskı- yeli havuzlardan başka elektrik ida- resile Belediye arasında yapılan mus kaveleye göre şehrin muhtelif semi- lerinde de tenvirat yapılacaktır. Bu- nun için tesisata başlanmıştır. Beledi- ye, Şişhane yokuşunda büyük tesisat yapmağa karar verdiğinden inşaata başlanmıştır. Tramvay şirketi Teavün sandığındaki para hakkında Nafıa Vekâleti karar verecek Tramvay şirketinde çalışan amele için biri teavün, diğeri amelenin yap- tıkları ihmal ve kusurlardan dolayı kesilen nakdi cezalara aid ceza san- dığı vardır. Mukavelesine göre şirket muayyen bir nisbet dahilinde bu tea- vün sandığına iştirak etmektedir. Her iki sandıkta biriken para dört yüz küsür bin lirayı bulmuştur. Şirket şimdiye kadar bu perayı ameleyo vermekten imtina ettiğinden tram- vay işçileri ikinci ticaret mahkeme- sine müracaalla şirket aleyhine dava açmışlardı. Mahkeme bu davayı ted- kik etmiş, bu mesele hakkında ame- le ile şirket arasında Nafia Vekâleti. nin hakem olmasına ve yapılacak tahkimnamenin mahkemeye: bildiril. mesine karar vermiştir. Esasen Na- fin Vekâleti tramvay şirketile tesisa- tın satın alma müzakeresine başlı- yacağından ameleye ald olan bu pa- Ta da müzakere mevzularından biri- ni teşkit edecektir. İki otomobil kazası Aleksandr adında biri dün otomo- biliyle Hürriyet tepesinden geçerken Süleyman adında bir adama çerpa- rak ağır yaralamıştır. Yarali, hastane- ye kaldırılmış, Aleksandr yakalanmış. tar. Müddelumumi muavinlerinden B. Kemal Tan kaza etrafında tahkikata başlamıştır. Taksimde oturan Ahmed isminde biri, Divanyolu caddesinden geçerken şoför Fahrinin idaresindeki Fatih « Şişli otobüsünün sadmesine uğrıya- rak yaralarımış, Cerrahpaşa hastane- sine yatırılmıştır. Tramvayla giderken başı bir direğe çarparak yaralandı Zekâi isminde biri, tramvayla Top- kapıya giderken bir aralık sahanlık- tan dışarı bir tramvay. Karilerimizin fikri Belediye faaliyeti ve halk Yeni Belediye intihabah oldu. Yeni Belediye meclisi faaliyete ge- çecek, Bu sırada şu hatıramı anlatma gı faydak buldum: Allah rahmet eylesin, annem çok titiz bir kadındı. Biz evlâdları da, aksi gibi, pek yaramazdık. O toplardı, biz bozardık. Derdi ki: — On bir toplayıcı kâfi gelmek şöyle dursun, bir bo» zucuya on tane düzeliiet bile elvermez... Hakikaten de, kız kardeşleri- min büyüyerek, annemize yardım- cı haline gelmelerine ve bizim de leyli mektebe gidip dağıtıcılıktan vazgeçmemize kadar evimiz, ter- tipe, nizama girmedi. Bu misalden sonra şunu söyle mek istiyorum: Yeni Belediyemiz, o suretle teş- külât yapmalıdır ki, halkın bir kısmı behemehal benim hemşire- lerim haline konulsun: Muhtelif kollarda kabiliyetleri nisbetinde yardımcı olsunlar, Diğerlerini de, Idakal dağıtıcı, bozucu, kirletici olmaktan ne yapıp yapıp çıkar- malı, Bahsettiğim birinci kısmın. ikinciler üzerinde gözcülüğü te- min olunsa bile kârdır. Yeni Belediyeye, yeni zihniyet! ENVER SEMENDER Istanbulun kurtuluşu Meclis reisi ile Başvekilin telgrafları İstanbulun kurtuluş yıldönümü mrünasebetile Vali ve Belediye relsi B. Muhiddin Üstündağ tarafmdan çekilen telgraflara Atatürkün, mar reşal Fevzi Çakmağın ve Dahiliye Ve- kili B. Şükrü Kayanın verdikleri cs- vapları yazmıştık. Büyük Millet, mec- Hsi reisi B, Abdülhalik Renda İle Baş- vekil B. Ceelâl Bayardan gelen ceva- bi telgrafları da dercediyoruz: İstanbul kurtuluş gününün yildönümü münasebetile gösterilen duygulara bteşek- kür eder, saygılarımı sunarım. M. M. resi: Renda İstanbulun kurtuluş yildönümü vesile- sile çektiğiniz telgraftan fevkalâde mü- tehassis oldum, Bu büyük gün münasebe- tile bütün İstanbula refah ve saadetler dilerim. — . Başvekil: © Celâl Bayar Sokağa bırakılmış bir çocuk bulundu Bir aylık olan çocuk Düşkün- lerevine ine gönderildi Evvelki gün, in, Mercanda Uzunçarşı | bekçisi, Lüleci hanı kapısı önünde, kanaviçeden yapılmış bir erzak tor- bası içinde yeni doğmuş bir çocuk bulmuştur. Bir aylık kadar bir kız çocuğu olan bu yavrunun, üzerinde bulunan bir kâğıdda Ermeni olduğu işaret edildiği cihetle ismi Maryam konulmuş ve çocuk zabıtaca Düşkün- lerevine (o gönderilmiştir. e Yavruyu sokağa atan meçhul ananın hüviye- tinin tesbitile uğraşılmaktadır. İki kişi heroin çekerken yakalandı Nihad ve İsmall isimlerinde iki ki- $i Kalpakçı Çeşme yukuşunda bit ar- sada heroin çekerken zabıta memur- Iarı tarafından Oo yakalanmışlardır. İkisinin de üzerleri aranınca beş pa- ket içinde yetmiş santigram heroln * bulunmuştur. İki heroinci emniyet direktörlüğü» ne getirilerek haklarındaki tahkika- tın genişletilmesine lüzum görülmüş- | tür, Birahaneci müşteriyi yaraladı Beyoğlunda bir birahane sahibi Mehmed le Kâzım isminde bir müş- teri arasında çıkan kavga, Kâzım | ep ye pi göre B, ; - Nim Odun, kömür Son günlerde fazla mıkdarda mahrukat geliyor düzeldiğinden Karadenizden mahru- kat nakliyatı yeniden başlamıştır. Belediye bu vaziyet karşısında odun ve kömür flatleri meselesini tedkik etmiş ve İstanbulda kışın ihtiyacını karşılıyacak kâfi derecede stok oldu- ğu için kışın flatlerin yeniden yük- selmesine imkân olmadığı kanaatine varmıştar. İ Esasen birçok aileler kışlık ihti- yaçlarmı tedarik ettiklerinden bu | aydan sonra mahrukat piyasasında büyük alışverişlere imkân görülme mektedir. Kumaşı atıp kaçarken yakalandı Faruk adında biri Mehmudpaşada bir dükkândan bir top kumaş çalmış, yakalanacağını anlayınca kumaşı atıp kaçmak İstemişse de bekçiler | kendisini yakalamışlardır. Ni Dün Sultanahmed üçüncü sulh | ceza mahkemesinde Faruğun muha- | kemesi yapılmış, şuçu sabit, olduğun- dan 27 gün hapsine karar verilmiş tir. Yedinci ehli hayvan sergisi açıldı k Bu sene vilâyet tarafından tesis | edilen ehli hayvan sergilerinin yedin» cisi bugün Çatalcanın Kurfalı köyün- de Belediye reis muavini B, Raufun huzurile açılacaktır. Kumar oynıyanlar Ev sahibi bir gün hapse,50 | lira cezaya mahküm: oldu Nevzad isminde birinin oturduğu evde kumar oynandığı emniyet di rektörlüğü ikinci şube memurları ta» rafından hâber alınmış ve dün bir cürmümeşhud tertip edilerek Nevzad- la Mümin, Veysel, Osman, Besim, Ekrem ve Mehmed isimlerindeki adamlar kumar oynarlarken yaka. lanmışlardır. Suçlular, kumar âlâf ve edevâtile birlikte mahkemeye ve- rilmişlerdir. Sultanahmed birinci sulh ceza mahkemesinde yapılan muhakeme neticesinde evin sahibi Nevzadın bir gün hapsine ve elli lira para cezası Sahife $ İSTANBUL HAYATI Dişisinin yanında... Kolkola girmişler, vüğüdleri bitiş- miş gibi biribirlerine sokulmuşlar, hararetli hararetli konuşarak çalgılı gazinoya girdiler. Erkek, adım ba- şında bir kaşlarmı çatıp etrafı göz le, sık sık buraya bakıp durmasınlar. Sonra başımı belâya sokacaklar. Garson süklüm püklüm yanımda- ki masada oturanlara sokuldu, boy- nunu bükerek bir şeyler söyledi. O Söylerken karşısındaki gençlerin fe na halde hiddetlendikleri yüzlerin den farkediliyordu. Biri yüksek sesle: — Ne münasebet? Ne hakla her kese emir veriyor? kimmiş 0? Dedi. Garson gene boynunu bük- diye beni kovdu» berdi.» cevabını verince peygamber gülerek: «Zararı yok. Dişisinin ya- nında bu kadarcık kabadayılanma- ğa hakkı vardır. Hoş görmeli. de miş. Şimdi bu delikanlı da yeni evli olduğu için bayanının yanında ne yapsa hoş görmeli, Sonra onun da aklı başına gelir, eskisinden daha sa- kin olur. Hikâye üzerine hep birden gülüşe- rek hiddetli delikanlının masasına ödemesine, diğer kumarcılarm da | arkalarını çevirdiler. O da başını be ikişer lira para cezası ödemelerine | lâya sokmaktan kurtuldu. karar verilmiştir. am Rİ Refik Bir hırsız 40 gün hapse mah. £ Kara sularımızda kaçak balık küm oldu avlıyan dört balıkçı Beyoğlunda vaktile çalıştığı bir bi- rahaneye girerek büyük bir yol ke- çesi çalıp kaçarken yakalanan Nus- ret adında biri dün asliye birinci cs- za mahkemesinde muhakeme edil- Jadığı bir tezini müdafaa etmek Üze- re bir müddet evvel refakatinde asis- tanı B, İbrahim olduğu halde Fran- saya gitmişti. B, Nusret Paristeki fen akademisinde tezini müdafaa et- miş ve Fransanın en maruf profesör« Jerile münakaşa ettikten sonra tezk ni Londra ilim akademisine gönder. miştir. Londra ilim akademisinden Üni- 'Halkevinde bir poliklinik açılmış va haftanın pazartesi, çarşamba, cuma