13 Ağustos 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

13 Ağustos 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BU GÜN Devlet Bakımından Bıyık Ve Sakal Osmanlı tarihile ilgili iki sakal fiıkrası - bilirim. Bunun biri on dokuzuncu, ikincisi de yirminci asır hikâyelerindendir. lik fıkra şudur: İkinci Mahmudun - İzini, tozunu — belli etmez - klavuzu, akıl kâhyası olan Hâlet Efendi, kazaskerlerden Arif Hikmet Beyi çok severdi ve kendisini şeyhls- lâm yaptırmak — İsterdi. Fakat Onun sakalı simsiyahtı. Şeyhls- lâmların ise ak sakallı olmaları gerektil, Ikinci Mahmutla Hâlet Efendi başbaşa verdiler, düşündüler, Arif Hikmete haber yollayıp sakâlına hiç olmazsa biraz kır düşmesini bildirdiler. Ak feraceyi giyip, ak ata binip şeyhislâm sıfatile Bâbı- üliye gitmenin başka yolu yoktu. Arif Hikmet Bey de bu haber üzerine hekimlere danıştı. Verilen reçete Üzerine amberden, miskten bir krem yaptırdı, gece gündüz onu kullanmakla beraber günde birkaç saat sakalını tütsüye tuttu. Bir ay İçinde sekiz on beyaz kıl peydahladı ve şeyhislâm oldu. Ikinci vakın da şudur: Kımıl Sultan diye anılagelen Abdülha- mit kaynatası Albus Beyi Sıvasa sürmüştü. Bu adamın küçük bir gümliş tepsiye benzer büyük bir sakalı vardı. Bir gün Abdülhamide bir jurnal verildi, kaynatasının sakalını traş ettiği bildirildi, o da telâşa -düştü, telgraf Hstüne tek graf çekerek Sıvas valisinden böyle bir facia (İJnın gerçek mi, yalan mı olduğunu sordu ve kaynatasının sakalını taşımakta olduğunu öğ- renince herife beş altın bah- şiş verdirdi! Dünle bugünün arasıra nasıl uygunlaştığını anlamak için bir do şu taze ve pek taze haberi okuyunuz: “ Macaristanda amiral Horti bir bıyık kararnamesi imzalamış- tır. Kanun hükmünde olan bu kararname mucibince bundan böy- le ulusal saraylarda çalışan iş yar- lar, hizmetçiler ve muhafız sü- baylardan hiç biri bıyıklarını ke- semiyecek ve şayet keserse İşten çıkarılacaktır.,, Bıyık ve sakal bakımından bugün düne, Poştede olsun, ben- ziyor. Değil mi?.. M. T. Tan Bir Doktorun Günlük Notlarından (*) Uyku İhtiyacı ».i Küçük çocuklarda günün on sekis saati uyku ile geçmelidir. (5-10) yaş arasında bu haddi biras daha kısalmalıdı. 14- 16 saat uyku bu yaşlardaki — çocuklar için kâfi gelir; (15 - 30) yaş arasında 10-12 saat uyku ile geçerse zarasızdır. (30-40 ) yaş arasında bu müddeti daha azaltılmalıdır. 8 enatlik bir uyku kifayet eder. Yaş büyüdükçe uykü zamanları kısa- hr. Yalnız uyküyu fasılasız olarak uyumıya çalışmalıdır. Goce uykularına ilâve gündür yaz günlerinde yemekten sonra yapılan etirahat ve (şekerleme) tabir edi- len uykunün hazma zararı olmaz ve istirahati temin ettiği İçin vücus de faydah gelir. 1 — Uyku dimağa sükün verir. £ — Uyku gişmanlatırı 3 — Uyku vücuttaki toksinlerin vücütlen çıkmasına yardım eder, Keban Madeni, (Özel) — Ke- ban Madenl Elâzize 50 kilometre mesafededir. Iki dere arasına ku- rulmuştur. Kaymakam vekili All İlter kasabanın güzelleşmesi için ptroğramlı bir çalışma bazırla - mıştır. Hükümet konağı yanında bir çeşme yaptırılmış, buraya demir borularla su getirilmiştir. Içinde güzel bir fiskıye bulunan bir ha- vuz, bu havuzun etrafına da çok güzel bir park yaptırılmıştır. Par- kın tam ortalık yerine Atatürkün bir heykeli konulmuştur. Kasaba- nn belediye İşleri çok düzgün gimektedir. Keban'da ipekçilik ve ipek böcekçiliği ileridedir. He- men hemen halk geçlimlerini bu işle temin etmektedirler. Kayda değer olan taraf Keband'a suç Işliyen tek bir adama rastlanmaz ve bir tek Kebanlı hapisanenin nasıl bir yer olduğunu bilmez. Kasabaya 7 kilometre uzak- hkta Fırat özerine bir köprü ya- pılacaktır. Bundan başka da 18 küçük köprü inşa edilecektir. SON POSTA Kebanda Hızİı ğîr Ba Keban madeni ve ilçebay vekili Ali ılter Taşköprüde Bir . Cinayet Taşköprü, (Özel) — Çaykirpi köyünden Teker oğlu Mustafa bir su İşi yüzünden Böcü küöyünden Haydarla kavga etmiş neticede Haydar tarafından öldürülmüştür. Gemlikte Zeytinlik Yangını Gemlik, ( Özel) — Tersane sırtlarında yangın çıkmış, bir kı- gım zeytinlikler yanmıştır. Tütün Piyasası Açılıyor Dışarı Piyasası 15 Milyon Kilo İstiyor, Halbuki İstilfısalîmiğ 13 Milyon Izmir, (Son Postap — Batı Anadolunun tütün mıntakalarında büyük harzırlıklara başlanmıştır. Yenl yılın tütün mahsulü bu ayın sonunda İdrak edilecek ve tütün piyasası açılacaktır. İzmirin tamınmış ecnebi tütün ihracatçı firmalarımın — tütün re- koltesi hakkında verdikleri ilk raporların tamamen yanlış olduğu anlaşılmıştır. Tütün rekoltesi an« cak geçen yılki kadardır. Amerikan tütün kumpanyala- rına bu yılki mübayaaları hak- kına talimat gelmiştir. Bu yıl Garry — Tobacco — kumpanyası 5,000,000, The American To- bacco 3,500,000 — kilo, Glenn Tabacco 2,225000, Olston kun- panyası da 1,500,000 kilo iyi tütün satın alacaktır. Ostro - Türk ve Bulgar kumpanyaları da birer buçuk milyon kilo tütün satın almağa taliptir. Bu hesaba göre yalnız dışarı firmalarınin ihtiyaç- ları on beş milyon kilodur. Hal- buki rekolte ancak - 13,000,000 kilo tahınin edilmektedir. Iyi mahsul tütünlerin 120-130 kuruşa satılacagına mutlâk naza- rile bakılmaktadır. Tütün mahsulün de bazı ufak hastahk emmareleri mevcut olduğu hakkında çıkarı- lan şaylalar doğru değildir. Mah- sul çok nefistir. Ad. Bil. Gümüşhacıköyde Hayvan Fiatları Biraz Düşüktür Gümlüşhacıköy ( Özel ) — Bü yil buraya hiç yağmur düşmemiş tir. Buna —rağmen mahsul çok iyidir, yalnız — saman azdır, bu yüzden hayvan — fiatlarında bir düşüklük göze çarpmaktadır. Malatyada Biçki Ve Dikiş Sergisi - Güdülde Okuma Evi Güdül ( Özel) — Halk partisi binasında bir okuma evi açılmıştır. Öğretmen Hüseyin Avni Çakırın önayak olması ile açılan bu evden bilhassa gençlik çok faydalan- maktadır. Gümüşhacıköyde Eczana İstiyorlar Gümüşhacıköy (Özel) — Bi- rada belediyenin bir doktoru var- dır. Fakat eczane yoktur. Bir za- manlar da eczane vardı. Doktor yoktu. Burada bir eczaneye şid- detle Ihtiyaç vardır. Erzurum Kadınları Saylav Nakiyeye Dilekle- rini Söylediler Erzurum, ( Özel) — Erzurum saylavı Nakiye buraya gelmiş, incelemeler yapmıştır. Erzurum kadınları Nakiyeyi misafir olduğu otelde ziyaret etmişler, dileklerini söylemişlerdir. Halkevinde de bir toplantı yapılmış, saylav Nakiye burada bir konferans vermiştir. Uşakta Sesli Sinema Hşak (Özel) — Şeker fabri- kası Avrapadan getirttiği sesli sinema makinesini muvakkat bir zaman için Halkevine vermiştir. Fabrikanın sinema salonu yapıla- cağı zamana kadar makineden Halkevi istifade edecektir. Gemlikte Konser Gemlik, (Özel) — Münir Nu- teddin ve arkodaşları burada ha- va kurumu menfeatine bir kon- ser vermişlerdir. Konser büyük rağbet görmüştür. Malatya Hilâl biçki yurdu talebe ve Ööğretmenleri Malatya, (Özel) — 1932 den- beri büyük bir Herlleyişle çalış- makta olan Hilâl biçki ve dikiş yurdu, şimdiye kadar 38 genç <kız yetiştirmiştir. Busene açılan sergide güzel bir Atatürk köşesi yapılmış ve diğer kısımlarda da herkesin be- gendiği kadın tuvaletleri, pijamir lar ve yağlı boya İşlemeler teşhir edilmiştir. Talebeler Işlerinde çok muvaffak olmuşlardır. yındır- hk Çalışması Var MAHKEMELERDE GözÜkLelniz | Bir Davacı İIstan« bul Valisinden 10,000Lira Istiyor Bundan iki ay kadar önce Karaköyde (Palabıyık) — namlle maruf küfeci Ahmet, kendisini bilemiyecek kadar sarhoş bir halde cinayet işleyerek gşoför mu- avini Rüştü ismindeki bir genel kama ile öldürmüştü. Bu hâdisenin İlk duruşması Ağır Cexza mahkemesinde yapıl: mıştır. : Davacı — sandalyesinde — ölen Rüştünün babası arzuhalcı Şaha- beddin vardı. * Suçlular da movkuf olarak ikf | kdişiydi: Palabıyık Ahmet, Hasan, Hasanın suçu Palabıyığı teşvik ile bu cinayete sebebiyet vermektir, — Hâdiseyi hatırlatalım: f Hasaz, kahvecilikle meşgul biz adam. Şoför muavini Rüştü, Ha sanın kahvesinin müşterllerinden. Rüştünün Hasana kahve parası olarak birikmiş (280) kuruş borcu var. Hasan Rüştüden bw parayı İstiyor. Rüştü: — Param yok. Olursa vere« ceğim, diyor. Fakat başka birisi Hasana: — Rüşdü yalan söylüyor. Dahe demin beş lira kazandı. Cebinde parası var. Sana borcunu vermek, İstemiyor, deyince Hasan dehşetle kızıyor ve içerliyor. Kahve müdavimlerinden birişi de Palabıyık: Sarhoş, esrarkeş, her türlü fena huylara ve itiyats lara dalmış bir adam, Hasan bu adamı elvorişli bulur ve kendisine: — Bu akşam seninle içelim, der. Beraberce içerler, sohbet arasında kahveci Hasan: — Rüştünün parası var, bana * borcunu vermiyor. Bu İşi sef yaparsın, der, Palabıyık da kabul eder. İşte bu sarhoş halle para tahsiline çıkılır. Hasan ve Pala- bıyık, Rüştüyü yakalarlar. Parayı isterler. Rüştü parası olmadığını söyler. Hasan, Palabıyıkla karar- laştırdıkları şekilde bir baş işareti yapar. Palabıyık bu işareti alınca belinden kamasıni çekerek Rüp tüye saldırır ve yere gerer.. Duruşmada Rüştünün babası Şes habeddine ne diyeceği sorulunca Ihtiyar davacı ayağa kalkarak çok beyocanlı bir vaziyetle: — Oğlumu genç yaşta öldüre düler. Bu iş kasten yapıldı. Suç- huların cezalandırılmalarile beraber kendilerinden (10.000) lira tazmle nat istiyorum. Bu parayı vereme- dikleri takdirde ( 10.000 ) lirayı Istanbul Valisi Muhiddin *Üstür- dağdan İsterim. Çünkü — şehtin emniyetle a!lâkadar bir makam ı bulunmakla bu İşin, — cezası ( 1 kendisine terettüp —eder, dec . Sonra şahitler — dinlendi, da: ——— TAKVİM SALI Hızıir 13 AĞUSTOS 938 100 T Arabi 1354 rımssı 12 Cem,evyal Temmuz 3i Yakit (ösant _V 19 Vasatli Vakit Dssa aNi 5 GT | Akşam (12 — M 18| Yata |U 4 s8 | 16 00 | Heasâk s ol ladi (B

Bu sayıdan diğer sayfalar: