17 Eylül 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

17 Eylül 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 Sayfa aai daenin HANEYEEE Alaca' Karanlıkta Bir Yakalanma Suçlu, Mehmet adlı otuz beş- lik; zayıf, saz benizli bir adam. San'ati boyacılıkmış!. Üçüncü Ceza mahkemesin de hırsizlik suçile durüşması yapılı- yor. Anlatıldığına göre, Mehmet bir gece sabaha karşı bir evin açık penceresinden içeri girerek yarım düzine kadın fıâ'anını bohçalayıp dışarı fırlamış. Fakat tam tabanları yağlıyacağı sırada bekçi — İle cürmümeşhut halinde yakalanmış. Fakat Mehmet böyle demiyor : — Ben sabahın tatlı manza- rastna bayılırım. Ciğerlerimi taze bir hava ile doldurmak - için er- kence kalkmıştım. Bir sokaktan geçerken alaca karanlıkta, bak- tım bir adam koşa koşa bana doğru geliyor. Arkasından da bir bekçi hem onu kovalıyor, hem de boyuna tabanca atıyor. Kur- şunlar Üstüme gelmesin diye bir duvar dibini siper ettim. Öndeki adam benim hizama gelince koltu- ğgundaki bir bohçayı yere bıraka- rak bir aralıktan kayboldu, gitti. Arkadan gelen bekci de tabanca- sını Özerime çevirip: — İşte senl bohça ile birlikte yakaladım; haydi merkeze,, d Ben bu yaşa geldim namu! suçun cezasını ben mi çekeceğim? Fakat suçlanun polisteki Ifa- desi hiçte buna uygun değil; Mehmet İlk tahkikatta, yaptığı işi bütün açıklığile itiraf etmlş. Duruşma devam edecek. BUTÜN üLKeîı ÜU a g z DOLAŞAMAZSINIZ %& Poı ; 1 BürÜN Ünkeyi HER GUN BOLAŞIRİ Bir Doktorun Günlük Salı Notlarından (*) Sekiz Senelik BaşAğrısı İzmirden S. S. S. imzasile mektup yazan okuyucuya: 1 — Başağrısının birçok sebepleri vardır. Muhtelif hastalıkların ârazı arasında baş ağrısının rolü vardır. 2 — Sokiz se eri baş ağrı- sından kurtul söylediği- niz halde, bu; doktora müracaat edip etmediğinizi ve ne gibi İlâçlar kullandığınızı söylemi- yorsunuz. 8 — Eğer hiçdoktora gitmedinizse hemen bir dahiliye mütehassısına g'dip kendinizi İyice muayene etti- riniz. Vücudünüzdeki gayritabillik- leri dootora iylee anlatınız. Ümit ediyorum ki o mütehaasıs #sizi bu dertten kurtaracaktır. (©) Bu aotları kesip saklayınız, yahut bir abüme yapıştırıp kolleksiyon yapı- mız. Sıkinli zamanınızda bu notlar bir de tor gibi imdadınıza yetişebilir. karşılaşıverdiğinden | mahkemede | SON POSTA Yarım Kal- mışMektep- ler Var Niksar, (Özel) — Niksar gü- | zel bir kasaba. Fakat bir çok mahrumiyetlere katlanmış bulu- | nuyor, Kasabada doktor, dişçi, eczane, otel, Jokanta yoktur. Belediye bazı noksanları kar- şılamak - için ça'ışmalara başla- mıştır. Modern bir kKanara yapık:- maktadır. Kasaba ve köyleri ile kültür. bakımından — ilgilenmek icap etmektedir. Çünkü köylerde başlanmış, dıvarları çatıya kadar yükselmiş, fakat her nedense yarım bırakılmış mektepler var- dır. Bunların tamamlanması hem mühim bir eksiği tamamlıyacak, hem de sarfedilen emek ve pa- ranın heder olmasını önleyecektir. Kaza dahilinde bir iki şarbon vakası görülmüş, hemen tedbir alınmış ve önüne geçilmiştir. Burada sarmısak pahalıdır. Ki- losunu 100 kuruşa bulmak bile biraz güçcedir. MEMLEKET HABERLERİ Niksarda Başlanılmış, Fakat Nedense îarş;f Ve P;eç_e 0 Samsunda Da Kalkıyor Samsun, (Özel) — Her yerde olduğu gibi burada da belediye- nin çarşaf ve peçenin kaldırılma- sına karar vereceği ve Cumuriyet bayramına kadar kadınların man- to giymiş bulunacağı söylenmek- tedir. — ve nş Yozgat tamir atölyesinde çalışun İşçiler Yozgat, (Özel) — Burada bundan bir yıl önce açılan tamirhane işini ileriletmiştir. Tamirhanede köylü arabaları da yapılmaktadır. Yol makineler de mükemmel tamir Tamirhanede 37 Işçi çalışmaktadır. ellindirleri ile diğer Samsunda Çok Nefis Olan Tütünle- rin İyi Fiatla Satılacağı Umuluyor Samsun, (Özel) — Tütüncüler her yıl mahsul tarlada iken tüc- cardan ve bankadan avans alır- lardı. Bu yıl havalar kurak - git- tiği için ne tüccar, ne de banka- lar ekicilere avans — vermeğe cesaret edememişlerdir. Ekiciler biraz sıkıntı çekmiştir. Fakat bu- na mukabil nefaset itibarile çok yüksek bir mahsul almışlardır. Tütünler çok iyl bir fiyatla satı- lacağı için yüzleri gülecektir. Erbaa Tütünleri Erbaa, (Özel) — Bu yıl tütün mahsülü hem bereketli, hem de çok nefistir. Şimdiye kadar gö- rülmemiş bir nefasette yetişen Erban - tütünleri güzelleştirmekte kullanılmaktadır. Erbaada Park Erbaa, ( Özel ) — Belediye burada çok güzel bir park yap- tırmaya başlamıştır. Parkın tarhe ları için Samsundan bir bahçe mütabassısı getirilecektir. Yozgat Tamir Atöl);esî Beataika n aannarliğ adai bilhassa çeşni | olunmaktadır. ae — Muşta Altmış Çocuk Sevindirildi Muş( Özel ) —Kültür direkörü Hüsnü Söylemezin teşebbüsü ne- ticesinde Halkevi içtimal yardım şubesi tarafından İlkmekteplerde okuyan 60 çocuğa elbise yaptırı- mıştır. Bu çocukların sevincl gö- rülecek şeydir. vecee. vsemence sarereeermm a careeaeannı Nöbetçi Eczaneler Bu gece nöbetçi eczaneler yun- lardır 1 Küçükpazar ( Yorgi ), Alemdar (Eşref), Beyazit (Cemil), Şel başı (Üniversite), Fener (Hi tin), Aksaray (Sarım), Karagümrük ( M. Fuaat ), Şehramini ( Nâzım ), Kadıköy(Sotraki ve Üçler), Samatya (Teofilos), Bakırköy ( Estepan ), Beşiktaş (Rıza), Sarıyer (Onman), Hazköy (Halk),Kasımpsşa (Merköz), Büyükada (Mehmet), Heybeli (Yu- suf), Üzsküdar ( Merkez ), Eminönü (Beşir Kemal), Şişli (Necdet Ekrem) Beyoğlu (Kanzük,Karakin Kürkçü- Niksarın bir görünüşü Samsun Köylerinde Son Posta Kirazlı Köyü İmar Edilirse Samsunun Mesiresi Olur Samsun, (Öııl) — Hacı Bıyık köyü 15-20 evlik küçük bir köy- dür. Köyün halkı birbirlerile çok iyi geçinmekte, aralarinda çıkan Ihtilâfları yine kendileri hallede- rek köy sınırları dışına sızıltı ver- memektedirler. Köylünün bütün dileği arazi vergilerinin yeni kıy- met takdir ederek alınmasıdır. Eski kıymet Üzerinden alınmakta olan verginin çok ağır geldiğini söylemaektedirler. Kirazlı köyü Samsunun mesi- resi olmaya namzet bir köydür. Fakat burada oturacak tek kah- veden başka bir köy yoktur. Bu- rası imar edilirse Samsunluların buraya mühimce bir para bırak- maları mümkündür. Sivaslılar Biçki Yurdu İsteyorlar Sivas (Özel) — Burada biçki ve dikiş yurdu yoktur ve böyle bir yurt tesisine şiddetli ihtiyaç hissedilmektedir. Hususi teşeb- büsle burada bir biçki yurdu açan herhalde geniş bir muhit bulmuş olacaktır. Antepte Eğlence Âlemleri Gazlantep (Özel) — Antepliler zevklerine pek — düşkündürler. Bunun içia burada içki fazla istihlâk edilmektedir. Inhisar ida- resinin burada litresini 140 kuruşa sattığı nefis bir rakı vardır ki bunun 25 gantilitrelik — şişesine burada Topak — demektedirler. Antep, mesireleri — itibarile bu havalinin cenneti denilecek kadar güzel bir yerdir. Bunun İçin Antepliler, — çalışmasını — olduğu gibi eğlenmesini de çok iyi bilirler ve boş zamanlarını daima neş'eli geçirirler. Çanakkalede Garden Parti Çanakkale, (Özel) — Hava kurumu tarafından Uray bahçe- sinde bir garden parti verllmiş, pek güzel olmuştur. Garden parti kuruma da önemlice bir gelir temin etmiştir. Yanıkara Beyşehir (Özel) — Doğanbeye bağlı Damlapınar köyünde Yanı kara denilen bir hayvan hastalığı çıkmış, hükümete müracaatla aşı istenilmiştir. | yuvarlanan & 8 HEŞLERİ! Sevgi Arkasınrda Koşanlar * Birçoklarımız hayatımızın mi him bir kısmını ya sevilmeyi * seymeyi beklemekle veya sevmt ile geçiririz. Burada sevgiden kasdettiğli mana aşktır. Bu hususta kadınlar erkeklerde daha xzayıftırlar. İsteyerek vey istemeyerek, her kiz ve kadi aşkı — kondileri — için, büyüme gibi, evlenmek gibi, mukadde bir şey sanırlar ve ömürlerinli büyük bir kısmını aşkı beklemekli geçirirler, Ve bir gün sevdiler 0 id. Derhal mes'ut olacakları sanırlar. Çok defa bu aşk isteği okadal kuvvetlidir ki, çok defa bu ist aşkı doğrudur. Kendimizi hakt katen Aşık sanır ve onun bütüf hırs ve heyecanlarını yaşarız. * Fakat —çoğumuz hakikatefl aşk denllen şeyi tanır — miyiz Sevdiğimiz veya sevildiğimiz 74" man mes'ut oluyor muyuz?. Insan vardır. ki bir defa sevdi mi, bu sevgi onun ruhunu doyurf” miya kâfi gelir. O, bu sevgl içinde kaybolur. Saadetin azaml* sine erişir, bunlar çok heyecafl ve ihtirastan uzak yaşamayı 46* venlerdir. Fakat hayatları mütemadi bİf ihtiras ve heyecan dalgası içinde kimseler, — sevgiyt doymazlar. Bunlar bir aşktan öteki aşka, bir sevgiden öteki sevgiyâ atlarlar. Bütün sözleri, hareket* leri aşk etrafında döner. Bunlaf aşkın pervaneleri gibidirler. Ken* dilerini sevginin alevinde yakarlar Ben bu kadınlardan birini te* nırim. On iki senedir, belki 0f iki adamla sevişmiştir. Her birint ayni mektupları yazar, ayni ce* vapları alır. Ayni heyecanı geçt rir. Uykusuz geceler, penceredt beklemeler, kıskançlıklar biribtt rini kovalar! Bu kadın, kendisini başkasının gözlerinde gören tip" dir. Odaima aşıktır, — fakât hakikatte hiç sevmemiş ve bif sevilmemiştir.Sevginin ilâhi zeykinl tatmamıştır. * Büyük aşk maceraları ya bif facla ile, ya sukutuhayalle biter: Âşıklardan biri soğudu mu, ötekl harap - olur. Fakat bu çılgın aşk derecesint yarmıyan sevgi iki tarafı dahâ çok mes'ut eder. Karı koca arâ” sındaki sevgi bu cinstendir. Bu sevgi yavaş yavaş zaman zamas inkişaf eder ve — iki tarafi çemberi içine alır. Bu sakin, fakat bazan indifalar yapan bir 80 dir. Bir kıskançlık, bir ihmal V* lâkaydi, iki tarafı da çıldırtımyA kâfidir. Sevginin bu cinsl saadete gö türür. Sevginla arkasından koşmak, aşk macerası aramak, dalma tel likelidir. Bir defa insan bu Ççetif yolda yorulup harap olur, gonrs da herkes nazarında kıiymet V© itibarını kaybeder. Sandet arar” ken ebedi bedbahtlığa mahküm olur. TEYZE

Bu sayıdan diğer sayfalar: