25 Eylül 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

25 Eylül 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| Sürekli Hikâye: 7 Miki Fare, Sevgili okuyucularına © — Yeşilli adam — Baş üstüne kömü- sanım deyip odadan gil. Bibi tekrar önlündeki çıngırağa bas ti. İçeri giren hizmetçiye bir takım şeyler buyurdu. Çok geçmeden oda kapısı vuruldu. Bibi: — Giriniz! diye bağırınca içeriye çok temiz giyinmiş birl girdi. Ayakla İrani biribirine vurup Bibinin önünde selâma durdu. © © — Siz donanma kumandanısı- © mizdeğil mi? —n p - Ben böcek ordusunun savaş i- lerine bakanım, Çağırmışsınız geldim. Emrodiniz komutanım dedi || Bibi kaşlarını çattı, Uzun uzun dü- sündü. Sonra şunları emretti; — Biliyorsunuz ki sinekler bize harp açtı. Güzel böcek yurdu Çın — Çin tehlikede, Çünkü; Ordumuzun çok noksanları var, Bunları hemen tamamlamak size diyor. Bize çab “cak top, tüfek, at, er... Orduya ne hi zımsa bulunuz. Savaş İşleri bakan (Gediği saman yaptır gibi yine topuk İarını biribirine vurup askerce bir se lâm aldı | — Baş üstüne komutanı odadan çıktı. İşler yolunda gidiyor- İdu. Böcek ordusuna komutan olmek 'ne güzel şeymiş! Odanda otur, önün- 'deki zile bas, Gelenlere emirler ver. Bibi bunu düşündükçe keyfi yerine geliyordu. Ya Çın — Çın'dan başka yerde General olsaydım ben ne yapar © dım diye içinden böcek doğduğuna, böcek komutanı olduğuna seviniyor. du. Fakat yalnız içinden.. Çünkü: te Sevincini herkese gönterse o zaman kimse sözünü dinlemez, kendisi; lay etmiye başlar diye kork Bunun için içeri biri girdi mi hemen kaşlarını çatıyor, suratını asıyor, s€- sini kalmlaştıra kalınlaştıra iş buyu” ruyordu. (ii Topuklarını biribirine vurup askerce selâm aldı Savaş işleri bakan dışarı çıkınca “dibi, sevinç içinde bir parça yahaz n diyip Fİ kaldı. Sonra tekrar eğlip zile bastı ve gu emri verdi: — Çabuk Dişişleri Bakanın; bana çağırınız. Bu sefer odaya giren. Bakan öbür lerinden daha iri yarı, koca karml bir şeydi. Gözlerinde, gözlük, üstün- de hepsinden çık bir elbise vardı. Bu haliyle görenlerde büyük bir saygı u- yandırıyordu. Bibi de onu karşısında görünce dayanamadı, oturması için bir yer gösterdi. Kocu karınlı bakan, küçük Bibinin karşısındaki ufacık bir sandalyeye zorla yerleşti, Bibi.” — Dış işlerile uğraştığınız için si- neklerle aramızda başlıyacak savaşı biliyorsanız. Bizim ü- çücülk ordumuz onlara karşı gelemez. Bunun için hemen kendimize bir dost bulmalıyız. Örümcekler sineklerin en eski düşmanlarıdır. Bizimle birleşmi- ye seve seve razı olurlar. Vakit kay- betmeden onlarla bir (birleşme) im- zalayınız. Dışişleri Bakanı bir dakika bile ge- görmeden derhal: — Başüstüne komutan deyip aldığı vazifeyi yerine getirmiye koştu. Artık Bibi odada yalnızdı. Ver Dış İşleri Bakanı — Ok! Gel keyfim gel. Kim der ki Benim kavgadan mavgadan haberim yok, İşte bütün işler tıkermda, Böcek memleketinde işlerin çoğu atıp tut makla yaptırılıyor. Yaşamın Genern Bibi! Bu sevinç içinde bizim küçük gene- ral koltuğuna her zarmandan daha ra. bat yaslandı. Başımı arkasma yasla- dr. Ayaklarını da havaya doğru kal dardı, kaldırdı. Nereye dayadı bilir mi #iniz? Önündeki yazı masasının üstü ne. Öyle ya böcek generalin ilk işleri bitmiş saylırdı. Hele bu işler bir yo- luna girsin, savaş adamakıllı başla sin da... Ondan sonrastna da elbet bir çare bulunur. İşte böcek ordusunun bağ © gün a- yakları masasmda, gözleri havadi böyle düşünüp kendi | kendini âvutu. yordu. Hava harbi O, kendi kendi uturken öteyanda sinekler durmadan (Çan Çın) a yaklaşıyorlardı. Aradan daha bir gün geçmeden börek memleketi nin her bucağında bir savan havası : BUBUL İLE BİBİ esmiye başaldı. Herkes büyük tehli keyi sezmişti. Çoluk çocuk bir âraya toplanıp, dertleşiyorlandı — Savaş var! — Acaba sinekler bize ne zaman saldıracaklar? — Çocukları nasıl kurtarmalı? Herkeste büyük bir telâş vardı. Derken sinek kralı buyurdu: — Uçaklar hazır olsun, İlk hücu- mu onlar yapacak! Uçman sinekler kanatlarını gerdi- ler. Biribiri ardından havalandılar, Hep birden tıpkı bir kara bulut gibi havayı sardılar, Kendi memleketleri olan koca bir bataklığı arkalarmda bıraktılar. Bir sirti aşar aşmaz uzaktan güzel Çin— Çin göründü, Bu güzel memleketi görür görmez uçmanların ürter. Hızlandılar, hızlandılar, Çok geçmeden Çin-Çirim #stüne vardılar. O kadar alçaktan w çuyorlardı ki görenler böcek evleri. Bn damlarnin sürünüyorlar sanırdı. Fakat hayır, onlar damlara sürünme diler. Şehrin üstünden bir uçup olup bitenleri gördüler. Sonra yeniden har valandılar. Yükeeklere uçtulur. Ne kuvvetli uçaklardı bunlar! Sesleri ye Ktübü Gelecek sayıdan itibaren YAN ço- guk klübüne aza olanların resimlerini basmıya başlıyacağır.. Bununla bir yandan klüp azalarını biribirlerine ta- nıtmak isterken, diğer taraftan da 'TAN'ın çocuk okuyucularına, kendi resimlerini yine kendi gazetelerinde İ görmek zevkini vereceğiz. TAN'ın çocuk klübüne girenler evvelen de yazılığımız gibi, İ baylıklar ve wetuzhu ür. Aynca onlara daha »r ve hediyeler de verilecektir. Küçük okuyucularımıza / göndere, cekleri ufak manrnme ve yazıları da Ceğer basılabilecek kadar hatasız ise) gazetelerine basacağız. Yalnız bar ların 20 — 30 satırı geçmemeleri amd ie TAN Çocuk İlâvesi hikâyesini takdim eder. ri gökü dolduruyor, bütün böcekleri #anki sağır ediyordu. Z-1.7.2ip, bim m, bum mm! Burn! Bum o ne, ne oluyordu Ne olacak, uçman sinekler bomba atıyorlardı. Kırmızı biber bombaları! Uçakların gürültüsünü merak edip sokaklara dökülen çoluk çocuk bütün halk şim di korkudan sığınacak yer arıyordu. Bağrışıp çığrışan evlere doluyor, sak Yanacak mahzen arıyordu. Düşer bom. balardan sokaklarda yer yer çukurlar Açılıyor, bombaların, uçakların gü rültüsüne kadm, çocuk sesleri karşı- yordu. Bibi general yetişiyor Bibi kendi iş odasında yalnız. Di- şardaki gürültüyü, havadaki vizitı. arı duyuyor. Telâş içinde yerinden fırlıyor, Sokağa çıkıyor, Bir yere ka- çacuk mı? sandınız? Hayır.. O, bir komutandır. Ona kaçmak yaraşmaz. Bibi gönüllü askerler harargâhına koştu Çoluk çocuk karma karişik kalabalı- ğin arasından Bibi koşa koşa wereye gidiyordu bilir misiniz? Gönüllü erlerin karargâhma,.. Bakalım Bibi uçakları kovabile- cek mi? Yoksa Çınçın baştanlaşa yilalazak mı Crkası var) TAN'ın Çocuk Azalarına TAN klübü azalarının neleri, nere- lerden ve ne ucuzlukta alabilecekleri- ni de gelecek sayımızda haber vere- —SAN— ÇOCUK KLÜBÜ 1stM MEKTEP ve Nor MEMLEKET: İİ aness, yınız. Makabilinde göndereceğimiz Sex karum alır almaz Tam Çocuk Balina Balığını Tanır mısınız? Ona “Deniz ejderi, demek daha doğru olur. Çünkü dünyada onün ka: dar büyük bir hayvan daha yoktur. Uzunluğu “25, metredir. Yani aşağı yukarı on beş, on altı adam boyun da... Ağırlığı 150,000 kilo gelir. 1000 Sene yaşadığı söyleniyor. Üst çene- inde diş yerine sert birer Jâvha ve dır. Bunlar dikine doğru, yan yana dizilmişlerdir. Ba dişlerden kadın kor salarına konulan “balina, lar ya hr. Balina balığı daha ziyade kutup denizlerinde yaşar. Denizin içinde görle görülemiyecek kadar küçük bi cina hayvanlar vardır ki bunların yü binlercesi bir araya gelip yığın ha linde yaşarlar. İşte balina bunları yiyerek geçinir. Onu yağı ve ağzındaki sert lâvha- dar için avlarlar, Balina balığından sonra büyüklük te ikinci gelen deniz hayvanı “Amber balığı, dir. Bu balığın erkeğinin bo- yu “20, metreyi bulur. Dişisi “16, metre uzunluğundadır. Balinadan hem biraz daha küçük, hem de biraz daha hafiftir amma ondan çok daha vahşidi “Amber-balığı, na niçin bü ad ve. rümiştir bilir misiniz? Çünkü: Onun barsaklardan “Ak amber, denilen kokulu bir madde çıkarılır. Bası çok, pek çok büyüktür. Avlayıp ondan da mum yapılan bir madde çıkarırlar. Amber" balığının” çenesinde dişler dirilidir. Balinenanki gibi sert lâvhe- lar yoktur. Bu balık her denizde bu lunur. Bilhassa büyük ve engin deniz Kuşların Kanatları Niçin Tüylüdür? Kartal, akbaba gibi büyük ve yır- ci kuşlarda tutunuz da 14 küçücük serçelere varıncıya kadar bütün kuş- lan üsileri tüylüdür? Neden Hiç süphe yok ki, bu tilyler kuşlara güzel | ve sevimli bir hal veriyor. Dikkat €- diniz. Biz hep tüylerinin rengine ba: karak bir kuşa “güzel, deriz. Kaş ların en güzeli olan tavus kuşunun bütün güzelliği yalnız tüylerinde de- fil midir? Hattâ tüylerinin gözelliği bize onlarm ötüşlerindeki çirkinliği bile unatturur. Sıcak memleketlerin o eşsiz kuş rını güzel gösteren sepler de tüyleri değil de nedir? Demek ki tüy kuşun bütün süsü 've bütün güzelliğidir. Fakat tabiat acaba kuşa bu tüyleri yalmz güzelleş sin diye mi veriyor? Tabil hayır? Tüyler kuşu yalnız. güzelleştirmez. Daha çok miihim işlere yarar. Bir de fa o incecik tüyler suyu geçirmez. Kuşu yağmurda ıslanmaktan korur, Sonra kanatlarım arasını doldurup kuşun uçmasına yardım eder. Tüysüz bir kanatla hiçbir kuş uçamaz. Bu İncecik tüyler kendilerinden w- mulmıyacak kadar dayanıklı ve kuv- vetliirler. Onların kuşlara bir büyük faydaları daha var: Kuşun vücüğünü isıtır, soğuğa karşı korurlar. Siz! Hasis Gi O kadar hasıstir kı vnrün- de hiç kimseye on paralık birşey ver- mez, — Pek tabi. Bu huy ona babasm- dan geçmiştir. Babası takma dişleri eskimesin diye çiğnenecek hiçbir şey yemez, hep sulu şeyler yiyerek ya- yardı, Bu da Yeter — Nasıl, işler yolunda ya! Pek yolund. — Sabahtanberi epeyce balık avla- miş olmalısın — Daha hiç avlıyamadım amma beş kore oltamı sarsılır gihi oldu. İki Çocuk Arasında — Ben sizin öğretmeni tanımıyo- rum. Nasil bir sâam but — Anlatayım da görür görmez tar nıyacaksın. Biribiriyle konuşan kişi görünce dikkat et: Eğer biri din- erken uyukluyorsa mutlaka öbürü bizim öğretmendir. Tembelin Cevabı Bir bahçıvan çırağı, işini barakmış, gitmiş meyva ağaçlarmın altnda uyu muş kalmıştı Ustası ona: — Haylaz çalışacak yerde gidip w- yumaktan utanmıyor musun? Sen bu güneşin seni aydınlatmasına bile lâ- yik değilsin. Defol; diyerek onu uyan, derz. Yani tüyler kuşun kendine yaraşan | bir elbisesidir. Kuş, onsuz; yağmur. da, soğukta çırçıplak kalmış bir in- sana döner. i Söyliyecek başka bir söz bulamı- yan çocuk: — Ben de işte bunun için bu ağaç gölgesine çekildim; diye cevap verdi. Kahkaha Köşesi Babası Çocuğa — be. bu —xdiri bak etmiştin. Fakat şunu da iyice bil ki sevmesini iyi bilen tekdir etmesini de bilir. Çocuk — Ben de büyük alsaydın. sevginin karşılığını verirdim. Ne İçin İstemiş? Bir adam karanlık ve tenha bir 80- kaktan geçerken önüne tanımadığı iki adam çikar. Biri — Affedersiniz bay der. Bir kuruşumuz varsa bir dakika için ve rir misiniz, Adam — Hayhay der, Fukat bl uruş bir dakika için işinize yarıya: cak. Bizim arkadaşla sözleştik, Ye» 1 mu tura mı atacağız. Para çanta niz yası atanm, saatiniz de tura ata: nın olacak, Değişiklik İ “Baba — Yavrum, bu kurşun as kerleri sana daha bu bâyram almış. tam, Ne çabuk yarısı kırılmtş, Çocuk — Değişiklik olsun baba Askerlerin hepsi sağlam olmaz ya bazısı da yaralı olur, İki Çocuk Arasında — Eline ne oldu? Ne için bağla köpeğimin dişlerini say: mak için ağzımı açtım. Ağzmı kapa, ür. — O da senin kaç parmağın oldu gunu anlamak istiyordu değil mi? EKSASDA GiRSicoka > SİRKE Teme Aim Se SERT, BİRA GÜMYAN MER MM: KENE Şara USAME MİR e av EC kose * CT Renso 34 KUYU ADI VE soyAbı BiRDiR LİRİ Fi, DE DOKTOR Gi: çin Ve Yeis DEAN» KLM GÜNDE Mez FORM. YADA olanı 3008“ İNİ TERYAŞLININ mSKÜR Haşa SARPA, 5 YERİNDE EŞ yene rik AN İPLERİ 'N OYMA M) AYAK DÜŞTÜ) APA MİKİ Ji ii Dak WÜMUŞTURK PLERE ÇARPMIŞ. ev çin nir 4 LAK ia ÖYLE re Wi Hive ni DA FE AYLAR 1S, pi

Bu sayıdan diğer sayfalar: