3 Ekim 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

3 Ekim 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Belirten Bir Sergi o | Ank Fa DAR A) kai PROJE İNCELENECEK iş Kanunu Kamutayın Bu Toplantısında Çıkıyor TÖze İş kanunu kamutayın bu topl de toplantılarına başlıyacaktır. Ceza Evinden Kaçanlar Ankara, 2 (özel a rtarımır bildiriyor) — Birkaç ay yek ye karâ ceza evinden yeri kazarak kaçan mahkümlar (O hakkında mahkeme kararını verdi, Durâ- li ve Sait beraet ettiler, Diğer şuçlular 91 gün hapse mahküm edildiler, —— ,, Yüksek Tecim Okulu , Ankara, 2 (Özel aytarımız bildiriyor) — Ekonomi Bakanlı. ğı Yüksek Deniz Tecim Okulu için bugünkü ihtiyaçlara yete- cek şekilde bir talimatname ha- zırlamıştır. Maden ko a ngresine iştirak "Anka; > çnkara,2 (Özel aytarımız bildiyor) — Ayın yirmisinde Pa riste toplanacak arsrulusal ma- den ve Jeoloji kongresine hükü- Mmetimiz adına Ekonomi Bakan- lığı endüstri Genel Direktörü İlhami Pamir, madenler Genel Direktörü Bedri Hüsnü ve ma - den arama enstitüsü başkanı Reşit Gencer gideceklerdir. İyİ KUÇUK ANKARA| aşak © Ankara, 2 (Tan) — i Kümil oğlu Ha; ) iki ii kesicilik vak'asınm faili olarak yakalandı, adliyeye verildi. © Ankara, (Tan) —“Eiâziz orta okul direktörü Celil Diyar. bekir lisesi direktörlüğüne atan mıştır . Ankara, 2 (Tan) — Kültür Bakanlığı özel kalem direktörü Nihat memuriyetine ilâve ola - rak, hususi mektepler direktör. lüğüne tayin edilmiştir. © Ankara, 2. (Tan)— Ekonç mi Bakanlığı sigorta inceleme kurulu bugün aylık toplantısı - ni Yaptı. Ankara, 2 (Tan) — Doğu illerinde bir müddet meyve ye- tiştiren bölgelerde tetkikler ya - pan mütehassıs Galassberg di dü, raporunu Tarım Bakanlığı- na verdi. e Ankara, 2 (Tan) — Polon ya ile tecim anlaşması için bu - rada cereyan eden görüşmeler son safhaya geldi. © Ankara, 2 (Tan) — Peşte. de Macarlarla devam eden gö - aytarımız o bildiriyor) Ankara, 2 lantısında çıkacaktır. Hükümet verilmiş bulunan kanun projesini incele - an muhtelit komisyon önümüzdeki günler- Ankara Memur Apartmanları Ankara, 2 (Özel aytarımız bildiriyor) — Devlet memurları için burada kurulması düşünü - len memuürin apartmanları hak- kında tetkiklere devam olunmak tadır, Bu hususta memurlara bi- rer Sual varakası dağıtılmıştır. Bu varaka memurların kazanç - ları, aile vaziyetleri, Ankarada €v sahibi olup olmadıkları 80 - rulmaktadır. Bükreş elçimiz geliyor Ankara, 2 (Özel aytarımız bildiriyor) — Bükrek elçimiz Hamdullah Tanriöver'in bugün lerde şehrimize gelmesi bekleni- yor. Tanrıöver burada göçmen işleri için temaslarda bulunacak tır. Müteahhitlerin kazanç vergisi Ankara, 2 (Özel aytarımız bildiriyor) — Kazanç kanunu - nün 3 üncü maddesinin 5 inci, 21 inci fıkralarındaki istisnala - rından istifade edenlerin müte - ahhit sıfatile yaptıkları muame İclerden temin ettikleri kazan cın vergiye tâbi olup olmadığı - nm tefsir yolile tasrihini hükü- met kamutaydan istemiştir. Temettü ihracma mukabil üzüm Ankara, 2 (Özel aytarımız bildiriyor) — Yabancı firma ve bankaların temettülerini üzüm satın almak suretile dışarıya çi- karabilmelerine Ekonomi Ba - haber verilmektedir . Yüz orta muallim nakledilecek Ankara, 2 (Özel aytarımız bildiriyor) — Orta tedrisat öğ- retmenleri arasında bu sene ya- pılan nakiller sıhhi sebepler gös teren ancak yüz öğretmene inhi- İ sar etmiştir. Tarım Bakanı Şehrimize geliyor Samsun, 2 (Özel aytarımız bildiri- yor) — Evvelki gün Ünyeden gehri- mize gelen Tarım Bakanı, Bafraya giderek incelemelerini bitirmiştir. Ba- kan, yanındakilerle beraber Erzurum vapuru ile İstanbula hart ket etmiştir. rüşmeler bitmek üzeredir. Yeni anlaşmanın imzasına kadar mev cut anlaşmanın müddeti ayın on beşine kadar uzatılmıştır. Bankası Rim Iş m Ankarada ikrami bara Ikramiyesi yeler çekilirken kanlığınca müsaade edileceği | bugün | Evkaf İdare- sinde Tasarruf istanbul direktör- lüğü yeni kadrosu Özel aytarımız bildiriyor) Ankara, 2 Evkaf Genel Direktörlüğü, varida» tnt teşkil eden akar ve toprak gelir- erinin, genel buhranın yaptığı tesir dolayısile kendini gösterecek derece- de azalmış olması itibarile gerek masrafta ve gerek maaşlarda tasar- ruf yapılması zaruri görülmüştür. Bu maksatla hazırlanmış bulunan bir ka- nun lâyihası bütçe encümeninden de geçerek Kamutay Genel Heyetine gelmiştir, Fakat kanun lâyihasıni bir kere de yeni Evkaf Direktörlüğü tarafından tetkikine lüzum görüldü. ğünden Kamutay Genel heyetinde müzakeresi biraz gecige- cektir, Lâvihava ilişik bir cetvel, halen tatbik edilmekte olan evkaf me- murlarının maaşlarının tevhit ve tea- dülü hakkındaki cetveli değiştirmek- tedir. Bu yeni cetvelde, muamelâtın müteessir olmaması gayesi esas tutu- larak idare teşkilâtını azaltabilmek üzere kadrodan çıkabilecek meguri- tler çrkarılmış ve İstanbul Evkaf Direktörlüğü meamelâtınm daha top- İu”bir halde yürüyebilmesi, ve diğer iller evkaf idareleri kadrolarının ma- halinin varidat kaynakları ve muâme» İeleri gözönünde bulundurulmak retile ona göre tertip ve tanzim edi- lebilmesi için bu kadrolar üzerinde bâzı değişiklikler yapılmıştır. Tasar- ruf yapabilmek için kadroya ilâvesi gerekli görülen bazı memuriyetlerden sonra kadroya dahil 76 memuriyet kaldırılmış ve bu suretle maaşlardan elli küsur bin lira kadar bir tasarruf temin olunmuştur. Bundan başka bazı kazalardaki va- riğat kaynaklarının azlığı dolayısile oralarda müttemirten bir teşkilât bi takılması çok masraflı olacağı düşü- nülerek daha toplu bir halde bulün- mstarmin temini için bü kabi yerler» de bulunan vakıf akarlarm nakte tahvil edilerek yerlerine vilâyet mer- kezlerinde daha fazla gelir getirecek akar yapılmak Üzere buriş tamamla» kadar bu kazalarda bir müd- det ücretle memur kullanılması ve bilâhare teşkilât m kurta rılması derpiş olunarak lâyihaya ona göre bir hüküm ilâve olunmuştur. İlerde evkafta icare ve mukataanın resülmale kalbi esasının tatbik edil. mesi takdirinde işlerin azalması ha- İ linde; maaş faslında bugün için temin edilen tasarrufun artması imkânları elde edilmiş olacaktır. Yeni kadroda Istanbul evkaf teş- kilâti şöyle icsbit olunmuştur: Direktör (asli maaşi) 80, varidat ve tahsilât direktörü 45. Akarat kalemi mümeyyizi 30, dört kâtip 20, iki kâtip 16, bir ecri nusil memuru 25; tamiratı cüz'iye memu- ru 20, tahsilât memuru 30, orman mühendisi 35, avukat 30. İcarat ve mukatsat kalemi iki tah- silât müfettişi 30 ve 25, İki tahakkuk ve tahsil memuru 30 ve 25, yedi ta- hakkuk ve tahsil memuru 20, iki ic ra memuru ve kâtip 20, dört İcra me- muru ve kâtip 16, dört kâtip 20, dört kâtip 16, iki kâtip 10, iki kâtip ve veznedar 20, yedi kâtip ve veznedar 6. Mahlülâe kalemi mümeyyizi 30, İki kâtip 20, iki kâtip 16, dosya memuru 16, kâtip 10, muhammin 30, ihale ve teffiz kalemi başkâtibi 20, kâtibi 16, masraf direktörü 43, muhasibi 35. Mebanii hayriye kalemi mümeyyi- #i 30, iki tahakkuk memuru 20, iki kâtip 16, iki kâtip 10, teberrükât sm- bar memuru 20, tamiratı cüz'iye me- müuru 20, üç murakıp 30, mülhaka kalemi mümeyyizi 30, muhasebe me- mutu 25, üç muhasebe memüru 20, üç kâtibi 16, bir kâtip 10, muhasebe kalemi mümeyyizi 30, esaa kâtibi 25, üç kâtibi 20, dört kâtibi 16, vezneda- rı 25, levazım kalemi mümeyyizi 30, kâtibi 16, mutemet ve mubayan me“ muru 16, ambar memuru 25, Üskü- dar ve Lâleli imaret memurları 16, evrak kalemi mümeyyizi 25, kâtibi 16, diğer kâtip 12, mahzen memuru 16, dosya memuru ip, heyeti fenni- ye başmimar: 70, mühendis $$, mi- mar 45, başkâtip ve muhasebe memu- ru 22, mutemet 25, muhakemat direk- törlüğü müdürü 55, avukat 45, ki avukat 40, iki avukat 30, mümeyyiz 30, icra takip memuru 20, iki icra ta kip memuru 16, kâtip, ve takip me- mauru 12. yaa i 20ilkteşrin Bazar) İş Bankasının kumbara ikramiyesinin Ankarada çekildiğini İ Genel Nüfus sayımı günü İ dün telefon haberi olarak yazmıştık. Büyük ikramiyeyi bir okul talebesi kazanmıştır. Bu, Sirkecide Şeref oteli sahibi Ahmedin | kızı Yaşardır. Şimdi Sultanahmet ikinci okulda beşinci sınıftadır. Yaşar, kazandığı bin lirayı yü ksek öğretimde bulunmak için İş Bankasında bırakacağını söylemekte ve bundan ötürü çak sevin- diğini eklemektedir. İ Sayımve kontrol" memurluğu ulusal bir ödevdir. Bu ödevi seve | seve ve önemle yapınız. i Başvekâlet Istatistik Umum Müdürlüğü er Pulmanla Paristen Brüksele geç- tim, Saatte 110 kilometre süratle gi- den Pulman, P. Brüksel yolunu | 3,5 saatte aldı. Bu süratli vasıtayı insan memleketinde de görmek İsti- yor. Şimendifercilik hayatımızdaki | yenilikler ve hamleler arasına bu da | girmelidir. Ankara ile İstanbul ara sında gündüz trenleri ihdas edilirse, Pulman en rahat bir vasıta olacak | tar. Belçikayı ilk defa görüyorum: Bu | arzumu artıran âmil, bilhassa sergi | oldu. Dönüş programımı bu yoldan yapmak kararını verdim. Brüksel, hakikaten çok sevimli ve canlı bir| şehir.. Fakat, Parisin yanında bir münzevi köşe gibi kalıyor. Brüksel sergisinde ilk olarak bizi pavyonu aradım: Girerken sevin idim, fakat meyus çıktım! Sergide bütün varımız yoğumuz ne bili musunuz? Tuz, likör ve tütün. o | Dünyanm her köşesinden akıp ge- len milletler, bütün bu çeşitler ara- | sında bilgi, fen, kültür ve san'atı da vitrinlemişler.. Hepsinde yol kesen bir canlılık var, İ Tuz, likör ve tütün paviyonumuz, bütün zarafetine rağmen, bunların yanında gönlk ve ölgün kalıyor. Se- İlm Sırrı hocamız, bu sergiyi bütün vuzuhile Türk efkârı o umumiyesine gösterdiği için, ben yalnız duydu ğum acıyı kaydederek geçiyorum. Fakat, serginin hakiki manasını kav. ramak zamanı geldiğini unutmama! yız. Bence, bu kavrayışın zemini b: zırlanmıştır. Bir Galatasaray sergisi- nin bile âz çok bir şey ifade ettiğini inkâr edemeyiz. İşportaların, bozuk bir organizasyonla ve Mahmutpaşa çarşısı çeşnisi ile uluorta sıralandığı bu sergiler az m: rağbet görüyor? Bu, ufak bir misaldir. Arsrulusal sergiler için, on binlerce, yü: lerce ziyaretçinin görüp gezdiği pâ- nayırlara iştirak etmek için yüz bin kat geniş bir çerçeve içersinde çalış» mak lâzımdır. Sergiye iştirak eden memleketler iyonlarını nekadar önce hazırlamağa başlamışlar biliyor musunuz? Tam iki sene.. 1937 de Paristte açılacak olan sergi için bir- gok milletler şimdiden harekete geç- üler. Propaganda için dünyanın dört bir bucağından gezgin toplyan bu sergiler kadar iyi “vasıta mı olur ? Paris sergisine de bu seferki gibi yarımyamalak. gitmek istemiyorsak, derhal harekete geçmeliyiz. Önü. müzde bir yıl var: Hazırlıya- cağımız Türk paviyonu, Brükselde kaybettiğimizi bire, Pariste kazandı rabilir. LL Dönüşte Hambürga uğradım. Tica- ret hayatımızda en çok temas ve mü- maşebetimiz olan bu şehir hakkında edindiğim bazı malümatı vermeği faydalı buluyorum: — * Hamburg ve Hamburga bitişi muhtelif Prusya şehirlerinin nüfusu toplu olarak bir buçuk milyon radde- lerindedir. Nevyork ve Londradan sonra dünyanın en büyük limanı © SEYAHAT NOTLARI Igi Ve Kültürü Yazan: Hamdi AKSOY | İ seyrisefain şirketlerinin merkezi va- siyetindedir, Serbest liman sahası ile şehrin ara- sından geçen Elbe nehri, Hamburgu bu su ile Almanyanın diğer mühim şehirlerile birleştirir. Elbe nehri, bü- yük kanallar vasıtasile Almanyanın diğer önemli şehirlerine | bağlanmış olduğundan, Hamburg üzerinden Al- manyanın her tarafına çok ucuz nak- liyat yapılabilmektedir. Hamburg 1510 senesinden bugün- kü yeni rejime kadar serbest şehir olarak bir (senato) tarafından idare edilmiştir. 1871 senesinde Almanya impratorluğu kurulduktan sonra bu serbestiyi muhafaza etmiş ve cihan harbine kadar aldığı vergileri srt kendi sahası içinde harcamıştır. Bu- nun tabif neticesi olarak Hamburg Almanyanın Berlinden sonra en bü- yük ve zengin şehri olmuştur. Fakat geçim itibarile AlmanŞanın en pahalı memleketidir, Serbest limanın manası, burada apaçık anlaşılıyor. Ve muhakkak ki, Hamburg limanının bugünkü önemi- ni karandıran âmil milyarlar sarfı ile vücude getirilen serbest liman olmuş tur. 1871 ydında yeni Alman impara- torluğu kurulduğu zaman bu Jima- nın ticaretini bozmamak için Ham- burg, Alman gümrük sınırı dışında bırakılmıştı. Müttehit bir Almanya içinde böyle bir istisna! vaziyet bu- lunmasını istemiyen Bismark tazyik ederek Hamburgu da Alman gümrük | hududu içine almak istiyordu. Ham- burg, eskidenberi ticaret şebri oldu- ğu için senato aza ve reisleri de da- ma tüccar aileirinden seçilirdi. Tica- retlerinin sönmesinden korkan sena to, Bismarkın plânma şiddetle itiraz etti, Serbest liman yapmak çaresi, meseleyi halletti, İlk tesis masrafmın üçte biri diğer Alman hükümetleri tarafmdan ödenerek serbest mıntaka kuruldu, Böyle bir tarihe bağlı olan Hamburg ve limanı hakkında tetkik» lerde bulunan bir Türk genci bana Şunları anlattı “Serbest liman ve rıhtımların inşa- sına kâra kısmının oyulması ile baş- ibirinden ayr: olarak bir meydana gelmiş, üç cephesi ri a çevrilmiştir. Rihtem- ların kenarma büyük depolar kurul muş, depolarm kara tarafına demir- yollar yapılmış, nehrin * yukarı kıs mındâki serbest liman adas köprü- Yerle” bağlanmıştır. Kanalların kısmı azamı küçük vapurlar girebileceği genişliktedir. Dünyanın her ucundan gelen vapurlar mallarını romorkör- lerin çektiği mavnalara boşaltmakta romorkörler de kanallardan geçerek malın depo edileceği antreponun ö- nüne kadar gelmekte ve depoların vinçleri vasıtasile mallar içeri alın- maktadır. Mal serbest liman antre- posunda bulundukça hiçbir gümrük muamele veya resmine tâbi değildir. Antrepo binaları hükümetin malıdır. Büyük firmalar bu binaları hükümetlen isticar ederek kiraya ve- lan Hamburg, Almanyanm mühim rirler., m ş az FLEİ Yms BALKAN OYUNLARI VE GAZETELERİMİZ Kritik ediyorum diye arkadaşlar (yani gazeteciler) bana içerliyorar. miş. Onlar içerliye dursunlar. Besim birtakım müşahedelerim oldu ki; gar zeteceilik hesabıma teşkil eder, Halkı tenvir ödevini üstüne almış olanlar bu işi alay eder gibi yapa mazlar, Hele görmeden tetkik elme- den ezbere yazı yazanları tavsif için söylenecek söz bulunamaz.Bu hareket ler ayıbın da üstüne çıkar.Halkı yanlış malümatla, cahilâne yazılarla oysla« mak, bir tarattan gazetser.n iwedi- sinin düşmesine, böylece hepimize bir zarardı, Diğer taraftan da daima iddia ettiğimiz (sadıkane hizmet) prensipinin taban tabana zıddıdır. - 29 Eylülde biten Balkan oyunları» nın ta başlangıcındanber, bizim ya © tecilerin bu işin tekn.ğine ve özüne karşı gösterdikleri alâkatızik o ka- dar açıktır ki; at.etler bile bundan müteessir olmuşlardır. Birtek gazete. ci gelip kamplarını görmemiş, anircn- manlarında bulunmamış, kazanıma. rın fikirlerini sormamış ve nihayet aadece bu işin çatlağı var mıdır diye cayır cayır yanan bır iki kişi sırasın. da barbar bağırdıkları disiplin iddia- lara tamamen karşı olarak bazı ate letlerin şikâyet mektuplarını güzete- lerine dercetmişlerdir. Bir gazcterin teknik ve gerçeklik noktasından kont rolü olmazsa böyle vak'alar görüle. bilir, Size bunlardan bir ikisini yazaca- öm: Binlerle sayılan bir halk önünde Altıncı Balkan oyunları açıldı. Bu a- çılışta yapılan merasim İnhisarlar Ve» kili Bay Ali Rananın oyunları açan kısa sözlerinden sonra federasyon başkanının nutku vardı. Başkası ağ- zın açmadı. Lâkin ertesi günü is- tanbulun en mühim Akşam gazetele- rinden birisi “Türk Atletizm Fede- rasyonlunun nutkundan sonra bütün Balkan mümessillerinin butuk söyie- diklerini,, göğsünü gere gere yazdı. Bundan anladım ki; bu mühim gaze- tenin bir tek muharriri orada bulun- manuş ve daha fenası ertesi günkü sabah gazetelerini bile okumıya bü- zum görmeden uydurma merasim bü beri yazmıştı. Bunu okuyan ve © me- rasimde bulunan on binlerce kişi ta- bii bu yanlış havadisi okuyup güldü: ler. Bu gülünçlük durumunda maale- sef bir gazeteci sıfatile ben de dahi Tim. Bir diğer misal: lama neticelerini yazan en önemli sabah gazetelerinden biri bu yarışm 1,75 metrede berabere kalan müsa- bıkları arasında yerlerin kur'a çeki” lerek tayin edildiğini yazmıştı. Be- gazeteci için bile en basit bir yarış kaidesi olan yüksek atlama nizamını bilmemek ve bunu bilmeden atletik hâdiseler hakkında yazı vazmağa kalkmak gerçekten aykırı bir şeydi. Lükin bunu da yaptılar, Bana onlar içerliye dursunlar. Fakat bu saydığım ehemmiyetsiz gibi görülen devrilmiş Boğazın güzel havasını Kuruçeşmede mevcut yirmiden faz- | la kömür deposunun kaldırılması içi hukuk mahkemesinin karar verdiği yazmıştık. Mahkemenin verdiği bu karara göre, Kuruçeşme yakasında bulunan 24 kömür deposu oradan kal- dırılacaktır. Depoların bulunduğu sa- hilde urayın ilgisi olmamakla beraber depo sahiplerine kiralamış, yahut sat- muş ta değildir. Çünkü, depoların bu- lunduğu arsaların çoğu sosyete ve ba- şahısların elindedir. Urayın bu sa- hilde kömür depolarının kurulmasına izin verişi, kıyının derin ve büyük ge milerin bu kenara yanaşmalarına mü. sait oluşu ve limanda daha uygun yer ler bulunamayışı yüzündendir. Hak- yerinin verdiği kacar, henüz depo sâ- Boğazdaki Kömür Depoları Depo Sahipleri, Depoların Boğazda Bulunmasını İstiyorlar karartan depolar . çamları nereye saklıyacıklar? Artık yavaş yavaş yalnız bildi sevis. re uzu solmakla iktifa etsek fena olmıyacak, B. FELEK Yüksek Mühendis Okulunda dersler Yüksek Mühendis Okulunda ya- zım müddeti dün bitmiştir. Okul, 14 ilkteşrinde tedrisata başlayacaktır, Bu sene yazılanlar 250 kişi kadardır. Okula eklenen posta, telgraf, telefon ve telsiz şubesi de bu yıl çalışmalara başlayacaktır. Okul yanında bulunan Nafia Fen mektebi de buradan kaldı. rılmış ve Kuruçeşme civarında Emin ismindeki bir zatın büyük köşküne ta- şınmıştır. Mühendis okuluna ekle Ren fen okulu binası, yönetge kıtmı olarak kul'anılacaktir. Ayrıca Mühen dis Okuluna, bir paviyon daha eklene cek ve burada yeni iâboratuvarlar ku- rulacaktır. Plânlar, hazırlanmaktadır. Yeni bina yapıldıktan sonra Nafa Fen okulu, talebe pansiyonu haline getirilecektir. orada büyük ve ihtiyaca yeter areilat yoktur. Depolar, Haliç kıyılarında ku rulsa bile, gümrük limanda bekleyen gemilerden mavnalarla içeriye taşın « ması lâzrmgelir. Bu, açıktan kömü » rün ton başına 2-3 lira taşıma parası hiplerine bildirilmediği için depocu ların nasıl bir hareket yolu bulacak» ları bilinmemektedir. Maamafih, de- po sahipleri kömürlerini urayın gös- tereceği herhangi bir yere taşımaya ve depolarını oi kurmaya eu- vafakat edeceklerdir. Dün kendisile görüşen bir muharririmize bu depo sahiplerinden birisi demiştir ki: “.- Depolarımızın muhakkak Bo- ğaz kenarında olması zarureti vardır. Çünkü, bu muhitten başka diğer yer- lerde kurulacak depoların verdiği kö- mür pahal: olacak, mal etme fiyatı U- zerine birtakım tâli nakil masrafları binecektir. Depolar Ilalice de nakledi Icmez. Çünkü, Haliç, ük vapurla. rin girişine müsait Sonra, -AĞZE) pissu öze ng tyrazediğ “dopya lanır, bilmeyiz. a İM Yunanistanda ve Romanyada da böyle liman içinde kömür depolar vardır. Fakat onların etrafı yüksek duvarlarla çevrilmiştir. e Maamafih biz, verilecek emre göre hareket ede- ceğiz. Bu hususta bir kararımız yok- tur.,, Kâpatılacık (depolar meyanında AN İhsan, Babanzade Fuat, kömür kollektif sosyetesi, Zonguldak vapurs culuk #osyetesi, Basut, Halil Nemli Ahmet, Panosyan, Girkirist ve Man- go Miku'nun depoları da vardır. Hakyerinin kararı karşısında urfa » yın alacağı durum, yakmda belli ola. Saktır,

Bu sayıdan diğer sayfalar: