21 Eylül 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

21 Eylül 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Milletler Cemiyetinde Falih Rifla Türkiye, büyük bir ekseriyetle Milletler Cemiyeti muvakkat da- imi Aazalıklarından birine seçi- miştir. Türkiye aza olmadığı za- manlar dahi Milletler Cemiyetinin yabancısı değildi. Gazi Türkiye- | tinin yıllardanberi gütmekte ol- duğu sulh ve uzlaşma - siyaseti, Milletler Cemiyetinin esas dava- tıdır. Türkiye, bu cemiyetin, sul- hu kuvvetlendirmek için baş vur- duğu bütün teşebbüslerde ona yardım etmiştir. Türkiye cümhuriyetinin mua- hedeleri, misakları uzlaşma ve dostlukları daima harp ve teca- Vüz aleyhine, sulh ve emniyet ine olmuştur. On künsür se- nelik Türkiye harici siyaseti, bu Uğurda uzun ve yorucu bir mü- cadele olarak hulâsa edilebilir. Türkiye sulh ve emniyet davası Züderken, en iyi feragat ve hüs- nüniyet misallerini bizzat kendisi | Vvermiştir. , Türkiyenin bu asil mücadele- Bsinin, sulh ve emniyet davası pe- şinde olanları alâkalandırmama- sına imkân — yoktur. daimi aza namzetliğimizin bu kadar büyük bir ekseriyet elde &etmesine sebep, İsmet Paşa hü- kümetinin kazanmış oldugu bey- nelmilel yüksek itibar ile herkese telkin etmiş olduğu derin itimat- tan başka ne olabilir ? Türkiye Cumhuriyetinin intihap Zamanı, — Milletler — Cemiyetinin dost ve Komşu Sovyetler İttiha- dinin iltihakı ile kuvvet bulduğu günlere tesadüf etmiştir. Buna da ayrıca işaret etmek isteriz, Sovyetler Ittihadının nüfus ve coğrafyaca ehemmiyeti nekadar büyükse, sulh ve sükün dayası karşısındaki — esaslı azim — ve kararı da okadar köklüdür. Aza olmadığımız ve olduğu- müz zamanlarda — takip — etmiş Olduğumuz müsbet emniyet siya- setine şimdi, konsey azası olarak da, dünyanın muazzam insan yı- ğınlarının mukadderatımı elde bu- lnduran — müeaseselerle birlikte, daha nikbin ve daha esaslı ola- Taâk devam edeceğiz. Gazi Türki- Yesine karşı gösterilen her sami- Miyet ve ilimat eseri, karşılığını bulur. Milletler Cemiyeti içinde bize verilmiş olan vazifenin şerefi dar mes'uliyetini de anlamak- fayız. Bu makalemizi, ükümetinin uzun zamandanberi âriciyesi başında bulunan ve “ehevre'nin hemen bütün mesal- Ande onu temsil eden Tevfik Rüştü Bey hakkındaki hürmet Ve teşekkür hislerimizi söylemek- Sİzin bitirmek istemeyiz. * Hakimiyetl Milliyeden » İktısat Vekili Celâl Beyin Tetkikleri Zonguldak, 20 (Hususi) — İk- ;uık Vekili Celâl Bey, tetkik eyetile birlikte memleketimizde v ©lan demir ve kimya !:"'):':" kurulma yerini tetkik ğ"ıne zere Zenguldak, Safran- olu, Çaycuma ve Ereyli mıntaka- larını gezmiştir. * Meclis Reisimizin Birader Zadeleri Evlendi B. M. M. Reisi Kâzmm P nin biraderzadesi Sandet H::ı: ile İzmir deri fabrikatörü Mehmet üşen Beyin nikâhları dün Bay. Oğlu evlenme dairesinde ve birçok Muteber zevat huzurunda İşıyıl— Mıştır. Sonsuz saadetler dileriz. İsmet Paşa Muvakkat | Makale tayşan, ayaklarının #a gövendiği için yarı yolda uy- Niğinize ve niz. Bu gürür olmayı iki sebat kab liyetini mde, kuvvetsiz. oldu- ğunu — zanneti yaşlıların - karşısında mahçup — düşersimiz. — Sebat her gi başıdır. — Sebatkâr — olmüyan — gençlillem hayır. beklenemez. kırar ve günü W Gençlik, İhtiyarlık B3 SON TELGRAF HABERLERİ Reisicümhur Hz. Ankarada Reisicömhur Hz. dün akşam saat 17,30 da refakatlerinde Baş- vekil İsmet Paşa Hz., Dahiliye Vekili Şükrü Kaya, Milli Mü- dafaa — Vekili — Zekâi, Kılıç Ali, Hasan Cavit ve Nüri Beyler ile yaverleri, — kalemi Büyük Gazi, Dün Akşam Halkın Coşkun Tezahuratile Uğurlandı mahsus müdürleri olduğu halde Söğütlü yatı ile Dolmabahçe Sa- rayından Hayı geçmiş ve binlerce halkın cokşkun tezahüratı arasında Riyaseticümhur vagonu- na gelerek saat 18,20 de Ankara- ya müteveccihen hareket buyur- $ muşlardır. Büyük Millet Meclisi Reisi Kâzım Paşa ile ikinci Trabzon Meb'usu Hasan, İstan- bul Valisi Muhiddin, Sofya elçisi Şevket Beyler ve birçok zevat Gazi Hz. nin teşyi resminde hazır bulunmuşlardır. 400 Haydut Bir Şehri Yaktı Hoin King, 20 (A.A.) — Şien- tao kazasında Laotorkuo şehrine 400 haydut hücum ederek şehri yağma etmişler ve kaçmışlardır. Haydutlar altmış evi tamamen yakmışlar, 10 kişiyi de dağa kal- dırmışlardır. İşlerini Bırakmışlar İzmit, 20 — Halhapınarda şa- yak fabrikasında 100 kadar işçi, ücret meselesinden işlerini bırak- mışlar, fakat Adliyeye verilmiş- lerdir. M. Bartu Çok Kızdı Cenevre, 20 — Beynelmilel gazeteciler — birliği — tarafından Milletler: Meclisi murahhaslarına verilen bir ziyafette Fransız Ha- riciye Nazın M. Bartu bir nutuk söyliyerek, — Sovyet — Rusyanın Milletler Cemiyetine — kabu- lü Amünasebetile — İsviçre gaze- telerinin aleyhteki neşriyatından şikâyet — etmiştir. M. Bartu bu F_*_—'—;——- İSTER İNAN IS Adanada çıkan * Türk sözü , yazıyor: * Dün Gerdan köyünden Bayram oğlu Derviş Ağa adında bir köylü bize Alominyom bir halka gösterdi. Ağba mıntakasında Abibin paşa çiftliği Beynelmilel Parlâmentolar Konferansı Şehrimizde toplanacak — olan beynelmilel parlâmentolar könfe- ransının Fransız murahhaslarından birkaçı ile üç Japon murahhası dün gelmişlerdir. Fransız murah- haslarından birkısmı ile İran ve Irlanda murahhasları bugün ge- leceklerdir. Pazar günü de — Yugoslavya murahhas heyeti muvasalat ede- cektir. v Diğer taraftan Belgratta top- lanan beynelmilel parlâmentolar iktısat konferansında murahhası- mız tarafından okunan Türk tezi derin bir alâka ve ehemmiyetle karşilanmıştır. Mecidiye Köyüne Tramvay Evvelki günden itibaren Me- cidiye köyüne kadar — tramvay işlemiye başlamıştır. Geeür eee dacerDA ARARAAA DA KRAALESAnALeLeRRE SA ReLeeEsEReSE | hareketin misafirperverliğe yakış- madığını, bu arada Fransaya haksız yere dil uzatıldığını şiddetli sözlerle anlatmıştır. yakınlarında | Ortalığı Mahveden Bir Zelzele Amerikada — Meksika hükü- meti dahilinde çok şiddetli bir zelzele olmuş, bir kısım kasabar ları mahvetmiştir. Buna dair tek- graf haberi şudur : Meksiko, 20 (A. A.) — Jolisko mintakasında dört köy şiddetli bir zelzeleden sonra mahvol- muştur. Ankaz altında birçok kimse- lerin kalmış olmasından ve bir veba — salgınından — korkuluyor. Şimdiden 9 ceset çıkarılmıştır. 200 yaralı vardır. Trakyanın İktısadiyatı Trakyanın iktısadi vaziyetini tetkik, iktısadi inkişaf ve kalkın- ma çarelerini tesbit etmek mak- sadile yrın Edirnede mühim bir koöngre toplanacaktır. Bu kongrede hazır bulunmak üözere İktisat Vekâletinden bir heyet dün Ankaradan şehrimize gelmiştr. Heyet bu akşam Edir- neye gidecektir. ——— — ——— — —— TER İNANMA! Buna nazaran, bu leyleğin; Lehistanın merkezi olan Varşovada bu işlerle uğraşan bır mücssese tarahıadan salıverildiği anlaşılmaktadır. Zavallı leylek oradan kal- karak tâ buralara kadar uçmuş gelmiş ve çok muh- | miştir. | seviyesinl bilir, suallerini gayri ihtiyari | olarak ona göre tertip eder, halbuki Reis | ozun 1sası Hem Evet, Hem Hayır Meselesi.. A E Bakalorya — imtihanlarının — ikmal kısmında mümeyiz sıfatile hazır bu- lunan bir muallim, kabul edilen yöni imtihan usulünden dolayı memnuni- yetini Izhar ediyordu : — Evvelce talebeyi karşımıza alıp sual sormak mecburiyetindeydik, Şim- di sualler kapalı zarfla maariften ge- lince sual arayıp bulmak mecburiye- tinden kurtulduk. Rolümüz talebenin yekdiğerinden kopya yapmamasına dikkat etmiye ve bir de yazdıkları cevabı bilâhare — gözden geçirmiye inhisar etti, diyordu. Mütalâayı dinliyen bir başka hoca işe z lâtife 'kııııtırmık İsti etmiyorum. Filhakika iş sizin için ko- Taylaşmıştır, amma onlar için guçlq. l',o:ı ne kadar olsa talebesinin liste kapalı zarfta Maariften gelinceva riyet değişir. Hakikat daha iyi anlaşılır. Bu sabah bir gazete: İkinal imtihanlarında da muvcf- fakiyet derecesinin memnuniyeti mu- cip olmaktan epeyce uzak — kaldığımı yazıyordu. Bir senede bazırlanamıyen bir dersin iki ay içinde bellenmesine faz'a ihtimal vermediğim için bu ne- tice karşısında hayret etmedim: Fakat daha evvel işittiğim mubavereyi ha- tırladım, sonra aynı muvaffakiyeltsiz« liğin bu ders senesi içinde Fransz- larla — Almanlarda da — görüldüğünü düşündüm. Müşterek sebebi isterseniz siz bulmıya çalışımız, fakat ben Fransız mekteplerinde Fransiz — ta- lebeye fransızca imtihanı için verilen yazı mevzuunu gördüğüm — zaman muvaffak * olamıyan — talebeye biraz hak vermedim döğil, bakınız yaşları henliz 18i geçmiyen bu çocuklara ne sormuşları — Susmak, söylemek, evet demek, | hayır demek, ilerlemek, gerilemek, bütün bunlar biraz cesarete bağlıdır, ahvale ve şeraite bağlıdır. Sir böyle düşünmez misinix?.. Geliniz şimdi çocukların yerinde siz olunuz da bu suallere cevap veriniz. Kendi hesabıma ben biraz düşündüm ve ilk bakışta suali biraz montiksız. buldum: Söylemek — için — cesarete ihti- yaç varsa susmak için cesarete İhtiyaç olmayacaktır. Eğer ( evel diyenle (hayır ) diyene aynı kıymeti verir. sek dünyada kıymetsiz adam kalmaz, sonra şimdiye kadar benim - bildiğim hep ileri gidene — cesur denilirdi, gerileyenö değil. Evet ilk bakışta böyle düşündüm. Fakat sonra baktım ki bu düşünce (20) nci asrın zihniyetine uymıyacak, imtihanda #sıfır alacağım. Muhakeme- min şeklini değiştirdim: 1 — İnsan manasız bir şeyi söyle- mekten korktuğu için susar. Şüphe yok bu bir cesaret meselesidir. Meselâ ben bu= yazımda belediye intiha- bından sedecektim, baktım ki be- ceremiyeceğim vazgeçtim. Susmak olduğu gibi söylemek te, cesaret ister, insan üzerine mesuliyet almaktan korktuğu için söyler, başına belâ gelmesini istemediği içi ler, dayak yemekten korktuğu için söy- ler. Bir sırrı muhafaza edebilmek içim kuvvetli bir ruha malik olmak lâzım- dır. Bir kabahati itiraf için ise kuv« vetli ruh kâfi gelmez, insanın müs- tesna yaratılmış bir adam olmasına ihtiyaç vardır. Hele siz resmi veya hususi yüksek makam işgal eden bir adama hata ettiğini söyletinizde göreyim, 2 — (Evet) demek te (hayır) mok te ayni derecede cesarı Birinci takdirde ekseriyetle maddi ve manevi menfaatinize uymu- yan bir muvafakat cevabı yermiş olursunuz, ikinci takdirde ise kuvvetli bir (bayır) i bir sürü kin ve düşe dırırsınız. Her - ikisi de cesaret meselesidir. 3 — “İlerlemek,, ile “gerilemek,, bilhassa harpte —mevzuu bahsolur. Kahramanlık namzedinin önünde açıl. ekdiğerine zıt iki yoldur. İlk hatıra “ilerliyene, kahraman “geriliyene, korkak denildiğini düşün. mek mümkündür, yalnır dünyada ne kadar terbiyeci varsa hepsi de (intl. har)ı fena bir hareket olarak görmüş. lerdir. Bizim kanunumuz İse yazılma« sını yasak etmiştir. Halbuki bazı yöre de durmak intihar etmek demektir. temeldir ki son aylarda Anadoludu arasındaki muharebeye de iştirak « yine zanne- MUS. ZOOL. POLON. diyoruz ki o harplerde aldığı yaradan sonra — gehrimi POLONLA— VARSOVİA birkaç kilometre uzaktaki Ağbaya kadar sürüklenip B. 812. RETOUR lsfgn l”“ N ,ığbııl_ııiğo ufükâıbı"d“ız’î-îuhl ” kanadı. kırik ve ölüm halinde bir leyleğin ayağından rtallarla leylekler alıp getirdiği bu halkanın üzerinde gu işaretler vardı: | İntihar etmekten ise biraz gerileyip sonra muzafferane geri dönmek yok | mudur? Fakat tabli bunu yapabilmek te cesarcte bağlıdır. İki İdam Kararı Viyana, 20 (A.A.) — İstirya- da kâin Leoben Ağır ceza mah- emesi cinayet ve infilâk edici Maddelere ait kanunu ihlâl töh- Metile iki naziyi asılmak suretile İdama mahküm etmiştir. * Süzün kısasıs Bazı sualler vardır ki hayattan tecrübe — almış adamleri bile gaşırlır, nerede kaldı çocakları,

Bu sayıdan diğer sayfalar: