16 Şubat 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

16 Şubat 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

r İÇ SAHİFELERDE 3 üncüde: Edebiyat Peyami Safa 4 üncüde: Hikâye: Bulunmuş para Hamdi Varoğlu 5 incide : Mısırda Cumhuriyet Kandemir Spiker Emel Gazimihal intıbalannı anlatıyor. Salâhaddin Güng'ör u m h ur iyet .nH tSTANBUL C A G A L O G L D 4941 Teleraf *e melrtub adresl: Cumburlyet, btanbnl Posta mıtusu: tstanbul No 248 Telefon: Basmuharrlı ve evt: 22368 TaHrlı beyeU: 24298. tdare ve matbaa msnu 24299 24290 1P 193Ö Cumhı^riyet Almanağı Her kitabcıda arayınız. 16 190Ö Vatandaşların sigorta hakları teminat altına alınıyor Başvekil çok mühim beyanatta bulundu Kanuna konulan esaslar Celâl Bayar efkârı umumiyenin dikkatini yeni sigorta kanunu ve esbabı mucibe lâyihaları üzerine çekerek divor ki «Arzıı edenler Vekâleti de tenvîr edebilirler» Kabinede tadilât yapıldı, Dahiliye Nezareti ile Emniyet Müdürlüğüne Hitler'in taraftarları getirildi Avusturya nihayet Hitler'e boyun eğdi! Almanyanın verdiği mühlet bugün sona eriyor J Türkiye ne antikomünist, ne de antıfasist değildir Avrupanın bu içinden çıkılmaz müşkül anlarında kendi rejimimizle nekadar iftihar etsek yeridir. Kemalizm, hiç bir rejime karşı cephe almağa lüzum görmiyecek kadar kuvvetli bulunuyor. ünkü gazetelerde Anadolu Ajansmın bir teblıği vardı. \ Türkiye, İran ve Irak devletleri arasında antikomıntern bir pakt imzalanacağına dair dışarı memleketlerde dolaşan bazı şayiaları tekzib ediyordu. Bu tebliğ, harıcî siyasetimizin ana hatlarını iyi bilen, fakat dünyanın sinirli vaziyetinı yakından takib etmiyen bir okuyucuyu hayrete düşürebilir. Nasıl olur da Türkiye gibî realist politikasını bütün dünyanın gördüğü ve tecrübe ettıği bir memleket hakkmda hâlâ bazı membalar böyle dedikodular icadına cesaret edebilirler? Gıbi bir sual ak.la geîebilir. Yazık ki Avrupanın geçirmekte olduğu asabî buhran en umulmaz iddiaların ortaya atjlmasını tabiî gösterecek kadar ilerlemiş bir halde bulunuyor. Hakikatlerı seçememek, hayalleri varlık zannetmek bu asabî buhranın hergün önümüze serilen tezahürlerıdır. İdeolojık çarpışmalar, mıllî menfaatler, şahsî ve hususî prestij meseleleri, hepsi arabsaçı gibi birbirine karışmış bir vaziyette cemıyetleri kemirmektedır. Bu arada gözleri kararanlar şunu veya bunu kendi taraflanna çekerek her ihtimale karşı mümkün olduğu kadar kuvvetlenmeğe çalışmayı ıhmal etmiyorlar. İs bu kadar kızışmca Türkiye nasıl unutulur? Dünün hasta adamı dedikleri bizler bugün dünya siyasetinde birınci sınıf rol oynıyan bir kuvvetiz. Herhangi bir Avrupa boğuşmasmda şu veya bu tarafı tercih etmemiz netice üzerine kuvvetle tesir edebilir. Bu itıbarla, herşeyden önce Türk milletinin yüksek menfaatlerini korumakla mükellef olan Cumhuriyet hükumeti ilk gündenberi daima realist bir haricî siyaset takib etmiştir. Hususî temayüllerin sevkile herhangî bir bloka katılacağımızı düşünmek Kemalıst Türkiyeyi tanımamak demektir. Biz anlikomintern pakta giremeyiz. Milliyetçi olan Türkiye, prensip olarak kendi memleketinde komünizmin aleyhindedir. Bunu herkes bilir. İlk olarak Rusya ile akdettiğimiz 16 mart 1921 muahedesınde de Türkiyenin milliyetçiliği tasrih edılmiş ve Rusya ile Türkiyenin karşıLklı iç rejimlerine karışmamalan taahhüd olunmustur. Milliyetçi Türkiyenin prensip olarak kendi memleketinde komünizm fikrinin yerleşmesine müsaade etmemesi Rusya ile dostluğumuza mâni olmamıştır. Antikomünist ve antikomîntern diye son zamanlarda bazı devletler arası münasebetlerinde yer bulan tabirler siyasî bir düsmanhk fikrile antirus manasına kullanılmaktadır. Doğduğu gündenberi Sovyet Rusya ile dost geçinen genc Türkiyenin böyle bir siyasete alet olabileceğini düşünmek çocukluk olur. Fakat.. Antirus manasında antikomünist değilsek karşımıza geçip de bize: O halde antıfasistsiniz! Demek de tuhaf olur. Bilinen birşeyi tekrar kabilinden olsa da açık söyleriz ki biz faşist değıliz. Biz fasist olmaya lüzum görmiyecek kadar milliyetperveriz. Ve biz milliyetperverlirjimizi cild cild kitablarla, nazariyelerle Mussoliniden cevab bile alamıyan Schuschnig Hitler'in tazyikma mukavemet imkânı bulamadı, Mareşal Goering, yakında Viyanayı ziyaret edecek Sigorta sirhetleri hükumetin mıırakabesi altına alınacak ve her biri 75 veya 100 bin lirahk garanti göstermeğe mecbıır tutulacak J Ankara 15 Başvekil Celâl Ba yar bugün Anadolu Ajansı muha birlerinden birinı kabul ederek aşağıdaki beyanatta bulunmuşlardır: < ? Feniks dö Viyen ve onunla bera• ber Türkiye Mıllî Sigorta şirketinin muamelelerıni tatil etmeleri üzerine sigortalıların uğradıkları mühım zararlardan korunmalan için alınan tedbirleri ve ati için düşündüklerimı Ajans vasıtasile ef kân umumiyeye arzetmiştim. Bu meyanda altı numara ile neşretmiş olduğunuz bir fıkra vardır ki aynen şudur: «Memleketimizdeki sigorta endüstrisi hakkında mevcud kanunî ve nizamî hükümler on senelik tecrübeye göre yeniden gözden geçirilmiştir. Mıllî ihtiyaclann bize emrettiği şekilde müzeyyel ve yeni bir kanun projesi hazırlanmıştır. Proje Büyük Millet Meclisine arzolunmazdan evvel umumî bir anket mevzuu teşkil etmesi için gazetelerle neşredilecektir.» Işte sizi bu fıkra ile efkân umumiyeye karşı yapmış olduğum taahhüdü yerine getirmek için çağırdım. Size iki vesika tevdi ediyorum. Bunlardan birisi sigorta şirketlerinin teftiş ve murakabesi hakkında 1928 senesinde neşredılmiş olan 1149 Başvekilimiz Celâl Bayar sayılı kanuna bir zeyl olarak neşrolunacak yeni bir kanun projesidir. Diğeri bu kanun hakkında yazılmış olan esbabı mucibe lâyihasıdır. Cörüyorsunuz ki sigortalar hakkında nejredilmiş olan son kanun 1928 tarihli lArkast Sa. 8 sütun 5 fe] Yeni sigorta kanunile esbabı mucibe lâyihası 8 inci sahifemizdedir. Iktısad Vekili Egede tetkiklerini izah ediyor «Yeni kurulacak olan üç milyon lira sermayeli pamuk kurumunu nâzım bir kuvvet halinde piyasaya müdahale ettirmek kararmdayız» Izmir 15 (Telefonla) Iktısad Vekili Şakir Kesebir, şehrimizdeki tetkiklerine bugün de devam etmiştir. Vekil, oğleden sonra Hükumet konağına gelerek Vali Fazlı Güleçle birlikte Vekâlete merbut daireleri gezmiş, tetkikat yapmıştır. Bilâhare Kadifekaleye çıka rak şehrin imarı hakkında icab eden izahatı almıştır. Fuar ve Kültürpark üzerindeki BeVekil Şakir Kesebir İzmirde Basmahane lediye faaliyetini takistasyonundan çıkıyor dir eden §akir Kesebir, Karşıyakadaki Liman tersanesini Vekilin mühim beyanatı de gezmiş, öğleüzeri Liman idaresi taraIktısad Vekilimiz, hareketinden ev fından İzmirpalasta şerefine verilen zi vel gazetecilere beyanatta bulunmuş, [Arkası Sa. 9 sütun 1 de] yafette hazır bulunmuştur. ıııııııııııınıııııııııııtıı lllllll I IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHItmimiimil lllllllll değil, uğruna her zaman kurban olacağımız Anadolu yaylalarma akıttığımız temiz kanımızla ispat ettik. Evet, faşist değiliz. Fakat, nasıl ki antirus manasında antikomünist değilsek, gene öylece anti Alman veya anti İtalyan manasında da antifaşist değiliz. Üçüncü enternasyonal adamlan faşistliği bir kin ve husumet hedefi olarak gösterdıkleri zaman bütün partileri ve bütün devletleri komünizme doğru çekmek, sürüklemek için bir manevra plânı kurmuş oluyorlar. Bu plânın neticesi olarak bugün Fransadaki üçüncü cumhuriyet zayıflamış, müşkül vaziyetlere düşmüştür. Gene bu plânın neticesi olarak, Fransaya nazaran çok iptidaî bir memleket olan İspanyada bugün kan gövdeyi götürüyor. Avrupanın bu içinden çıkılmaz, müşkül anlarında kendi rejimimizle nekadar iftihar etsek yeridir. Kemalizm, hiçbir rejıme karşı cephc almağa lüzum görmiyecek kadar kuvvetli bulunuyor. Bunu bütün dünyaya haykırmak, Türk matbuatmın vazifesidir. NAD1R NADİ Bugü'nlerde Viyanada Avusturya Başvekilile görüşeceği söylenen Mareşal Goering'in Romada Mussolini ile beraber alınmış resimlerinden Londra 15 (Hususî) Viyanadan alınan son haberlere göre, hükumet kabinede tebeddülât yapmak hususunda M. Hitler tarafından yapılan tekliflerin müzakeresine başlamıştır. zun müzakerelerden sonra, Httler'in taraftan Seiss înguart Dahiliye Nezaretine, ve Schusch nigg'in adamı olan Skuble de emniyet müsteşarlığile Dahiliye Nazırının mua vinliğine getirilmişlerdir. Evvelce ayn ayrı idare edilmekte olan Dahiliye Bakanlığile emniyet îşi bir tek elde yani M. İguart'm elinde bulu nacaktır. Polis ve jandarma ile doğrudan doğraya teması muhafaza edecek olan Londra 15 emniyet müsteşan ve polis şefi Skubi, Londra bankalan Nazıra muavinlık edecektir. tarafından İtalyaya kredi açılması şayi M. Hitler'ip, Avusturyaya nasyonal sosyalistlerinin her türlü icraatlarına mü alarından bahseden dahaleden vazgeçmesinin bir neticesi de, Fmancial Nevvs dişimdiye kadar Alman nasyonal sosyalist yor ki: «Böyle bir mua partisinin Avusturyada rrrümessili addemeleye kat'iyyen dilen yüzbaşı Leopold'un .aynlrnası olacaktır, Söylendiğine göre Leopold Al taraftar değiliz. I[Arkasi Sa. 1 sütun 4 fel talya, verilecek bir istikrazın neticesi olarak vukua gelecek Kendi kendimizi tenkid: siyasî yaklaşmanın hayatiyeti hakkında kat'î garantıler vermediği takdirde, î Bort taraftan haykınyorlar: îkincî tabt!.. Yazıyor, ikinci tabıJ... talyaya bir istikrazBu *ikinci tabit sözü yüreklere daU da bulunmak bir ma heyecan serper. Acaba ne var? İşte deliliktir. Meseleyi Londra Maliyesinin kalbi olan City'de İngiliz Bankası dünya haritası gözünüzün önünde can ne derece fazla tetlanıyor. Günlerdir zaten kafamzı yor kik edersek, îtalyaya istikrazda bulun alıyor. En iyi ihtimalde, bu krediler, muş olan bütün meseleleri zihninizde mak kevfiyeti o derece antipatik bir hal [Arkası Sa 9 sütun 2 de] strahyorsunuz. Olur olmaz şeyler aklınıza geliyor. Memleketin bir tarafında bir felâket mi var? Yoksa beynelmilel sulh mu bozuldu? Almanya Avusturyayı ilhak mı etti? Yeni bir umumî harb nihayet patlak mı verdi? Ve bütün bu endişelerin zorile uya nan merakımzı siz de bir <ikinci tabı> alarak doğrusu kolayca izale ediyorsunuz: Üzüntünüz boşuna imiş. Yeryü Belgrad 15 (Husu » manya Başvekili Patrik zünde ve Türkiyemizde her şey yerli sî) Romanya kabineMiron, muhaliflerin yerinde ve normaldir. sile Kral Karol arasınşiddetli hücumları karGayriıhtiyarı, sizi, kısa da olsa, böy da ihtilâfları tetkik et şısında Krala istifasını le heyecanlandıran müvezzie, bangır mek üzere Romanya vermiştir. Patriğin büşurası yarın bangır feryadı kopardığından dolayt, yüksek yük nüfuzunu gözö Kralın riyasetinde topkızıyorsunuz. nünde tutan Kral Kalanacaktır. rol, Başvekilin istifasıFakat ona kızmaya hakkımız yok. O, nı reddetmiştir. Biri icraî, diğer istinihayet ekmek parasım çıkarmak için bağırmakta mazur görülebilir. Asıl kı şarî olmak üzere kabiAyni gazeteye göre, zacağınız kimseler bu tikinci tabı* ha nenin iki kısma ayrılakabine azaları arasın cağını, istişarî kısım rizırlıyanlar olmalıdır. da ciddî ihtilâflar başyasetine patrik Miro göstermistir. Bazı na Gazetecilikte <ikinci tabı* ancak fevzırlar korporatif bir kalâde ahvalde, haberler, gazetenin her n'un, icraî kısım riyaseidare kurulmasma, bir günkü basış saatine yetişemediği tak tine de M. Tatareskodirde, neşrolunur. îki günde bir *ikinci nun getirıleceğini bu Rumen Başvekil muavini ve kısım nazırlar ise de mokla t ı k rejime taraftabı* çıkarmak, nihayet halkın teces günku gazeteler yazı Harıciye Nazırı M. Tataresco tardırlar. süsünü uyandırmak, merakmı isüsmar yorlar. etmek demektir. Patrik istifa etti, kabul Paris 15 (Hususî) Romanya Kralı Ve bu tikinci tabı* feryadlan şehrin Karol, bugün Fransanm Bukreşjsefırini olunmadı tabiî hayatını bozuyor. Paris 15 (Hususi) Paris Soir gaze kabul ederek, uzun muddet gdr&şmdş tesinin Bukreş muhabirine göre, Ro, tür. [Arkası Sa. 9 sutun 1 dc] Istikraz ihtimalleri j suya düşmüş gibidir Londra italyaya itimad edemiyor Bir gazete: «Kat'î garanti olmadıkça İtalyaya istikrazda bulunmak deliliktir» diyor * İkinci tabı! Rumen kabinesinin ikiye aynlacağı söyleniyor Muhaliflerin şiddetli hücumlarına uğrıyan Başvekil Patrik Miron istifa etti, fakat kabul olunmadı

Bu sayıdan diğer sayfalar: