4 Ağustos 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 13

4 Ağustos 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

w (8 — LENK Muharriri : 4 * Binbaşı, Herifin Gırtlağı- na Sarıldı,SılşmıyaBaş'adı Herif Miskin ABîr — Yüreğimde sen varsın, ya- nımda sen varsın, nelen korka- yım? İ Hür mahpus, yürüdü. sinde halâs fürcesi sezen r kaplan gibi müteheyyiçti. Göz eri pırlıyuıdu, göğsü — kabarıyordu, kolları geriliyordu. Yavaş yavaş kapıya —kadar - geldi. Serbest ufuktan evvel hür hava arar gibi uzun uzun dışarıyı kokladı, sonra dönüp ardına, güzel eşine baktı. Ulcay, halâs yolunu geri- den aydınlatan lâhuti nurdan bir şam topuğunun dibinde idi. Genç adam, bütün varlığını kendi kuvvetine bağlıyan gözle- rile kısa bir lâhza derağuş etti ve öğüdünü tekrarladı: — Korkma ! Ulcayın cevabı mes'ut ve müs- terih bir tebessümden — ibaret kaldı. Zarif dudaklarda beliren bu sakit emniyet, genç adamı bir kat daha kuvvetlendirdi ve 9, mağaranın deliğinden yürüyen bir hamle gibi süzüldü, dışarı çıktı. Orada, — deliğin yanıbaşında hırsızlardan biri uyukluyordu. Ko- caman — bir kilıcı — kucaklayıp, ağaçlardan — sızan - ziyaya karşı gözlerini kapamış olan bu hırsız, | Hindistan pağotlarındaki çıplak heykeller kadar biçimsizdi. Başın- da külâh yerine, salkim salkım saç wardı. Sırtında kirli bir gömlek sallanıyordu, ayakları da çıplaktı. Gafil nöbetçinin başı ucüna kadar gelmek, dizindeki kılıcı çe- kip almak, binbaşı için bir sa- niyelik meşgale - idi. Herif, de- mir bir halka gibi boynuna ya- pışan kuvvetli parmakların tazyi- ki ile gözlerini açınca hayretle cinnet arasında bir an geçirdi ve belli belirsiz homurdandı: — Vay canına, tutsak boşan- mışl Binbaşı, kirli bir nesne tutu- yormuş gibi iğrene iğrene herifi yerden kaldırdı, mutlak bir itaat telkin eden hâkim sesile sordu: — Başbuğunuz nerede? Herif, miskin bir inkıyat içinde parmağile ileriyi gösterdi: — İninde — Önüme düş, beni oraya götür. Sesini çıkarırsan başını keserim! SON POSTA , Havalıa - ve Hlalk gazetesi Yevimi, İstanbul: Eşki Zaptiye Çatalçeşma sokağı 23 Telefon İstanbul. - 20203 Posta kutusu: İstanbul - 741 Telgrak: İstanbul SONPOSTA ABONE FıiAT TÜRKİYE Ecneb' 1400 Kr. 2700 Kr. Tüğ » 1400 » 400 » B0 » ö » 99 * ıdare : 1 Sene © Ay B » âç4 Gelen evrak gerl verilmez. ılardan — mos'uliyot cevap içit mektuplara 6 kurujlac | zıradir . alınmaş Pul ilâvesi! ( Ağren değiştirilmesi (2)) kuruştar. bir fanus, | gibi yanında, | |ne kanun, | bir. kılıç, İnkıyat İle İğildi Tehdide JTüzüm yoktu. İpi kıran mahpusun baş kaparmak- tan da çekinmiyeceği halinden, sesinden ve bilhassa parmakların- daki kuüvvetten belli idi. Hırsız tek bir kelime söylemeden yürüe dü, binbaşı ile karısını çete rei- sinia bulunduğu mağaraya doğru götürmiye koyuldu. O kısa mesa- feyi nasırlı ayaklarile aşarken zihninde yakın bir inkılâbın ha- yalini yaşatıyordu. Evet. Bu dağ çocuğu, bir lâhza içinde çete reisliğine ardın- daki genç adamı namzet görü- vermişti. Ne din, ne peygamber; ne cemiyet tanıyan bu yarı vahşi mahlük, hayatın ve kâinatın kuvvetle cesarete bağlı olduğuna, iman besliyordu. Uy- kuda bastırıp sımsıkı bağladıkları gencin, iplerden — kurtulduğunu görür görmez kendisince gayet tabil olan bir neticeyi düşünmeye dalmıştı ve çete rcisliği için bir mücadele tekevvün edeceğini ka- bul etmişti. Başbuğun mağarasına doğru yürürken âdeta neşeleni- yordu. Çünkü kudretli ve cüretli iki erkeğin boğuşmasına şahit olacağnı umuyordu. Bu, dağda sürünen o ayarda bir mahlük için on yılda bir tesadüf olunamayan heyecanlı bir sahne demekti. Ga- lebenin ip kıran adama mukad- der olduğunu da sezinsediği için şimdiden — ardındaki - pehlivana karşı muhabbet hasıl ediyordu! Mağara kapısı önüne geldikleri vakit dağ çocuğu, centilmen bir şehirli gibi ulcaştı, mükemmel bir reverans yaptı: — Baş, dedi, içerdedir, ya- | nında yoldaşlar da vardır. Sava- Poşiniz yaman olacak. Tanri - yars | diricin . olsun! Binbaşı, eşkıya güruhunun ru- hi haletini pek iyi bilenlerdendi. Onlar, bükemedikleri kolu hemen öpen kimselerdi. Binaenaleyh, kı- heinı elinden alıp boynuna da | pençesinin izini yadigâr bıraktığı bu sefil udamın o dakikada ken disine yar olduğunu anlıyordu. | İçerdekiler de, reis müstesna, ayni hissiyeti hasıl etmekte' gecikmi- yeceklerdi. Bu sebeple tereddüt- süz mağaraya daldı ve Ulcay ha- tuna vücudünü siper ederek kapı önünde durdu, nemli toprak Üs- tünde kümelenen sekiz, on hay- dudun hayretleri gözlerinden -si- linmeden gürledi: — Çetebaşı hanginiz? İri yarı bir adam, yerinden fırlyarak - bıçağına — davrandı ve hırladı: — Beni — Atımı ver, yolumu göster. Yoksa canını alırım, sevi dilim dilim ederim. Bağladıkları adamın — elinde karşılarına — dikilmesi, pervasız bir eda ile emirler ver- | mesi, mağara sakinlerini şaşkına | çevirmişti. Hemen hepsi, dışarda kalan mağlüp nöbetçi gibi hay- raniyetle karışık bir korku geçi- riyorlardı. Ve ona hücum etmeği | hatırlarına getirmiyorlardı. Bin- başının yüksek boyu, tunç çeh- resi, çelik bakışı — ve sert sesi hepsini meshur ediyordu. (Arkası var) — SON POSTA Bir kadının gözü, ağzı, vü- | cudunun - heyeti umumiyesi — ve nihayet eli ayağı ayrı ayrı mana- lar ifade eden güzel birer tet- kik mevzuudur. Bazı kimselere göre, bir kadının en şayanı dik- kat ve tetkike Tâyık taralı aya- gadır. Kadın aya- gından bedi! he yecan duymanın zevkine — varabi- | lenler onları çe- Şit çeşit tasnife tâbi — tutmuşlar- dir. Bazılarına gö- re, 36, nihayet 37 nuümaradan yukarı ayaklar hiçbir mana ifade etmez. ve 38 numara ayaklı bir kadın mutlak surette çirkindir. Bunlar büyük ayaklı kadınların — ellerinin de çirkin olacağını ileri sürerler.. Bir muharririmiz şehrimizdeki lüks kadın ayakkabıcılarile Yyö- rüştü. Çok şayamı dikkat ve eğ- lenceli cevaplar aldı. Muharririmiz, kadın ayakkabı- cılarına şu suali soruyordu: — Bugün Türk camiası altında yaşıyan Türk, Rum, Ermeni ve Musevi kadınlarından hangilerinin ayakları daha güzel ve daha küçüktür? Bu suale cevap veren Bey- oğlunda Atlas kundura mağzası direktörü M. Mişel diyor ki: En Güzel Ayak Türklerdedir — Bugün dünya üzerinde en ziyade ayak — zarafetine malik olan millet Türklerdir. Türk ka- dınlarının mevzun ve şekilli ayak- ları 36 — santimetreyi — geçme- mektedir. Otuz altı satimetrelik ayak ise bir kuş kadar - kü- çük, yumşak — ve — harikalâde güzeldir. Zaten Türk kadınlığının tam kadın olarak İhtişamını gös- teren de ı,-ıklarıdır. söylemek istedi,; yalnız Türk kadınları değil, Türk mu- bit ve havası içinde Türkleşmiş Rum ve Musevi kadınlarıdır. Şim- diye kadar tesadüf ettiğim ka- | dinlarda yalnız bir nispetsizlik | vardır: İnce, zarif ve tam modern tipteki kadınların ayakları bü- tün kadınlarımızınki — gibi - gü- zel olmakla — beraber ve diğerlerine büyükçedir. Diğer taraftan kısa boylu ka- dınların ayakları 34 santimetreye kadar düşmüş — bulunuyor. Bu aksiliğe cidden ben de hayret etmekteyim. Şişman kadınların ayakları — Ya şişman — kadınların aykları?.. — Şişman kadınların ayakları bittabi yayvan oluyor. Çünki ayaklar vücudun sikletine taham- mül edemiyor ve pide gibi yayı hyor. Bununla beraber şişman Benim nisbetle — daha yayvan | En Güzel Ayaklı Kadın Hangi Millettedir? Türk Camiası Altındaki Ayakları Mevzun, Narin Ve Minyondur |Fakat Asfalt Yolr-VeİSVpor—Ka(rlınîyağmı Mahveder Sinema yıldızları arasından ayak güzelliğile şöhret alan Anlta Page Türk kadınları arasında da cid- den zarif ve küçük ayaklara malik olanlar da yok değildir. Hangi — Milletin — Ayağı Daha Güzeldir ? — Türk, Rum, Ermeni ve Musevi — milletdaşlarımız — içinde diğerlerine nisbetle güzel ayağa malik olanlar hangisidir? — Ben bu suale cevap vere- miyeceğim, Bununla beraber öğ- renmek istersenniz yakın hatlara işliyen yapurlara - giriniz, tetkik ediniz, iyice görürsünüz. Bununla beraber en güzel ayağın Türk hanımlarında olduğunu söylemekte mahzur yoktur. Türk kadınları bu ayak gü- zelliğini fazla yol yürümemiye borçludar. Bakınız, Alman, İn- giliz, Danimarka ve Avusturya kadınlarının ayakları büyük ve ağırdır. Spor, Ayakları Vahavediyor Spor, Alman kadınlarının, güzel kadın, sevilecek kadın, bedii kadın vasıflarını kaybettir- miştir. Onları erkek ve kadin halitasından mürekkep bir mah- lük yapmıştır. Alman ve İngiliz kadınları, spor ve tasarruf için çok yol yürürler.. Ciltlerini, havadan, top- raktan, sudan ve güneşten mu- hafaza etmek istemezler... Bil- hassa yol yürümek yüzünden bu gibi kadınlarda bacak ve ayak güzelliği kalmamıştır. Rus Kadınları — Bu güzellik başka hangi milletlerde kalmıştır?.. —Bizde, yani Ruslarda, Bulgar- larda, Yunanlılarda, Sırplarda ve İtalyanlarda... Çünki, bizim, sizin onların kadınları, kuş kadar na- ziktirler. İş hayatı henüz fazla değildir. Ancak — evden çar- şıya çarşıdan kadar az — bir. yol Dai- ma yumşak üzerinde eve yürürler... halılar | süslü ve tüylü terliklerle gezer- ler.. Harici tesirlerden, bir er« kekten kaçar Evlerinde kat buna nirler.. gibi — kaçarlar... çok çalışırlar,.. Fa- mukabil çok dinle- En Güzel Kadın İşte, bu kadınlar, tam hayali- mizde yaşıyan kadınlardır. Bu Kadınların kadınlar, tip, rüh, vücut ve bakış — itibarile tamamen kadın- dır, kadın.. — Umum dün- ya kadınlarının ayakları — istik-. balde ne şekil ala caktır, bili- yor müusunuz? Asfalt Yollari —Tahmin edi- yorum. — Yakın zamanda Türki- yede de asfalt yollar, caddeler yapılacak, bura- da da Türk ka- dınları spora, de- licesine âşık ola- cak, © zaman dünya üzerinde müthiş ve feci bir buhran başlıyacak: Kadın ayağı buhranı... Dikkat ediniz amma, “kadın,, diyorum.. Tam kadın.. perestiş edilecek kadar bedil bir güzellik içinde ruhi zevklerimizi tatmin edecek kadın.. Kadınlar Çirkinleşiyor! Bugünkü kadınlığın akıbeti, iki cins halitasından vücuda gelmiş *“kadın erkek,, olmak faciasıdır. Eelhasıl dünya kadını çirkinle- ş#iyor demektir. Felâket! — Tabil kadın ayakları da.. — Elbette... — Hele — asfalt yollar yapılacak olursa, gezme- nin zevki veya spor bizim ka- dınlara da — sirayet — edince, felâket... At X Tenis Müsabakaları Şikago, 1 (A. A.) — Amerika tenis profesyonelleri şampiyonlu- ğunun dömifinali Çekoslovakyalı Kozeluh tarafından kazanılmıştır. Mumaileyh 6/3, 3'6, 7/5 ve G1 Tildeni yenmiştir. Elektrik Fiati Düştü 1931 Ağustosunda elektriğin finti 17,50 ve hükümete ait resim ile beraber 19,25 kuruştu. 1 Ağustos 1932 den itibaren kilovat saatin yeni fiati 17 ve resim ile 17,85 kuruştur. Binaenaleyh Ağustos 1931 ile Ağustos 1932 arasındaki fiat far- kı kilovat saat başına 1,40 ku- ruş yahut yüzde 7,5 tur. — Mübadillerin Seyahati Şehrimizde bulunan mübadil- ler, İzmir Himayei Etfalinin ter- tip ettiği Ege seyahatine büyük bir rağbet göstermektedirler. Va- fpur, 10 ağustosta şehrimizden hareket edecektir. Bu fırsattan istifade etmek istiyenler acele etmelidirler.

Bu sayıdan diğer sayfalar: