26 Mart 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

26 Mart 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

10 Sayfa Son Posta'nın tarihi tefrikası: 63 n D UÇ BOZ ATLI SON POSTA Yazan: Ziya Şakir Zehir, o gece kalenin kapısı önüne kurulan tuzakla yakalanan bir tavşanın üzerinde tecrübe edildi. Beyaz tozdan üzerine bir parça serpildi. Tavşan iki saat : sonra yıldırımla vurulmuş gibi devrilerek bacaklarını gerdi — Anladım. Ne demek istediğini, şimdi daha iyi anladım. Pekâlâ, yarın meseleyi Abbas Mirzaya açalım. Bel- © ki, bir çaresini buluruz. Söz, burada kaldı. Çünkü, tam on — gekiz gün süren © serseri yolculuktan #onra, bin müşkülât ile kavuşabildikle- — T şu yumuşak yatakta rahat bir uyku- ya ihtiyacları vardı. e Gündüz, Abbas Mirza ile anlaşmış- — lardı. Abbas Mirza, kendilerini ilk kar- şilayan uzun sakallı ve sivri külâhlı — adamdı. — Hatay Bahadır ile Adil Şah, -bazi Ancak şu var ki; Lama May-San da,'il edecek vasıta. İhtimal ki bunun te- iki noyan ile bir pazarlığa girişmişti. | sirinden şüphe - edeceklerdir. Vereceği zehir mukabilinde, o da Ha- tay Bahadırla Adil Şahtan teminat is- temişti. İktidar mevkiine geldikler! takdirde, Lama May - Sanın o havalide tarikatini neşre müsaade kendi müridlerinin o taraflarda ser - bestce seyahat ve ticaretlerini temin edeceklerdi. e İki taraf, bu şartlar dahilinde mu- tabık kaldı. Ertesi gün Lama May-San, boynuna edecekler, Fakat, bunu da kendilerine göstereceğim, Ta- maniile kanaat hasıl etsinler, dedi, Bu sözleri iki noyana tercüme eden Abbas Mirza, şüu sözleri ilâve etti: — Ben bu adamın öldürücü bir ilâç yaptığına ilk defa şahid oluyorum. O- nun hayatta tek gayesi varsa, o da het şeyi yaşatmıya çalışmaktır. Sizin arzu- nuza hizmeti, ancak tarikatınin istik- balini temin etmek, bir de, nefret et- tiği hükümdarlara karşı intikam his- lerini tatmin eylemek içindir. Onun bu ün mevsimi Murt 28 n ilk atleti;m müsabakası yapıldı Dünkü müsabakalara iştirak edenler arasında birçok genç elemanlar naz, İstanbul atletizm monitörü — tarafından tertib edilen mevsimin İlk atletizm müsaba- kaları dün Kadıköyde yapılmıştır. Müsaba- kalara iştirak edenler arasında bilhassa bir çok yeni simalar mevcuddu. Alınan dereceler şadur: 100 — İrfan (Deniz lisesi) 115, Halük (Galatasaray), Kâzım (Galatasaray), 8200 — İrfan (Deniz lisesi) 245. 400 — Cemal (Galatasaray) 549, Ekrem (Fenerbahçe), Zari (İstanbulspor). 800 — Receb (Güneş) 206, Cevdet (İstan- bulspot), Besim (Kasımpaşa), 1300 — Serkis (Beyoğlu Halkeri) 4.36, Mim a8 (Kasımpaşa), Muzaffer (Haydarpaşk). 5000 — Artin (Beşiktaş) 1634, Hüseyin (Demirspor), Sulbi (Kâsımpaşa). 4X100 — Halük, Kâcım, Bemih, Cemal (Gelatasaray) 464 İrfan, Püruzan, Raif, Mu fahham (Fenerbahçe), 110 — Yavru (Güneş) 20, Madeneldis (Ko le)). Gülle — Çubuk (Fenerbabçe) 1121, Şe - arı dikkati celbetti kan liseleri arasında Atlnada birinci defa ol mak üzere bir atletizm şampiyonası yapıl « masına karar verilmiştir. Maarif — Vekâloti bütün Hselere birer tamim yolliyarak bu mü sabakalara hazırlanmak için emir vermiştir. Müsabakalar 20 Nisanda Atinada yapıla « caktir. Bu şampiyonada yapılacak müzabakalar e: 100, 200, 400, 300, 1500 ve yüs on metre manlalı koşu, 4X100 bayrak yarışı. urun, yüksek, üç ndım, sırıkla atlamalarta — gülle, disk ve cirid atmadan ibarettir. Fenerbahçe dün Resmen milli Kümeden çekildi (Baş tarafı 7 nci sayfada) tün gayretlere rağmon 1 - İ beraberlikle bit bir torba taktı. Kırlara çıkarak dolaş -|fedakârlığını unutmamalısınız. mıya başladı. Akşama kadar bir hayli| O gece kalenin kapısı önüne kurulan ot topladı. Ertesi gün, kalenin avlusun- |bir tuzakla tutulan zavallı bir tavşan da kuvvetli bir ateş yaktırdı. Ateşin | üzerinde tecrübeye girişildi. Hiç bir su- üzerine bir kazan koydurarak otları çu ve günahı olmıyan bu masum hay- kazanın içine attı. vanın sırtına, o beyaz tozdan bir mik- Bu ateş, famlasız olarak üç gün üç |dar ekildi. Serbest olarak avluya koyu- gece yandı. Ve içindeki otlar da, âdeta | verildi. macun haline gelinceye kadar kayna-| Tavşan evvelâ hürriyete kavustuğu- dı, nu zannederek bir müddet şurada bu- Tibetli rahib, bu macunu bir bez ü-|rada gezdi. Fakat iki saat kadar sonra, | rif (Güneş), Hüseyin (Haydarpaşa), Disk — Yavru (Güneş) 38.15, Şerif Çü - neş), İzzet (Fenerbahçe). Cirid — Necdet (Boğaziçi) 47.90, Gerif (Güneş), İstepan (Galatasaray). Uzun -atlama — Şahab (Boğariçi) 6.05, Buphi (Haydarpaşa), İstepan (Galatasa - ray). mühim noktalarını saklıyarak- bu ada- miştir, ma hayatlarını anlatmışlardı. Abbas Mirza, kendisine anlatılan şeyleri bü- yük bir teessürle dinlemiş, o da haya- - tini nakletmişti. Onun da bu ıssız dağ- lara çokilmesi, sebebsiz değildi. Kendisi aslen İranlı idi, Şahların sa- orayında yetişmis; şahın son derecede te- veccüh ve itimadını kazanarak mühtm bir — mevki elde etmişti. Fakat rakipleri onu müsabaka Galata Gençlerin çok hâkim bi oyunundan sonra Anadoluhisarın mağlübi. yetile bitmiştir. Beylerbeyi: 5 - Feneryılmaz: 1 Üç adım — Süreyya (Boğaziçi) 12.5â, Nec det (Boğaziçi), Buphi (Haydarpasa). B. takımları arasındaki oyun Beylerbe « Yüksek atlama — Necdet (Boğaziçi) 1.10,Yinin hükim bir oyunu karşısında Peneryil Süreyya (Haydarpaşa). mazın mağlübiyetile bitmiştir. Bırıkla atlama — Münir (Güneş) I.lo.l — çekememişler. günün birinde kendi |zerine yaydı. Bu sefer de, tamamile ku sanki yıldırımla vurulmuş gibi birden- — ni ölüme kadar sevkedecek bir iftiraya | ruyuncaya kadar güneşte bıraktı. Sön- bire devrilerek bacaklarını gerdi. girişmişlerdi. Abbas Mirza, bi müş - |ra, iki düz taş getiriti. Kurumuş çamur külât ile Hindistana kaçabilmişti. Ya-|hnîinde bülunan otları, toz haline ge- şamak için, çok büyük sıkıntılar çek -|linceye kadar ezdi. Artık matlüp olan zehir, elde edilmişti. Lama May-San, bu tozu Adil Şah ile|s Hatay Bahadıra gösterdi. Ve Mirza vasitasile: Mişti. 'İşte bu sırada, sayni iztıral — hayat içinde, serseri gibi dolaşan- La- — ma May-Sana tesadüf etmişti. — Bu iki felâketzede adam birleşmiş- ler; başbaşa vermişler, evvelâ hayatla- — Tinı temin etmek, sonra da münasip zaman ve fırsat beklemek, daha sonra | “ da, kendilerini felâkete sürükleyen -| lerden intikam almıya girişmek için | bir düzen kurmayı düşünmüşler. Ara- yıp tarayarak dağ başında bu kale ha- rzabesini bulmuşlar. Bu garip mâbedi - tesis etmişlerdi. Lama May-San, eski müridlerine ha- — ber göndermişti. Onları, yeni açtığı mâ- * bede davet etmişti. Onun tarikatine salik olan Tibetliler, takım takım ge- / liyorlar, kendisini ziyaret ediyorlar ve — Tibette de tarikatin yayılmasına çalı- — gişorlardı. Lama May-San, buraya on gün u - zakta bulunan (Lahsa) mâbedindeki — (Büyük Lama-Dalay Lama)nın ölümü- BÜ bekliyordu. O, yakında -esrarengiz — bir surette - vefat edecekil. Ve onun | — vefatı haberi gelir gelmez, derhal Lama — May-San (Lahsa)ya koşacak; tarafdar- “Jarının da yardımı ile (Dalay-Lama) —mevkiine gececekti. Abbas Mirzaya gelince; 6o henüz ne yapacağını bilmiyordu. (İran), bura- — ya pek uzak olduğu için, oradan sik sık| haber alamıyor; düşmanlarından inti- kam için giriseceği işleri de bir türlü! — kestiremiyordu. Maamafih, Hatay . Bahadirin Adi! n buraya gelmelerini, kendisi için ir saadet telökki etmişti. Onlara bir Çok sualler soratak okdükça mühim | — malümat elde etmişti. e — Ertesi gün, iki noyan onu kırşı!ınnıl oturtarak: z | —| —- Abbas Mirza!l.. Senden. bir yardım | bekliyoruz. Eğer bunu bize yapabilir - /— sen, biz de elimizden geldiği kadar sa- ona yardım ederiz. — Dedikleri zaman, Abbas Mirza der-| hal onların tekliflerine muvafakat et- /— miş ve pazarlığa girişmişti. — Şayet; Adil Şah ile Hatay Bahadır “teşebbüslerinde muvaffak olurlarsa, — kazanacakları maddi ve manevi kuv - — petlerle Abbas Mirzaya yardım ede- | | “eekler, onun düsmanlarını da birer bi- Tornada pratik diş hesabları — Sanayi Mek- tebi mezunlarından Nuri Arınç İPratik Diş Hesabları) ismile — Tornacılara İmahsus küçük, faydalı bir kitab neşretmiş- | /— rer imha edeceklerdi. — Lama May-San, istenilen zehiri ver- ' miye muvafakat etmişti. Beyaz ve ince . KÂSGAR YOLLARINDA Hatay Bahadır ile Adil Şah, tam on kiz gün o ısdız dağlarda dolaştıktan mra, hiç farkında olmıvarak, (Altın Abbas | dağ) denilen sıra dağların cenub kıs- manı teşkil eden (Üstün dağ) a kadar — İşte, onları bütün muradlarına na- gelmişlerdi. Bir Doktorun Günlük sER., Notlarından Barsak Hastalıklarında Meyvalar Barsak hastalıklarında yemişler, nasıl yenmelidir? Umumiyetle çiy veya pişgilş olarak venir. Meyvaların sellülozu çoktur. Şeker ve za- rarsız uzvi hamızları ve bilhaasa B. ve C. vitaminleri boldur. Yemişlerden hep- «i çiy olarak yenemez. Bahusus sert ol- duklarından başka fıstıklar gibi bazıları fazla yağlı olduğundan menedilir. Bazı- larının da ağaç çileği ve frenk üzümü gibi çekirdekleri barsakları tahriş eder. Diğer bazı gert meyvalar da (sert elma, sert armud ve ayva) esasen iyi çiğnene- mez. Çileğin suyu çok olmakla beraber çekirdekleri de barsağı tahriş eder. E- rikler, kavun, İncir az mikdarda yense bile barsak hastalıklarında amel verir. Muşmula havl olduğu melanetten dolayı kabız yapar. Amclli barsak kolitlerinde az mikdarda muşmula ve yaban mersini kompostoları kabza meylettirir. Yumu- şak armud kabızlı kolitlerde faydalıdır. Umumiyetle barsak bastalıklarında ye- mişleri pişmiş olarak yemelidir. Bu me- yanda kiraz, geftali ve kayısı zikre de- ğer. Bunların kabuklarını çıkarmak lâ- gımdır, Üzüm çekirdek ve kabuğunu çı- karmak şartile muvafıktır. Fuzla yenir- 50 amnel verir. Portakal, mandarına ve li- mon posaları tamamen çıkmak şartile verflebilir. İyi olmuş muz yemeklerde yarım veya bir tane yenebilir. Bazı bar- saklar yemişlerin pek az mikdarına velev ki pişmiş olsa bile tahammül edemez. Bunlardan bir de Göle) halinde yemiş teerübe edilmeli ve buna da imkân ol - mazsa barsaklar düzelinceye kadar ye- mişleri bırakmalıdır. Cevab isteyen — okuyucularımızın — posta pulu yollamalarını rica ederiz. Aksi tak- dirde istekleri mukabelesiz kalabilir, ı - Yeni neşriyat ı | z b tır. Bu küçük eser Endüstri hayatımızda çok tozdan ibaret bir zehir verecekti. Bu | yıyntaç oldufumuz küçük, fakat olgun ve | toz, öldürülmesi matlüp olan adamın golgun bir eserdir. — ya, yatak çarsafına veyahud iç çamaşı- | serpilecekti. O yatakta yatanın, o | n; ölümden kurtulması | het şurasıdır Vi: ölen adam, kat'iyen | zehirlenmiş hissini vermiyecekti. — | Alaturka « Alafranga yemek — Her aile İçin Kzam olan, inkilâb Kitabevi tarafından ditab halinde neşredilen Alaturka - Alafran- | K kitabında, yemeklerin nasıl -| mümkün değildi. Asıl mühim olan ci 'şıîee,::ıl:rını. ııomı:ım’ıınıını. mıvıım:“ılb-' Te pişecek yemeklerin lstesini gösterir isti - tadel bir eserdir. (Tornada İRADYO Bugünkü program İSTANBUL Öğte neşriyatı: 12.30; Plâkla Türk musikisi. 12:50: Hiava- dis. 1305: Plâkla Türk musikisi. 13.30: Muh- telif plâk neşriyatı. Akşam neşriyatı: 18.30: Plükla dans musikisi, 10.15: Çocuk.. /lara masal: Bayan Nine, 19.56: Borsa haber- jleri, 20: Rifat ve arkadaşları tarafıdan 'Türk musikisi ve halk şarkıları. 20.46; Hava Taporu. 2048: Ömer Rıza tarafından arabca söylev. 21: Fasıl gaz heyeti: İbrahim ve ar- | kadaşları tarafından, (saat âyarı). 2145; | Redyofonik temsil: Stüdyo orkestrası refa- kaüle (BOH EM ).2215: Ajans haborleri | 22.30: Plâkla sololar, opera ve öperet parça- | ları. 2250: Son haberler — ve ertasi günün | |Vasfl (Haydarpaşa), BSud! (Güneş), İkinci kategori 100 - Buphi (Haydarpaşa) 12, 200 - Mu - zaffer (Haydarpaşa) 255, 400 - Ahmed (Gü. neş) 595, 800 - İstepan (Calatasaray) 217.5, 1500 - İzak (Beyoğlu Halkevi) 451, Gülle - Münir (Güneş) 10.26, 'Disk - Mehmed (Hay- darpaşa) 20.87, Cizid - Sudi (Güneş) 37.25. Bisiklet teşvik müsabakaları başladı İstanbul Bisiklet Ajanlığı tarafından ter- tib edilen mevsimin ilk bisiklet müsabakası dün Mecidiyeköyünde 20 kilometre olarak ya pümuüştır. Bu müsabakalar sekiz hafta devam edecek ve en uzun müsabaka 128 kilometre olacaktır. Müsâbakada birinetliği Feneryil - mazdan Torkum 42 dakikada kazanmıştır. Baikan liseleri arasında atletizm müsabakası Yunan Maarif nezareti tarafından Bal - Harikulâde bir m (Baş tarajı 7 nci sayfada) duğunu sanmıştım. Yaptığın gafları te- mizlemek için neler çektim, neler. Senin aklına uyup da, verdiğin talimatı mantı- kımla işliyerek tatbik etmeseydim senin o kıymetli casusun korkar ve ürkerek | kaçardı. Ne o, otel müşterilerine birer bi» rer gidecek, senin fotograf makinen var ı? diye soracakmışım. Yahu, Allahın abdalı bile, bunun ne kadar manasız, yer- programı, e £8 - Mart - 1938 - Pazartesi ANKARA Öğle neşriyatı: 1230: Muhtelif plâk neşriyatı, 12.50: Plâk: Türk musikisi ve halk şarkıları. 13.15: Dahi- ü ve barici haberler. Akşam neşriyatı: 18.90: Muhtelif plâk neşriyatı. 18.55: İngi- Hzce ders: Azime İpek, 19.16: Türk musikisi ve halk şarkıları (Servet Adnan ve âarkadaş- ları). 20: Saat Âyarı ve arabca neşriyat. 20. 15: Oda musikisi. 21: Müusiki konuşması: Ha- l Bedi. 21.15: Stüdyo salon orkestrası, 22: 'Aıul haberleri, 22.1$; Yarınki program. Nöbetci Eczaneler kadir), Bayazıdda; (Cemib, da; (Erofilos), Eminönünde: s0n), Eyübde: (Hikmet Atlamazı, Pu de: (Emilyadi), Şehremininde: (Hamdi), Şehzadebaşında: #Hamdi), Karagüm- Yükte: (Fuad), Küçükpazarda: (Hikmet Cemlil), Bakırköyünde: (İstepan), Beyoğlu cihetindekiler: Tünelbaşımda: (Matkoriçi, Yüksekkaldı- rtımda; (Vingopula), Galatada: — (Mer- kez), Taksimde: (Kemal - Rebul), Şişli- de: (Pertev), Beşiktaşta (Nali Halld), Kadıköy ve Adalardakiler: : (Ümer Kenan), Sarıyerde: (Nuri), Kadıköyünde: (Büyük, Üçler), Büyükadada; (Şinasi Rıza), Heybelide: (Tanaş). siz bir sual olduğunu anlar be?.. Beghin, cebinden bir paket çıkararak bana ikram e! — Anlaşıldı, üçüncü derecede mah- kümlardanız demek?.. " — Birak Allahını seversen, bu münaso- betsiz lâfları. Bir sigara yak. Bir sigara aldım. Beghin kendi sigara- sını yaktı ve kibrifi bana uzattı. Havafa bir ağız dolusu duman savur- duktan, mendili ile de alnını, boynunu sildikten sonra: , — Vadassy, dedi, Bir mahpusun, ıq( höcrede bulunması icab ederken, burada bekleme odasında oturması, sana biraz garib gelmedi mi? — Ne demek, elbette geldi. Bakalım âl- tından ne çıkacak diye bekliyorum. Beghin hiddetli hiddetli söylendi: — Abdal.. dinle.. sana verilen her bir talimatın tek bir gayesi, hedefi vardı: Ca- susu, ötelden çıkmıya mecbur etmek., fotograf araştırma emri de sır? bu gaye gözönünde tutularak verilmişti. Bunda | muvaffak olamayınca, mahud hırsızlık hâdslesini uydurduk. Aradığımız casus, odanı aramış, ceblerini karıştırmıştı. Maksadımız onu ürkütmekti. Ama büs- bütün de elimizden kaçırmak değildi Ya- ni otelde kalmakla, tehlike karşısında bulunduğunu ona inandırmaktı. Bund.ıl da iki elimiz böğrümüzde kaldı. Sonra bir | hata da ben yaptım. Senin bu işlerde tec.| rübe sahibi olmadığını ve mantığını bir polis gibi kullanamıyacağırı düşüneme- dim. Bunun için de Köche, işi, dalavereyı derhal çaktı. — Peki ama, bu tedbirlerle casusu na- İ yakabrabilişlikle Galatasaray, Ankaragücü ile berabere kaldı Ankara 27 (Husus!) — Ankaragücü ile Galatasaray futbol takımları arasında ya « pilan hususl karşılaşma iki ikiye beraber . Ükle bitmiştir. Ankarada bisiklet yarışları Ankara 27 — Beri bisiklet yarışlarının ü- Ççüneüsü bugün saat tam 10 da Şehir stadyo- mu kapısı önünden başlıyarak 30 kilometre mesafede ve gittikçe mikdarı artan merak . hiların önünde yapılmıştır. Bügünkü koşunun teknik netlceleri gu « dur: * 1 - Nuri Kuş Ankaragücü Si dakika 4 sa- niye, 2 - Erdoğan Aukaragücü bir metre farkla, 3 - Orhan -Kocasli- «tasnif harici» tekerlek farkile, 4 - Eyüb Yılmaz Ankara - gücü tekerlek farkile, 5 - Faruk Güneş, aceranın hikâyesi Beğghin, ilk defa olarak gülümsemiye başlıyordu. Bu da ne demekti?. — Dinle azizim Vadassy, diye söze baş- ladı. Sen elimizdeki bütün delilleri, bil. hassa bir tanesini bilmiyordun. O da şu idi, Biz casusun kim olduğunu, seni yaka- ladığımızdan üç gün evvel tesbiz etmiş bulunuyorduk. İstediğimiz anda da onu yakalıyabilecek bir vaziyette idik. Gene köpündüm: — O halde, dedim, beni böyle cehen- nem a: sokmaktan, suçum olmadan türlü türlü işkencelere Uuğratmaktan maksadınız nedir? Neden benı tevkif et. tiniz, ve ne diye burada tütuyorsunuz? Beğhin, gayet tatlı bir sesle: Sabırlı ol Vadassy, dinlet.. dedi ve an- latmıya başladı: Çeviren: İsrahim Hoyi — Arkası var — BANKA — KOMERÇiYALA iTALYANA BSermayesi Liret 700000000 İhtiyat akçesi Liret 145,769,054,50 Merkezi İdare: MİLANO İtalyanın başlıca şehirlerinde ŞUBELERİ İngiltere, İsviçre, Avusturya, Maca« ristan, Yugoslavya, Romanya, Bul- garistan, Misir, Amerika Cemahiri Müttehidesi, Brezliya, Şili, Uruguay, Arjantın, Peru, “Eevatör ve Kolumbiyada Afilyasyonlar İSTANBUL ŞUBE MERKEZİ Galata Voyvoda caddesi Karaköy Palâs (Telef: (ASK /2/3/4/8) 'Şehir Gahilindeki acenteler: İstanbulda: — Alilemciyan — banında 'Telef 22900 /3/11/12/15; Beyoğlun- da: İstiklâl caddesi Telef. 41046 İZMİRDE ŞUBE 23 Nisan Çocuk bayramı haftasının fik günüdür. Yavrularınızı bayram için hazırlayınız. l e —..

Bu sayıdan diğer sayfalar: