4 Haziran 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

AFT A NET AOA ŞS S P AA AAA PZN V C Kİ Ç V 'uî Istanbul Kız Ve Erkek Liseleri İki Lise de ikl — devrelidir. Birinci devreye ilkmektep mezum- ları, ikinci devreye de örtamektep mezunları alınır. Kayıt için müracantta bulunan- ların şahadetname ve — büviyet Cüzdanı, (aşı ve whhat raporları, (8) adet vesika fotoğraf getirme- Teri lâzımdır. Muadil mekteplerden muhtelif sınıflara gelecekler, yer olduğu takdirde — çıktıkları — mektekin tasdiknamesile muadil — sınıflara alınırlar. Sorgulara Cevaplarım Kasımpaşada Ortaokula son tmıfta Bay Ali ve Neomiye; Mademki hayata atılacaksınız, lstediğiniz gibi hareket ediniz. Eğer lise deralerine çalışabilirse- niz, olgunluk imtihanına girersi- biz. —Fakat şunuda — hatırdan çıkarmayın ki, bugün İlse mezunu olmayan gencin İstikbaline pek emin bir gözle bakılamaz. Bina- enaley — tahsilinize — devamınızı tavsiye ederiz. * Eakişehir Tuzpazarında yağcı Hüme- yid vantasile Ahmet Pekşene; Size askert mektopleri tavsiye ederiz. Fakat öyle İmtihansız olarak girilebilecek pek az mek- tep yvardır... Bu — meyanda Yeşilköy Hava Makinist mekte- bine bütün evrakınızla müracaat ediniz. Sizin için İşi bir. mektep' sayılır. Bu mektebin kabul "yart- larını, yine bu sütunlada neşrettik. * Adana lisesi orta kısım talebesin- den Bay Seyfiye; — İstediğiniz mektebin kayıt ve kabul şartları Ankara Azskert Liseler Müfettiş”'ğince henlz tes- bit edilmemiştir. Neşredeceğir, bekleyiniz. * stanbul Erkek İisesinden S. Tu- mana; — Mülkiye mektebinde bu sene değiş.klik yapılacağı haberi değrudür, Binaenaleyh bu değl- şikliği bildirmemiz İçin bir müd- det daha beklemeniz lâzımdır. * Sivas okuyacularımızdan M, Te- omana; — İIsteğinizl yakında yerine getireceğiz. * Çanakkale Bahrisefit Oteli karşısm- da tütün varakı bayii Cemil Oskana; — Bir istida ile Sümer Banka müracaat ediniz ve arzunuzu bil- diriniz. Ancak oras —alınacak talebenin ne şeraitl haiz olması Mzımgeldiğini tayin eder. Mevzu- bahs mektep umum! değil, fab- rika içinde usta yetiştiren hususi bir mekteptir. * İzmirde A. G. A, yeç — Size ne cevap vereceğimi- zi bilmiyoruz. İki yıl sınıfta kal- dığınıza ve örtamektebin birinci sınıfında olduğunuza göre ne ya- pabilirsiniz? Eğer yaşınız mllanit ise İzmir veya Tatanbul san'at mekteplerinden birine başvurunuz. Geceli ve bedava olarak bu mek- teplerde bir san'at sahibi olur- subuz. Bektepçi “SON POSTA Tarihi Müsahabe Meşhur Muaviye, Al Haşi Davasını DaPara ileHalletti OPara Ki Ortaya Çıktığı Günden- lslâm — tarihinde uzun yıllırl münakaşa mevzuu teşkil eden kanlı hâdiselerden biri de Muaviye- Ali kavgasıdır. Bu İşi hak bakr mından ele alanlar “ Ali ,, nin Muaviyeye niçin yenild'ğial anla- maktan âciz görünürler. Manevl Amillerin ve gizli hikmetlerin o neticeyi doğurduğunu söylerler. Iki büyük rakip arasındaki kav- gayı kuvvet bakımından tahlile girişenler, galebenin Muaviyede kalışını ondaki yüksek zekâya atfederler, Her iki hüküm eakidir. Bugünün tarihi o kavgayı Muaviye lehine bitiren yegâne âmilin kara olduğunu söylüyor. Evet, parayı veren düdüğü çalar sözünün siyasette de yeri ve değeri vardır. Nitekim Muaviye - Ali kavgasında da parayı esirge- yen Ali, kaybetti; parayı etek etek dağıtan Muaviye kazandı. Eğer Ali, para sevgisinin hak saygısına değil, kardeş sevgisine bile tercih edileceğini düşün- seydi ve ona göre davransaydı felâkete uğramazdı. Halbuki 0, başına toplananlardan mutlak bir feragat İsledil Hiç — kimsenin |— —-. w | Son Fosta | paraya tapmasına meydan verme- mek politikasını güttü, bu suretle yardımcısız kaldı, kuvvetten düştü ve mihayet ezildi. Alinin İnsan ruhunu anla- | makta nekadar geri kaldığını ve Moaviyenin ise oruhu yakala- | makta ne kadar usta bulurduğur Hu anlamak için şu iki hâdiseyi gözden geçirmek küfidir. —Ali, hal'fa ilân olununca amcası oğlu ibni Abbası Basrıya vali gö derdi. Bu adam, çok zeki ve çok nüfuzlu prenslerdendi. Bir müd- det sonra ÂArap gramerini tesbit eden büyük âlim Ebül'esved Alinin yanına geldi,, amcan oğlu Halla soyuyor, haz'ncler düzliyor, eski Irvan Kisraları gibi depdebe sürü- yor ,, dedi. Ali, Muaviye ile çar- | pışmak Üzere bulunmasına rağmen, | hiddetlendi, kendisinin bir kolu demek olan amcası oğluna sert bir mektup yazdı. “ Cizye parasından ne aldığı- m ve bunları nereye sarfettiğini bana bildireceksin,, dedi. Ibni | Abbas, “ size verilen haber doğ- ru değildir. Vezifemi temiz yapı- TÜRKİYE O, düşecektir. Sen yükaeleceksin yorum; halkı ni de koruyorum. Alçakların 8ö- züne kulak asmayınız.,, cevabını verdi. All hesap sormakta israr edince de istifa edip çekildi. Bu çekiliş Muaviye Için - bir or« duya yenmek - kadar büyük — bir kazançtı. Ali yalnız amcası oğlunu gü- cendirmekle iktifa — etmedi, öz kardeşinin de - yine “para işle- rinden dolayı - kalbini — kırdı, hıncımı kazandı. — Ukayl adını taşıyan bu kardeş, bir — Prens hayatı. geçirmek istiyordu. All ise ona ancak karnını doyuracak kadar para veriyordu. — Ukayl hökümdar ailesine mensup bir adamın böyle yarı aç, yarı çıp- lak dolaştırılması münasip olamı» yacağını ve kendisine — İçtimai mevküle, aile şerefile uygun bir hayat temin edilmesini Aliden rica etti. Fakat o, hakiki asale- tin feragatten ibaret olup İnsan- ların bol yemek — yemesinde bir mâna olmadığını, tantanalı hayatın ise iğrenç — bir şey bulunduğunu söyledi, — kardeşini yamalı hırka İle gezmek mecbu- riyatinde bıraktı. Bunun Üzerine Ukayl - maddi İSTANBUL Gazetemizde — çıkan ve resimlerin bütün toahluz ve getetemize aittle ABONATLA ae e Vaz a Bem Rlr 2700 |1400| 800 İ00 Gelen evrab geri verilmesi Mânlardan mas'uliyol alınmaz. Cevap içil ktuplara 10 kur Te % =v=lhıııdır. he —masümamenmmeemineşe d v beri Aynı Rolü Ga, devlet hazinesi- | düşünen her adam gibi * bunun çıkar tarafını aradı, kardeşinin yanından ayrıldı, doğruca Şama gitti, Muaviyeye sığındı. Para sevgisini kardeş sevgisinden Üstün tutan bu adamın öz kardeşi Aliyi bırakıp Muaviyanin yanına gelişi çok büyük bir hâdise idi. Halk, bu gelişte Alinin saltanata lâyık olmadığını İsbat eden bir mana buluyordu ve Muaviyeye bir kat daha bağlanıyordu. Muaviye, kendi ayağile sara- yına gelen bü nimetin kıy- metini herkesten —iyi — takdir etti ve Ukayl'e güleryüz gösterdi. Hususi bir daire verdi, yanına köleler, cariyeler yolladı ve bir gün Alinin saltanata İiyakatsizli- ğinl ona apaçık söyletmek için - büyük bir ziyafet hazırladı, bir- çok adam çağırdı, yenip içildik- tea sonra Ukayle sordu: — Aliyi ne halde bıraktın? — Hakkın kuyvetten üstün olduğunu sayıklar bir haldel — Ya beni nasıl buldun? Ukayl yaptığı işin —acısmnı henüz vicdanına hazmettirememiş ldi. Para sevgisi iradesine galipti, yurdunu ve kardeşini — bırakıp kendi ailesini mahvetmek isteyen bir düşmanın yanına gelmişti. Lâkin içinde bir acı, bir kaynayış vardı. Aliyi, kalabalık bir mecliste tezyif ketmişti.. Hal ve mevki, böyle İcap ettiriyordu. Fakat Muaviyeyi de o anda yükseltmek elinden gelemedi. Ters bir cevap verdi ; — Sen de hkuyvetin hakkı yeneceğinl sayıklıyorsun !. Muaviye kızmadı, sözü değiş- tirdi, dereden tepeden bahse girişti ve Ukayl ile mizafirler da- gılı gittikten sonra hazinedarını çağırdı: — Alinin — kardeşi tereddit devri geçiriyor. Eli benim ete- ğimde amma yüreği benüz öbür tarafta, Bu tereddüdü gidermek | ve o el gibi o yüreği de eteğime bağlamak isterim. Dedi, kudretli mlsafirine bir | kaç yüz bin dirhem para gönde- rilmesi emrini verdi. Iki gün son- ra bu hediye tazelendi, bir hafta geçmeden yine tekrar olundu. Artık Ukayi'in vicdanındaki sızı dinmiş, herifceğiz Muaviyeye bi- tün benliğile sınmıştı. Dei SŞam Emiri, mia-f'sinin Si m Dava Etti, ı ı Mahkemelerde - Cezalandı Yanof adlı yirmi yaşında bir genç, Yaşova adlı on beş yaşında bir çocuktan davacır dır. Yanof Yaşovadan dayak ye“ diğini iddla etmekte ve Yaşova- nın cezalandırılmasını istemekte- dir. Fakat mahkemede iddia ter- sine dönmüştür. Şahitler Yanofun değil Yaşovanın dövüldüğünü ve kabahatin Yanofta bulunduğunu söylemişlerdir. Yaşova da: — “ O, benden yedi, sekiz yaş büyük, nasıl dövebilirim? Zaten böyle bir iddia —ile beni dava etmesi ayıp! Asıl dövülen benim ve onun cezalandırılmasını iste- rim.,, demiştir. Mahkeme davacı Yanofu suçlu bulmuş ve kendisini on iki lira para cezasına çarptırmıştır. * Osman oğlu Salih mevkufen mahkemeye geti- Ki efaletle Ü rildi. Suçu, polise ser karşı — gelmektir. rakılacak Şahit olarak bir çok polis memurları — dinlendi. Suçlu relsten kendisinin tahliye ettirmesini, muhakemenin serbest olarak devamını diledi. Mahkeme müzakereye çekildi. Verilen kar rarda Salihin — elli lira kefaletle serbest bırakılabileceği bildirilk yordu. Salih mahkemeya elli lira yatırabilirse salınacaktir. * Ali on sekiz yaşındadır. Suk tanahmette — Ta- vukhane sokağın” da oturur. Bezden yapılmış - torbalar satmakla geçinir. Elleri kelepçeli olarak mahkemeye getirildi. İddia edildiğine göre oturduğu eve ait bahçeden birkaç demet gül toplayarak satmak Üzere götür- mekle suçludur. Fakat Alinin ikincl bir suçu daha vardır ki 0 da polise karşagelmek, yumrukla vurmaktır. Âli yapılan — sorgü sonunda : — “Ben gül çalmadım. Bu, ev sahibinin beni eve koymamak için uydurduğu bir yalandır. İkinci suçuma gelince; ben birisi ile kavga ediyordum. Polis ayır” mıya geldi. Kavga etliğime vu* rayım derken yümrük — polise geldi.,, demiş ve bir haftadır nezarette tutulduğunu, (55) kuruş kefalet veremediği için bırakma” dıklarını, mühakemenin serbest devam etmesini Reisten diledi: Rels, — ikametgâh ormı istedi. Suçlu gösteremedi. Bunu? Üzerine Rolis : . — ”" Mademki seni bulabile* ceğimiz muayyen bir yerin yoktur: Seni serbest bırakamam, tevkifin? karar — veriyorum ,, dedi. — All, ellerine kelepçe takılarak — jar” darma ile gönderlidi. A çaldığına kananat getlr” mlhlklp yeni bir ziyafet çekti ve ona ayni şeyi sordu: — Aliyi ne halde bıraktın? — Kendi nefsine belki hayırlir fakat bize mutlaka zararlı olaf bir vaziyettel. — Ya beni nasıl buldun ? — Kendi nefsinize belki 34 rarlı, fakat bize mutlâka hayırl bir halde! t — Onunla benim sonumuz "* olacak. — O düşecektir, sen yükselte” ceksin. — Hay ağzını öpeyim Ukayk En doğru sözlü sen söyledinl.- Para, ortaya çıktığı gündi beri her yerde ayni rolü oyn ve hâlâda oynuyor!. M. T. Tatt Ü adı |