22 Ağustos 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

22 Ağustos 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Memleket Manzaraları Dört Karpuz Beş Kuruşa Soma ( Husust ) — Kasaba- mızda her sene olduğu gibi bu sene de ucuzluk — vardır. Yeni mahsul taze üzüm piyasaya çıktı ve okkası beş kuruş üzerinden | satılmıya başlandı. | Kavun ve karpuz boldur. | Dört kavun ve karpuz beş ku- ruşa — satılmaktadır.. Armudun okkası yüz paradır. Bu sene tü- tünlerimiz de güzel — yetişmiştir. Tarsus ( Hususi ) — Tarihin tanıdığı eski şehirlerden biri olan bizim kasabanın birçok yerlerin- de eski devirlerden kalma kıy- metli hatıralar — mevcutlur. Mevsim yaz olduğu için halk tütüncülükle ve rençberlikle meş- gül oluyor. Kış geceleri ağzıma kadar dolu olan kahveler şimdi bomboştur. Kasabamızdaki ucuzluk vazı- yetini şu cümle ile daha iyi an- latabilirim: Burada bir lira ile bir haftalık yiyecek satın alna- bilmektedir. Kanlı Bir Ginayet df Kazamızın Yırca köyün- | de kanlı bir cinayet — oldu. Ayni köyden Mustafa, Süleyman ve Ömer isminde üç kişi bir gün biribirlerine küfür ederek kavga | etmişlerdir. Süleyman hiddetini yenememiş, gidip Ömeri tarlada | bulmuş ve kavga başlamıştır. Süleyman sopasile, Ömer de eline geçirdiği bir bıçakla - biribirleri- | ne saldırmışlardır. Köylüler ye- tişinciye kadar Ömer — bıçak- la Süleymanı başından ve böğ- ründen ağır surette yaralamıştır. Köylüler Ömeri — yakalamışlar- dır. Tütün Satışı * Kısa bir müddet sonra kasabamızda — tütün — satışlarının başlıyacağı tahmin edilmektedir. Tütün Kampanyası müdürlerin- den M. Pengelli şehrimize gele- rek tütün sergilerini gezdi. Bu sene tütünlerimiz, diğer senelere nisbetle daha nefis ve daha mü- kemmeldir. — B. 5. Keşanda Bağcılık Keşan (Hususi) — Kazamız halkı iki senedenberi bağcılığa karşı büyük bir arzu gösteriyorlar. Şimdi halk arasmda yegâne mü- nakaşa mevzuu bağcılıktır. Esa- sen burası evvelce güzel bir bağ memleketi idi. —Fakat Balkan Harbi esnasında bağlarımız mah- volmuştu. Şimdi bu harabelerde | yeni bağlar yetiştirilmiştir. Bir sene zarfında (50) bin kadar çu buk - dikilmiştir. Bazı kimseler | önümüzdeki sene yeniden birçok bağ yetiştireceklerdir. Şimdiden yerler satın alımmıştır. — Recep Adanalı Gençler Üç Genç Mühim Bir Spor| Teşebbüsüne Girişti Adana, 20 ( Husus! ) — Şeh- rimizdeki Seyhan spor klübüne mensup bisikletçi gençlerden Be- Necmi ve Ahmet Bey- e İstanbola hareket . Bu gençler İstanbula sonra yine bişi | dir. İlkmekteplerde tarih yadigârlarının asıl sanelerle Eski süslenmiş — olmasıdır. devir metrukâtı arasında | bugün (Kancıkkapı) ismile anılan meşhur eser, efsane noktasından | en başta gelir. Bu kapı, kadim Tarsus şehrinin ilk yapılan bina- | larından bir parçadır. Diyorlar ki: | vaktile, Antuvanla Kleopatranın mülâkatı esnasında Tarsus halkı bu kapıdan geçip güneş ve aşk Allahi telâkki edilen Patranın | gemisini temaşa için denize yit | miştir. Başka bir elsane daha: Sul- Tekırdagında Talebe Ve Mektep Adedi Her Sene Artıyor Tekirdağında Şahin köy mektebi muallimleri Tekirdağı, (Hususi) — Vilâ- yetimiz dahilinde gün geçtikçe Maarif hayatı canlanmakta — ve genişlemektedir. Maarif bütçesi- nin imkânları dahilinde yeni ye- ni mektepler açılmaktadır. Yak- nız, Tekirdağının tam teşkilâtlı bir liseye şiddetle ihtiyacı vardır. Vilâyet merkezinde bir orta ve | ve altı da ilkmektep vardır. Or- tamektebin on dört muallimi, 116 erkek, 47 kız talebesi var- 16 kadın, 18 erkek muallim mevcuttur. Vilâyete tâbi köylerdeki mektep- lerin adedi 23 tür. Malkara kazası dabilinde 24, Çorluda 16, Saray kazasında 19, Şarköyde 17 mekltep — vardır. Hayrebolu kazasında da mütead- dit mektepler açılmıştır. Vilâye- yetimizde Üüç sene evvel talebe adedi (7019), muallim adedi (180) | iken şimdi talebe adedi (9500), muallim adedi (224) ve mektep adedi de (125)tir. — Ahmet Hilmi Karamanda Spor Karaman ( Hususi ) — Şeh- rimizde — elyevm Üç tane spor klübü vardır. Bunlardan en kuv- vetlisi İdman Bursa ve Ankaraya gid. oradan şehrimize döneceklerdir. Spor ve Gençler Birliği bundan | sonra gelirler. Gençler Birliği ile Bu ; şayanı | dikkat tarafı, bunların cazip ef- | | vuşmuştur. Yurdudur. Çelik | Ç fırıuılıu Kancıkkapı IKayseride Çok Kıymetli Tarihi Eserler Bulundu Çok Eski Bir Efsane Tarsustaki Neşhur (Kancıkkapı) Bin Bir Maceraya Sahne Olmuştur tan Cem Avrupava firar ederken Tarsustan geçtiği sırada bu ka- pidan çıkıp deniz tarafına git- | miştir. Tarihin en meşhur adamlarını gören bu kapı 18 eşkıyalara siyaset meydanı olmuş, inci asırda j bütün haydutlar burada asılmış- tır. Bu kapıya “Kancıkkapı,, denil- mesinin sebebini de şöyle anlatı- yorlar: Günün birinde düşman askerleri Tarsus önüne gelmişler, şehri muhasara — etmişler, fakat günlerce uğraştıkları halde kasa- baya girememişlerdir. Nihayet günün birinde düşman ordusu | bu kapıya hücum etmiş, kapıyı parçalamış ve içeri girmiye mu- vaffak olmuştur. Bunun için bu ihtiyar kapıya (kahbe) manasına gelen (kancık) ismi tıkıl;ı;ış[hr. âlsi Bulunan eserlerden bazıları Kayseri (Hususi) — Burada bir buçuk ay evvel bir su yoh- nun inşasında birkaç parça mo- zaik çıkmıştı. Bunu haber alan müze memuru Mehmet Bey tet- kikata koyulmuş ve yapılan haf- riyat neticesinde kıymetli moza- ikler elde edilerek müzemiz em- sali nadir görülen cserlere ka- Maarif — Vekâletinin emrile yirmi gündenberi hafriya- ta devam edilmektedir. Bu ame- liyat devam ettikçe hergün yeni yeni ve İaymetli eserler elde edılmek(edır Hafriyat sahası bin Bir Otomobil Faciası Malatya ( Hususi ) — Şehri- mizde Yey:ı ((:.ıuı müdürü Raif Efendiye ait bir kamyon bura- | dan yük ve müşteri alarak Sıvasa | hareket yolda dik ve sarp yolları çıkarken wakine bozulmuş, kamyon geri geri inmeğe başlamıştır. Yolculardan dört kişi kurtulmak — ümidile kendilerini aşağı atmışlardır. Bun- lardan iki kişi tekerlekler altın- da kalarak ölmüştür. Diğer yolk- cuların birçoğu da hafif surette yaralanmışlardır. Şoför Gafar'un tecennün ettiği söylenmektedir. - —— — Spor takımları üç defa maç yaplılar ve Çelik Spor üçünde de galip geldi. etmiş, metre murabbat kadar edilmektedir. Burada muutaram şekilde — morzaiklerden — maada sırlı çanak, çömlek kırıkları da vardır. Hafriyat yapılan yerin İçkale ile ikinci Alâeddini Selçu- kinin zevcesi Mahperi Hatunım yaptırdığı Hunat camii arasında bulunması — itibarile — faaliyete ehemmiyet verilmektedir. Çıikan eserlerden bir - kısımı burada mevcut çok eski bir sa- rayın alt kat döşemelerini gös- termektedir. Bunlar Selçuk san'a- tinin şaheserleridir. —Sait Azmi Silifkenin Dükkânları Silifke (Hususi) — Kasaba- mızda elyevm 6000 nüfus barın- tahmın makta ve yaşamaktadır. Fakat dükkân adedi bu nüfusa nazaran hayli fazladır. Bugün kasabamız- da tamam otuz bir tane bakkal dükkânı, yedi tane kasap, dört tane helvacı, beş uşçı, beş fırıncı wardır. Ayrıcâ on üç berber de fanliyet halindedir. Bütün bun- lardan başka on beş tane de kahve mevcuttur. Kırkağaçta Tütüncülük Kırkağaç, (Hususi) Bazı tütün kumpanyalarının eksperleri şehrimize gelerek mubayaa hu- İ susunda tetkikata başladılar. | okuduğum bir fıkranın | adına Filek | Yüksek dağ üzerinde idi. Kızk !Kuvveli Kurvet, imrendirici bir şey- dir. Serçenin kelebeğe süzülü- | şünde bile küçük mikyasta bir | mehabet Dedelerimiz, hayatın kuvvete istinat ettiğini pek iyi bildikleri için bedenen kuvvetli olmayı — istemişler ve muvaffak ta olmuşlardı. Tarihin hangi sayfasını açsak Türkün kol kuvvetindeki engin azameti gös- teren menkıbelere, — hikâyelere ve vâkıalara tesadüf ederiz. Bur- ların içinde, zamammızdaki kuv- vet rekorlarma göre, inanılmaz görünen haberler de göze çar- vardır. | par. Fakat o haberler, işitilerek değil, görülerek kaydedildiği için sahihtir. Bu satırları Peçevi —t nde dir- dığı Tuht imreniş do!ıyıııle yaz- dim. Bakmız, şöhretli müverrih ©0 altıncı asır Türkierinder - bi- rinin gösterdiği kuvvet mucizcsini nasl anlatıyor! “Macaristanda bir kale vardı, (Fulek) — derle Türk, Bu kalenin hendeği yanın- da bir “Lâçin,, kayaya çıktılar, iki üç merdiveni biribirine bağ- layarak uzun bir şey peyda e- dip onunla - kalesla ;hie; margal deliğine kadar yükseldiler. Ora- da yirmi kişinin çekemeyeceği bir balyemez bulunuyordu. Bâk Hasan namındaki çeri, mazgalıu iki tarafındaki taş sıralarına e- lerini koyarak topu sürdü, yerie- den oynatamayınca başını daya- yıp itti. Top, bu kuvvelle ye- , rinden oynadı, mazgal açıldı ve | kark Türk, kaleye girmek yolu- "nu buldu! ,, Bu, masal değil, hakikattir. Kim bilir, kaç yüz kişinin müda- fan ve muhafaza ettiği bir kalc- ye, şu hikâye olunan şekilde, ya- naşıp tırmanmak, — başlıbaşına bir celâdet nümunesidir. Bu se- beple Fulek Fatihleri ayrı n birer kahramandır. Bâk Hasan, ©o — kirk y arasında da temeyyüz eden, yük- selen bir arslandır. Hâdisenin azameti bihakkin anlaşılabilmek için düşünmiye ihtiyaç vardır. Gözlerimizi kapayıp sahneyi zih- nimizde — canlandırırsak — tunçtan dökülme bir topu yerinden Lı.pı- rıp atan çelik kafanın — kıyı paba iyi idrak edebiliriz! Gençlerimiz, tarihin bu say- falarını tekrar yaşatmalıdır. Çün- | kü Türke, ancak kuvvet yakışır! *k Gülnarda Bir Köydî— K;çak Eşya Deposu Mfygını Çıkarıld Gülnar (Hususi) — Geçenler- de buraya tâbi (İshaklar ) köyün- de Baki Veli isminde bir zatın hanesinde kaçak taharrisine gi- den Tütün İnhisar memuru Sabri Beyle refakatindeki jandarmalar hane halkı tarafından taarruza duçar olmuşlardır. Kaza merke- züinden gelen bir jandarma müf- rezesi hepsini yakalamıştır. Evde yapılan — taharriyat mühim miktarda kaçak t sigara kâğıdı ile mavzer fişeği yakalanmıştır. Mazounlar Ad İhtisas mahkemesine miştir. ay-

Bu sayıdan diğer sayfalar: