10 Mayıs 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

10 Mayıs 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

; TAKVİM | Dünya Hâdiseleri Musiki İnsanı Fazla Mı Yaşatır? Fransada güzel san'atlar aka- demisinin 1914 lındanberi daim! Atibi olan Mösyö Şarl Mari Widor doksanıncı yaşını şetaretla kutlu- ladı. Kendisi, buna rağmen hâlâ genç, dinç görünmekte ve nihayet $0 yaşında bir adam gibi çalış- maktadır. Daha geçen yıla gelin- ceye kadar güzel san'atlar aka- demisinden başka, birçok musiki cemiyetlerinde de çalışıyordu ve 64 yıldanberi bir kilisenin orgunu idare ediyordu. Söylediğine bakı- hrsa ona bu yaşta bu dineliği veren şey müsikidir. Sinirlerini okşadığı, yatıştırdığı için ona dal- ma yeni kuvvet bahşetmektedir. Mösyö Şarl Mari Widor) un bu cümlesi bize başka bir musl- İ 82 yaşında ayni taraveti aza ettiğini hatırlattı. Bu adı (Auber) dir. Anlattığına göre bu zat birkaç yıl evvel gece yarısıma kadar bir müsamerede bulunmuş, sonra dostlarına: — Şimdi ne yapacağız? diye sormuştur. — Evinize gitmiyecek misiniz? — Ne münasebet? Saat ikiden evvel dönersem beni hasta sa- nırlar? Anlaşılıyor ki musikinin hayatı arttırdığı Iddiası pek boş değildi. Hayreti ger iki ih- tiyar Gün — PERŞEMBE — Kasım S1 10 MAYIS 938 — 184 | Arabi F” Kaf — D & Seler 1344 ZT Nisan 1451 Ezant |Vasatl| Vakit (Exan! |Vasat | 38 |4 S0| Alışam l2 — ( 19 12 #s7|izde| Yatsa |1 e7 (20 sa # 52 (16 05 )| Tmsah ın*ın Bir Doktorun Günlük Notlarından (*) Burun Kanaması Devamlı baş ağrılarında, güneş unda, fazla İimâğ yor- ında, çok ateşli hastâ« lıklarda şiddetli burun kanama- ları olur. Bazan böyle zamanlarda başı ve bLurunu soğuk aü İle yıkamak iyi gelir. Soğuk u Vakit Cuma genişleyen damarların bürülme- sine yardım eder ve kismen kanı durdurur. Maamafih bu kanın mani ol suya (2) irin karıştırılmış Ilâç. tan bir miktari pamukla ulanmış olarak kan akan burun deliğinin nihayetine kadar sevekedilir. Ve orada bir saat kadar bırakılır bu usulü tedavi ekseriya kâfi gelir, İlerisi için de bir. boğaz burun mütehassısına müracaat faide- lidir. ——— Üİ Bu netları kesip saklayımnız, yahut bir albüme yapışlımıp kollekaiyan yapır vi Sıkinti samasınızda bu mellar bir dökler gibi Imdadınıza yetişebilir. Nöbetçi Eczaneler İstanbul tarafı: Şehradebaşında (Üniversite), Aksarayda (Ziya Nuri), Edirnekapuda (Arif), Şehreminitde (A. Hamdi), Samatyada (Erofilos), Küçükpazarda (Küçükpazar), Eyüp- ta (Hikmet), Lâlelide (Sıtkı), Fener- de (Emilyadi), Sirkecide (Eşret Ne- şet), Bahçekapuda (Agop Minas- yan), Bakırköyünde (Merkez). Boe yoğlu tarafı: Kalyoncuda (Beyoğlu), Taksimde (Taksim), Galata Mahmu- diyede (Mişel Sofronyadls), Şişli Hamamda (Halk), — Kasımpaşada” (Yenituran), Hasköyde (Yenitürkiye), Kadıköy tarafı; Modada (Faik İs- kender), Pazaryolunda (Namık İs- meti), Büyükadada (Halk). —— Tarihi Müsahabe Kleopatra, Ad- Stahr adh bir yazıcının Kleopatra için yazdığı yeni bir kitapta onun Sezarla lik görlüş- mesini şöyle tasvir ettiğinl gör- düm: — “Sezar büyük bir ho- varda idi. Ordugâhlarda her gör- düğü kadımı alırdı. Şimdi kadır hik tacının, rüyada bile eşini gör- mediği bir yaradılışın önünde idi. Heyecanla güzelliği katmerlenmiş, fakat gururu da şahlanmış olan Kıraliçe Sezara doğru ilerilediği vakit, yarı dünyanın fatihi şaşkı- na dönmüştü. Artık Kleopatra, Kayserin gönlünü çelmiş ve onu yenmiş demektiil,, Ben bu satırları okurken Tev- fik Fikretin Kleopatrayı telmih ederek yazdığı bir beyti hatırla- dım. Büyük şair, zulmü sever bir kadın için şöyle diyordu: Masırin o şivekârına benzer ki tiynetini Öldürmeyince vuslunu etmezdi rayegln. Kleopatra gerçekten öyle bir kadındı. Onun her gece sarayına genç bir Aşık aldığını ve akla Sığmaz işvelerle hem bahtiyar, hem tarumar ettiği o gence tan- yerl ağarırken zehirli bir şerbet sunup: “İç ve beni düşünerek öl,, dediği belki yalandır. Lâkin Kle- opatra ile aşk hayatı geçirenlerin hep ölüme sürüklendikleri muhak- kaktır. Onun güzelliğinden gâm alan llk erkek kendi öz kardeşi On dördüneü Batlamyüs'tur. Iki kardeş evlenmişlerdi ve birlikte Misir tahtına oturmuşlardı. Müş- terek saltanat ve kardeş sevgisi yerine geçen karı koca aşkı bir Iki sene ancak sürdü. Kleopatra gönlünü Sezara ve kardeşi olan kocasını mezara verdi. Sezar o sırada elli ikl yaşında ldi. Kafası dazlaşmıştı, kılsızlığını saklamak için saçlarını arkadan öne doğru tarardı. Yüzü de eni- konu — buruşmuştu. — Kleopatra, işte böyle bir adamı- kardeşi ve kocası olan gence tercih etti. Çünkü Sezar kuvvetli, Batlamyüs zayıf Idi Misir tahtinda - kalabil- mek İçin bu yorgun adamın aşkını kabul etmek ve kocasını feda eylemek lâzımdı. Kleopatradaki ölüm getiren gizli kudret, Sezarı da adım adım takip etti ve Romada yakaladı. Dâhi Romalı, Kleopatranın ardına düşüp Mısıra gitmek Senatoda hançerlendi, ölüp gitti. Aşkından dul kalan Kleopatra, Batlamyüslerin son erkek vârisi ve en küçük kardeşi ile evlendi, bir yıl sonra © da öldü. On Beşinci Batlamyüs adını taşıyan bu pek genç kıralın Kleopatra tarâfından zehirlendiği söylenir. İşte Romalı Antuvan, kendine aşk sunan erkekleri - birbiri ar- dınca ölüme kavuşturagelen bu yaman kadınla sevişmekten çe- kinmemişti. Antuvan, Sezardan sonra imparatorluğun şark kısmına sahipti. Partlarla harbe gidiyordu. Balkanda ve Anadoluda her yerin kıralları ve kıraliçeleri, prensleri ve prensesleri onun ayağına gel- mişlerdi, saygılarını sunmuşlardı. Bunlar arasında yalnız Nil perisi yoktu. Halbuki Antuan Sezarın hem yerine, hem aşkına vüris olmak kaygusunu güdüyordu. Bu sebeple — Klcopatrayı — kendine bağlamak istiyordu. Haber üUze- rine haber yollayarak — kadını Tarsusa getirtti. Nil perisinin Tarsusa — gidişi tarihin en parlak sahnelerinden isterken SON POSTA e | biridir. Onun bindiği geminin arkasi altın yaldızlı, kürekleri gümüş, yelkenleri erguvan rengin- de ipek idi. Kürekçiler, içeride çalan musikinin havasına uyarak kürek çekiyorlardı. Kendisi Venls biçiminde giyinmişti, sırmadan bir çadır içinde oturuyordu. Aşk peri- leri şeklinde giyinmiş olan genç çocuklar onu yelpazeliyorlardı. Yine peri kılığında birçok genç kızlar dümen başında, halatların yanında bulunuyorlardı. Antuvan Tarsusta dünya gü- zelini Tarsusta yemeğe çağırdı, Kleopatra gitmedi ve onun kendi sofrasına gelmesini istedi. Romalı kumandan bu dlileği yerine getirdi ve ağa girdi. Artık onun da on | dördüncü, on beşinci Batlamyüsler | ve Sezar gibi ölüme hazırlanması lâzımdı. Çünkü Kleopatra, kendini sevenleri mutlâka ölüme sürükle- yen bir kadındı. Bununla beraber Nil perisi, ömründe İlk defa olarak, aşk zehrini tadıyordu, siyasi kazanç sinden ziyade yüreğinin ib- ramıta boyun iğmişti, Antuvani seviyordu. Romalı kumandan ise ona çıldırasıya âşıktı, her şeyi ve hattâ Romayı unutmuştu, Kleo- patranın eteğinden dudaklarını çekemiyordu. Iki sevdalı biribirinden ayrık mıyorlardı. Part harpleri, Roma işleri hep bir yana bırakılmıştı, yalnız aşk yaşanıyordu. Bu hayat, akla sığmıyan çılgınlıklarla dolu idi. Meselâ bir gün Kleopatra, dört yüz bin — Türk SELÂNİK BANKASI Tesis tarihi 1888 İdare merkezi Istanbul ( Galata) Türkiyedeki şubeleri: | İstanbul, ( Galata, Yenicami ); İzmir, Mersin. Yunanistandaki şubeleri * Selânik, Atina, Pire. e Her nevi banka muamelâtı Y1 Üü x Meş'um — Kadın demek olan on milyon sesters kıymetinde bir yemek yaptırdığını söyledi. Antuvan inanmadı. Kleo- patra keskin bir sirkeden Ibaret olan bu yemeğin İçine kulağın- daki inci küpelerin bir tekini koydu, inci eridi ve kendisi sir- keyi içti. O bir tek küpeyi de başka bir kapta eritip Antuvana içirmek istedi. Romalı ceneral ran olmadı. Çünkü o küpenin her tekl gerçekten milyonlar de- ğerinde idi. Nitekim eritilmekten korunan tek küpe sonradan Ro- maya götürüldü, ikiye bölündü, Zühre heykelinin kulaklarına ta- kıldı. Yine bir gün birlikte balık avlıyorlardı. Antuvan tutamıyor, Kleopatra tutuyordu. Romalının bundan canı sıkıldı. Kleopatra görmeden denize dalark kendi oltasına bir balık takmalarını balıkçılara —emretti. Bu hileyi sezen Kleopatra da ertesi gün Aşıkın oltasına bir tuzlu balık taktırttı ve oltayı çekip te şaşı- ran ÂAntuvana şu sözü söyledi : «— Ceneral, siz balık avmı bize bırakın, size kaleler, şebirler ve kırallar avlamak yakışır !.. Kleopatra İle Antuvan nikâh- landılar da. Fakat Nil perisinin benliğinde yaşayan öldürücü kuv- ret, kendini belli etmekte gecik- medi, Antuvan, Roma ile bozuştu. harbe girip bozuldu ve kendi kendini — vurmak — mecburiyetine düştü. Onun aldığı yara ağırdı, fakat henüz yaşıyordu. Hayatının sön- mek üzere bulunduğunu - sezince bir yerde saklanmış olan, Kleo- patranın — yanına — götürülmesini istedi ve götürüldü. Orada ve onun elinden bir kadeh şarap içti, gözleri Kleopatranın gözlerine diklii olduğu halde öldü, On Dör- düncü ve On Beşinci Batlamyüs- lerle Sezarın yanına gitti ! Stahr'ın hakkı var: Kleopatra öldürücü bir güzellikli. Fakat ölümü bayat gibi sunan bir katil güzellik ! M. T. Tan Mayıs 10 Geçen Bilmece- mizi Doğru Halledenler Erzurum Veysi Efendi mektebi muallimlerinden 59 Sü« Küçük Selu | beyla — Mümtaz- Arkâa, boya | İstanbul lisesi Fiden 1530 L Hakkı, Çankırı Kurtuluş İlkmektebi snıf 3 den 10 İsfendiyar, İstanbul 44 üncü mektep 867 Nermin Özkan, İstanbul birinci İlkmektep B/3 den 902 Süheylâ Bayan ve Baylar. Çapa 31 inci İlkmektep A/4 den LA 388 Erol, Balat Ahrida Ğ ilkmektep 3 Üncü sinif Klera, Gelönbevi Ortamektep tal sinden F. Erenberk Bay Eskişehir Millt Zafer mektebi 146 Zehra Uğantilrkk, Gedike Muhtıra defteri paşa Protestan ilkmektebi sınıf 4& dan 124 Manmnik, Eakişehir Maliye muamele şuba M. Bedri kaızı — Mualla, Sultanahmet B. Raşit —apartımanı No. 2 de Meliha, Düzece — Namık Kemal, mektebi 4 Üncü sımıf Leman İşık, Cağaloğlu Emniy&t Sandığı karşısın- da No. 58 de Nerlman Özkan, Tire- bolu Sakârya mektebi talebesinden 23 Melekünnas, İstanbul Erkek lisösi BO3 Nihat, Davutpaşa — Örtamektep D /1 den 158 Raif Savaş, Uzunköprü Mimar Hayrettin mektebi sınıf 8 den 45 Gürbüz bay ve bayanlar. İstanbul 44 Oncü mektep A-5 den 49$ Hici Göçe oğlu, Sam- wun İnönü İlkmektebi 2nci matf 352 Muzaffer Şükrü, Uzunköprü Mimar Hayrettin mektebi nf 5 den 181 Bölkle, İstanbul 20 inel mektep A- 3 den 83 Kâmran Ozan, Kırkağaç Cümhuriyet mektebi 539 Celâlet, İstanbul 2 inci mektep 741 Cemal Özdemir, İstanbul Kız ortü- mektöp 352 Şüküfe Bayan ve Baylar. Kütahya Ağır Ceza Relsi Bay Sadık kazı Hayriye, An- Birer. | yaza Divanı Mühasebât _.S-L Binel daire zabıt kâtibi. Hami oğlu Nevzat — Sam- sun — keresteci Şükrü oğlu Yaşar, İstanbul erkek İlaesi A/4 den 296 Samim Süngü, Urfa Birecik kazası Bay Teymen N. Sungunay kızı 5. Sungunay, İstanbul 44 üncü mekte, 878 Semiha, Mersin Akdeniz oteli sahibi Ali oğlu Osman Nuri, Andırnn telgraf müdürü kızı Perihan Altan, Davutpaşa ortamektep Dil den 572 Nadir Öntürk, Çatalca birinci mektep B/5 den 858 A, Gür, İstanbul kız lise- sinden 1464 Nevber Tevfik, Ergani Maden ilkmektoep Sinci sınıf 146 Zahit, Antalya vilâyet —mektüpçusu Bay Fuat Türkdoğan kım Bayhan, Nazilli maarif memuru kızı Nezihe Özer, Kayserl kolordu evrak müdürü Bay Nurl oğlu İhsan, İstanbul 1 incl ilk- mektep B/3 den 441 Metin Ovacık, Kayseri kız orta mektep - talebesin- den 102 Fatma Atak, Manisa Hacis haliller köyü mektebi 2 inci sımıftan ih oğlu Hasan, Yozgat orta mek- .S.ıl Işliîldın 2.8.9 lo:u'ınt Kurtbay, ASını erkek orta moktebi B-3 ten 71 Rasim Talay, Yenişehir İsmetpaşa — mektöbi sınıf Gten Tahsin Bay ve Bayanlar. Ankara İsmet Paşa — İlkmektebi 506 Safi, Alanya ilkmek- Birer | Ç p S incl sınıf 195 Saa- Defter | 404 Suphi, Kadıköy ere kek lisesi 896 Muhip, İsparta camil Atik mahallesi No. 27de — Şehime Özkan, Uzunköprü bakkal Sabri oğlu — Mustafa, Ankara — Cebeci Haplsant eaddesi Ne, 15 de Rıdvan — Nazmlı Siirt —piyade a'ayı 7incl — BI. yüzbaşı Celâl — oğlu — Türhalı Kadıköy 95 inci mektep 271 - Münlr Beyoğlu 85 incl mektep d inci S 384 Lütfiye Koç, Aksaray İlkmektoP 4 Şermin, İzmir Tilkili OrtamekteP C/2den 260 Muzatfer Nuri, Adapazaf! Çıra pszarınca kahveci Mehmet oğlu Behzat, Kütahya Lisesi B/ 9 den 26 Hâis, Kayseri Mete mektebi 139 Krkor, Bursa — Akbıyık — No 20 d? Nyazi Ruhan. Gerede — İpek zadt C â — Çetin, Ankara Yenice mü” hlesi Yenihisir enddesi No. 38 d? Adaza Göckan, Gedikpaşı — Ermeli İlkmektebi birinci sınıf Alis Ç pyâfj stan v 29 uncu mektep B/ 4 den © Suphi Svi, Adana topçu yüzbü Biy N zi oğ'u Nevzat, İzmir !ı:; | Pişa İkmekte A 1 den 375 Ke Bayın ve Baylar.

Bu sayıdan diğer sayfalar: