10 Mayıs 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

Muharriri: A. R. Bir Büyük tarihf roman 10- 5 - 935 Tefrika No.: 95 Şüphe !. Harem Dairesi Telâş İçinde İdi, Hatice Sultan Etek- lerini Savura Savura Biraderinin Yanına Geldi.. ———i D — Üçüncü Ahmet, birdenbire Muvazenesini muhafaza edememiş: | — AÂv, avlanıp.. Tav, tavlan- dıktan sonra ceza vermek neye Yarar. Elbette, edenler kendü Cezalarını bulurlar. Demiş.. Sanki ağır bir yükün tltında eziliyor gibi, ağır ağır ve tallana sallana harem tarafına Teçmişti. * Harem dairesi de telâş içinde İdi. Hatice Sultan — eteklerini lavura savura biraderinin yanına Selmiş: — Hiç gam çekme arslanım. Bundan evvel de nice vak'alar, | *lagelmiştir. Amma, dikkatlice fedbir gerektir. Kol taifesi, mat- İâbu hasıl olursa tezce dağılır, har, şunun bunun sözüne Uyupta, dikleşeyim deme aslanım. Vvelâ, bir güzelce anla, dinle.. ler, ne isterler. Hiç, tereddüt &tme. Ver. Ancak, camıazizin sağ *İsun. İnsan oğlu, hayata bir defa Selir, Bu saltanat İse, her kula |— Tasip ve müyesser olamaz. Hâşâ; fana akıl öğretmek haddim değil İmma mazur gör. Serde hemşirelik Var, diye, teselli etmek İstemişti. Üçüncü Ahmet, hemşiresinin bu sözlerine mukabele etmişti : | — Sağ ol, hemşire.. Kalbimin 4 Sehirini alırsıın. Ya, senden akıl meyip te kimden öğrenece- ilıl.. Ibrahimin hali, bir hoş ob- &u, Demin huzurda, âdabı selâti- bile unutto. Huzurumuzda, damadına bağırdı, çağırdı. Az İın.ı.m' bizim orada olduğumuzu, bütün unuta yazdı. ' l.,ıH“i“ sultan, derhal bu söz- karşıladi: Allah, allah... Ne varmış, bu | :&0 telâşı göstermeye.. Kol H, tsinin azgınlığı İlk defa görül- Üiş değil a... Vezir ona derler kı, w l'd". müzayaka zamanda hemen İde, Bu azgınlığın önüne Üçe Aş :;M"par... Senin, mubarek nefsi n Yunun tehlikeye düştükten &. ne yapayim ben o veziri?.. . Hatice Sulta[n)ın bu muhake- sİzce sözleri, Üçüncü Ahmedin w k::hi'lı de bir şüphe vermişti. | ba Ibrahim Paşa, şöyle bir kla bu belâyı defedebilecek ei Yoksa on iki senelik h'ık:m bir köşeye çekerek yerine Dü birini mi getirmek İcap kti?. Bu mesele hakkında, kere de h inin fikr & e hemşiresin ini lm'k İstedi: " âe ;.ımdi, hemşirel. Ne ideyim, D.. dersin? kaj d #di. Hatice Sultan, kaşlarını Ta kaldıra cevap verdi : llil: Aslanım . — Bana kalrsa, | luihi:. Muradını - anlamadıkça, ' Şeye kıyam etme, Var, a etle karşıya 'geç. Sarayıhüi- Üna otür. Âsiler arasına tlice adamlar sal. Onlardan Sevabı. dinle. Fakat bu 3 ü;fında, zinhar vezirleri n Dir yere ayırma, S Niçin ?.y ç Şa v şunun e n için ki, Aaslarım.. l.t""e âsiler vezirlerin - başlarını j l'iı-“_ T ve ayak direrlerse, onları &r Saraydan taşra atar, üde zamanda vezareti, bizim ağalarına da versen, onlar- kendini halâs edersin. Zaten ötedenberi işitip dururuz ki, halkın şekvası, ancak vezirdendir. Halk, sen aslanıma karşı hoşnutluk göstermektedir. Bu sözler, Üçün Ahmede ağır gelmişti. Kendini, âdeta omuzla- rıma çöken bir ağırlığın altında eziliyor zannetmişti: — Hemşirel.. Söylemeye bile, dilim varmaz. On iki yıldır, İbra- him ile bir baba evlât gibi İiçli, dişlii oldük. Onu, — nasıl feda ederim? — İlâhi birader!.. Bu meydan- da, nice başlar yuvarlanıp git- miştir. Selâtine lâzım olan, tacli- tahtı ile canı azizidir. Kardeşle- rini evlâtlarını cellâtların kement- lerine teslim edipte saltanat sü- renler, yine bu Aliosmandan değil mi idiler?.. Bu sözler, teşevvliş içinde bu- lunan Üçüncü Ahmedin zihninnde bir sükün hasıl etmiş.. Bir anda; ecdadının kanlı tarihi, gözlerinin önünden geçmişti. Ve ozaman, (saltanat) denilen şeyin, (merha- metsizlik)ten — ibaret — olduğuna hüküm vermişti. * Hazin Bir Avdet Ibrahim Paşa, derin bir en- dişenin ıztıraplarile kıvranıyor : — Ya biz cümlemiz burada- yız. Âsiler, saraya — dayanırsa, şehzadelerden birini tahta çıka- rırlarsa, halimiz nice olur ?.. Diye — düşünüyordu. Ibrahim Paşanın aklına gelen bu düşünce pek büyük bir ihtimal dahilinde idi. Şimdiye kadar vuku bulan ihtilâllerde, bu gibi hallerin gö- rüldüğü, nadir değildi. Bu sadık kalpli Anadolu evlâdının şu anda en çok düşündüğü nokta, efen- disi, velinimeti ve kainpederi olan Üçüncü Ahmedi bir felâ- ketten esirgemekti. Derhal Harem dalresine ge- çerek fikrini Padişaha söyledi : — Sultanım !.. Hemen gece demeyip sancağışerifi alıp Sarayı hümayuna geçelim. Dedi. Üçünel Ahmet, daha hâlâ vaziyetin ciddiyetine kanaat geti- rememişti. ÂAyni zamanda rahatı- nın da bozulmasına Üzülmekte İdi. Ibrahim paşanın bu fikrine İtiraz etmek is'tedi: — Gece, Selâtini Âliosmanin | deryaya çıkması emsali yoktur. Ve hem, gece vakti gidilipte tez elden ne yapılacak? Sabah ola, hayır ola, Cevabını verdi. Fakat Ibrahim paşa. Padişahı âdeta tehdit etti: — Şevketlim!.. Selâtin umuru, başka maslahata benzemez. Öyle demler olur ki, bir an bile fevt etmeye gelmez. Sonu, nedamet olur. Emsale vesaireye bakacak zaman değildir. Devletinizi saltanatınızı hatardan vikaye et- mek İçin, elbette vakit geçirmeyip saadetle karşu canibe geçmek gerektir. Diye, güçlükle ikna edebildi. (Ârkası — yarın) ve | | SON PjpSTA_=_ B Sayfa I_l:_' ğ“’g"’“’“ 27 Senedenberi Hap:s- evaplarım (Baştarafı 7 Inci yüzde) Onun için böyle yerlerde çamlar kolaylıkla tutmaz. 7 — Çamlar küçükken, tutup büyüyünceye kadar hafif gölge isterler. Mümkünse dikildikleri yerde ya başka fidanlar olmalı, yahut gölgelik çalı filân dik- melidir. 8 — Dibi arasıra sulanmalı, fakat hiçbir vakit su tutmama- hdır. 9 — Dikeceğiniz fidanın en tepesindeki uç dalı kırık olma- malı. Kırık olursa büyümez ve güç tutar. 10 —Çamların dikileceği top- rak evvelce ağaç değilmiş bir toprak olmamalıdır. Dinç olmayan yerlerde çam güçlükle tutar. Çiftçi (9 Ziraat hususundak! müşküllerinizi sorunuz. Son Posta'nın (Çiftçi) 1 tise ceyvap verecektir. Yeni Neşriyat: bu da baenim Sesim — Genç şairlerden Fevzi Ahmedin şiir maec- muasıdır. İçinde birçok güzel gürler vardır. Kervansaray Kızları — Hece veznile birçok güzel şiirleri havi olan bu kitap, nefis bir kapak içinde çıkmıştır. Şairi Perihan Güngördür. Ornltoloji — Tıbbiye muallimle- rinden M. Celâlettin İzmirlinin yazmış olduğu bu küçük kitap koşucu hay- vanlara ayrılmış yazılarla çıkmıştır. Edebi Hatıralar — B>y Hüseyin Cahit Yalçın'ın eseridir. Son kırk senelik Türk edebiyatına ait kıymetli malümat ve hatıralarını ihtiva etmek- tedir. Akşam Kitaphanesi tarafından neşredilmiştir. Yeni Adam — Terbiyeci İsmail Hakkının çıkardığı bu haftalık mec« musznin 71 inci sayısı Allah nedir, basım kurumu, #siyasa acun, gençler arasında — anket ve sair yazılarla çıkmıştır. Hafta — Haftanın 57 inci gayısı- da dün çıktı, Mecmuada birçok alâ- kalı, cazib —yazılar vardır; birçok resimler mecmuayı güzelleştirmekte- dir. ( Paraşüt sporu ), ( bir İngiliz Generalinin yirmi yıl sonra yaptığı bir muhasebe ), ( Erkek - kıztipi), ( Çocukları Koruma Yurdunda birkaç saat) ve (Goril avcılığı) gibi mütenevvi yazılarla — bilhassa Peyami Safanın Ulus baş yazıcısına verdiği cevap okunmaya değer. Havacılık ve Spor — Ankara«- da — Tayyare cemiyeti — merkeri tarafından onbeş günde bir çıka- rilan bu mecmuanın 141 inci sayısı havacılığa ve spora ait birçok zengin yazılarla çıkmıştır. Varlık — Her ayın birinde ve on beşinde Ankarada çıkan bu edebiyat san'at ve fikir mecmuasının 44 Üncü sayısı tanınmış yazıcı ve — şairlerin makale, hikâye ve şiirlerile Intişar etmiştir. _HXSRETLE'TMAYYÜD ETTİĞİN GENÇLİĞE FAKAVUŞ BUNU:TEMIİN *EDER: ve Ademi İktıdarı fiderir. Eczanelerde bulunur, Fiati stanbulda 150 kuruştur. — Adres : Galata posta kutusu 1255 İ hanede Yaşıyor Tuhaf ve garip hâdiselere dünyanın her köşesinde tesadüf edilebilir ve ediliyor. Fakat Ame- rika tuhaflıkların her xaman İiçin birlcik beşiğli ve kaynağıdır. Bir adam ki tamam 27 senedenberi, hakkında verilen idam hükmünün İnfazını, bir habishane hücresinde beklemektedir. Bundan daha mü- kemmel bir garabet nümunesi, her halde olmaz ve bulunmaz. Heron adındaki bu adam hakkın- da Amrika mahkemelerinden biri bundan 27 sene önce idam hükmü vermiş ve bu hüküm daha o zaman — kat'iyet — kesbetmiştir. ölüm hükmünün 1909 senesinde infaz edilmesi lâzım geliyordu. Ancak mahkümun bir defa da şuurunun muayene edilmesi İcap etmiş, bu sebeple Infaz İşl gecik- miştir. Muayene bittikten sonra her- kes Heronun elektrik sandalyesine oturtulmasını beklerken bu sırada idam kararnamesini imza edecek olan hâkim ölmüş ve infaz yine gecikmistir. Bu gecikmele buglüne kadar devam etmiş ve nihayet geçen gün çıkan bir kararname ile ölüm mahkümu Heron hük- Bu Adam İdam Edilecekti. Fakat Edil- medi. Şimdi “Ölü,, Sayılıyor Nevyorkun Trenton hapishanesinin içine bir bakış men Ölü addedilmiştir. Şimdi bu adam Nevyorktaki Trenton hapisanesinde yaşamaltta ve ÂAmerikan hükümeti onu ölü addetmektedir. Hattâ nüfus kü- tüğüne bile “ölmüştür,, — kaydı düşürülmüştür. — Menenjit Hastalığı Başgösterdi a (Baştarafı 1 inci yüzde gözler döner, etrafı tanıyamaz ve çırpınmalar başgösterir. Bu vazi- yet karşısında yapılacak şey he- men doktorlara müracaatla has- tanın belinden su aldırmaktır. Su muayeneye gönderildikten sonra menenjit mikrobu çıkar çıkmaz, ona mahsus — olan serom, yine belkemiği delinerek içeriye akıtı- lır. Serom tedavisile birçok — me- nenjit — hastalarının İyi olduğu vakidir. Biz de menenjitin yıldırım şekli vardır ki, çok - tehlikelidir. Bu şekil olmadığı takdirde ve vu- kuunda derhal teşhis yaptığımız zaman © kadar korkmuyoruz. Menenjit iki türlüdür. Biri za- türrie mikroplarının husule ge- tirdiği — menenjitdir ki, - Bari değil, fakat derhal öldürür, iki gün içinde hastayı ölüme götü- rür. Diğer menenjit Binomekak- gt ismini alır ve saridir. Fakat bunun tedavi ümidi de çoktur. ,, Menenjitten — korunma şekli üzerinde de kıymetil doktorumuz şunları söylüyor: — Bu amansız hastalık, bu- run deliklerinden giren: mikro- bun burunun yukarısındaki kalbur kemiği delâletile beyine girme- sile husule gelir. Korunmak için L | iki çare vardır: Birinci çare aşı yaptırmaktır. Ikinci çare de böy4 le salgin zamanlarda tanımadık; bilmedik hasta ziyaretlerini kale dırmak, bilhassa çocukları öte beriye — götürmemek — lâzımdır, Sonra burna sabah akşam Virgo- menole veyahut 250 de bir tris paflavın mahlülündan birer ikişer damla damlanmak gerektir. Bu ahval, yalnız menenjitten değil, aynı zamanda kızıl ve diğer has- talıklardan da korunmak için en iyi usuldür. ! — Gazetenin esas gazısile bir sütunun iki satırı bir (santim) sayıtırı. 2— Sayfasına göre bir santi- min ilân fiatı şanlardır: Diğer| Son sayfa | sayfa | sayfa | sayfa ti 3 100 Kış. | Keş. | Krş. | Krş. | (8) kelime — vardır. d İnce ve kalın yazılar tulacakları yere — göre sanlimle ölçülür, BÜYÜK TAYYARE PİYANGOSU Şimdiye kadar binlerce kişiyi zengia etmiştir. Yeni Tertip plânını görünlz. 1. ci keşidesi 11 Mayıs 1935 dedir. Büyük ikramiyesi: 25 _0 00 Liradır. MA F, AU e VOŞ ” . gl vEl A Yr OK Pre | SO e P - d aei T