28 Mart 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11

28 Mart 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yıkılan apartımanın henüz kaldırnlamayan enkazi (Baş tarajı 1 inci sahifede) tarafından yapılması lâzım geldiği cihetle müddelumumilik Belediyeye müracaatla bir mütehassıs heyetin bu işe memur edilmesini istemiştir. Bu müracaat üzerine Belediye fen işleri müdürlüğü tedkik şubesi mü- hendis ve mimarlarından müteşekkil bir heyet müddelumumilik ve naip huzurunda keşif ve tedkikler yap- mak üzere seçilmiştir. Keşif ve tedkikler binanın temel- lerinde ve tamamile parçalanmamış olan duvarlarında yapılacaktır. Bu- nun için de yıkıntı yerindeki enka- an temizlenmesi lâzımgelmektedir. Dün enkaz kaldırılamadığı için keşif yapılamamıştır. Bugün veya yarın enkazın temizlenmesi ve keşfin ya- pılması ümid ediliyor. Müddelumumilik tarafından şim- diye kadar yapılan talhikikatta yıkı- Jan binanın bazı duvarlarının çift katlı tuğla İle yapılması lâzimgelir. ken tek katlı tuğla ile yapıldığı tes- bit edilmiştir. Bu cihet, mütehassıs- Almanya Danzig hakkında istekte bulunmuş (Baş tarafı 1 inci sahifede) Diğer cihetten yarı resmi mahfil ler, Polonyanın garbinde kâin Lydgos-| zez'de dün «Polonya birliği, tarafın- dan Almanya aleyhinde bazı taşkın- hklar yapıldığı hakkındaki haberi memnuniyetsizlikle karşılamaktadır. Bu mahfiller, dünkü nümayişlerin münferid bir vaka mahiyetinde ol- madığını ve Almanya aleyhinde ya- | pılan bu taşkınlıkların maalesef git- tikçe arttığını xaydeylemektedir, Londra 27 — Buraya gelen haber. lere göre Polonya, askeri tedbirler al. | mağa devam ediyor. Polonya Danzig koridorunda Almanyanın motörize kuvvetler için yol yapmasına müsaa- de elmiyecektir. Varşova 27 (A.A.) — Reuter ajansı muhabirinin bildirdiğine göre, Alman. yanın Polonyadan taleplerde bulun- duğuna dair verilen haberler, teey- yüd etmemiştir. Bununla beraber, Danzig statüsünün tadilini temin et- mek üzere Almanyanın bir tazyik yapmasından korkulduğu için, bazı askeri ihtiyat tedbirleri alındığı zan- redilmektedir. Polonyanın ihtiyatsız bulunmama- ğa gayret ettiği söylenmektedir. Diğer eihetten temin eüildiğine göre, Po- lonya, Almanyanın Polonya korido- rundan geçecek bir yol inşası husu- sunda yapması muhtemel olan tekli- fini şiddetle reddedecektir. Kurjer Poranni gazetesi diyor ki: «Polonyanın askeri kuvvetine itima- dımız vardır, Hariçten gelecek mu- bayyel yardımlara bel bağlamıyoruz.» Dün bütün Polonyada vatani te- gekktiller mitingler tertip etmişlerdir. Kabul edilen muhtelif karar suretle- rinde şu tipik cümlelere tesadüf edil- mektedir; «Polonya için her türlü fedakârlık- lara hazırız.» «Kanımızın son damla. sna kadar Polonya için mücadele et- | mek istiyoruz.» Goebels Rados adasına gidecek Atina 27 — Önümüzdeki perşembe günü Alman Propaganda Nazırı B. Goebels Atinadan geçerek Rodos ada- | sına gidecektir. Geebels penişembe ve | cuma günü Atinada kalacaktır. B. Göbels Berlinden hareket etmiştir. Yenişehirde yıkılan apartıman i müracaat ların tedkikatile de tahakkuk ettiği ve inhidamda bunun müessir olduğu Anlaşıldığı takdirde bu binayı yirmi sene kadar evvel yapan mühendisin de mesul tutulması lâzımgelecektir. Müddelumumilik o zaman binanın inşasına ald evrakı da araştırmakta- dır. neticesinde ölenlerin adedi sekiz ve yaralananlar on bir kişidir. Bina da- hilinde oturup da cesedi kaybolan kimse yoklur. Fakat inhidam €sna- sında tesadüfen oradan geçerken bi- nanın altında kalmış kimse bulun- ması da muhtemeldir, Buda enkaz tamamile kaldırıldıktan sonra anla- şılacaktır. Kazada yaralanan ve hâlen Beyoğ- Ju hastanesinde» bulunan Todori, İs- tefan, Pavli, Donna, Katina, Anesti, Ligor, Fatma, Hasan, Mihal ve Hase- Ki hastanesinde bulunan Koço ile | Eleninin sıhhi vaziyetleri iyileşmek- tedir. Şeker meselesi (Baş tarafı 1 inci sahifede) Şakir Kesebir ile B, Hasan Fehrünm ise ayni zamanda webus bulunma lari dolayısile ifadelerini tesbit etmek mümkün olâmamıştı. Bunun üzerine hükümet, Büyük Millet Meclisine ederek bu zevatın teşrii masuniyetlerinin Kaldırıma mişti, Büyük Millet Meclisi"de 0 zâ- man aynini bildirdiğim şu kararı al- mıştı: ğ Karar «Mülga şeker inhisarı idaresince | Şark vilâyetleri ihtiyacı için Arkoz şirketinden satın alınan Rus şekerle. | rinden hasıl olan 273,193 lira yarar- dan dolayı yapılmakta bulunan tah- | kikat meyanında Edirne mebusu Şa- kir ve Kastamonu mebusu Hasan Fehminin malümat ve ifadelerinin İ almması Başvekâletin 25/10/9372 ve | 6/2560 numaralı tezkeresinde talep edilmiştir. Kastamonu mebusu OHa- | san Fehmi ölmüş olduğundan yalnız Tekirdağ mebusu bulunan Şakir Ke- sebirin ifadesinin alınmasını o mucib olan suç Teşkilâtı esasiye kanununun 12 ve 77 nei maddelerinde yazıh cü- rümler haricinde bulunmasından do- layı dahili nizamnamenin 180 inci maddesinin 2 nci fıkrası mucibince takib ve muhakemesinin devre sonu- na bırakılmasına karar verilmiştir.» Öğrendiğime göre, eski İktisad Ve- kili ve Tekirdağ mebusu B. Şakir Ke- sebirin son intihâbatta mebus seçil- memesi üzerine hükümet tahkikata devam olunmak üzere bu mesele hak- kındaki fezleke ve merbutatının geri verilmesini Büyük Millet Meclisin. den istemiştir. Hükümetin bu tale- biriden anlaşıldığı veçhile Büyük Mil let Meclisinin yukardaki karan mu- cibirce, B, Şakir Kesebir mevzuuba- his meseleden dolayı muhakeme edi- lecektir. Tayyare satın alacağız Ankara 27 (Telefonla) — Hükü- met, hava yolları umum müdürlüğü. nün bu seneki bütçesine gelecek ma- Vİ yıl bütçesine geçmek üzere 1,320,000 liralık tahsisat konulmasını Meclis- ten istemiştir. Bu tahsisat ile yeni tayyareler satın alınacak, telsiz istas- yonlarının “adedi ârtrılacak, bava meydanlarının noksanları tamamla nacaktır, | tü mütehassıslığına 2; Profesör M. Pitlardın konferansı Avrupayı ilk istilâ eden insanlar k kimlerdir? Ankara 27 (Tel (Telefonla) — Türklük lehinde birçok kiymetli neşriyatı ile maruf olan Cenevre üniversitesi an- trepoloj! profesörü M. Pittard bir se- ri konferans vermek üzere refikasile birlikte şehrimize gelmiştir. Profe- sör bugün Halkevinde (Avrupayı ilk istilâ eden insanlar kimlerdir) mev- zuu etrafında ilk konferansını ver- miştir. İkinci konferansını çarşam- ba günü yine OHalkevinde vere- cektir. Bu konferansın mevzuu da (Merkezi Avrupada cilâlı taş devrin- de göl sakinleri) dir. Profesör bu konferansını iki günde tamamlaya- caktır. Profesör bunlardan başka Gâzi terbiye enstitüsünde ve dönüşte İs- tanbulda ayfıed konferanslar vere- cektir. Şeker: fabrikaları anonim şirketi yeni meclisi idaresi Ankara 27 (Telefonla) — Türkiye şeker fabrikaları anonim şirketi his- sedarlar umumi heyetinin bugün ak- dettiği senelik içtimada yeni idare Evvelce de yazdığımız gibi inhidam İ meclisi seçimi de yapılmış ve azalık- Jara emekli general Reşid, Ziraat ban- kası umum müdür muavinlerinden, B. Mitat, Iş bankasından B. Fazıl), eski Kütahya velisi B. Fevzi, Ziraat bankası eski müdürlerinden B. Naili seçilmişlerdir. Yeni idare meclisinde eski meclise dahil zevatlan yalnız İş bankasından B. Fazıl vard»r. Diğerleri yenidir. Umumi heyet şirketin muamelâ- tından husule gelen 1612355 lira sali kârdan yüzde on adi ihtiyat ak- çesi ayrılarak geri kalan kısmından vergiler indirildikten sonra tediye edilmiş sermayenin yüzde 6.45 ine tekabul eden miktarını (o hissedar- larâ temettu olarak tevziine ve arta- cak bakiyenin senei âtiyeye devrine karar vermiştir. İktısad Vekâleti mütehassıslığı Ankara 27 (Teleionia) Türkofis reis muavini B. Nihat İktıssd Vekâle- edilmi: Vaziyet (Baş tarafı 1 inci sahifede) Mussolini harb ve heyecan edebiya- tında israr etmekle beraber, evvelâ korkulduğu gibi hareket etmemiş, Fransadan arazi istememiş, Avru- pada bir şey istemediğini, istek- lerinin müstemlekeye ait şeyler oldu- ğunu sârahatle söyleiniş ve Fransa- ya müzakere kapısını açmaği leklif etmiştir. İtalyan güzetelerinin son aylardaki neşriyatile Mussolininin nutku ara- İ sında hem şekil, hem esas bakımın- dan büyük fark vardır. Mussolini, İtalyanın taleplerini üç hukuki me seleye inhisar ettirmiştir. Bu mesele- lerin Fransa ile İtalya arasında mü- Zakereye zemin olması kuvvetle muh- temeldir. Bu suretle Akdenizdeki gergin ha- va da sükünete yüz tutmuş sayılabi- lir, Ortada kalan tek pürüzlü mesele İspanyadır. Prankonun tam hâkimi- yetinden sonra İspanyanın temami- yeti, istiklâli ve bitaraflığı davası Ak- denizde sulhun mukâdderatını tayin edecektir. B. Ahmed Ağaoğlunun bir tavzihi Pangaltı 77 (Telgraf) Evimde vaki olanı müessif bir vakayı gazeteler yanlış ve isamkâr bir şekilde haber vermişlerdir. Muhterem gazeteniz vastasile tashihini riea ederim: Bina apartıman değil, ken- dimin ve çocuklarımın oturmaları İçin yapılmış evdir. Şişlide değil, İhlamur cad- desindedir. Zavallı Mehmedin ölümüne sebeb kalorilerin bozukluğu deği), kendi- sinin ihtiyataızlığı olmuştur. Bu cihet de belediye doktoru ile polis ve ehli hibre tarafından tesbit edilmiş ve resmi mü- saade Üzerine cesed defnedilmişlir. İşin içinde ne Morg var, ne tahkikat var ve ne de shhiye memurunun “zehirlenerek polis tarafından basteneye kaldırıldığı vardır. Bütün bunlar sansasyon İçin uy- durulmuş, ilâve edilmiş şeylerdir. Vakayı haber veren diğer gazetelerden de ba tashihin yapılmasını dilerim, Ahmed Ağaoğlu Mussolinin nutku (Baş tarafı 1 inci sahifede) ababa şimendifer meselesinin halli ve Cibutide serbes bir mıntaka tesisi, 3 — Süveyş kanalı tarifesinin İtal yarın lehine olarak tadili ve Süvey kanâlının Kontrolüne İlalyanın İşti- raki. Siyasi mahafilin beyanına göre, İtalyan Kıralının mutkundan sonra B. Mussolininin nutku, İtalyanın müzakereye girişmek üzere Fransa- nın önayak olınasını beklediğini gös- teriyor. Ayni mabhafile nazaran Mus- sollininin Adriyatik denizine dair imaları, üçüncü bir devletin Aâriye- tik sahillerinde yerleşmesini arzu €t- mediğine bir işaret telâkki ediliyor. Fransız gazetelerinin makaleleri Paris 27 Gazeteler, Mussolininin nutku ve İtalyanın talebleri ile meş- gul oluyorlar. Umumiyet itibarile gazeteler, bu uuluktan fazla endişe i göstermiyorlar. Petit Parislen diyor ki: «Fransanın İtalyadan bir İsteyece- ği yoktur. Eğer Roma hükümeti, mü- zakerenin kabil olduğunu zannedi- yorsa, Romadaki Fransız sefiri bu müzakereye salâhiyettardır. Pariste- ki İtalyan sefiri de İtalyanın taleb- lerini Hariciye nezaretine arzedebi- lir. İtalya, Akdenizi kendisi için haya- ti saha addetmekte ısrar ediyor, Hal- buki bu denizde Fransanın, Korsika- nın şimal Afrikanın ve Suriyenin sa- hilleri yardır. Akdeniz bizi de İtalya kadar alâkadar eder.» Petit Parisien, Mussolininin «her ne bahasına olursa olsun silâhlan- ması için» İtalyan milletine vaki olan hitabından bahsederek diyor ki: «Veyl mağlüplera! sözünün yâşa- dığımız elim zamanların kanunu ol- duğunu biliyoruz. Fakat biz katiyen böyle didirteceklerden değlliz.» Journal gazetesinin fikri şudu Nutkun bazı parçalarını karşıl yan tezahürat müstesna olmak üzere Mussolininin ateşin üzerine petrol dökmediği söylenebilir. Zira İtalya için barışın muhafazası lüzumunu ve bu istikamette çalışmak azmini açık surette söylemiştir. Biraz daha fazla sı arzu edilirdi: Samimi bir anlaşma | arzusunun açık ifadesi, Le Jour gazetesinde Bailby şu tav- siyede bulunuyor; I o Herhangi bir toprak terki haricin- de, yeni vaziyet icabı bazı tadilât mümkün bulunan yerde mevzii ola- rak İtalyan olan menfaatleri nazarı itibare almak. Petit Joumal şu kanaattedir: Müzakere tamamen mümkündür: 1 — Eğer İtalya arzularını sarih bir surette ileri sürerse. 2 — Bizden imparalorluk arazimiz- den bir yara terketmekliğimiz isten. Mezse, 3 — Bize ait olan Şeyh Saidi işgal için tedbirler alırsak, 4 — Bizi tehdit etmek düşünül mezse, Humânit€ gazetesi de diyor ki: Eğer Fransız hükümeti müzakereye! girişecek olursa İtalyanın taleblerini tatmin etmeği evvelden kabul etmiş ve Daladier'nin Cezairde, 'Tunusta, müracaatları, (0 | «Dişterin ve ağzın sıhhati sabah, öğle ve akşam her yemekten sonra günde 3 defa dişleri temizlemekle kabildir.» Bir motör memuru aranıyor Çorlu hastanesinin münhal bulunan röntgen motör memurl «Tercihan Sanayi okulundan mezun» bir motör memuru alınacaktır. mlkdarı mahiye «125» liradır. Taliplerin Çorluda IIL Kor. komutanlığına | mebusan ve âyandeki nutuklarında izah ettiği siyaseti terkeylemiş " ola- e Mussoliniyi, Hitlerin zararına kat Hitlere sadakatle bağlı Mussoliniyi tatmin eylemiş bulunacaktır.» Poulaire gazetesi de - şöyle diyor: <Müssolini, “Hitlerin İyi bir talebesi- dir. Onu her hususta, hattâ halka hitap etmekte'de taklld ediyor. Bina enaleyh pfögramı için nutukta en ufak bir sarahnt aramak abestir. Fakat ayngüde Gayda, Fransız hâkimiyeti âltinda üç buçuk milyon halis İtalyan bulunduğunu haber veriyor.» Alman gazetelerinin makaleleri Berlin 27 (A.A.) — B. Mussolininin hutkundan bahseden yarı resmi Korrespondande diyor ki: «Duçe, Fransaya, İtalya ile olan münasebetlerini, yeni İmparatorlu- ğun menfaatleri ve hukuku ile müte nasip bir anlaşma ile halletmek için, bir şans vermiştir. Fransa, kolay kolay, İtalyanın haklı talepleri karşısında müzakere kabul etmez bir zihniyet gösteremi- yecektir. Fransa, bunlar üzerinde politik pazarlıklar da yapamıyacak- tar. Mihverin misyonu değişmemiştir. Almanya ve İtalya dahili meseleleri ile uğraşırken, garb devletleri, mazi- yi ve umumi harbi istismar etmişler» dir. Şimdi uyanmış bulunan Alman. ve Italyan milletleri de, diğer impa- ratorlukların himayekâr hüsnüni- yetlerinden müstakil bir tarzda yü- samak İstediklerini bildiriyorlar. Garp devletlerinden istenen şey, diğerleri- nin hayati menfaatlerini nazarı dik- kate almamak fikrinden vazgeçme- leridir. Bir Polonya gazetesinin makalesi Varşova 27 (A.A.) — Mussolininin nutku hakkında Gazeta Ploska'nın Roma muhabiri şöyle yazıyor: «Bu nutukta kuvvetli osulhperve- rane sözler vardır. Nutuktan anlaş. dığına göre; İtalya muayyen arâzi imtiyazları istemiyecektir, Bununla ebraber açılacak muhtemel müzake- reler esnasıhda İtalyanın bu şekilde taleplerde bulunup bulunmıyacağını kestirmek şimdiki halde güçtür. Mussolininin Fransaya yaptığı tek- Yif ayni zamanda anlaşmak mümkün olmadığı takdirde tedricen büyüye- cek müşküllerle karşılayacağını bil diren bir ihtar mahiyetindedir. Ro- ma - Berlin mihverine tahsis edilen kelimeler Alman - İtalyan tesanü- dünün sarsılmıyacağı mânasını İfa- de etmektedir.» Nutkun Akdöpize alt olan kısmı, münhasıran İtalyan ve Yugoslav men- faatlerine tahsis edilmiş olan Adriya- tik hakkındaki sözlere bakılacak olursa, manidardır, Mussolininin Bohemya veya Slovakya kelimelerini telâffuz etmemesi İtal yanın Çek meselesi ile Slovak mesele- sine ayni gözle bakmadığını ve şimdi- ki halde İtalyanın bu husustaki dü- şüncesini ilân etmek istemediğini gös. termektedir. Radyolin Diş tabipleri imi ki; erek di, SA i | | l i İ l : ' —

Bu sayıdan diğer sayfalar: