16 Mart 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

16 <—8 Mart SON POSTA Peşte muhabirimizin mektubları Viyanada olup biten hâdiselerin içyüzü Avusturya Reisicumhuru Miklas'a ültimatomu Almanyanın eski Viyana sefiri Fon Papen vermiş! (Avusturya vukuatı başlar — başla- Maz, okuyucularımıza icabında en iyi Ve taze malümatı verebilmek için; te- lefonla Budapeşte — meslekdaşlarımıza Müracaat ederek hize, kendilerine gü- vet yakın olan Avusturya ahvali hak- kında muntazaman: malümat vermele- Tini rica ettik. Bu müracaatımız üze- tine bizi ahvalden haberdar etmeği üzerine alan bir Macar meslekdaşımı- zın ilk gönderdiği mektubu —bugün Neşrediyoruz.) Budapeşte, 13 Mart 483 saat içinde ne kadar büyük vukual! Evvelki sabahtanberi bütün Budapeşte heyecan içindedir. Evvelkı sabahtanberi Budapeşte ile Viyana arasındaki telefon hatları hiç durmaksızın işliyor ve bütün Bazete tahrir heyetleri hummalı bir faa- liyet içinde bulunuyor. Budapeşte ile Vi- Yana arasında işliyen trenler boş- gidip hmcahinç dolu gelmektedir. Avusturya Üe Macaristan arasındaki otomobil yolu Himdiye kadar bu derece kesif bir otomo- bil hareketi görmemiştir. otomobiller dündenberi adetâ birbiri arkasına dizilip katar haline gelmişlerdir. Gazete idare- hanelerinin telefonları mütemadiyen İş- liyor, her taraftan Avusturya ahvaline Ve bilhassa Viyanada geçen vukuata dair havadisler soruyorlar. Bütün Budapeşte heyecan içindedir ve ağızdan ağıza türlü Çayialar dolaşıyor. Evvelki sabah bir Reyiâm için hazırlanan rey pusulalarından biri &ralık Avusturya büyük kargaşalıklar Olduğu, muhtelif yerlerde kan gövdeyi Bötürdüğü şayiaları çıktı. Budapeştenin Viyana ile içli dışlı bağli olduğunu tah- Min edebilirsiniz. Bu haberler burada ü- Mumi bir heyecan uyandırdı ve herkesi Meraka, endişeye düşürdü; çok şükür, Öğleden sonra gelmeğe başlıyan haber- lerle bunların doğru olmadığı anlaşıldı Ve bu cihetten düşülen merak ve heye- Can da zail oldu. Fakat, biraz sonra bunun yerine siyasi haberler ve bu haberlerin birdenbire al- dığı büyük ehemmiyet kaim oldu. Gaze- teler sokaklarda kapış kapış dağıldı, ade- İâ matbaa makineleri gazete basmaya ki- fayet edemedi! Bilmiyorum, gece yarısı trene yetiştirmek üzere alelâcele yazdı- Ğim bu satırlarla size bu hâdiseleri nasıl hülâsa edeceğim. * Eski başvekil ile Hitler arasında — ilk Anlaşma yapıldığı zaman öyle zannedili- u ki artık Almanya ile Avusturya â- Tasında yeni bir devir başlamıştır. Bu devirde her şey dostane bir şekilde hal- ecektir, Fakat, iş tatbikat sahasına Beçerken birdenbire anlaşmamazlıklar $ gösterdi. İlk hâdise şudur: Şuşnig, yeni hükü- Teti kurarken bu hükümet içine bir ta- Taftan mecburen nasyonal sosyalistleri #lmakla beraber öte taraftan da bazı sos- Yol demokrat unsurlarını almayı düşün- dü. Birkaç sene evvel sosyal demokrat- | | ları topa tutan Vatan Cebhesinin şimdi birdenbire sosyal demokratlara meylini gösteren bu hareketi gerek Avuslurya, gerek Almanya Nazileri büyük bir şübhe ile karşıladılar. Arkaşından, Şuşnig ilga edilmiş olan bütün sosyal demokrat tleş- kilâtına yeniden faaliyete geçebilme sa- lâhiyeti verildiğini ilân etti. İşte, bu hâ- dise, Nazileri çileden çıikardı. Artık Şuş- niğden sade şübhe ediyor değiller, belki de onun hiyanetine kail olmuş bulunu« yorlardı. İkinci hâdise de şudur: Şuşnig, sosyal demokrasiyi tekrar canlandırıp bunları nasyonâl sosyalistlere karşı kullanmaya bu suretle teşebbüs ettikten sonra nas- yonal sosyalist teşkilâtlarını lâğv ve Ga- malı Haç alâmetini yasak etmeğe teşeb- büs etti. Bu da Nazilerin nazarında Şuş- nig'in kat'i hiyaneti şeklinde telâkki e- dildi. * Bu iki nevi hâdiseler iki tarafım arasını açmakta olduğu bir sırada, birdenbire Şişnig'in müstakil bir Avusturya isteyip istemediklerini Avusturyalılara sormak üzere büyük bir plebisit hazırladığı ha- vadisi şayi olunca, artık bütün Avustur- ya ve Almanya Naziliği Şuşnig aleyhin- de müşterek bir harekete geçmiş bulu«- nuyordu. : tile yürüdü. Şon dakikada Şuşnig, plebi- siti tehire razı olmuştu, Takat iş işden geçmiş bulunuyordu,. * Kat'i hareket evvelki gün öğleden son- ra başladı ve akşam üzeri saat yediyi kırk vusturyalılara hitaben birdenbire bir veda hitabesi neşret« t.. Bu hitabede, Â- vusturya Cumhurre- jsine Almanya hükü- meti tarafından veri- len bif ültimatom mucibince, — kendisi- nin istifaya mecbur kalmış bulunduğunu bildirdi, Bu hitabeye göre, muayyen bir müddetle mukayyel olan bu ültimatom (aksi takdirde Avus: turyanın ÂAlman as. keri tarafından işgal edileceğini bildirmiş olmak lâzım geliyor- du. Bu hitabeden bir saat sonra Berlinden gelen haberler, Şuşa niş'i tekzib ediyordu. Berlinin ifadesine gö- re Avusturya Cum- Bunüun üzerine vukuat yıldırım sür'â- beş geçe Şuşnig, Viyana radyosunda A- |. Şuşnig'in istifası günü Viyana sokakla rında devriye gezen otamobilli polis kuvve tleri muhafazası altında Viyanada reyiâm propagandası: Şuşnig'in sokaklara asılan: resimleri hürreisine Alman hükümeti tarafından ve devlet adamları da bulunduğu halde bir ültimatom verilmiş değildi. Bu mü-| başlıca nasyonal sosyalistlerden mürek- radcaatı yapanlar içlerinde bazı nazırlar | keb olan Avusturyalılardı. Berline göre, Ken_ disini Sayfa 7 daimi bir rüyada sanan adam Açlıktan ölmek üzere iken uykuya dalan delikanlı iki sene sonra zengin olarak uyandı. Fakat... Anlatacağımız vak'a hakikaten — cereyan etmiştir. Yalnız vak'a nıt kahramanının â- dı değiştirilmiştir. 1935 senesinde Lon« drada iyı kalbli bir delikanlı parasızlık i«- çinde çırpınmakta İ- miş. Artık ümidi kal« madığından bir an ev vel ölmek arzusunu besliyormuş. Nihayet bir gün, iki gün de- vam eden açlığın te- siri ile odasına çeki- lir ve bir kâğıda şü sözleri yazar ve ya- tağına — bitab — bir halde düşer... <«Artık kimseyi beklemiyorum!.. Alla- ha ısmarladık!...> Uyandığı vakit şaşırıp kalır... Kendi - sini başka bir yerde görür. Yatak mü - kemmel, oda mükemmel, manzara mü - kemmel, yanında temiz bir masa, üze - rinde mecmualar ve kitablar... Tesadüfen ellerine bakar... Ter temiz görür. Tırnakları temizlenmiş ve kesil - miş.., Traş olmuş... Hattâ hoş bir kolan- ya rayihası odaya yayılmış... Villiam ak- hını toparlamağa uğraşır. Fakat tam bu sırada hoş bir müzik sesi kulaklarına ge- lir. Başını çevirir, bir de radyo görür. Tıpkı vaktile filmlerde gördüğü radyo - lardan, Villiam kat'i surette şu kararı ve- rir: — Rüya görüyorum. Bu muhakkak... Hiç olmazsa çok tatlı bir rüya... Delikanlının kıpırdadığını gören — bir| hastabakıcı yerinden kalkar ve yakla - şır. Genç, güzel bir hastabakıcı. Villiam onu da rüyada görüyör sanır... Hastabakıcı ona yavaşça der ki: — Siz rüya görmüyorsunuz, iyiden iyi- "7 /| ye uyandınız artık. Biraz yemek yeseniz çok iyi olür. Hiç kımıldamayınız. Kız zile basar. Bir tepsi üzerinde işti - haâver yemekler gelir... Villlam yemek yemek ister, Süt içer, fakat bir bisküiyi bile çiğniyemez... San- ki çeneleri kırılıyor gibi gelir.. Güç hal ile biraz karnını doyurur. Bü sırada odaya iki adam girer. Biri Villiamın nabzinı e- line alır ve ona der ki: — Müösyö Villiam, ben sizin doktoru - nuzum... Yanımdaki rat nöterdir. Kalbi- nizi dinliyeceğim. Sonra başınızdan geç- miş olan vak'aları anlatacağım. Nihayet doktor muayenesini bitirir ve der ki: — Mösyö Villiam! Tam iki sene, dört ay ve on sekiz gündür uyuyorsunuz. Sizi o harap odanızda buldular. Üç gün daha kalmış olsaydınız, şimdi muhakkak öbür dünyada idiniz. Neyse... Sizi hastaneye kaldırdılar ve iki sene sizi besledik... Bu iki sene zarfında: Dört defa nezle... Bir romatizma... Bir grip... Bir miâe hümması hastalığı geçirdiniz. Hepsinden kurtuldunuz. Dişçi size bir altın kuron taktı. Hep bunlar uykuda bulunduğu - nuz sırada yapıldı. Bundan sonrasını mü- saadenizle noter anlatsın. Noter de bir deftere bakarak anlatır: bu müracaatları yapanlar Şuşnig istifa etmediği takdirde Avusturyada büyük kargaşalıklar zuhur edeceğim beyan ey- lemişlerdi,. Berlinden gelen bu tekzib haberleri bu- rada henüz yayılırken saat 23,20 de bir- denbire Viyana radyosunun Hart-Vessel şarkısını neşre başladığı düyuldu. Bu, artık Viyananın nasyonal sosyalizm eli- ne geçmiş bulunduğunun alâmeti idi. * " Buraya Viyanadan bir iki saat evvel gelmiş olan hususi haberlerle yukarıdaki hâdiselerin mahiyeti anlaşılmış sayıla- bilir. Ültimatom meselesinde Şuşnig de haklıdır, Berlin de. Almanyada Şuşniğ'e karşı fena bir tavır hazırlandığını gören bazı Avusturya devlet adamları Cum- hurreisine Şuşnig'in çekilmesi fikrini tel- kin ettikleri doğrudur. Bunun gibi, A- vusturya Nazilerinin de böyle bir müra- caatları vakji olmuştur. Fakat, asıl kat'i tebligat yapanın sabık sefir Papen oldü- Bu söyleniyor. Plebissit meselesi üzerine Almanya-| — 16 şubat 1936 tarihinde Meksikada ikamet eden akrabanızdan Mösyö Johu Derkins vefat eyledi. Size tam — 436000 İngiliz lirası bıraktı. Yegâne varis sizsi « niİz... Tedaviniz için şimdiye kadar 2450 lira sarfettik. Makbuzlar ve hesab hazırdır. İşte servetinizin mütebakisi, Çek olarak takdim ediyorum... Villiam gene kendisini rüyada zanne « der ve der ki: — Ne yazık!.. Ne yazık ki bu bir rüya- Doktor ve noter çekilirler... Anlattığımız bu vak'a 1937 ilkbaharme da geçer. O vakittenberi Villiam müref « feh bir hayat sürmektedir. Hâkimler ena her ihtimale karşı bir vasi tayin etmiş « lerdir. Fakat Villiam tamamile serbesi bir halde yaşamaktadır. Bununla bera « ber hâlâ rüyada bulunduğuna kanidir, Her bir hareketini rüya sanarak çok çe« kingen davranmaktadır. Doktorlar kendisini yeniden muayene ederler. Deli olmadığı, faka! muvakkhkat bir sinir buhranına kapıldığı tesbit edi « lir. Bu kış bir gün yalnız bırakırlar. Bit « tabi uzaktan takib edilir. Gezmeden âv« det ederken yüksek sesle der ki: — Rüyada olsam acaba üşür müyüm?, Doktorlar hemen bu cümleden istifa « deye koyulurlar. Fakat bir semere elde edemezler. Nihayet başdoktor son bir ça« reye tevessül edeı: Bir gece ona kuvvetli bir uyku ilâcı yerirler ve onu eskiden bulunduğu fakir odasıma naklederler, Doktarlar yanındaki odaya gizlenirler... Villiamın uyanınca şu sözleri söyle « diği işitilir: — Ben böyle olacağını biliyordum. Ne tatlı bir rüya idi... Bu sırada başdoktor odaya girer, — Villiam uyanıksınız... Üyumuyor « sunuz... Beni tanıdınız... Matmazeli ta « nıdınız.., Bunları hepsi rüya hali değil « dir... Haydi kalkınız! Gıyininiz! Bizimle geliniz!... Evine gider ve orada gene rü«s ya görmekte olduğunu zanneder... Has« tabakıcısına der ki: — Artık rüya görmediğimi zanneyledi. ğim vakit, muhakkak sizinle evlenece « ğim!... Villiamın ahvali sıhhiyesi elân İngiliz doktorlarını meşgul etmektedir. nın fena halde kızdığı ve bir takım aske« ri tedbirler almaya karar vermiğ olduğu haberleri gelmesi üzerine Şuşnig plebis« Biti tehir kararını vermiş bulunuyordu. Bu sırada Papen Viyanaya gelmiş ve Cumhurreisi ile konuşarak artık bü gibi tedbirlerin kâfi olmadığını ve Şuşnig'in istifası lâzım geldiğini söylemiştir. Bu satırları yazarken (saat 24) şimdi, Mu« nich'den gelen kısa bir telgraf Alman askerlerinin Avusturya topraklar.sa gire miş olduğunu bi'diriyor. Budapeşte muhiti, işleri bu hadde kâ« dar getirdiğinden dolayı Şuşnig'i takbih etmektedir. Eğer meseleyi ters tarafın. dan tutup çekmeseydi Avusturya - Al. manya mMmünasebetleri bir müddet daha sükün içinde inkişaf edebilir ve Ayus« turyanın istiklâli şeklen olsun devam ey- lerdi, 48 saattenberi inkişaf eden hâdiselerin buradaki derin tesirini tasvire şu dakikâ»- da ne imkân, ne de vakit vardır, * ll n —a ah maRE . LN LAi - Török Bela | d z kklnl gmı.h.J

Bu sayıdan diğer sayfalar: