17 Mart 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4

17 Mart 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“Londra, 16 (AA) — Evel- gece Avam kamarasında ava bütçesi hakkında yap- lan müzakereler amele fırkası- İhin 119 reye karşı reddi ve ükümet tarafından tevdi olu- lan takririn 9ü reye karşı 210 y ile kabulü suretile bitama rmiştir. — Amele firkasına — mensup buslardar B. Montaigu hü- ikümetin harici siyasetlini ve ilhassa bu siyasetin müstem- Ülekâta müteallik olan kısımla- gınt şiddetle takbih etmek su- tenkitlerine başlamış ve öyle demiştir: — Almanya müstemlekele- ne tekrar sahip olmak arzu- da bulünuyorsa muslihane hulül tabiyesini kabul edecek- * Almanya bu suretle İngilte- ge'yi bir emrivaki karşısında bulunduracaktır. — Liberallerden Sir Hugh Se- y ise hava kuvvetlerinin ar- tırılması siyasetini tasvip etmiş, fakat bombardıman tayyarele- Tinin tesir dairelerinin mahdud ol andan ve İııgiliı tayyare meydanlarının sise karşı mü- © cadele için kâfi derecede mü- “cehbez bulunmamasından do- layı endişe izhar etmiştir. Bu zat sabit tarassut balon- © larından bahsederek Fransa'da - bü nevi balonların sekiz bin metreye kadar çıkmakta ol- — duklarını. halbuki İngiltere'de bu balonların ancak - üçbin — metreye kadar çıkabildiklerini — Muhalazakârlardan — Velles, imparatorluk konferansının Av- rupa — ile -Amerika arasında kabili sevk balonlarla seferber - yapılması 'meselesini unutmı- yacağı ümidinde bulunduğunu söylemiştir. Amele partisinden Mather bunun üzerine şöyle bir karar — sureti tevdi etmiştir: Hava harbinin gizli tehdi- /— dinin medeniyet için arzet- — mekte olduğu tehlike dolayı- / sile Avam kamarası askeri kara ve deniz tayyarelerinin ilgası ve sivil tayyarelerin bey- - melmilel bir kontrola tâbi tu- — tulması - için hemen devamlı mesai sarfına girişilmesini ta- — beder. — Sir Phlip Sasson buna ce- vererek, İngiltere hüküme- tinin bir silâhları bırakma — könferansının toplanmağa da- - vet edilmesini teklif etmiş ilk devlet olduğunu söylemiştir. j K? İ-ss Ubana yaklaşınız ve beni din- | deyiniz!. |. İkinci büro müdür muavini binbaşı Detro, yüzbaşıya ya- %uıle Uzun uzadıya izahat ş i ve sustuktan sonra: D — Anlaşıldı mı? * Dedi. — — Evet binbaşım!. C — Pekâlk.. © İki zabit ayni zamanda aya- ;;jı kalktılar; binbaşı Detro: Dsz Hemen ikametgâhınıza — dönül ve sivil - giyininiz; ;?!'yıdıı_lmı bulva- tillâ'nınDefinesi Tarihe müstenid zabıta romanı ŞAo Nakleden : !".ğ Bcnlı'ııt!u 'İe partisind n B. Montaigo, hüküme- in harici siyasetini şiddetle takbih etti Sivil tayyareciliğin beynel- milel bir hale getirilmesinin arzetmekte olduğu müşkülâtı gösteren hava işleri nazırı bil- hassa büyük Britanya impara- torluğunun büyük münakalat yollarımın İngiltere tarafından kontrol edilmesine nihayet ver- miş olacağını ve bunun Frânsa ile İtalya'nın müstemlekelerile aralarındaki yollarda tatbik edileceğini beyan etmiştir. Yukarıda söylendiği gibi, Mother takriri teddedilmiştir. Londra, 16 (A. A) — Dün Avam kamarasının öğleden sonraki - toplantısında İşçi ve liberal partilerine nensub mu- halif meb'uslar - İtalya'nın İs- panyol asilerine yardımı mes- elesini uzun uzadıya mevzu- bahs etmişlerdir. İşçi partisine mensub meb- uslardan B. Fletcher ile Miss Üikson asilerle yanyana çar- pışan İtalyan'ların miktarının 100,000 kişi olduğunu söyle- mişlerdir. Lord Granbourne İngiliz hü- kümetinin herhangi bir dev- letin ademi müdahale itilâhına tecavüz ettiğine dair malümatı olmadığı hakkında B. Eden tarafından yapılan — beyanatı hatırlatmış ve tâli ademi mü- dahale komitesinin şimdiki İs- panya'daki ecnebi gönllülerin geri çağırılması — meselesile meşgul olduğunu söylemiştir. Cebelüttarık boğazına Al- man bataryaları yerleştirildiği hakkındaki iddinya. karşı Lard civarına birkaç batarya yerleş- tirmiş - olduklarını fakat bu bataryaların Alman - topların- dan müteşekkil olduğuna dair kat'i malümat mevcud olma- dığını bildirmiştir. Centarnin garbinde tahki mat yapıldığı hakkında da malümat yoktur. Fakat meb'us Rathbone bu - gibi tahkikatın Hindistan yolu için bir tehlike teşkil ettiği noktasında ısrar etmiştir. Bu hususta — İntelli- gence Service vasıtasile ma- lümat alınmış olması lâzım- geleceğini — söyliyen — liberal meb'uslardan Sir Peroy Harris hararetle alkışlanmıştır. Lord Granbourne hükümetin bilfül malümat almakta oldu- gunu, fakat Avam kamarası- nın da vaziyetin normal oldu- ğunu anlaması lâzimgeldiğini beyan ederek ekseriyetin al- kışları arasında - sozlerini bi- tirmiştir. Öberten'in nezdine gidiniz. İsminizi az — evvel madam Oberten'e bildirmiştim. — Siz mezun — mühendis — Arman d'Ojiye'siniz. Madmazel Diyan Oberten'in değil, yeni ismile Blanden Dübua'nın, yani hu- süsi dak!'onuzun — arkadaşı olacaksınız. Dedi, ..U Arman d'Ojiye Arago bul- varında 17 numarada madam M ANADÖLÜ Varn kamarasındauzun Fransızistikrazı © “müzakereler oldu — Başı T inci,sayfada — göstermektedir. —Hosablarım Vcan- sızların dahili tefrikalarına istinad ettirmek itiyadında ölan bir Kısin ecnebi mahfellerine 'bu texahürat ibrete değer bir dera teşkil 'eder. Dabhili siyaset itibarile mühim- dir, çünkü — bilhassa tiümümi harb sonundanberi Frdnsa'da sol cenaha müstenid — hükümetler kısa — kısa tecrübelerden #önra hep para müş- külâtı kargranda — mevkilerini ya rakiblerine — veyahad — rakiblerinin oyumcuğı olan millt irttihad hükü- metlerine — terketmek — zaruretinde kalırlardı. 1924 de iktidar mevki- iode bulunau Heriyo kabinesi sağ cenahın böyle bir para manevrasila yıkilanştı. 1928 de ayni hüdise ulak tefek farklarla âynen tekerrür etmişti ve nihayet 1932 de gene tol cenah hökümeti kökünü — para dalaverelerinden alan wvralarla mevkiini Laval kabi e terket- mek zaruretinde kalınştı. Fransa'da servet daima muha- fazakâr kalan, içtimat ıslahatı ken- di aleyhinde bir bareket gibi kar- şılıyan — büyük — burjuva —samıfimın elindedir. Fransa'da siyasi ve dahili teşkilât itibarile serveti elinde tu- tan snıf memleketin mukaddera- tına hâkim olduğu için #ol cenah partileri bilhassa umumi harbden- beri kabil değil iktidar mevk iiade uaun bir müddet kalamıyorlar, hep burjuvaların — para — manevralarile başgösteren mali buhranlar karşı- sanda iskambil kâğıdları gibi yıkı- hb gidiyorlardı. Radikal — sosyalistlerden — başlı- yarak komünistlere kadar — uzanan bir sol cenah halk ekxeriyetine is- tinad eden şimdiki Leon Blum, kabinesinin en zayıf tarafı da işte bu mali cebhe idi. Kabinenin baş- ladığı içümat islahat, burjuvaların menafiini açıktan açığa ihlâl ede- cek bir ocereyan aldığı dakikada bunların harekete geçeceklerinden ve Kransız kabinesini parasızlık 12- tızarı ile yere sereceklerinden kor: kaluyordu. Nitekim #on günlerde bu cereyan başlamıştı bile,. Serma- ye Fransa'dan çekiliyor, büdçe aç niden yeniye bir sukut emaresi gösteriyorda, Bunun neticesi ancak bir mali ve onu takiben de bir siyasi buhran - olabilirdi. Fakat ya- kın hâdiselerden kâfi —miktarda ders almış ve gözlerini dört açmış olan Bay Leon Blum tam zamamın: da harekete geçti. Altımn memle- ket dahilinde — serbest tedavülüne müsaade etmek, Fransız bankasının faiz ibresini —ayarlamak — suretile sermayenin harice akın yapmasına mani olduğu gibi birdenbire büdçe- de geniş tasarruflara katlanarak müvazene — ihtimalinin — teessüsüne imkân hazırladı. Buiki oezri hare- ketle memlekette itimad hissini uyandırdıktan sonra da Fransız'la- ma en nazik taralfı olan milli mü- dafaa meselesini terazinin kefesine koyarak — dahili istikraz teklifini ortaya attı. Bu vaziyetten sonra neticenin bu şekilde tecelli edeceğinden şüp- he edilemezdi. Fransa'de ol cenah partileri umumt burbdenberi ilk defa olarak muarızlarının mali sahadaki hücum- larını muval fakayetle —püskürttüler ve memleketi idare ve müdalaa vermiş ve gitmişti. Arman, beyaz saçlı, kibar bir kadınla karşılaştı. Bu ka- dının yüzünde azim ve irade izleri vardı. Madam Oberten Arman'a: — Bir mühendis olduğunu- zu biliyorum, mösyö. Benimle ve kızım Diyan'la birlikte kah- vealtı — yaj sınız. Yemek yerken de bazı meseleleri gö- rüşeceğiz. Bundan sonra üçü: müz de biribirimizden ayrılırız. Siz gara yalnız gidecek ve demir parmaklık önünde bex- liyeceksiniz; kızım da bir çey- rek saat sonra size mülâki olacaktır ve o andan itibaren madmazel Blanden Dübua olacaktır. Binbaşı Detro tara- Oberten'in nezdine girmesin- den az evvel, bir zabıta me- muru büyük bir zarhı ııııılıııl fından intihap — edildiğinize göre kızımı size emniyette tereddüd — etmiyorum. Size; ÇY v DünMad rid civarın KA sid detli bir top düellosu oldu Kontrol için müşterek bir büdç;îyapılacaktır. Ko- mite, dün de toplanarak tedkikatta büluridu S7 Madrid'den bir görünüş Salamanka, 16 (Radyo) — Asi tayyareler Madrid üzerinde uçmuşlar ve milis avcı tayya- relerinin. hücuma — geçmeleri üzerine, tayyareler bir iki bom- baattıktan sonra dönmüşlerdir. Küçük bir hava müsademe- sinde milislerin iki tayyaresi dişürülmüşlür. Madrid civarında milislerle asiler arasında şiddetli bir topçu düellosu devam etmek- tedir. Milislerin Jamara'da asile- rin yeni mevzilerine yaptıkları taarruz iki saatlik bir harpten sonra püskürltülmüştür. Londra, 16 (Radyo) — Hol- landa'lı Vis Amiral Vandül İspanya sahillerini kontrol şefi Költer M Tonviye ve ds: veç'li Miralay Lüdülen ademi müdahale komitesi reisi Lord Pelçut tarafından kabul edil- mişlerdir. Bu iki ecnebi bahriye âmiri, adzmi müdahale momitesinde kontrol işlerinde hazır buluna- caklardır. Bahriye yüzbaşısı Makdonald, Lizbon'da kontrol şefi sıfatile vazifesine başla- mıştır. Londra, 16 (Radyo) — Ade- mi müdahale komitesi tâli eks- Perler heyeti, İspınyı kontro- lanun mali kısmını tetkikle iştigal etmiştir. Beynelmilel kontrol için bir Bi e eti ai etimek için icabında para bulmak: tan da âciz kalmıyacaklarını mu- hasımlarına isbat ederek siyasi sa. hadaki azaferlerini mali muvaf fa- kıyetlerle tetviç etmiş oldular. Franta'da demokrasi rejiminin atisi itibarile bu noktanın hayati bir ehemmiyet ve kıymeti vardır. Hamdi Nüzhet Çançar oğluma olan emniyetim dere- cesinde emniyetim vardır! Dedi. Bu ihtiyar, beyaz saçlı ka- dının çok güzel olan siyah gözleri, Arman'ın gözlerine dikildi. Bu gözler, kadının sözlerini, genç zabitin dima- ğgına hakketmeğe çalışıyordu, sanki... Arman, ayağa kalktı; ma- dam Oberten'in elini - tuttu, hürmet ve muhabbetle öptü, sonra: ; — Madam, dedi, binbaşı- mın intihabına lâyık — olduğu- mu göstereceğim. — Buna ben de oğlum.. Ve sesini değiştirerek: — Hemen bitişik salona geçelim. Yemek hazırdır. ve eminim müşterek büro tesis edilecek- tir. Bu hususta komiteye veril- mekfüzere bir lâyiha hazırlan- mıştır. Bu lâyihada İspanya'da bu: lunan cenebi gönüllülerin geri çekilmesi mevzubahs edilmiştir. Salamanka, 16 (Radyo) — Franko'nun bir tebliğinde de- niliyor ki: Jarama'da vaki bir müsa- demede iki Sovyet hücum arabası iğtinam edilmiştir. Kardo cephesinde Elfaras- boş mevküni işgal ettik, bir batarya da tahrip edilmiştir. Milislerin zayiatı pek çoktur. Barselon, 16 (Radyo)— Bu sabah, beş asi tayyare Barse- lon üzerinde uçarak şehrin f:i.'ıı_â::nn birkac bomba atmış: zib eden Salamanka tebliğine: cevab olarak — Zatdyo'ile uzun bir nota neşfetmiştir. Bu no- tada ezcümle şöyle denilmek- tedir. Aği umümi karargâhı yalan üstüne- yalan söylemekle İs- panya , toprâklarının ecnebi orduları tarâfından çiğnendi- ğini Avrupadan — saklamak istiyor. Asiler Guadalajara cebhesin- deki ilk muvaflakıyetlerini bir« birdenbire — ortaya çıkarılan motörleştirilmiş beş İtalyan fırkasına borçludurlar. Bu taarruza ne bir gönüllü ne de bir Fas'lı iştirak etti. Buna rağmen taarruz Crihue- ga'da durdurulmuştur. Ve bun- dan sonra milisler muvaffakı- yetli bir mukabil taarruz yap- mışlardır. İtalyan kıtalarının geri püskür- tüldükleri hükümet tayyarelerinin müşahedesi ve Trijuegue ka- sabasının zaptı ile teeyyüt et- miştir. Asiler bu kasabanın zaptını tekzib etmişlerse de hâdiseyi fotoğraflar. ve kasabanın mah- zenlerine iltica eden İtalyan esirlerinin beyanatile teyit et- mek gayet kölaydır. Galata'da Müthiş bir cinayet İstanbul, 16 (Hususi muha- birimiznen ) — Galata'da bir rakı solrası başında müdhiş Bombalardan liman açığında | bir cinayet olmuştur. Katil bulunan bir yelkenli batmıştır. Bazı bombalar da harb sefi- nelerinin civarına düşmüştür. 4 maktul ve 13 yaralıdan başka zarar yoktur. Meksiko, 16 (A.A) — Rei- sicumhur Cardenas Meksika- nın İspanya'da hükümetçilere silâh ve mühimmat vermekte devam edeceğini söylemiş ve demiştir. ki: — Dünyanın herhangi bir yerinde olursa olsun meşru bir şekilde teessüs etmiş olan hükümetlere yardım etmek hü- kümetin borcudur ve her meş- ru hükümet mümasil ahvalde Meksika'dan yardım görece- ğine emin olabilirler Madrid, 15 (A.A) — Er- kanı harbiye Gnadalajara cep- hesinde hükümet kuvvetleri tarafından yapılan — mukabil taarruzun muvaflakıyetini tek- tedir. Dedi. Yüzbaşı d'Ojiye, bitişik sa- lona geçerken, binbaşı Det- | ro'nun madmazel — Öberten hakkında — söylemiş — olduğu sözleri hâlâ duyuyor gibi idi! Kütüphane vazifesini gören küçük bir salondan — sonra, geniş, ziyadar, temiz ve hüs- nü tabiatla hazırlanmış bir salona geçtiler. Genç yüzbaşı, salonda kar- şılaştığı genç kızın madmazel Oberten olduğunu - takdirde gecikmedi. Mühim ve esrarlı bir iş üzerinde gayri muayyen bir müddet kendisine arka- daşlık edecek olan bu genç kızı dikkatle tedkik — etti. — İri değildi; ufak telfek te sayıla- mazdı. Kalınca ve ateş gibi kızım bizi orada - beklemek- | kırmızı dudakları, koyu, derin ı Erzincan'lı Ömer, öldürülen de hemşerisi -Abdullah'tır. Dün gece Ömer, hemşerisi Abdul- lah'ı rakı içmek için davet etmişti. Rakı sofrasında içki içtikten ve Abdullah'ı fazla sarhoş ettikten sonra boynuna kemend atarak boğmuş, öldür- müştür. Abdullah, bundan evel Ömer'in kardeşini Erzincan'da öldürmüş ve bundan dolayı ağır hapse mahküm olmuştu. Mahkümiyet müddetini ikmal ederek hapishaneden çıkan Abdullah İstanbul'a gelmişti. Ömer, öldürülen kardeşinin intikamını almak için onu ta- kibederek İstanbul'a gelmiş ve nihayet tertib ettiği içki sof- rasında evelden - hazırladığı yağlı iple Abdullah'ı boğ- müştur. Bu tüyler ürpertici cinayeti işliyen Ömer zabıtaca yakalanmıştır. gözleri, bu kızın iradesindeki kuvveti kâfi derecede - ifade ediyordu. Azesanin da - çelik kadar sağlam olduğuna şüphe yoktu. Yüzünün rengi beyaz, mat beyaz idi. Bu kıza ne güzel, ne de çirkin denemer- di. Bu kız öyle bir kızdı ki, sevip te kendisini sevdiremi- yenler için “Vay haline!. demek mutlaka lâzımdı. Diyan, elini genç zabite uzattı ve gülümsedi; fakat bu gülümsemede ihtirazi şekiller galipti. Maamafih, siyah göz- lerini Ojiye'ye dikti ve yavaş bir sesle: — Mösyö -dedi: —sizi” ilk görüşte takdire lâyık buldum; ümid ederim ki benim size refakatim, tahammül edilmez bir yük olmiyacaktır. — Sonu Var — '_-l 'a

Bu sayıdan diğer sayfalar: