9 Mart 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

9 Mart 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SÖZÜN GELİŞİ Siyasi adam ün sabah bir lostra salenumda ayakkabılarımı boyatiyordüm. Müş İİ) sr akt eş bayada ir bala ma ee e şa galıyorlardı. Mevsu alacak, vöreoek meseleleri idi. Barı müşteri? veresiye ayakkalı boyatmış, içlerinden bir ettikleri gibi kafa dn tutuyorlarmış. ğunu geçen gün sokakta görmüş ve onun kulağına söyle de bana biras para göndersin: düpsiş er muhterem peder fena halde köpürmüş, i i anlayamıyor ve hâlâ kendisini hakk rine iştirak etmekte idiler. Bunları gün görmüş bir adam hal fakat birdenbire patladı: — « İnsanı buraya - çıraklardan birini göstererek da bir haysiyeti var, onu da Ve benim yüzüme bakarak — «Ben siyasi adamım» Çıraklar bu seför ona hak olarak çıkarken, ellerini çekerek «Doğrul» Matbuat davaları Dün de Cumhuriyet gazetesi aleyhine açılan bir davaya bakıldı Cumhuriyet gazetesi neşriyat müdürile Kon yalı İbrahim Halkı ve vekilleri mahkemede | Asliye yedinci ceza mahkemesinde Afrodit davasna bakıldığı sırada dâva- nın ilk celsesinde maznurlardan B. Semih Lünfi tarafından mahkemede söylenip | zapta geçirilmiyen bâzı sözlerin 'makke- mede wöylerimediğini ve gazetede yazıl. mak suretile kendisinin halkin nazari İteşumetine maruz bırakıldığını ve gerek bu Yazı, gerekse şahsına ait diğer bazı neşriyat üzerine gönderdiği tekzip mek. tubunun da neşredilmediğini iddis ede- rek Konyali İbrahim Hakkı tarafından Cumhuriyet gazetesi aleyhine açılan da- vaya dün asliye yedinci ceza mahkeme sinde bakılmıştır. Bu celsede yaznun sılatile Cumhuri- Yet gazetesi neştiyat müdürü B. Hikmet Münifle. vekilleri * ve davacı sıfatile de Konyalı: İbrahim Hakkı ile vekili hazır bulunmuşlardır. Konyalı a Hakkı istidasında vasını yukanda yazdığımız şekilde an- Jatarak Cumhuriyet gazetesi * neştiyat müdürünün matbuat kanununun 48 ve eza kanunumun 480 inci madde- sezalandırılmasını . ayrıca, ME wa olarak istediği bin lir taz- aş Me altına alınmasını ta» okund ül DA duktan area mazmn ve peöddetmumiliğinin iddianamesi kendi” lerine cz bm lr bime anin iz edilmediğini ı kendilerine tebliğ edilmesi timi ii söyledi. “Diğer taraftan gerek B: Hikmet Mü. a Ve gerekse vekilleri, Yine. Afrodit ie vası etrafındaki neşriyattan. mütevel. aleyhlerine asliye altıncı ceza mahke- islemiye geldim. Fakat bunun herkesin düşünmeli!» »sİni biraz daha yükseltirken ilâve etti: verdiler. Kapıdan ayakkabılarım boyanmış mangalda istan lostra salonunun Ihtiyar sahibi ile söyledikten sonra susar gibi oldu, #orin söyletiyersunuz, dedi, işte ben Ahmedden bana olan Iki lira borcunu yanında söylemek doğru mudur. Onun Şevket Rado gününe bırakılmış davaları olduğunu bildirmesine. göre, caza muhakeme leri usulü kanununun 230 uncu mad: desi hükmü göz önünde bulundu. yulmak suretile bu davanın diğer dava- | Ya tevhidine muvafakat edilip edilme. İ in asliye altinci ceza i iminden sorularak cevabın mahke. | meye bildirilmesi için müddeiumümiliğe | müzekkere yanlmanna karar vererek e martın on birinci gününe nraktı, Tan gazetesinin muhakemesi Tan gazetesinde intişar eden «İleri ve geri zihhiyetler». setlevhalı ve Sabiha Zekeriya imzalı yanda müddeiumuml kasdedilerek tecavüz ve tahkirde bulunul- duğu; tesir mahiyetinde neşriyat yapıl- dik iddinsile açılan davaya dün yadin- civasliye ceza' miahleemesinde bakilmış- tr. Sorguya çekilen bayan Sebihm Ze- keriya «Bu yanda Afroditin misal olarak gösterildiğini,' mahkeme kararın» — tbsir edecek mahiyette bir şey yazmadığını ve.kimseyi kandetmediğini>. * söylemiş, gazetenin neşriyat müdürü B. Halil Lât fi'de ayni sözlere iştirak etmiştir. Mahkeme o müddeiumuminin İsteği veçhile, bu davanın yine Afrodit davası münasebetile Tan“ gazetesi aleyhine açı” lan diğer davalarla birleştirilmesine ka- rsr vererek muhakemeyi başka güne ta- lie etti, Son Telgrafın muhakemesi Son Telgraf gazetesinde muhtelif ta- İe intişar eden Çerçeve sütür nunda #Rapor» ve eKelepçer | serlev- halı ve B. Necip Fazıl Kımaküirek imzalı yazılarda müddeismumi nleyhine müp- mesinde açılmış alti dava daha bulun | hem bi di i in b mİ LAM em . zan davet rape mler iz esini istediler, iddinsile merkür gazetenin sahip ve neş- ke İdin makamının talebi veçhile'mah: | rivar müdürü B. Etem İzzet ve muher «ms, bu davu ceza usulü muhakemeleri | rir B: Necip Fazıl Kısakürek aleyhlerine ununun 334 üncü maddesinde yazılı Çlduğu şekilde" açılmış: olmnyıp, “davacı nyal İbrahim Hakkının, istide ile ypüracaat cimek suretile müöddelumumi- tahrik ve dava âmme hakları mamı- MA açılmış olup, buşekil davalarda da- Yarının talebini mutazammın östidenm Maznuna tebliğine mahal olmadığına ve ancak. mazmun, yine -matbunt'dugların- dan dolayı altıncı ceza mahkemesinde aleyhine açılmış ve martın 13 üne acılan davalara dün yedinci asliye ceza mahkemesinde bakı! ir, B, Etem İzzet mahkemede «Afrodit davasile alâkadar olan bu yazının müd- deiurmumt ile alâkası ol yazıda müddeiumuminin değil, Afrodit hakkın- da neşredilen bir takım broşürlerin kas- dedildiğini söylemiştir. Ankarada bulunduğu anlaşılan B. Ne- cip Fazıl tebligat yapılması için muhakeme başka güne bırakılmıştır, Erciyeş hersene 50 - 100 santim kadar küçülür Son zelzele münasebetile ortaya çıkan mânasız şayialar he şam o eğil veğ Yukarıda Erciyeşin tepesi, aşağıda son zelzelede duvarları çatlıyan Develi hükümet konağı ve Erciyi eş, düvi çatlıyan Develi ortackulu, Başköy istasyonu ve Erciyes Kayseri (Akşam) — Son Kayseri | melzelesi, bilhassa bü zelzelede esk: hir volkan olan Erciyeş dağının tepesin- deki üç tane sivriliğin bu zelzelede yı- kılarak görünmez oluşu bazı kimse- | lerde «Acaba Erciyeş indifa mı ede- | cek9ı, şüphesini uyandırmıştı. | Bon gelen İstanbul gazetelerinden biri bu noktaya temas ediyor, Anlaşıl- | yor ki, «Erciyeş indifa mi edecek?» suali “benim zannettiğim gibi mevzii olarak kalmamış. Hattâ dün Kayseride heyecanlı bir haber dolaştı: — Erelyeşin tepesinden duman çılkı- yorl Pilhakika, sant 12 ile | arasında Er- çiyeşin tepesinde bir takım dumanlar görünüyordu. Fakat bu, ya ısınan ha- vala tesirile tebehhür eden sular, veya Erciyeşin tepesinde eksik olmı- yan bulutlardan ibaretti. İşte bu ufak tabif hâdise bam vehim | H Insanlara Erciyeşi sestiz sedasız İn- | Ülin ettirmek içiri kâfi geldi. Bulutları | İndifa dumanı zannedecek kudar ve himil #nsdnlar; bu vehim tesiri ile ha- İ kikati göremiyorlar, Halbuki, son Kay- | #eri zelselesinin Ersincan zelzelesinin tâli tesirleri olmamakla beraber, vol- | kanik olmayıp, tektanik başka bir mer-| keze ait bir zelzele olduğu hakkında İstanbul rasathanesinin verdiği iza hat böyle bir telâşa mahal birakma yan teminattır. Bu şelzelede, filhakikn Erciyeşin te- pesindeki birkaç sivrilik kaybolmakla beraber, cenup eteklerinde de bazı he yelanlar olmuştur. Bunu Erciyeş için tabit görmelidir. Zira Erciyeşe çıkan- lar pek güzel bilirler ki, bu dağ görü- nüşündeki azamete mukabil sağlam kayalardan teşekkül etmiş olmayıp, lavların sathına çıkan köpüklerden müteşekkildir, Zaman ve hava tesiratı ile çürümüş olan bu köpükler yumu- şâk ve akıcı bir mayi halindedirler. Üzerinde yilrünürken, ufak bir taş at- hınca bu taşın darbesi teşirile, hattâ, buraya gidenlerin dağinra bağırdıkla rı zaman sesin tesiri ile çürük bir hak de bulunan bu.lâv köpükleri aşağılara doğru döklilmekte ve akmaktadır. Çığ hasıl edecek halde bulunan kar taba kalan kadar insicamsız bulunan bu | çürük lâv köpükleri, zirveye. yakın | yerlerinde yazın eriyen karların tesiri ile bile mütemadiyen döküldükleri için daimi bir uğultu duyulur. Butt içindir ki hâlen rakımı 3916 metr» olan bu dağ muhakkak ki her sme Takımından 50-100 santim kaybetriek- tedir. İşte,“bu sebeplerledir ki, bir zelzele- nin bu dağ üzerinde bazı heyelan'ar hık Hacimleri de muazzam Erciyeş da- ma nisbetle devede kulak tabirinden daha küçük kalacağı içindir ki, her. hangi birindife tehlikesi mevzuu bah- setmek, pireyi dere yapmak olur. Şu muhakkaktır ki, bu heyelanlar zelze- lenin sebebi değil, neticesidir. Gerçi, Erciyöş'dağı eskiden bir wol- kanmış, Kayseri müzesindeki bazı es- ki paralarda bu dağı indifa halinde gösteren resimlere tesadüf edilmesi de bu, volkanın kablettarih zamanlarda mevcudiyetini gösterir. Fakat artık bu volkan tabi! ömrünü ikmal etmiş, Erciyeş bir genç dağ olmuştur. 6000 senedenberi vakur ve ciddi olan hiçbir taşkınlık yapmayan Erciyeş da- ğına, Erciyeş volkanı demek, orta yaş- li bir adama çocukluk immat etmeye benzer. Sandık içinde bulundu Aranmakta olan bir suçlu yakalandı Türkiya Oümmhuriyeti ecir İner e gahsiyetini tahkir etmek Suç! maz» Mun Hulüsi adında biri dün fkinel ağır ora mahkemesinde sorguya iğee tav- kif edilmiştir. İddiaya nazaran, evvales avukatlık yaptığı anlaşılan o Hülüsi bak- kında adliyenin manavl şahsiyetini sabir #uçundan dolayı bundan bir müddet evvel Kanün! takibata girişiimiş ve mazmun or- tadan kaybalmüştür. Yapılan takibat ne- tiöesinde ikinci sorgu b tarafından Hulüsi hazkında tevkif kararı kesilmiş de kendisi bulünamamiştır. Müddelumumllik ve sâbula tarafından yapılan sıkı tahkikat neticesinde mazmu- nun bir müdde: Ankarada kaldıktan son- ra İstanbula geldiği anlaşılmış ve burada Şişi oivarında Nezihe adında bir kadının evinde bulunduğu tesbit edilmiştir. Bunun | iddiaya nasaran övda bir sandık içinde saklanmış olarak | bulunmuş ve yakelanup adiiyeye verilmiş” tir. : Dün ikinci ağır ceza mahkemesinde Hu- Yüsl Öngölün sorgusu yapılmış ve tevkif. | ne Karar verilerek tevkifhansye gönderii- miştir. taraftarı, maanun Hulüsiyi evinde sklamaklan mamun Mezha hakkında da | evrak tarz olunarak Beyoğlu sulh öp- | za mahkemesine verilmiştir. İ Piyangonun son keşidesinde kazanan bir talihli l Aydın (Akşam) — Mill piyangonun | bt defaki keşidesinde 100 bin liralik büyük ikramiye düşen biletin bir par- çasını kazananlar şehrimizdedirler, Ta- id $ İZ j Mihliler tersi Müslim ve Cerifl kardeş- L Tükel lerdir. Bileti Hilmi şesinden almışlardır, 'in Güler ki- MESİ, » Hele TepeğaşiGaki YİYMYrU ua ii in gelişi tiyatro | GÜNÜN ANSİKLOPEDİSİ Fatih devrinde İstanbulda tesis edilen lik Türk mahalleleri Vakıflar umum müdürlüğü muğ, bu buritada o devrin bütün bina ve mahalleleri tesbit odilmiş ve bunlar hak- kinda çok şuyanı dikkat malimat Dâve odil- miştir. Bu eserden, İstanbulda tesis olu- nan ik Türk mahalleleri listesini aşağıya pakladiyoruz. En eski Türk mahalleleri harf #iraalle şunlardır. Acemoğlu, Akşemsaddin, Alifakin, Altı- mermer, Avotbey, Ayasofya, Ayurelahama, | Arebler mahalleleri. | Balabalanağa, Balat, Balıkpazarı, Bus» | hane mahalleleri. Canahel kilimsi, Cankurtaran mahalleler ri. Çakırağa, mahalissi (Mahmudpaşa mahal tesi). Denizaptal, Dikilikaş mahalleleri, Edimekapısı, Edirneli Yahudiler, Elvan» Oğlu, Bminsinan mahalleleri, Fonerkapısı, Kulelcedid, Kalenderhane, Karakadı, Kıs- taşı, Köşakhacı, Kumkapı, Küngozkapum mahallesi, Mollaaşkı, Mollagrani, Mollahdsrev, Mu- radpaşa mahalleleri. Nişancıpaşa hamamı sahailesi, Odunlcapın, Oryukapısı mahalleleri. Patrik Ulanğa, Unkapanı, Usunyusut mahallele- TL Üskübi ve Üstad Iyaz mahalleleri, Yavaşşaşshin, Yedikule, Yemişkapanı, Yenicami mahalleleri, Zeyrek, Zindankapı mahalleleri. | gballelerin yerleri tesbit. sarimiştir. ÖLÜM Türk okutma kurumu ve idare mecli- si azasından mülga Posta Telgraf Neza- Teti telgraf umuru müdüriyetinden mü- tekait bay Fund Aral vefat etmiştir. Darüşgelakaya uzun seneler saçtığı irfan ve fazilet nürundan tenevvür eden vicdanların kendilerine karşı son hür mist ve vazifeyi yapacakları şüphesizdir. Cenazesi yarınki Pazar günü Rumelihi- | sarından kaldırılarak Fatih camiinde le zamanı namazı kılındıktan sonra dirnekapısındaki o Şehtiliğe defnoluna- caktır. Kurum, en derin bir mes ile bu haberi bütün azaları ile Dartiygefaka mezunla” rına ve faziletini tekdir edenlere bildi- Tir. Nö:::“--4 zaiiyet ve Chlorose a e mlm ip elk işi. SIROP DESCHLENS, PARIS | a SEE A A,

Bu sayıdan diğer sayfalar: