5 Haziran 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

5 Haziran 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

öüyükine BEYAZ PARKTA basin Radyo ve film okuyucularından bayan SAFİYE TOKAY'n iştira- kje SAZ ve CAZ. Kahve 18, bira şişesi 60, rakı DIKKAT: 11 Hazirandan itibaren her gün SAZ ve haftada dört gün CAZ dahi HABER — Aksam postası şise 75 kuruştur. Kadıköy Ikinei Sulh Hukuk Hâkimliğinden izce el konulan Gazi Osman paşa karısı Fat. nci Mehm et Efendi $. 38 No. lu köşk dahilindeki Ölen ve ter âkimliği ma Zatigü kiymetli e 985 Pazartesi günü aa ktır, Eşyanın çokluğu dolayısiyle satışa müteakip rde devam olunacak tr. Satılacak esya içersinde kuyruklu anosu ve kıymetli oda ti #n$ta takımları ve sair nadide eşya vardır. İ: Miye ait mezkür k köğkü gezmeleri ilân olunur, (3152) Denizbank Akay işletmesi Müdürlüğünden Istanbul - de satılacağından görmek istiyenlerin de yazılı günlerde t 14 den itibaren açık arttırma su- # kımları, halı, kıymetli levhalar, gteklilerin hazır bulunmaları ve ö. Yalova Arasında araba vapuru se'erleri 11 Haziran 938 tarihinden Ağustos 953 Ve Pazar günleri. Cumartesi günleri 8. D. Üsküdardan K 12 00 Kabatastan , |oO© 12 30 #ovaya O V. 15 40 Yalovadan K. 18 00 ataştan ,, 9 30 #kidara oo V. 20 00 Bu seferlerde Büy ya nakledile cek Vapur gidiş ve gelişte Büy ör. irfan Kayra Röntken Mütehassısı Hergün öğleden sonra saat 3 ten 7 Ye kadar Belediye, Binbirdirek Nuri- 314 MARKİZ — Zabitletimden birisi... Onu tanıyorum., Benzeyiş hakikaten harikulâde.. Sizi tekrar tebrik ederim, kontes... Siz tam mânasiyle bir srtatkârsınız. Jülyet, tatlı bir isyan tavriyle; — Siz başka birisinin yaptığı bir tab- Kyu böyle methetmekle benim izzeti nefsimi kırıyorsunuz, Lüi,.. Bu hiç te iyi hareket değil. Benim saadetimi haleldar ediyorsun: Size yanıldığı . mı söylemiştim: Bu karton bana ait Kral hayretle: — Nasıl?.. dedi, bu karton size ait değil mi?, Ya kimindir, şu halde?. Ve kral bu sözleri söylerken, gözle- TİRİ ayımadığı portreyi hep elinde tü- mahcubiyetile ba- vap vermediğini ve den alınağa çalıştığını gö- , Otoriter ve son derece rla tekröe sordu: — Bu kartonun ve.. bu portrenin ki. ME dit olduğunu sormuştum, madam... Uymadınız mı?, Geni ksaj ön hü, ğ *metkâr vaziyeti takınarak cevap ver» Ş, kadın, teşrilat kakdelerinin bir ünde alınmasını icap ettirdiği > Mademki majesteleri emrediyor - de Söyliyeyim: Bu karton, madam tYola aittir, ONtES bu sözleri, rakibesinden bah- Mek; ğin işe, ten mütevellit azabı ve kıskan . tona snaltacak bir tavırla söyle- Yüj vi Si bunun farirma varmamış gibi gö- erek & —By > Pi in misiniz? lee; Ajesteleri imzaya bakarlarsa ken- * R emrin olurlar, Po: * ie imza ile mukayese etti ve Mediğin, yanılmadığına, yalan söyle . e İyice iri karak; kanaat getirince âdeta adaya da uğrıyacaktır. Bunun farkına varmamış gibi gö. »ihayetine kadar Yalnız Cumartesi Pazartesi günleri SD. 6d u 15 araba ve hayvan bulunursa © gün (3235) sss Kolaylık evi sem Umur emlâk ve arazi aslım, satım, kiralama ve Idaresi Cezhbi Çetintaş Sabık Kadastro ve Kartal Tapu öi| memuru. Kartal Hükümet cad. | DÖ POMPADUR — Evet! dedi, doğru. Ve genç kadın, krolın fazla bir şey söylemediğini ve derin bir düşünceye daldığını görünce ; — Teştifat kaidelerine hürmetkâr ol. duğum için, majesteleri bana konüşmak müsaadesini verinciye kadar susaca « ğım. Demek ister gibi bir vaziyet aldı. Bu sessiz sahne, genç kadın için sa atler kadar uzun, kral içinse saniyeler kağar kısa bir kaç dakika devam etti, Nibayet kral, büyük bir gayret sar federek kendisini toplodı. Portreyi ye. rine koyarak kartonu sakin bir vaziyette kapadı ve ayni derecede sa kin bir sesle şöyle dedi: —Doğrusu, kontes, sizden af dileme. ğe mecburum.. Sizin resimleriniz bu.. bu, küçük d'Etyolun resimlerinden çok daha üstündür. Ve on beşinci Lâi, onun hiç cevap vermeden, bir teşrifat nezaketiyle eğil. diğini görünce, kendisini alfettirmek is- tiyormuş gibi, yanağını okşıyarak hoş bir lânbalilikle ilâve etti: — Haydi, yavrum, dudaklarınızı bü- küp böyle dargın durmayın, yoksa... Fransada sevinç uyandıracak ve güzel bir kadmı memnun edecek bir haberi size söylemem hal, Genç kadın, hâlâ yar: dargm bir va. ziyctte, hafifçe güllümsiyerek sörd. — Ne haberi? Haydi. Kral kurnaz bir tebessümle ; öyleyin.. — Çok iyi tanıdığım güzel bir kadm, bu hafta sonunda, resmen kralına tak- dim edilecektir.. Çünkü kral bu sabah, bu hususta kot emirler verdi. Bu genç ve güzel kadının İsmi.. Kontes dü Barridir. fırdı: — Doğru mu söylüyorsunuz?. doğru mu?, Oh! LGj, sizi öpeyim! Sizi ”e kadar seviyorum!, , Kentes, sevinçle ellerini çırparak ba- Bu TüRK TiCARET BANKASI |. MERKEZİ: ANKARA iz ANKARA: 3 —Telelon: 2816 Umum Müdürlük : HER NEVi BANKA MUAMELATI Her ay faizleri ödenen: Kuponlu Vadeli Mevduat SUBELER: Adapazarı Bandırma Barın Bolu Bozöyük Bursa Düzce Eskiş.hir MARKİZ DÖ POMPADUR — Ve mösyö Jak, ihtiras ve heyecanla. rın şiddeti altında bunalan bu betbaht kafadan geçen şeyleri okumuş gibi, he- men O anda, ötoriter ve ayni zamanda tatl: sesiyle şöyle diyordu: — Bu kadar iyi gizlediğinizi zan - nettiğiniz bir şeyden haberdar olmam, sizi hayrete düşürüyor, değil mi?.. Fa- kat yavrum, şunu iyi bil ki, ben her şe. yi bilir, ber şeyi görür, her şeyi duya- rim, Böyle bir anda söylenen bu sözler genç kadına son darbeyi indirdi ve Jül. yet, en küçük bir mukavemet göstere - miyecek bir halde, mağlüp oldu, bütün mukavemeti ve enerjisi kırıldı; ve mös. yö Jak bunu (da şüphesiz onlamış ola- caktı ki, sesinne daha tatlı bir ahenk vererek devam etti 3 — Sizin bana itimat etmemeniz, ba. kın sizi nereye, ne acı bir hezimete, ne hakaretleer sürükledi! Eğer bana iti- mot gösterseydiniz, bir babaya veya bir #ırdaşa olduğu gibi, bana her şeyi itiraf etseydiniz, sizi her şeyden haberdar e. det, size nasihatlerde bulunurdum. Şö- eden hiç bir ümit beklemiyeceğini. 3i size söylerdim, size isbat ederdim ki, d'Assas sizi karşıladığı şekilde başka bir şekilde karşıluyamazdı. Ve siz de bana inanacaktınız. Çünkü size söyliye- ceğim her şeyi size isbat edecektim. Ve o zamân &iz de, sizi şimdi gördüğüm bu müthiş ümitsizlik içinde bulunmıya, caktınız. Genç kadın, bu tatlı ve okşayıcı se- sin altında okşanıyormuş gibi dinliyor ve bu sesteki derin ve s*rnim! merha. met ifadesi içine nüfuz ediyordu. Ve ona öyel geliyordu ki, bu adamın hakkı vardr, bu adam kendisi için bir babaydı ve kendisini her şeye karşı ko- ruyabilirdi. Bunun için de, her şeyi anlatmak, İçini dökmek, ağlamak ve ümitsizliğile dertlerini açıkça haykırmak ihtiyacımı hissediyordu. Gemlik izmir Safranbolu Tekirdağ iSTANBUL Telefon : 22971 Türkiyenin her tarafında muhabirleri vardir. TELGRAF ADRESİ: TüRKBANK sueter Ticaret 41 Ve mösyö Jak ona: — Haydi, yavrum, cesaret., Bana her şeyi anlatın. Felâket belki de zannet- tiğiniz kadar büyük ve gayri kabili ta- mir değildir. Dediği zaman, genç kadın bir çocuk gibi hıçkırarak kendisini bir koltuğa attı ve her şeyi anlattı, Jülyet sözünü bitirdiği zaman, bu defa da mösyö Jak söze başladı ve şa- yanı hayret bir zekâ ve kurnazlıkla, emsalsiz bir ustalıkla . onu teselli edip ona merhamet eder gibi görünmekle beraber - onun kalbinin kanayan ya rasını büsbütün açtı, onun kıskançlığı- m hiddet ve kinin en korkunç zirvesi» ne ulaştırdı, aşkla atbaşı yürüyen ihti, rasını âlevlendirdi, merhamet ve af ö- * nünde tereddüt gösteren kinini büsbü- tün feveran ettirdi. Sözünü bitirdiği zaman, Jülyet ar- tık, biraz evvelki kadın değildi. Gözlerinde garip kıvılcımlar parlıyor, bütün hareketlerinde kati ve vahşi bir azim görünüyordu; tereddüt ve göz yaşlarından eser kalmamıştı. Bu korkunç adam ona neler söyle- mişti?. Hangi gizli deliller göstermiş, hangi şayanı bâyret ve mes'ut istikbal vaad etmişti?. Burada bunları uzun uzadıya anlat. mağa lüzum yok.. Muhakkak olan bir şey var idi ki o da, mösyö Jakın hedefine eriştiği key- fiyeti idi; ve şimdi karşısındaki kadın, onun irade ve arzularına göre yoğrul. muştu ve gösterdiği bedefe doğru bil- meden, vahşi bir hiddetle yürlmeğe hazırdı. Önünde bu kadar uzun müddet te reddüt ettiği d'Assasın portresini, azim. kâr ve kat,i bir hareketle aldı ve ayni kat'i hareketle, altma Janm mükemme- len taklid ettiği imzasını attı . Krala bit sürpriz yapmak için hazır- lamskta olduğu kralın, portresini de » henüz bitmediği halle - sehpası üze.

Bu sayıdan diğer sayfalar: