16 Ekim 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

16 Ekim 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Suikast Facia- sından Sonra Siyasi İthamlar Mersilya suikasti facinsından son- pa siyasetin dili dedikolduya başladı. *Yugoslavya'da Halya ve Macaristan aleyhine yapılan nümayişlerden sonra polilika dedikodusuna daha -- —- bir hararât verildiz 1— Bu aaikaslin, Yugoslavya- dan ayrılıp istildâl kazenmak istiyen Hırvat milliyetperverliğinin kayaaş- neticesi olduğu söylendikten v kiz ması sonra iddin e” Li — Yugoslarya wahdetini ü aleyhine — gözen İtalya, Hırvatların Yagoslarya — iltihadından — aynılmak kaususundaki gayretlerinden istifade etmek emelini güdüyordu. Bu sebep- Yedir ki aon sikast faclasında İtal- yanın da parmağı vurdir, İması ileri sürülüyor. 2 — Macaristanın cenup komşusu olan Yugoslavya'nın — çok — kuvvetli glmesı, Macarların ötedenberi canımı ikıyor. yan xı'):' sebeple Macaristan, istiklâl peçşinde koşan Hırvatları kışkırtmak #suretile Yagoslavya ittihadını - parça- lamak maksadını gütmektedir. İşte son sulkast işinde Macar tahriki de B Rer öyelli tüdlerdeni sanr ” böyle politika tahminleri ortaya atılır. — Bir hakikate uygunluğu şüpheli olan ve hele 1spatı pek müşkül bulunan bu gekildeki tahminleri, Beynelmilel mü- masebellerdeki düzgüalük ve iyilik hesabına hiç doğru bulmuyoruz. Nitekim Macaristan, kendi aley- hine artaya atılan bu iddiaları şid- detle tekzip etti. Şu halde, siyasi gevezelik yapdlacağı yerde halâkati meydana çıkaracak olan tohkikatın meticesini beklemek doğru olmaz mı? Çünkü siyani dedikodular ve politika gevezelikleri, sulbu tehlikeye düşür- düğü gibi beyaelinilel münasöbetler- ideki iyilik gayretlerini de boşa çıkarır. Dilimizi tutalım, neticeyi bekliye. h. En iyisi, gimdilik. budur. — ae Bir. Maden Faciası Lyon, 18 TÇALAY — Sön Piyor Lapılüt szaden ocağinda — gönüllü kalan dört amelenin - akibetinden tamamile ümit kesilmiş ikea, bunlar- dan iki tanesi, sağ olarak, kurtarıl. mıştır. İçlerinden biri fazla bitkia olduğundan, biraz sonra- ölmüştür. 16- 10 - 954 Her tarafında bir ağırbaşlılık hissedilen büyük salon bilhassa eşyadan biraz anlıyan kaymakam beyin hanımının üzerinde çok iyi tesir birakti yavaşça Hasibe Hamma: — Ben numarayı verdim, dedi. Kibar insanlar.. Tıpkı Hüsrev Paşaların salonu gibi.. Onlar da eski kibarlardandır. Hasibe Hanım — Maçkadaki apartımanı daha süslü daha şata- fatlı bulmuştu. — Ben neler görmüşüm! Gibilerde dudak büktü. Kaymakam Beyin hanımı onun maksadını anladı: — Yok, dedi, dudak bükme Hasibe Hanım. Eski kibarlar başka olur. Bak şu salonda öyle derme çatma eşya var mı? Hepsi yerli yerinde, me kadar — oturaklı.. ge gördüğün camekânların içlerine dikkat etsene, hepisi antika dolu. Hasibe Hanım bunları gör- memişti. Yüksek, kesme camlı Luisez bir köşelikte her halde 'pek kıy- metli oldukları anlaşılan elmastıraş — SON POSTA HARİCİ TELGRAFLAR İspanya . A Süküna Doğru .. y. Gidiyor Hendce X Framenda ) , 15 (ALA) — yi malümat alan İspanyol mahafili Katalonyada henüz hiçbir cezamı tatbik edilmemiştir. Bu I, Kumandan Perez Ferraz — ile ı Eskolfe hekkında verilen idam nn — Relsicümhur — tarafından et kürek cezasına tahfif edile- ceğini zannetmektedirler. Harp Veziyeti Madrit, 15 (A. A.) — Nerkez Er- kânıharbiye reisi, Oviyede'da bir haf tadanberi ilk defa olarak si0ğh #sesi işitilmediğini tebliğ etmektedir. K- taatın hareketi, Gijon'dan yelmekte olan kıtanın iltihakından evvel Owl- yedo ve Korrediyopadaki muharebe- lerle durmuştur. Birçok asiler teslim olarak bap- sedilmişler, top, mitralyoz ve silâk ele geçirilmiştir. Asilerin son kısmı dağ'lara kaçmaktadır. Karışık olan bu yegâne mıntakada da sükünun sür- atle tecssün edeceği anlaşılmaktadır. Madrit, 15 ( A. A.) — Oviedo'da #ükün hüküm sürmektedir. Asker kuvvetleri, — ihtilâlcilerin — sığınmağa teşebbün ettikleri dağlık araziye doğra kuşatma hareketi leram ediyorlar. İspanyanın :;[ıı kımmlarile Fas'ta » X nazrran idam Ünet varı Şiddetli Cozalar Madrit, 15 JALAJ — Vaziyot, ta- biiye dönmüştür. Yalnız, tramvayları muhafaza edev askezler, burada bir tNS! vukubulduğunu - hatırlatmakta- dir. Dün, “El Sosyalistn ,, dnn mazda bötün gazeteler çıkmıştır. Hepsi de Ahtilâli takbih arlar. td.::rl!l.'ı:..%uwh;vılide mühim zaylat olmuşlur. Bilhassa, âzilerin patlıyan cephaneliği pek çok telefat verdir- miştir. Kıral Karol Parise Gidecek Bu Seyahat Üç Aylık Matemden Sonra Olacak Paris, 15 (A.AJ — Londradan Jur« nal gazetesine bildiriliyor: Bükreşten gelen bir habere göre, M. Titü'esko ile görüşen kıral Kerol, üç aylık multem devresi geçirdikten sonra, Fransaya — mütasavver olan Tesmi riyaretini Fayı karsr vermişlir. kâseler, Bohem nargileler, gümlüş kutular, Hint işi oymalı, mineli minyatür biblolar. Büyük penuçerenin önünde insan boyunca bir kız heykeli. Kolunu kaldırmış, avuçlarında bir lâmba tutuyor. Lâmbanın abajuru dilim, dilim, tıpkı güneş resmi gibi Hasibe Hamm bu eşyanın ağırlığı altında sıkılmış gibi geniş bir nefea aldı: — Belli, dedi. Her yerde gör- mediğimiz şeyleri var. '— Ayol bu evde cinler top oynuyor. Baksana çıt. yok. Kos- koca köşk içinde ses işitilmiyor. Yatalak mıdırlar nedirler bunlar, Hasibe Hanım henüz lakırdı- dısını bitirmişti ki uzaktan açılan bir. kapının sesi duyuldu. Sonra büyük mermer holde akseden narin kadın sesleri duyuldu, Aralık — salon kapısı açıldı uzun boylu, aaçlarına ak - düş- müş, kibar yüzlü bir banımefendi içeri girdi. Kaymakam Beyin hanımı Ha- sibe hanıma da işaret ederek Paria, 15 (ALA.) — M. Puvankare | bastalanmıştır. Odasından çıkamıyor. Kendisini, dün muayene eden hekim- | ler, sıhhi abvalinin biçbir. endişeyi mucip olmadığını beyan etmişlerdir. Parla, 15 (A. A.) — Esbak Reisi- cümhur M. Puvankare bu sabah aat 3,80 da ölmüşlür. Paris, 15 (A. A.) — M. Dumeig bu sabah, diğer hükümet erkâmı ile | birlikte M. Puankarenin cenazesini selâmlamış, du! kalan zevcesine kendi namına ve hükümet namına tatiyet- lerini bildirmiştir. Zannedildiğine göre Hükâmet M. Pusnkareyo milli cenaze mörasimi yapacaktır. Fakat henöüz M. Puanka- venin vasiyetnamesi açılmamıştır. * Son Posta:Avukat we siyaset adamı olan Reymon Puvankare büyük harbin âmillerinden biri olarak Ööne sürülür. Büyük harpten evvel Ruaya, Fransa ve İngiltere arasındaki * itilâfı mü- selles,,in de Puvankarenin siyasi gay- , retile vücut bulduğu söylenir. Fransada senelerce mebus, âyan aram, nazır, başvekil Cümhur reisi ve yine başvekil olan Puvankare dün Sidügü gün T4 yayşında idl Üç sene evvel Paris barosu reisliğine de seçil- amiş, fakat bir müddet sonra çekilmiş olan Reymon Puvankare 1860 tarihin- de Fransada Bar Lö Dük kâsabasında doğmuştur. Yüksek tahsilini Paria hukuk fakültesinde yapmış, bir müd- det avakatlık etmiş ve siyayri hayata âyana geçmiş, yüksek talâkati saye- sinde nazarıdikkati celbederek nazır ve başvekil olmuş, 1913 te de Fromsa Cümbur relsi — seçilmiştir. 1926 da akademiye aza inthap — edilmişti. Frankı © kurtarmış ve Fransız müliye. sinefde bugünkü kuvvetli istikameti o vermiştir. — Amerikada İşsizler Vaşington, 15 (A. A.) — Amerika iş federasyonunun — hesabına — göre Amerika işsizlerinin sayısı - 10,834,000 dir. hemea ayağa kalktı. Hanımefen- di çok mazik bir tavurla ve hafif bir çerkes şivesile: — Rica ederim efendim, dedi. Rahatsız olmayınız — efendim. Ve onların biraz şaşkın hare- ketlerine dikkat — ederek ilâve etti: — Alfedersitiz, teşrifinizi geç haber verdiler. Beklettik xzanne- derim. Kaymakam beyin hanımı tek- rar yerine otururken: — Estağfurullah! efendim, dedi. Hiç beklemedik. — Sonra — gülüm- sedi: — Hem beklesek te ne' çıkar efendim. Hasibe hanım da bir şeyler söylemek istiyordu. Fakat harım efendinin hali, tavru âdeta ağzına kilit vurmuş gibi biz türlü çene- sini açamıyordu. Hanımelendi misafirlerinin a- yarını ballerindea derbal anlı- mıştı. Onları sıkıntıdan kurtarmak İçin söze kendisi başladı. — Ziyaretinizin sebebini kalfa söyledi efendim. Kurmu görmek için teşrif buyurulmuş öyle mi? İkisi birden atıldıları — Evet efendim. Hammefendi misafirlerile hem konuşuyor hem — hissetlirmeden tepeden tırnağa kadar süzüyordu. Hasibe hanımın bugün için atılarak evvelk mebus seçilmiş, sonra | j Siyaset Aleminde_ Bir Kayıp Fransanın Eski Cümhur Reisi M. Puvankare Öldü » Pavankarenin son resimlerinden biri Fransada İntihabat Paris, 15 (A.A.) — Fransada vilâ. yet meclisleri — intihabatı — bitmiştir. Nuhtelif fırkaların variyetinde kayde değer değişiklik o'mamıştır. | hıkları, sya $ Gönül İşleri Kaynanamın Hırçınlığından Bıkıp Usandım Bir sene evvel sevişerek temiz kalpli bir gençle evlendim. Evlen. diğimizin İlk günle'inde çok mes'ut —yaşıyorduk. Az zaman sonra kaynanamın müthiş hırçın- kıskançlıkları -tahammül edilmez bir şekil aldı. Kocamı çok seviyorum, fakat bu gürültü ve kavgalard? . da usandım. Böyle devam edecek olursa yuvamı terke mecbur - kalaca ibi geliyor. Kacamın hığıd: .=ı kabahatı yoksa da annesinin bu halleri devam ettikçe ocağımızda saadet — kalmayacak, — Fikrinize ihticacım var. Nişantaşı H. H Kızım; 'sana hak — veriyorum. Bazı kayınvaldelerin manasız - ve yersiz gürültüleri ve hele kıskanç- hıkları yuva yıkmaya sebep olmuş- tur, Fakat bunda karı ve koca- nın da tedbirsizlikleri vardır. Ya- | pacağın iş şu olmalıdır. Kocana olup biteni, hiddetsiz ve sinirsiz. bir vaziyette — anlat. Kaynananı sevdiğini, fakat bazı hırçınlıkları yüzünden ıstırap çek- tiğini söyle ve bu vaziyetin önüne geçmesini iste. Bu vaziyetin sona ermesi kocanm elindedir. Ya kaynanadan ayrı bir evde oturur- susunuz, ki vaziyet müsalt ise en kestirme çare budur, yahut kocan annesi Üzerinde müessir olmak suretile kaynananın kıskançlık ve hırçınlıklarma nihayet verir. Fakat her şeye Tağmen dişini sık, yüre- ğini geniş tut ve katiyen yuvanı terketme. Çünkü bu, senin için çok tehlikeli olur. HANIMTEYZE İngiliz Hariciye Müsteşarının Siyasi Gezintileri Kopenbag, 15 (A.A.) — Hariciye | müsteşarı Lord Eden, dün Stokhoölme hareket etmiştir. Define Arıyanlar Panama, 15 ( ALA, ) — Koztarika hükümeti iki motör içinde Kokos adasına polisler göndermiştir. Polis'er, bu adada define —arayan Tİngilizleri geri göndereceklerdir. bacaklarına geçirdiği yeni çorap- böyle — bir hy—ln- yoktu. ları dizbağı gevşek olduğu için buruşmuş, —iskarpinlerine doğru çizgi çizgi olmuştu. Kaymakam beyin hanımı yeni yaptırdığı man- tosu buruşmasın diye otururken eteklerini kaldırıp enterisi ile koltuğa — yerleştirmiş, mautonun etek tarafları iki yanından bohça gibi kabarmıştı. Hanımefendi bunları gördüğü- nü sezdirmiyerek — konuşmasına devam etti: — Nereden - teşrif buyurulu- yor efendim. Hasibe H. artık konuşmak hakkını arkadaşına bırakmıştı. Kaymakam Beyin Hanımı ce- vap verdi: . — Kadıköyünden efendim. Ve izahat vermek Hüzumunu Hissgederek Hasibe Hanımı işaret etti. — Hanımefendi aziz ahbabım- dır. Yetişmiş, pırlanta gibi oğ- he var. Evlentirmek istiyor. Hem eski ahbabız, hem komşuyuz. Bu hayırlı işi beraber yapalım, dedik. Ve bir ar gerinerek sesine daha kuvvet vererek: — Ben kaymakam Nuri Be- yin refikasıyım. Tamramız tabi, dedi. Hammefendi Tik defa işittiği bu ismi tamımak için kendini epey xorladı. Fakat hatırında Bozmadı: — İhtimal efendim. Dedi. Hasibe Hanım yavaş ya- vaş açılmıştı. Delikanlı oğlu ol- manın verdiği |övünüşle hemen söze başladı: — Allah kimin varsa bağışla- sın, benim de biricik evlâdım var. Mürüyvetini görmek — istiyorum. Fakat bu zamanda iyli kız bul- mak güç.. hele Kadıköyünde kız- lar handise göğüslerine yafta asıp öyle gezecekler. Bilmem biz biraz kapalı büyüdük de onun için arımıza gidiyor, galiba. Onları hiç gözüm tutmıyor. Zaten de- likanlılar da onlarla eğleniyor. Zevkediyor, evlenecekleri zaman yine kıyıda köşede bir alle kızı arıyorlar, Dünya bir acayip.. en ağırbaşlı diye işittiklerimiz -kan- kırmzı çıkayor. Gözümüz yıldı artık.. şimdi adamakıllı sağlık ale mayınca kız bakmıya gitmiyoruz. Sizin küçük hanımın senasımı çok işittik. Kalktık geldik.. inşallah kısmettir. Malüm ya.. âdet olmuş birkere..hemşireye söyledimya, biz de vaktilekaç görücüye çıktık,kıs- met — gelip çatıncaya kadar... Malümya efendim. Hasibe Hanım lâkırdısını tatlı- ( Arkası war )

Bu sayıdan diğer sayfalar: