29 Ekim 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

29 Ekim 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

EŞ MY seddi 4 A m il e İd “Dünya Gazetelerine Göre Hâdiseler GENERAL KONDİLiS SÖYLUYOR: ; “Kral Dört Haftaya Kadar Aramızda Bulunacak, Kondilise Göre Kral Partilerin ai a Caldaris kabinesi düştükten Petit Parisien'den; General Kondilis, bir burjuva kı yatetile, gri bir kostüm, yumuşak gömlek giymiş olduğu halde beni ka» bul etti, Ne şerbet vene bul etti, Ne şirit ve nede çizme ta- şıyordu. Bana verdiği uzun diyevde dedi ki: — Ben mütsassıp bir eümhuriyet- çi idim. Fakat vatanperverliğim bana aldandığımı gösterdiği değiştirdim. Bugün Yunanistanm an- cak krallıkla kurtulacağına kanilm. İktidar mevkiinin mes'uliyetini hü- kümdarlığı yeniden kurmak ve cüm- huriyeti yıkmak için kabul ettim. Şu- ras ıda bilinmelidir ki, benim kral ai- lesile hiçbir münasebetim yoktur. Hatti Büyük Savaşta onunla ihtilâf halinde idim. Cümhuriyet Yunanis. tanda muvaffak olamadı. Daima ihti» Miller oldu. Bunlar ya Venizelos veya zâf eseri gösteren Çaldaris samanın- da çıkarıldı, Cülmhurbaşkanı memle- kette hiçbir şey değildi. Hiçbir şeyt temsil etmiyordu. O, iktidar -mevki- inde bulunan fırka şefinin emrine itaat eden bir memurdu. Bu hal böy- Jece devam etti, 1 Mart isyanı, bizde cümhuriyet rejimini tamamen mahküm etmiştir. Bu hareket, bir fikre hizmet etmek için değil, Venizelosa hizmet etmek için yapılmıştı. Bu isyan bizi sefer. berlik ilân etmeğe ve üç sınıfr silâh altına çağırmağa ve toprağımız için. de harp yapmağa mecbur etti Şim- di siz söyleyin. Bu hal devam edebi- lir mi idi? Bugün memlekette, her şeyi yeni» den yapmak lâzımdır. Krallık her alanda yeni ve büyilk bir program tatbik edecektir. Orduda, bahriyede, tayyarede, tüze ve kültürde esaslı ss lahat yapılacaktır. — Kral Jorj'un Yunanistana döne- ceğinden emin misiniz? — Evet, tamamen eminim. Dört hafta geçmeden, kral aramızda bulu- nacektır. 3 İkinciteşrinde Yunan mik leti'a serbestçe oyuna müracaat edi- Tecektir. Müllet krallığın izdesi hak- kındaki fikrini serbestçe söyliyecek- sir. — Cümhuriyetçiler, plebisitin neti- Birliğini Temin Edecek ! : gün fikrimi | sonra krallığı iade içiniş geçen heyet ceşinin hakikati ifade edemiyeceğini söylüyorlar. — Tabii Fakat ben plebisitin ta- mamen serbest ve dürüst yapılacağı nt iddia ediyorum. Bu defa barışsal seçiciler adi tahrikâtçıların şiddet ve tehditlerinden asla korkmıyarak se- çirn sandıklarma yanaşacaklardır. Bu plebisit, monarşinin bir zaferi ola- caktır. Kral Jorj'un, Yunanistanda normal ve mes'ut bir hayat kuraca- ğmdan eminim. Kralın bitaraf ve iyi- Jik istiyen bir hükümdar olacaktır ve bütün partilerin birliğini temin ede- bilecektir. Kral menfada geçirdiği zâ- manı zarfında climhuriyete karşı yas pılacak hilçbir harekete karşr müsait davranmamıştır. Hükümdarlık, onun için Üzerinde mülkiyet iddia edilen bir mal değil, bir vazifedir. ge ein ben istifamı ve- recej — haşmetmasp benden kendisile beraber çalışmamı istiyecek olursa ben de kendisine programımı bildireceğim. Karar vermek kendisi. ne aittir. yapılması lâzımgelen | Imparatorun Muhafızlarından 8000 Muharip Dessie Şe i Daily Telegraph'dan: Adisâbaba - Pazartesi: — Bugün kralın muhafız kıtaatından 8000 mü- harip Aduva'daki Ttalyan cephesini 200 mil cenubundaki Dessie mevki hareket etmiş bulunuyorlar, Bu âs - kerler çek iyi giyinmiş ve modern harp için lâzım icabeden teçhizatla donatılmıştır. İmparator 40 zabitten her hiririi ay. rı ayrı kucaklamış ve bunların talim ve terbiyesine memur eski Belçika zabitlerinin de elini sıkarak askerle- rin cephede son neferlerine kadar harp etmelerini temenni etmiştir. Bu muharipler Dessie'ye varmak için kendilerini bekliyen kamyonlara binmişler ve karanlık basmadan yola çıkmışlardır. Yolda kendilerine ilti - hak edecek olan kuvvetlerle cepheye vâsıl oldukları zaman 70,000/ kişiye baliğ olacakları tahmin edilmektedir. Fransızların Djibuti ile Habeş hu. dudu arasındaki şimendifer yolunu İtalyan tayyare hücumlarına karşı tnaskelemekte oldukları bildirilmek - tedir. Ayni zamanda Fransızların, mütchammil bir hücuma karşı kulla as | mılacak zırhlı otomobillerin gidip gö- lebilmesi için yol İnşaatına da ehem- miyet verdikleri haber veriliyor. Fransızların bu hazırlıklara ba - kılırsa Fransanm İngiltere ile Birle'- şik olarak hareket etmeleri çok kuv'- vetli bir ihtimal dahilindedir. Habeşistan ile Fransanın gitgide araları açıldığına dair dolaşan haber » ler kuvvet bulmaktadır. Laval'in te - reddütleri, imparatorun (şüphelerini arttırmaktadır. Bundan başka Fransa Diredauva'da Habeşistanın kendisine tayyare hü - cumlarından mâsun bitaraf bir mta ka göstererek bu mıntakayı işaretler le belli etmesini istemiştir. Habeş hükümeti ise bu talebi, Ha- beş hâkimiyetine karşı bir taarruz ve İtalyayı Diredauva'yı bombardımana açıktan açığa bir davet telâkki etmek- tedir. Ayni zamanda Fransanın bu araziyi ilhakından da korkulmaktadır. Tirolden mektup Imparator Tirolden bazı Av r- yalılardan Habeşlerin muzaffer çık - malarını temenni eden mektuplar al. dığını söylemiştir Bir-moieup vali Di, şayet Habeşliler Tirollu esir alır. Jarsa, bunlara iyi muamele edilmesi - ni, çünki, onların da Sinyor Mussoli- Dinin tazyikinden bıktıklarını yazmak hrine Gitti tadır. Cephelerde Durgunluk “Daily Telgraph,, askeri muharri « rinin yazıları: | oItalyanların tereddüdü insanı şa - şırtacak bir haldedir. Son yirmi dört saat sarfında cep he hiçbirinde hiçbir hâdise olma mıştır. Askeri havadis olarak sadece imparatorun merkezde askerleri tef- tiş ettiğini haber alıyoruz. — Bu askerin tahmini mikdarı (50) ile (80) bin arasındadır. Bunların şimdilik umumi ibtiyat kuvvetlerini teşkil ettiğine şüphe yoktur. Gazete muhabirlerinin yazılarına bakacak olursak bunların da eski ve biribirinden ayrı ayrı silâhlarla teç- hiz edildiklerine inanmak lâzımdır. Muharebe başlıyalı epey vakit geçi tiği halde her iki cephede de hiçbir faaliyet olmayışı İtalyanlara çok fena tesir yapmıştır. Her ne suretle olursa olsun Aduva nm zaptından sonra bu cephedede derin bir durgunluk hâsıl oluşu, Ha. beş harbinin güçlükleri hakkında çok az malümat sahibi olan İtalyan halkı na bir darbe tesirini yapmıştır. Halbuki otomobil yolu ikmal edile- li birkaç gün oldu. İtalya taarruzunun yapılması için siyasi ve sevkülceyş bütün sebepler hazırlanmıştı. Fakat buna rağmen henüz böyle bir teşeb « büsün yapılmaması izah güçtür. Zafer ihtiyacı Italyan kumandanlarınm daha müd birane hareket etmek için tehlikeli işlere girişmedikleri anlaşılıyor. Fa - kat Italyadaki şevk ve heyecanı tut- | mak icap ediyorsa bu heyecanı mu - zafferiyetlerle beslemek lâzımdır. Aduva zaferi muhakkak ki, iyi bir başlangıçtı ve bu İtalyanlara çok tat- lı geldi. Fakat şayet Habeş kabileleri nin teslim olmaları arzu ediliyorsa daha kat'i darbelere girişilmelidir. Cenup cephesindeki durgunluk ya- ğan şiddetli yağmurlardan ileri gel - mektedir. Embargo kaldırıldıktan son ra General Grazlani'nin şimendifer yolunu kesmek hususunda son derece gedir eee LU” emret vr “iyii Bunun için de elinde bulunan yegi ne vasıta tanklardır. Halbuki çamar- Iu arazide bunlarm ilerlemesine im « kân yoktur . Zeila'dan gelen kârvan yolunu kes- mek meselesine gelince, bu daha güç ve uzun bir iştir. Köprüleri atmak, rayları sökmek suretile -şimendifer yolunu berhava etmek mümkündür. Ve bunu vaptıktan sonra da askeri İ geri çekmek lâzımdır. Halbuki bir yo İu müessir surette kesebilmek için © yol üzerinde mütemadiyen asker bu- | İundurmak icabeder. 1 Son iki haftalık neticeleri alacak olursak kan dökülmeksizin kazanılan tek bir zaferden maada İtalyanların aldıkları neticeler hakikaten küçük - tür. Her iki cephedede ilerlemeğe muvaffak olamadıkları gibi, harpte de kabi bir darbe elde edememislerdir. Buna mukabil Habeş kuvvetleri yek» pate ve taarruzdan masun bir halde kalmıştır. Tayyare uçuşlarının tevlit ettiği mâneviyat kırıklığını saymıya- cak olursak metice İnsanı şaşırtacak kadar hiçtir. Diğer taraftan hareketsizliğin Ha- böşler için de muzir olduğunu söyle- mek kabildir. Çünkü durgunluk neti- Uluslar Sösyetesi evlâtlarından birini sulha davet ediyor TM e çıkan Simplicissimus) dı No. 36 HINÇ EDGAR WALLACE yemeğini bitirinceye kadar sessiz bir kenarda oturdu. Brixan karnını doyurduktan son- ra bir; — Oooh! çekti, sabahtanberi ağ- zıma bir şey koymadım. Size bir ha- ber vereyim mi? Dostumuz ve aşi- namiz Stella Mendoza şu dakikada Griff şatosunda mahpus bulunuyor. Galiba kendisini pencereden hayli korkuttum, Halbuki ben ortalarda herifin peşinde ( dolaşıyordum. Bir- den karşıma Stella çıkmaz mı? Öyle korktu ki, az kaldı bayılacak san: dim. O sırada kapıya hizk hızlı vuru du. Knebvorth başını kaldırdı: — Kimdir bu saatte gelen adam? Brixan: — Belki o polis memurudur, dedi. Knebvorth kapıyı açtı, Karşısına yaşlı bir kadın çıktı. Elinde üstüva- me şeklinde intizamla bükülmüş bir kâğıt vardı: — Knebvorth siz misiniz? — Evet. — Size Mis Adele'in bıraktığı kâ- Bıtları getiriyorum. Bana öyle ten- bih etti, Knebvorth kâğıtları aldı, etrafını tutturan kırmızı lâstikleri söküp at- tı. Kâğıtlara baktı: Roselle'in müs- veddeleri., — Bunu niçin bana getiriyorsu- nuz? — Bana öyle söyledi, bu kâğıdı bulursam, size getireyim diye. Bayi Pek âlâ, pek âlâ, teşekkür ede- Ka; kapatarak yemek odasına dindi), OP — Ne dersiniz? Adele senaryonun müsveddelerini o geri ( gönderiyor. Bunda bir iş var galiba! Brixan alâka ile sordu! — Kim getirdi? — Galiba ev sahibi olacak. Ve kadını tarif etti. — Evet, 6! Adele rolünden mem- nun değil miydi? Knebvorth bay salladı: — Bilâkis pek memnun görünü- Tri; bütün ilgilenmişti Brixan büsbüti Hi — Öyleyse bu işin içinde de bir iş var. Gelen kadm kelimesi kelime sine size ne dedi? — Dedi ki, bir kâğıt bulursa, bana getirecekmiş, . Brixzan bir hamlede evden dışarı çıltı ve kadını yakalamak için yol boyunca koşmağa başladı. Çok geç- meden yetişti: — Sizden rica edeceğim, dedi, 1ât- fen Knebvorth'un evine gelir misi- niz? Öğrenmek istiyor. Mis Adele bu yazıları niçin gönderdi? Acaba unuttu da otun için mi? — Ne bileyim ben a yavrum. Si- ze gitmek için evden çıktı. Knebvorth sordu: — Benim evime gelmek için mi? — Efendim, stüdyodan bir zat geldi. Sizin Adele'i istediğinizi söy- ledi. Ben de bu zatın söylediklerini haber vermek için, yukarıya Ade le'in odasına çıktım. Kız o rada yatmağa hazırlanıyordu. Siz demiş- siniz ki: “Bir piyes var, onun için görüşeceğiz, müsveddeleri de alp gelsin!,, Arandı, tarandı, müsvedde- İeri bulamadı. Canı pek sikildi. O zaman ben de dedim ki: “Haydi yav tum, sen git de, ben kâğıtları bulunca oraya getiririm.,, O da “Pe- ki,, dedi, — Bu gelen adam ne biçim adam- dı? e bir adamdı. Giyinikli birisi de değil. Doğrusu ben pall benzettim. Galiba biraz da kafayı çekmişti. Ama Miz Adele'i korkut- mamak için burasını kendisine söyle- medim, © Brixan sordu: — Ondan sonra ne oldu? — Adele odasından indi. Zaten yerine geçmişti. ter girmez kapı da kapandı. Şoför Otomobilin açık kapısından içeriye girdi. O gi- cesi toplanan kuvvetlerin dağdmak ihtimali vardır , — Evet! — Ondan sonra gittiler mi? Saat kaçtı? — Saat on buçuk vardı. İyi hatır. yorum. Tam otomobil hareket ede- ceği sırada, saatin çaldığını düy- dum. Brixan'da zahiren çok sakin bir adam hali vardı. Konuşması, konuş- > değil de, fısıldaşma gibi bir şey- li, Saatine baktı: — Ön bir, yirmi! dedi, bize gel mek için neye bu kadar beklediniz? — Yavrum, kâğıtları bir türlü bu- lamadım ki.. En sonra yastığının al- tında buldum. Yalnız bir şey soraca- ğım: Mis Adele oraya gelmedi mi? — Hayır, gelmedi, Size çok teşek- kürler ederim. Yolunuzdan sizi fazla alıkoymak istemem ama, beni polis karakolunda bir parça bekler misi- niz? Brixan hemen geriye fırladı, par- dösüsünü gyerken, Knebvorth sor- du: — Yahu, bu iz nereye götür düler, dersiniz? — Nereye götürecekler? Grift şa- tosuna,, Mesele şu ki eğer Gregory kıza şu kadarcık bir tasallâtta bu- lunduysa, hiç ötesi yok, leşini yere sereceğim. Karakola vardığı zaman, kızın ev sahibi orada bekliyordu ve ağlıyor- — Kapalı bir otomobil miydi bu? | du. İTALYA - HABEŞ iHTILAf italya Zecri Tehirini İstiyor Ingiltere Italyaya Muhalefet Ettikçe Tehlike Mevcuttur Le Matin'in Roma aytarı bildiri. yor: yl İtalya - Habeş meselesinde kabul edilebilecek bir hal çaresi bulmak için sarfedilen gayretlere Londra ve Pariste olduğu gibi : Romada da de» vam edilmektedir. Siyasal çevrenlerden verilen babe- Te göre barışı korumak İçin sarfedi » len gayretler Uluslar Sösyetesinin müdahalesini icap ettirmiyecek bir formül hazırlamağa matuftur. Ma - demki, silâhlı bir ihtilâfın halli mev. zudur, Uluslar Sosyetesi tuttuğu u « salleri bunda cari değildir. Bulunmak istenilen bu formül ne - dir. Anlaşıldığına göre bu proje, ge- çen hafta Pariste neşredilen ve Ital- yan matbuatı tarafından da alman projeye benzemektedir. Bu projede Menelik zamanımda saptedilen top - raklar hakkında bir anlaşma ve Ha- beşistanın sücl idaresi hakkında üç tarafı bir Oanlaşma ve o Habe şistâna denizde bir mahreç verilmesi gibi şeylerden ibarettir, Bununla beraber Romada mevcut kanaate göre, zecri tedbirler tehir & dilmedikçe müzakereye girişilemiye « cektir. Times'den: Sir Samuel Hoare'e İtalyanın kolo- ni ve ekonomik ihtiyaçların tatmin edileceğine dair Uluslar Sosyetesine geye: valtlerde elin durmaktadır. talya, Uluslar Sosyetesine mensup milletler arasındaki yerini asla çekin» ineden tekrar almalıdır. İngiltere hükümetinin siyasası as- İa değişmemiştir. Efkârtumumiye ve parlâmento bu siyasaya şiddetle mü- zaheret etmektedir. Siyasamız büyük döminyonlarım da müzaheretine maz- bar olacaktır. Bu siyasada son sene - lerin hâdiseleri dolayısile görülen kü çük bir değişiklik siyasanm değişme si değil, politikanın faydalı olmasını temin için lüzum görülen kuvvetten gide edilen fikirlerin değişmesinden Eğer Ingiltere imparatorluğu her zamandan daha müttehit, ve müşterek barışın muhafazasındaki rolünü oy - namak için her zamandan ziyade mü- cehhez bir halde bulunacak olursa, bu da Mussolininin Habeş macerası - nın yegâne ameli neticesi olacaktır. Petit - Parisien'den: alyan - Habeş ihtilâfmın bugünkü çehresi dış bakanlıklar arasında mev- cut faaliyet ile tezahür etmektedir. Buğüne kadar açık bir şekilde an- laşılmıştır ki, İtalya ve İngiltere hü - kümetleri, Akdenizdeki gerginliği ha filletmek çarelerini düşünmektedir - ler, Filhakika İngiltere iki büyük ge- miyi çekmeğe razı olduğu gibi İtalya da Misir ile Trablusgarp arasındaki kuvvetlerini geriye çekecektir. Fakat Fransanm Akdenizde İngiltereye bah şettiği iş beraberliği sayesinde elde €dilen bu tedbir, Avrupada mevcut tehlikeli durumu değiştirmemiştir. Filhakika bu tehlike İngüterenin İtalyanın şarki Afrikada giriştiği iş- lere muhalefet etmesile tezahür etmek tedir. Binaenileyh müzakerat saha - smıri biraz daha genişlemesi lâzımdır. Akdeniz ve Habeşistan öyle mesele - — Mis Adele evden çıkarken nasıl iyinmişti? Ş — Sırtında mavi kap vardı. Her zaman hoşuna giderek giyindiği ma vi kapı. Brixan karakolda Scotland Yard memurlarını buldu. Chichester'e doğru yola çı- kan otomobil © kadar dolu idi ki, hatta polislerden biri insan ağır- lığından otomobilin yavaş gittiğini ve kayma zamanlar kaybolduğunu söy! Nihayet otomobil şatoya vardı. Brixan kapıcıyı uyandırmağa bile lüzum görmeden, hızla arabayı ka- pıdan içeriye sürdü. Kapı sökülüp açıldı ve otomobil bahçenin geniş yolunu geçerek şatonun peronu Ö- nünde durdu. madı, Çünkü açıktı. Başta Brixan kale fetheder gibi içeriye hücum et- tiler. Halde kimseler yoktu. Kütüp- haheye daldılar, orada da kimseler Zayıf bir lâmba boş salonu ei aydınlatıyordu. Detektif sii- ratle yazıhaneye koştu, düğmeye bastı. Bag'ın yattığı odanın kapısı kendiliğinden açıldı. Fakat Bag da orada değildi. Şöminenin yanındaki oOdüğmeye bastı, Hemen o anda bakır yüzlü bir hizmetçi korkudan titriyerek odaya girdi. 29-10-935 Tedbirlerin Laval, Suviç ve Rozvelt lerdir ki, yeknazarda bir nikbi uyandırmazlar . Temps'den Roma aytarı bildiri * yor: # Burada denildiğine erişilmesi 187 gelen birinci netice zecri tedbirleri tehirini temin etmektir. Zira, #e€ tağleler dalın Yrçsin eölepe mii ve şiddet dolayısile bir anlaşma eld edilmesi güçleşmiş olacaktır. Ulu a Sosyetesini mümkün (sur di ün a Sİ bir anla” ma elde edilmesinin güç olduğu b rada gizlenmemektedir. Çünki Itajf$ memnun edildiği takdirde Habeşisti” nın bugünkü ve delayısile Ulu sosyetesi misakında mevcut pref meselesi etrafında fedakârlık yapıl " m:ş olacaktır. Bilinmesi lâzım nokta, Avrupa barışını kurta 2 için bazı ptensipleri feda etmek k$ bil olup olmıyacak mıdır. Buna m Sosyetesinin çizdiği usüller olduğt bil takibi lâzım gelen usulün, UL beyan edilmektedir. Thtilâfa son ve” bilmek için beşler komitesinin Fransa ve İngiltere hükümetlerin? Habeş imparatoru ve Italya tarafı” dan kabul edilebilecek bir proje H# gırlamaları istenilmektedir. Bu proje mevcuttur. Bu projfif Habeş yaylasile etrafındaki arasi biribirinden ayrılması ve, Italya” ekonomik genişleme ihtiyacının tt mini, ve Tiğre'nin Italya tarafınd” li tanınmaktadır. Brixan Hollanda dili ile sordu” — Etfendiniz nerede? Herif kafasını salladı, de — Bilmiyorum, dedi. Fakat gö ti de gayriihtiyari tavana kaydı. Holden birinci kata giden £' merdiveni çıktılar. Duvarları kılıc, Ja süslü bir koridorün ortamda çık bir kapı gördüler, girdiler. Öğ gory'nin geteyi geçirdiği büyük lon! Burada da kiraseler yoktu. s Brixan tekrar hole geldi. o man koridor kapılarından birin€ detle vurulduğunu işitti. Anahtar kilidin üzerindeydi. men çevirdi ve kapıyı ardına K#' açtı. Stella Medonza ölü gibi 89” Ti içerden dışarıya fırladı. Hıçkırıklı bir sesle sordu: — Adele nerede? — Ben de sizden onu Nerede? pi Genç kadın bitkin bir halde oy larını salladı, bir şeyler söyl tedi, söyliyemedi, düştü, bayaldiyr Brixan kadının ayılmasını b“ medi, Tekrar aramağa koyuldı” odadan bir odaya, bir salondan kine geçiyor, fakat ne Adele'i, "' şato sahibini bulamıyordu. Bir kere daha kütüphaney€ dü. Bitişik salona girdi. Buradf kişilik bir sofra görün. Seir y sünde şarap lekeleri vari den birl de yarınma kadar yogi Arkas

Bu sayıdan diğer sayfalar: