26 Haziran 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

YİNE ZARURİ BİR CEVA! Bizde münakaşaların kavga- ya ve küfre tereddi etmesinden ne kadar tiksindiğimi bu sütun- daki sön fıkralarıma kadar bir çok yaztlarımda bildirmekten geri kalmadım, Fikir taarruzile küfür tecavüzünü birbirinden a- yırmayan ve bu tecavüz mesu- | liyetini. tayinden uzak duran bir akşam gazetesindeki muhar- | rir arkadaşımız, bu nevi kaşalara karsı haklı memnuni- yetsizliğini ilân ederken, mua- rızların birbirini jurnal etmeğe kadar vardıklarını da söylüyı Bunu söylerken farkında değil ki jurnalcılık isnat etmek sure- tile, bizzat kendisi, iyi bulma - dığı küfür ve kavga hududun - dan içeriye çoktan girmiştir. İş- te bütün kavgalar ve münakaşa- lar, böyle halis niyetlerle yazıya başlasa bile kaleminden müna- sebetsiz bir kelime kaçıran mü- harrir karşısında, haklı ve meş- Tu bir müdafaa ihtiyacr duyan başka bir muharririn cevabın - dan doğar. Ben bu sütunlarda kapalı geçen ve aynı gazetenin sayfalarında yakışıksız duran bir meselenin bütün safhalarını mensup olduğum bir haftalık gazetede teşrih etmek kararile 0 akşam gazetesindeki arkada - şımıza da cevap vermiyeceğim.O | kumuş adamların bu tarzda mü nakaşalarından duyduğu mem- nuniyetsizliğe iştirak etmiye- cek bir okumuş adam yoktur; fakat münakaşanm başlama tar zını ve mesüliyetin kime ait ol- duğunu tayinden uzak durduk- tan başka, üstelik, ulu orta is - natlarda bulunmak ta, dışardan vaiz rolü takman bu muharrire yakışır mı, bilmem. Her halde bu mesele, dibine k_adar aydınlığa kavuşacağı ye- ri ve zamanı pek yakında bula- caktır. Peyami SAFA —— —.—— ——— 110 cami kadro haric bırakıldı a » İstanbul Evkaf direktörlüğün de camilerin tasnifi işi ile meş- gul olan komisyon çalışmaları- nı bitirmiştir. Öğrendiğimize göre, İstan - bul, Beyoğlu ,Üsküdar ve kaza- ları dahilinde 110 cami kadro haricinde bırakılmıştır. Bu ca- miler, ayni zamanda müzeler i- daresince kontrol edilmiş, asarı atika kıymeti olmadığı da tes - bit edilmiştir. Bunlar hakkında- ki raporlar Evkaf genel direk - törlüğüne gönderilecektir. — Emniyet direktörlüğünde İstanbul 2 nci şube direktör- lüğüne tayin olunan Cemal ile 3 üncü şube direktörlüğüne ge- lecek olan Kâmran bugünlerde eni vazifelerine - ğır. Henüz Inınbk:ı.l:hğ:lcr:ı:::ç olan şube direktörleri beklen- mektedir. No. 65 Erik Çiçekleri Uzun üzün göğüs - geçriyor - du: — Doğru... Ne konuşacaksın, ne söyliyeceksin ki... Susmuş, gözleri, tekrar dizle- re dalmıştı. Gençliğimin pek de macera - sız geçmemiş yıllarını hatırla - dım. Ben, bir çok sevgililerle, omuz omuza, diz dize, hiç konuş madan, yıldızlara bakmıştım. Peki, o zamanlar, neler duy - muş, neler düşünmüştüm? Her geçen şey, mutlaka mı unutulu- yor? Ve her unutulan şey mut- laka mı rengini, kokusunu kay - bediyor? Ve yalnız yaşanan a- nın rengi, kokusu, ılıklığı mr, in sanım sinirlerini, duygularını sa rabiliyor? Yoksa, yaşanan anın duyguları mı, geçmişe ihanet e- diyor? j Başınt dizime yaslayarak göz müna- Kâğıt fabrikası Eylülde çalışıyor İzmitte kurulan kâad fabrikası in- şaatı bitirilmiş, makinelerin montajı işleri bir hayli ilerlemiştir. Eylül son- larına doğru tecrübe işlemeleri başlı- yacak, fabrika, 29 Teşrinievvel Ci müriyet bayramımda büyük törenle a- çılacaktır. | — Yapısı biten fabrika, bir çat altm- |da 11 bölüme ayrılmıştır. Makineler | salonu, odun hamuru yapılan-yer ve kazan dairesi bu bölümler arasında - dır. Kând imali de iptidai madde ola- rak kullanılacak olan Köknar, eski kâad, kaclin, reçine, şap ve toprak bo- yası dahilde istihsal edilecek, anilin ve selloz şimdilik dışardan getirtile - cektir. Odunların hamur haline geti- rilmesi ve eski kâadların işlenmesi de fabrikada yapılaacktır. 600 işçinin ça- hışacağı İzmit kâad fabrikası, yerli ma den kömürlerimizle işleyecektir. Bu- n, ileride Zonguldaktan İzmite bir demir hattı uzatılması da düşünü- lecektir. a, yazı, matbaa ve sünger kâ idları ile karton çeşitleri çıkaracaktır. | Ayrıca metre mürabbi. ağırlığı 30 gramdan yukarı her türlü sargılık kâ- ad da yapılacaktır. Gazete kkadı ima- H için, fabrika işlemeğe başladıktan sonra tecrübeler yapılacak ve bu da kısa zamanda temin edilecektir. Köad fabrikasının — açılış öreninde Başbakanla Ekenomi Bakanı Celâl Ba yar bulunacaklardır. Ucuz köylü elbisesi Feshane ve Hereke fabrikaları ida- T açılması kararlaşmışı tır. Bunun için hazırlıklara başlanmış tır, Hereke fabrikası direktörü Reşad, Feshane şirketi idare meclisi üyeliği- ne seçilmiştir. Bursaadaki kamgorn fabrikası kurulduktan sonra o fabri - kanın direkörlüğüne atanacaktır. Aldığım malümata göre, Feshane fabrikası, halk çin piyasaya çıkarılan ucuz elbiselerin 5,5 Hradan daha aşa- ğt fiyatla satılması imkânlarını tetki- ke başlamıştır. Yapılan " denemeler, kumaşının sağlamlığına dokunulma - mak şartile, fiyatın birar daha ucuzla- tılabileceğini göstermiştir. Fabrikaca hazırlanarak Ankaraya gönderilen mühtelif köylü elbisesi tipleri üzerin- de Sümer Bank Genel direktörlüğü tetkikler yaptırmaktadır. Bu tetkikle rin neticesine göre, bazı kararlar alına caktır. Ucuz köylü elbiselerinin mem leketin her köşesine gönderilmesi için yapılması düşünülen teşkilât ta bu so nuça bağlıdır. Diğet taraftan, Sumer Bankın Bey- koz fabrikası da ucuz hâlk kundura - darı çıakrmak üzere griştiği tecrübe- leri tamamlamak kararını vermiştir. depos Bunun için, bir mütehassıs çağırılmış- tır. Bu mütehassıs yakında şehrimize gelecektir. dan, başka hiç mi sevgilim, ol - madı? Neden, niçin, hiç duymadı- Bım ve tatmadığım, yepyeni duy gularla Ürperiyor, sarsılıyo - rum, Yoksa, bu, ihtiyarlığımı? Sö- nen bir yangında, birdenbire parlayıveren son alev kıvılcımı, son alevin parlayışı mı? Ne olürsca olsun, madem ki, kalbimde ve sinirlerimde, bu. canlılığı, bu varlığı duyuyorum, bulabiliyorum, hayattan şikâye te hakkım yok... Kadriye, ağır ağır doğruldu, elile saçlarını düzeltti: — Sandalla denize çıkalım mı? — Sen bilirsin, Ayağa kalktı: — Üstüme, ince bir manto a- layım, gece yarısına doğru. Bel ki serinlik çıkar, Buğaz havası, belli olmaz. Kayık için garson - lara söylerim, Gözlerimin içine bakarak sor du: — Kürek çekmesini bilir mi leri yıldızlara dalan bu kadın - | sin? TKN S$EHİRDE OLUD BİTENLER Mektepsiz çocuklar mullaka okutulacak Şehrimizde her mahallede okuma çağına gelmiş çocuklar politçe tesbit edilmektedir. Okuma vakti gelince bu çocuklar mekteplere gönderilecekler- dir. Bu yıl her çocuk temtindeki mek tebe yazılacak, her ne sebeple olursa olsun evine uzak mekteplere kabul edilmiyecektir. Buna sebep çocukların yollarda oynamaması ve pek küçük o- lanların da muhtemel bir kazaya uğ- Tamamasıdır. Bakanlık ilk tahsil ço- cuklarının okumaları işlerine önem vermektedir. Bu sebeple metkepler açıldığı vakit talebenin mektebe gel- mesi sıkı surette göz önünde tutula- rak kontrol edilecek ve her ây mun- tazaman mektep dairesi çocukların gö ze batan variyetlerini babalara bildi- recektir. Babaların da - çocuklarına | müfid olup olmadığı da ayrıca araştı- rılacaktır. Bundan başka mektep dö- nüşü çocukların hareketleri polis nok talarınca tetkik edilecektir. — Buz yüz paradan pahalıya satılmıyacak Yüz paraya satılması lâzım gelen buzün bir çok yerlerde yüz paradan yukarıya ve muh- telif fiyatlarda satıldığı ve hat- tâ bazı yerlerde de beş kuruşa kadar çıkarıldığı görülmüştür. Bunun üzerine belediye he- men faaliyete geçerek bu hu - susta tetkikata başlamış ve ser- bayie de. bayilerin müşterileri kandırmamasını, buzu yüz para- dan yukart satan bayilerin bele- diyeye ihbar edilmesini bildir « leri görülen bayil: zalandırılacaktır. — Belediye — Kabzımallar ihtilâfı hallediliyor Yeni hâl binası yüzünden kabzımallarla belediye arasında çıkan ihtilâf, kabzımalların yeni hâlde — yazıhane kiralamadan serbest satış yapmalarına ve üç bin lira teminat mektubu ver - mek şartile müsaade edildi den şimdilik hallolunmuş gibi- dir. Kiraya verilemiyen 45 yazıha ne beş temmuzda tekrar müna- kasaya konacaktır. ——— Kilyosa otobüs Kilyos yolu yapısı bitmiştir. 1 temmuzdan itibaren şehrimiz den Kilyosa otobüs işlemeğe başlayacaktır. Belediye otobüs- cülere bu husüsta müsaade ver- Gülümsedi: — Senin, azıcık olsun, ken - dine güvenmen, bana yetişir. — Fakat hamlamıştım. Elini omuzuma koydu; başı, denize dönüktü: y — Baksana, deniz, çarşaf gi- bi... Yarışa da çıkacak değiliz. Koyda, biraz dolaşırız. Elini omuzumdan çekti, ağır ağır yürüdü, setin merdiven ba- şına geldiği zaman durdu; bana seslendi; — Ceketini de getireyim mi? — Mersi! İstemez... — Hayır, hayır... Kürek çeke w;înı terlersin. lerdivenden inmişti. Onul ırl:Bıımdııı bıkıyordı:m Ş KY u kadma aklım ermiyordu? Bu kadın, hizmet :emeiey değil, etmretmeğe alışmıştı. Daha doğ rusu, bu, onda bir alışkanlıktan ziyade, bir doğuş, yaratılış kuv veti idi. Acaba huyu mu değişmişti? Merdivenden indim, bahçe - den geçerek, rıhtıma çıktım; dal | — Kayıkçıya; Istanbuldan Alınan vergi İstanbul, Usküdar, Beyoğlu Mali- ye teşkilâtı 034 bütçe yılına ait hesap- İarı çıkarmışlardır. 934 bütçe yılı için- de alıman vergi, 933 yılından çoktur. Bakırköy, Kartal, Beykoz, Sarıyer, Adalar, Yalova, Çatalca, Silivri gibi malmüdürlüklerile idare olunan kay - makamlıklar ayrı tutulmak üzere İs- tanbul, Usküdar, Beyoğlu teşkilâtı ta rafından tahakkuk ve tahsil edileri werginin tutarı 20 milyon liradan faz- ladır, Diğer kazalarla beraber vergi tutarı 22 milyondan çoktur. Bu va- ziyette vergilerin yüzde 86 sı tahsil e- dilmiş olmatkadır. İstanbul mıntaka - sında bulunan 17 Maliye şubesinden €n çok vergi alan Hocapaşa şubesidir. Burasnını aldığı vergi 2,202,612 lira- dır. İkinci Yenicami gelmektedir. Bu- vası 1,331,732 lira - vergi toplamıştır. Bu 17 şube de bu vergilerden dolayı 100,254 mükellef hakkında İstanbul tahsili emval komisyonunca 4,363,051 liralık hacir kararı çıkmıştır. Vergi- lerin tahakkuk ve tahsilleri geçen yıl- lara göre iyi gitmekle beraber Maliye şubeleri şimdiki halde zayıf görül - mektedir. Vergilerin daha iyi tahak- kuk ettirilmesi, yazlışlıklara meydan verilmemesi ve dahâ kolaylkla tahsilât yapılması için şubelerin iyi tahsil gör müş memurlarla kuvvetlendirilmesi lüzumlu sayılmaktadır. Yeniden çıka rılacak Finans teşkilât kanunile ve Finans Bakanlığınca almacak tedbir- lerle bu mahzurun da izale edileceği umulmaktadır. — Tramvay şirketinden alınacak para Teamrat eirbastala fağla olara liranın hükümete ödenmesi hak kındaki mukavele — Bayındırlık bakanlığile şirket murahhasları arasında Ankarada imzalanmış- tı. Buna göre şirket hükümete iade edeceği 1,700,000 liranın 300.000 lirasını evvelden verdi- ğinden geri kalan kısmını da 3 senede ve taksitle ödeyecektir. Bu paraların Türk hava kuru - muna verilmesi yolunda kuv - vetli bir cereyan vardır. —— | Muallimler tatil yapıyorlar Bu yıl muallimler 1 temmuz- da tatil yapacaklardır. Fakat bir çok mekteplerde imtihanlar daha evvel bittiği için taşraya gidecek muallimlerin mezuni - yetlerini şimdiden yapmalarına müsaade edilmişti. Ancak bun- lar, gidecekleri yerin adresini mekteplere bildirecek ve mek- | tepler açılmadan dönmüş bulu- nacaklardır. | yanın solundaki küçük iskelede beklemeğe başladım. Çok geçmedi; Kadriye, kolun da ince bir ipek manto ve be - nim caketimle yanıma geldi. Kolundakileri almak istedim, hızla geriledi: — Olmaz. Büsbütün şaşırmıştım: — Neden? Müânasınr kavrayamadığım bir gülümseyişle bakryordu: — Belki, bu, bana zevk veri - yor! Öbür kolunu, kolumdan geçir di: ? — Bana şaşıyorsun değil mi? — Biraz... — Hayır... Biraz değil, öyle şaşıyorsun ki... D Garsonun bulduğu kayık, is- keleye yanaşıyordu. Kadriye, elindeki manto ile ceketi, bana uzattı: — Bir dakika tut. f Ve çevik bir sıçrayışla Kayı- ğın içine atladı. Biraz evvelki uyuşuk, durgun, yorgun kadın, © değildi sanki... halbıkan | aldığı 2,5 milyon | Dün Çapa Kız San'at mektebinin sergisi açıldi. Resimlerimiz sergiden muhtelif intibaları tesbit ediyor KÜÇÜK HABERLER | * Hava yağmurlu geçtiği için açık hava konserleri programının tatbikına başlanamamıştır. Şehir bandosunun Fatih parkında vereceği konser bu yüzden geri kalmıştır. * Iİstanbul Evkal müdiriyeti vari - dat direktörü İlhami vazifesinden isti- fa etmiş, yerine Vakıf paralar direk- törü Fahri vekâleten tayin edilmişti * Edirne kız mual mektebi tale belerinden 38 kişi dün tatili geçirmek üzere şehrimize gelmişlerdi! * İçel ilbaylığıma atanan İstanbul ilbay muavini Rükneddin Sözerin ye- rine İçişleri Bakanlığı vilâyetler ma- halli işleri şube müdürü Hüdainli getirileceği söylenmektedir. Hü tanbul mektupçuluğunda ve Sarıyer kaymakamlığında bulunmuştur. * Ziraat genel direktörü Abidin Te tanbulda Ziraat müesseselerini gez - mekte ve tetkikler yapmaktadır. Zira- at mülettişleri de ziraat müceseseleri- ni teftiş etmektedirler. * Bir müddet evvel gemi rsmarla- mak için Almanya, Hollanda, Ingilte- re tersanelerini görmeye giden heyet evvelki gün dönmüştür. * Evvelki gün Homeric vapurunun şehrimize getirdiği 45$ gezginci dün de birçok yerleri germişlerdir. Bugün de gezmelerine devam edâcekler, ge- mi akşam İimanımızdan ayrılacaktır. * Istanbul Sanayi müfettişliği, şeh- rimizdeki fabrikalara yeni iş cetvelle- Tinden nümuneler dağrtmış, bunların harırlanmasına abşlanmıştır. Cetvel - lerin kısa zamanda Ekonomi Bakanlı- ğına gönderilecektir. * Posta ve Telgraf ve Telefon işle- SefRASL ahi Bd * Hususl mektepler direktörlüğü « ne Nihad Adil tayin edilmiştir. * İnkılâp dersleri — imtihanlarına 10 Temmuzda başlanacaktır. İmtihan için bir program bazırlanmıştır. İm- tihanlar saat 16 da başlryacak, 18 bu- çukta bitirilecektir. * Orta mektep muallim vekillerile askeri mektepler muallim muavinleri 'Temmuz başında Üniversitede imti - han edileceklerdir. Bu imtihan iyi de- rece ile muvaffak olanlar ihtiyaca gö. re asaleten tayin edileceklerdir. * Tuzun toptan satışının üç kuru: şa indirilmesi üzerine belediye şehri- mizde perakende satış fiyatlarını teş- bit için”dünden itibaren tetkikata baş lamıştır. Nakliye ücretleri gözden ge- çirilerek en kısa zamanda tuzun pera- kende satışı tesbit edilecektir. * Sultanahmedden Beyazıda kadar olan kısımdaki yaya kaldırımlarının 'Tramvay Şirketi tarafından tamirine başlanmıştır. * Pratik farmakoloğlar birliği 29 Haziran Cumartesi akşamı saat 22 de Halkevinde senelik kongresini yapa - caktır. — Sen çık... Biz, bir saat | kadar dolaşacağız. Dedi, Sesinde, emir vermeğe alışmış bir insanın sert kafa tu- tuşu vardı. Kayıkçı, kürekleri bıraktı. E- liyle iskelenin kenarını tuttu: — Peki, hanımefendi. Kadriye, elini bana uzatmış- tı: — Atla, Yesari! Ben, kayığa atlayınca, kayık- çı iskeleye çıktı: — Sizi, burada mı bekliye- yim? Kadriye, oteli işaret etti — Otele gir, otur. Kahve iç, dondurma ye... Neyi canın çe- kerse ye, iç işte.. Hepsi, bizim hesabımızadır. Kayıkçı, bizi her halde tanı- yordu; çünkü saygı ile iğilerek öyle dikkatli bir dinleyişi vardı ki bu, ancak karşısımdakileri ta- nıyan Bir insanin alabileceği bir tavırdı. Kücük ve tenha yerlerde, bir günlük misafirler bile, hemen tanıyıverirler. Bilhassa garson- A lar, bire on kattarak, bizi kimbi- 26 «b . $99)3 —— BU DA BENDEN YİNE ŞUNDAN BUNDAN Aslı olmasaydı Kerem yan« mazdı! Lâf! Ben Kerem'i bilirim. O öyle acaip bir heriftir ki, As- - | Jt olmasaydı, yanmak için başka bir vesile bulurdu mutlaka... Na- sıl bulamasın ki, kafasına yan- mağı koymuş bir kere.. Seben Aslı da değil, sebep daha derin- lerde.. İş böyle olunca, yanmak için Kerem vesile yi bulamazdı? Az veren candan, çok veren maldatn derler. İnanma!.. Eğer az verebilen candan çok verebi- len maldan deselerdi doğru olur- du. Gel gelelim “doğru,, dedi- ğin nesne doğru mudur? Yanlış mıdır? Onu nereden anlamalı? Dün yaparsın doğru olur, yarın yaparsın ayni şey yanlış. Sen yaparsın doğru derler, o yapar yanlış.. Atı alan Üsküdarı geçmiş! Üsküdata atla geçilmez; kayık- la, vapurla geçilir ama, gene aş- kolsun! Mademki geçmiş.. Geç- mese ne olurdu sanki diyecek- sin? Bunu demesen ne olür san- bi Orhan SELİM — ——— Floryaya su verildi Floryatim bayındırlık faaliye ti devam ediyor. Su tesisatı bi- tirilmiştir. Yarından itibaren i- çilecek sular haznelere verile « bilecektir. Ay başında da yol fa« aliyeti sonunu bulacaktır. Floryaya cereyan vermek te kabil olmuştur. Ancak elektrik tesisatında bazı bozukluklar gö- rüldüğünden bunların derhal düzeltilmesine çalışılmaktadır. 'Temmuz başında Floryanın bayındırlık işlerinin mühim bir kısmının bitirilmiş olacağı ha - ber verilmektedir. — Yumurtacıların toplantısı İstanbul yumurta tecimenle- ri dün Tecim ve Endüstri oda « sında bir toplantı yapmışlardır. Eııâıâ?ğı&?lcr( cg )ngııgıg 1 p sikeir etütler görüşülmüştür. Bundan sonraki görüşmelerde tecimen - lerin noktai nazarları tesbit e- dilecek ve mevcut yumurta ih- raç nizamnamesi değiştirilirken bu noktalar gözönüne alımacak- tır. — Telefon şirketinin satın alınması Telefon girketinin satın alın- ması hakkında hükümetle temas etmek üzere Ankaraya giden şirket murahhaslarından Frank lin ile Buvayer dün sabah şeh- rimize dönmüşlerdir. Murahhaslar burada şirketle temaslar yaparak Ankaradaki görüşmeler etrafında izahat ve- recek ve bir iki gün sonra tek- rar Ankaraya gideceklerdir. Bize verilen malümata göre sösyetenin satın alınması işi müsbet bir şekilde ilerlemekte- dir. lir, köy'halkma nasıl tanıtmış- lardı? Kayıkcı, yağlı müşteriye çat- tığını biliyordu. t göğsüne düşük, elini göğsüne bastı- rarak selâm verdi. Ben, küreğe otürdum. Kadri- ye, döşemeleri, kayığın iç kabur. galarına dayanan - tahtalara bir minder gibi yerleştirdi ve bacak- larınt uzatarak oturdu. Kürekleri ağır ağır çekiyor- dum. Sular, pelte pelte kırışıyor, küreklerin — şıpırtısı, uzaklara kadar yayılıyordu. Kadriye, iki elini kayığın ke- narlarından sarkıtmıştı: Evet, şaşıyorsun... Çünkü ben, iş görmem, iş gördürürüm. Elini bir çöpe bile sürmiyen bir kadım, şimdi nasıl ölüyor da, gi- dip mantomu kendim alıyorum? Niçin senin ceketini tutuyo- yorum?. ı Kesik kesik gülüyordu: İArkası var)