20 Eylül 1938 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ULUS 20 - 9 - 1938 gŞÖU UR KUKU U KOK K KUK M UKK KK ER KA UKU G UKUK KA NNK A NUK UN RRR K UKUK A K NK GERGUNENURUE 'e DD S DN gürt Do ŞiL ER YURAKAKAKAKAKACEKA KK RAKEK SA NKU NU NKKK NUN KURERAKANANANANARA KA KA N A KA N ERAR SKKK SEKEİ” Yeni hamlemiz ? Başvekil sayın Celâl Bayar'ın dünkü gazetelerde çıkan beyanatı hiç şüphe yok ki bütün vatandaşların kalbini derin bir sevinç ve iftihar- la doldurmuştur. Birinci beş yıllık endüstrileşme programını, gözetilen müddet zar- fında, tam bir muvaffakiyetle başarmış olan rejim, yeni dört yıllık programıyle, daha geniş ölçüde, ilk tecrübelerin verdiği olgunlukla da- ha cesaretli yeni bir hamle yapmaktadır. Yeni program endüstriyi memleketin topraküstü ve toprakaltı ser- vetlerinin değerlenmesinde bir yardımcı vasıta olarak ele alryor ve programın tatbikinde, endüstri müesseselerinin tâbi olduğu İktısat Ve- kâletinden maada Ziraat ve Nafıa Vekâletlerine de vazife veriyor. Bizi, dünkü beyanatta bilhassa sevindiren nokta, memleketin, mo- tör endüstrisi, sentetik benzin imali ve mahallindeki kömürü cereyan halinde en üzak mesafelere sevkedecek büyük elektrik santralları inşası gibi, ancak ileri endüstri memleketlerine hâs ve kuvetli bir ekonomik kültüre ihtiyaç gösteren faaliyet sahalarıa gireceği müjdesidir. Bu ce- sur hamle, rejimin en ağır ve en muaddal işlere bile girişmekte küçük bir tereddüt hissetmiyecek surette nefsine tam bir itimadının delilidir. ' Memleket, dört sene sonra, seksen milyon küsur lira kıymetinde yeni bir çok ekonomik müesseselere sahip olacaktır. Türk milletinin on sene gibi daha uzun bir devre zarfında ödiyeceği bu teessüslerin tama- miyle müsmir ve randımanlı işler teşkil ettiğini ilâveye hacet yoktur. Nihayet gene dünkü beyanat, ankaralılara, mesken meselesinin pek yakında kökten halledileceği müjdesini de vermiştir. Yeniden yapıla- cak ve ilk merhale olacağından şüphe etmediğimiz 453 yeni memur evi hükümet merkezinin ikametgâh buhranında çok hayırlı bir rol oyna- mıya namzettir. Avrupa'nın her tarafından endişe ve sıkıntı haberleri gelirken, Tür- kiye'nin, ekonomik bünyesiyle birlikte milli müdafaa potansiyelini de süratle kuvetlendirecek büyük işlerle uğraşarak tam bir sükün ve hu- malı bir inşa devresi içinde bulunması, her türke ancak gurur ilham e- den ulvi bir manzaradır. — Yaşar NABİ Ankara'nın mesken davâsı Yeni memurlar mahallesi Yenişehir'de civarında Bakanlıklar kurulacak Nafıa da 500 evlik bir mahalle kuruyor Hükümetin dört senelik programında müstakil bir mevzu ola- rak yer alan Ankara'nın mesken dâvasının halli kararı, bilhassa yüksek kira ödiyen memurlarda derin bir şükran uyandırmıştır. Haber aldığımıza göre yeni mahalle, Bakanlıklar'a çok yakın olan bir mahalde ve vaktiyle hükümetin memur meskenleri kur - mak üzere istimlâk etmiş olduğu sahada inşa edilecektir. Burası, Milli Müdafaa Vekâletiyle Polis Enstitüsü ve Moskova Büyük El- çimiz B. Zekâi Apaydın'ın evlerinin bulunduğu sahadadır ki bir kısmı asfalt üzerindedir. Daha bu saha üzerinde devlete ait toprak bulunduğundan bu kısmın inşasından sonra yapılmasına karar verilen yeni binaların aynı saha içinde inşası mümkün olacaktır. Binalar kira ile verilecek : Bu gün kararlaşmış olan şekle göre binalar, memurlara kira ile verilecek- tir. Kirada esas tutulan mikyas henüz katiyetle kararlaşmamış olmakla be- raber, devletin bu tedbirden gayesi kiraları normal hadde indirmek oldu- ğundan şüphesiz ki memurların ka- zanç şartlarına uygun olacaktır. İnşaya mümkün olduğu kadar sür- “atle başlanacak, mahallenin gelecek seneki cümhuriyet . bayramında bit- miş olmasına çalışılacaktır. Bu saha üzerinde bahçeler arasınnda evler in- şasına toprak vaziyeti müsait olmadı- ğından evler için ahenkli olduğu ka- dar bahçe içinde imiş hissini verecek bir şekil bulunmuştur. Evlerin arası, yeşil sahalarla ayrılmış olacaktır Binaların, apartıman şeklinde olma- sı kuvetle muhtemeldir, Daireler 2, 3, 4 odalı olacak, odalar mümkün olduğu kadar geniş tutulacak ve şüphesiz bü- tün konforu haiz olacaktır. İnşaların imar plânını ve devlet mahallesinin a- hengini bozmamasına dikkat edile- cektir. Apartımanların kaçar daireli olacağı henüz tespit edilmemiştir. Avanprojeleri hazırlanmış olan ma- hallenin katt etüdü yakında yapıla- caktır. Nafıa da 500 evlik bir mahal- le kuruyor : Diğer taraftan haber aldığımıza gö- Et fiyatları İstanbul, 19 (Telefonla) — Kasaplar cemiyeti et narhının sık sık değişti - rilmemesini, toptan ve perakende fi- yatlar arasında kasapların menfaatle- rinin de düşünülmesini i iştir. Be- lediye bu teklifi tetkik etmektedir. Gayri mübadil işlerinin tasfiyesi İstanbul, 19 (Telefonla) — Gayri mübadil işlerinin tasfiyesine ait tali - matname vilâyete tebliğ olunmuştur. Gayri mübadil bonosunu hamil olan - lar birer beyanname ile defterdarlığa müracat edecek, mukabilinde — birer vesika alacaklardır. Beyannamelerin bir ay zarfında verilmiş olması lâzım- dır. Maliye Vekâleti Müsteşarlığına ,tayin olunan B. Cemal Yeşil Maliye Vekâleti müsteşarlığına ta- yin edilen büdce ve mali kontrol u - mum müdürü Bay Cemal Yeşil yeni vazifesine.başlamıştır. Bay Cemal Yeşil Mülkiye mekte - binin 1921 yılı mezunlarındandır. Bay Cemal Yeşil ilk memuriyetine Maliye Vekâleti muhasebat umum müdürlü - ' Yeni Tefrikamız — Birkaç gün evel biten Gülünç hikâye yerine seçtiğimiz edebi tefrikamız Viktoria Modern İsveç edebiyatının en tanınmış şahsiyetlerinden Knut Hamsun tarafından yazılmış nefis bir romandır. Türkçeye Nasuhi Baydar tarafından tercüme edilen bu romanı önümüzdeki perşembe gününden itiba- ren sütunlarımızda takibe başlıyacaksınız. ğünde, hesabat k da başl ş; bi- lâhare Büyük Millet Meclisi büdce encümeni kâtipliğinde bulunmuş ve 1923 de'maliye müfettiş muavinliğine tayin edilmiş ve 1924 - 1925 de bir se- ne müddetle Fransa maliye teftiş he - yetinde staj yapmış ve 1936 ya kadar maliye müfettişliğinde bulunmuş ve 1935 de muhasebat umum müdürlüğü vekâletini yaparak 1936 da da yeni ih- das edilen büdce ve mali kontrol u - mum müdürlüğüne tayin edilmiştir. Bay Cemal Yeşil iki yıldanberi bu va- zifeyi ifa eylemekteydi,. Yeni vazifesinde kendisine muvaf - fakiyetler dileriz. Ş Diğer tayinler Mali tetkik heyeti reisliğine müste- şar muavini Bay Esat Tekeli ve ye - rine muhasebat umum müdürü Bay İh- san Pirnar, Büdce ve mali kontrol u- mum müdürü Bay Cemal Yeşil'in ma- liye müsteşarlığına tayini üzerine ye- rine mali tetkik heyeti azasından Bay Hulüsi Aykent'le ondan inhilâl eden 100 liralık azalığa 90 lira maaşlı aza - dan Zeki Siderman'ın tayinleri yük - sek tasdike iktiran eylemiştir . Çocuk esirgeme kurumunun yardımları Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Merkezi tarafından 1-9-1938 tarihin- den 16-9-1938 tarihine kadar 15 gün . zarfında 1597 çocuğa yardım edil - miştir. —— ' Bunlardan 247 hasta çocuk ve an- ne genel merkezin polikliniklerinde bakılmış ve tedavi edilmiştir. * 796 çocuk ve anne genel merkezin banyolarından istifade etmiştir. Süt damlasından her gün 135 ço - cuğa süt verilmiş ve 15 günde yekün olarak 875 kilo bedava süt dağıtıl - mıştır. deki yüzme hav dan 300 Bah çocuk istifade etmiştir. Kurumun Keçiören'deki müesse - sesini görünüz. Dikkat ve — şefkatle bakılan yuürt yavrularının sağlıkları ve neşeleri sizi sevindirecektir. Tıb tekâmül kursu İstanbul, 19 (Telefonla) — Üniver- sitede trp tekâmül kurst bugün açıl- mıştır, Kursa 50 doktor ve 55 stajiyer iştirâk etmektedir. Profesör B. Neşet Fırtına azaldı Fakat birçok ta deniz kazası oldu İstanbul, 19 (Telefonla) — İki gün- denberi şehrimizde Karadeniz'de hü - küm sürmekte olan karayel fırtınası bir parça sükünet bulmuştur. İki gün zarfında bazı kazalar da kaydedilmiş- tir, Bu arada rizeli Yusuf'un kayığı Büyükada * önünde batmış, — Haliç'te Demir Arslan motoru demirini tarı - yarak Atatürk köprüsü işaret dubala- rından üçünü sökmüştür. Bundan başka Şentürk adlIr yelkenli gemi Fe- nerbahçe'de alâbora olmuş, Bartın li- manına kayıtlı Tart motoru da Ereg- li açıklarında devrilmiş ve bir tayfa - sı boğulmuştur. Havalar artık soğmağa başladı Dün şehrimizde hava öğleye kadar bulutlu, sonraları kapalı ve yağışlı geçmiş, rüzgâr şimali şarkiden saniye- de 3 metre hızla esmiştir. Günün en yüksek ısısı gölgede 19 derece olarak kaydedilmiştir. Yurtta hava, Orta Anadolu ile Ka- radeniz kıyılarında yağışlı, diğer böl- gelerde bulutlu geçmiştir. 24 saat i- çindeki yağışların karemetreye bırak- tıkları su miktarı Rize'de 102, Ordu'-. da 62, Giresun'da 43, Dörtyol'da 38, Terme'de 28, Sinop'ta 21, Zonguldak'- ta 12, Sapanca'da li ve diğer yağışlı yerlerde 1-10 kilogram arasındadır. Rüzgârlar cenup bölgelerimizde sa- niyede 5, diğer bölgelerde şimalden' en çok 9 metre kadar hızla esmiştir. Yurtta en yüksek suhunetler İzmir ve Ömer bugün açılış töreninden sonra ilk dersi vermiştir. Kurs 28 eylüle ka- dar devam edecektir. Erzi 'da 25, Antalya'da 28, Diyar- bakır ve Siirt'te 29, Adana'da 31 dere- cedir. Kimlerden mal alır, kimlere mal satarız ? Hem ihracatımız, hem ithalâtımız arlıyor NELER ALIYOR, NELER SATIYORUZ ? 1938 in ilk dört ayına ait dış tica- ret rakamlariyle geçen senenin aynı müddetine ait aylar arasında, yekün olarak 17 küsur milyon lira fark var: 1937 nin ilk dört ayında 29.250.000 li- rası ithalât, 44.509.000 lirası ihracat olarak 73.746.000 lirayı bulan dış tica- ret yekünu; 1938 in ilk dört ayında 47.994.000 lirası ithalât; 42.031.000 li- rası ihracat olarak 90.025.000 Jlirayı bulmuştur. Dış ticaret volümündeki Artış; senenin aynı zamanı arasında her aya vasati olarak 4 milyon liradan fazla bir kıymet isabet ettiriyor. Ati Kimlerin malını alır, kimlere malı- mızı satarız? Kimlerden neler alır, kimlere neler satarız? Rakamlar, bu nisbetlerin daima değiştiğini gösteri- yor. Bilhassa, aldığımız mal bakımın- dan gerek cinsler gerek kıymetler, hiç istikrar halinde değildir: Bir memleketin içinde bulunduğu mede- niyet şartlarını, aldığı ve sattığı şey- lere göre tesbite çalışanlar, haksız değildirler... Neler alıyoruz? Meselâ, 1937 ile 1938 in ilk dörder aylarındaki ithalât, gerek mikdar, ge- rek kıymet, itibariyle biribirine pek benzemiyen şu seyri takip etmiştir: 1937 nin ilk dört ayında yün, kılı ve ipliklerine verilen para 1.552.000 lira- dır. 1938 in aynı zamanı içinde bu mik tar 1.836.000 lirayı bulmuştur. En büyük artış şu iki madde üze- rindedir: Demir, çelik mamulâtı ve makineler... 1937 nin ilk dört ayı İ- çinde 48.654 ton değerinde 4.523.000 liralık mal gelmiştir. 1938 in aynı müddeti içinde ise gelen demir ve çe- lik mamulâtı 57.472 tona ve 7.336.000 liraya —çıkmıştır. Aradaki — fark 2.813.000 liradır. Makinelere gelince: 1937 de 3.866.000 liralık olan makine- lere, 1938 in aynı müddeti içinde ver- diğimiz para 6.984.000 liradır ve ara- da 3.118.000 liralık bir fark vardır. Dışardan aldığımız Eşya arasımda en fazla para verdiğimiz bu iki mad- de, birisi memleketin inşa ve kuru- luşuna; diğeri endüstrileşmesine ait olduğu için yükseldikçe memnunluk duymak lâzımgelir. Gerçekten, son G. İ. R kararnamesinin yürürlüğe gir- diği tarihi takip eden 1937 ağustos başından itibaren sekiz aylık ithalât yekünu ile tahdit devresinin tenazur sekiz ayı arasındaki ithalât yel nisbetleri arasında yüzde 48.11 fark vardır. Bu müddet zarfında ithalâtı - mız, 60.257.000 liradan 89.250.000 lira- ya yükselmiştir. Arada 28.993.000 li- ralık fark vardır. Bu artış arasında en mühim kısm demir, çelik mamulâtı, fes aletleri, kimyevi cisimlerdir- — Gene -râ::; zarfında ithalât Vwîîfa:öıteren maddeler arasında yün mensucat, pamuk ipliği, kara na- kil vasıtaları vardır. ” Kimlere malzeme satıyoruz? İlk.dört ayında sattığımız 42.031.000 Hralık malın 15.437.000 liralığı Al. manyaya satılmıştır. Bu miktar yüz- de nispet olarak 36.7 ye tekabül et- mektedir. İkinci olarak İtalya gel- mektedir, İtalya'ya sattığımız mal, 7.983.000 liralıktır ve bütün ihracatı- - Bir tenkidin tenkidi! İstanbul gazetelerinden birisin- de ince ve ufak puntolarla dizilmiş upuzun bir.tenkit makalesi oku- dum. Bir kalem sahibinin 'tenkit yapabilmek için ne gibi vasıflara, meziyetlere sahip bulunması lâzım geldiğini söylemek bana değil, aziz dostum Nurullah Ataç'a düşer. Fa- kat bu kalenin titiz, si - re, Nafıa Vekâleti de, vekâlet - lariyle vekâlete bağlı umum müdür- lükler ve müesseseler memurları için 500 evlik bir mahalle kurmayı karar: laştırmıştır. Mahallenin yeri, inşa şek- li, ve diğer hususlar henüz kati olarak tespit edilmemiş olmakla beraber, is- tasyonla Bahçeli evler kooperatifi mahallesi arasında kurulması mühte- meldir. Ege lik maçları İzmir, 19 a.a. — !'İge liki şampiyo- nası bugün neticelendi. Geçen hafta nirli ve kekre ifadesi benim de bir tuhafıma gitti. Meselâ şu cümleye bakın: ) “ Mithat Cemal'in ister üslü- bunda, ister telif tarzında, işte hep bu Hâmit'ten diş yaraları.” Ben, eğer böyle cümleler yazacak olsay- drm, laka tenkit y ktan vaz geçerdim. Çünkü hesap ederdim ki tenkit y da tenkit edenler çı- kacaktır. Aynı makalede muharrir diyor “Yaşını, başını almış bir. insa - nim, Mithat Cemal. Edebi- 0 - O berabere kalan İzmir Doğanspor- la Aydin Sporun bugünkü karşılaş - maları da çok heyecanlı oldu. Doğan- spor 3 - 2 galip gelerek kupayı kazan- mıştır.. " yattan bezdim, çünkü masaldan bık- trm; daha doğrusu yalan ve tasni- den.” Yaşlı başlı bir zatın tenkit ma - Uumnaularn leleri Li kalesinde yer alan bu cü o- lerinin bir çoğu yüzü güzel - kurken rahmetli Oskar Vayld'in “decay of Iying” başlıklı makalesi- ni hatırladım. Meşhur irlandalı edip, bu yazısında sanat ve edebiyat için en feyizli kaynak olarak “ya- lan” 1 gösterir ve insanlar arasında “yalan” uydurmak hassası zayıfla - 'dıkça edebiyat ve sanatın da inhi- tat ettiğini söyler. Eğer bu yaşlı başlı münekkid, edebiyat âleminde yalana ve masa- la fazlasiyle rastgelmişse Vayld'in istediği edebiyat, hâlâ yaşıyor, de - mektir. Neye hayıflanmalı? — T İ. Giı'zeliik, hıyar ve çınar! Galiba, geçkinleşmiye başlıyan kadınların en zayıf noktası olduğu- nu bildiklerinden olacak, Avrupa leştirmek, yahut güzelliği muhafaza etmek için ötekinin berikinin, orta- ya attığı tavsiyeleri, mal bulmuş magribi gibi, sütunlarına geçiriyor- lar. Esrar tevdii ! İzmir'de acem İşmail isminde bir we kçılığı — yaptı- mızın yüzde 19 zunu teşkil etmekte- dir. Üçüncü olarak 2.810.000 lira ile Çekoslovakya gelmektedir. Dördüncü 2.604.000 lira ile Amerika gelmekte- dir. Bu senenin dört ayı içinde en az mal sattığımız memleket Suriyedir: Suriye'ye sattığımız mal, 138.000 lira- dır ve bütün ihracat kıymetinin yüz- de 0.3 çünü teşkil etmektedir. Geçen seneki dört ay ile bu sene- ki dört ay arasındaki rakamlar, mü- him değişiklikler göstermektedir: E- velâ iki senenin ihracat kıymeti ara- sında 2.5 milyon liraya yakın bir fark vardır. 1937 ihracatında en yüksek yeri alan yüzde 50.2 ile Almanya, yüz- de 10.3 ile Amerika, yüzde 4.5 ile Sov- yetler Birliği, 4.7 ile Çekoslovak, 4.4 ile İngiltere gelmekte idi. İki sene arasındaki bu fark, malla- rımıza en iyi müşteri bulmak hususe sundaki devlet kararının bir ifadesi- dir: Çünkü, satış rakamlarımız, mik- tar ile bir azi olarak yükselmek tedir. Kimlerden mal alıyoruz? Şimdi, kimlerden mal aldığımızı tetkik edelim: 1938 in ilk dört ayın- da bize mal satan memleketlerin ba- şında Almanya gelmektedir: Alman- ya, bu müddet içinde bütün ithaltâı- mızın yüzde 40.8 zini vermiştir. Bu nisbet, rakam halinde 19.559.000 lira- ya tekabül etmektedir. İkinci olarak yüzde 15.4 ile Birleşik Amerika dev- letleri gelmektedir. Üçüncü yüzde 10, ile İngilteredir ki, Büyük Britan- ya'dan dört ay içinde aldığımız mal, 4.822.000 liradır. Bu müddet içinde kendisinden en az mal aldığımız yer Romanya'dır. Dört ay içinde Romanya'dan aldığı- mız mal, 159.000 liradır ve bütün ih- racat kıymetimizin yüzde 0.3 çüne te- kabül etmektedir. “ 1938 zin dört aylık ticaret devresin- de İtalya, Avusturya, Fransa, Hollank da, Finlandiya, İsviçre, Romanya, Yü« nanistan ve Japonya ile aktif, Al- manya, Belçika, Çekoslovakya, İngil- tere, İsveç, Polonya, Sovyet Rusya, Hindistan, Suriye, “Mısır, Amerika, ile pasif vaziyette bulunmaktadır. Ge çen devre pasif olduğumuz memleket- lerden Finlandiya, Hollanda, İtalya, Romanya, Japonya ile bu dmedçki vaziyet, aktif olduğumuz me yA&ect « lerden Almanya, Belci'— Yekoslo - vakya, İngiltere, PYfONYa, Suriye, A- merika ile * devredeki vaziyet pa- siftir Neler satıyoruz? Neler sattığımıza gelince: 1938 in ilk dört ayında sattığımız maddeler arasında gene tütün başta gelmekte- dir. Tütün, 1938 de, 1937 ye göre ge- ne bir artış göstermiştir ve 12.330.000 Jirayı bulmuştur. İkinci olarak yurda en çok para ge- tiren madde pamuktur. Devletin yeni hazırlamış olduğu istihsal programiy- le mütemadiyen rekoltesi artan pa- muk, geçen seneye göre 869.000 lira fazlasiyle 3.639.000 lira olmuştur. Ü- çüncü olarak fındık, dördüncü olarak kuru üzüm, ve sırasiyle çavdar, darı, kuşyemi, buğday, arpa gelmektedir. Bir memleketin aldığı malların ,0- nun medeniyet haliyle ölçülü olduğu nazariyesini, memleketimiz için de miyar olarak alabiliriz: İstatistikler, bir zamanlar lüks sayılan fakat bugün garplı hayata intibak eden vatandaş i- çin ayrılınmaz ihtiyaçlar haline gelen bazı maddelerin, gün geçtikçe artarak ğını haber alan zabıta ların - dan birisi kadın kılığına girerek a- damı, esrar satarken bileğinden ya- kalamış. Kadına esrar tevdi edenin sonu budur! desek mi? Üslüp meselesi ! Son günlerde bir ispanyol neba « tat mütehassısı - Sülli Prüdom'un Şair Nedim, vaktiyle en son tâbiriyle h k lâzmm geli beyitine mahlâsımı (yani adını) leketindeki “kan - çiçekleri” ni — y dığı bir e danklğti kiş l Z AT Kİ kull;:iii z :h::ud.id. h"l n».ı ıht MıLlümd:ır h::lim th.!'ııı?iı'n ı-:glı'lııjîı('emıı ların yüzüne karpuz ve hıtyar sürü- çe yor, böylece surat buruşmasına ma- Şimdi de imzasız yazılardan ni oluyorlarmış. Bu haber, bizim dünkü sayımız- da da çıktı. Fakat pek sunturlu bir tertip ve tashih yanlışı ile. Çünkü muharririni anlamak, edebiyat sah » iyasiyat İn tikal etmiş bulunuyor: Popolo Ditalya gazetesinde çıkan ve lord Runsiman'a hitap eden bir iktubun Bay Muzsolini'nin kale- h hıyar, çınar çıkmıştı. Yanlışın bu kadar kocamanına da kırk yılda bir rastlanır!. > minden çıktığını bütün dünya an- Tamıştır. memlekete gireceğini göstermekte- dir; Elektrik malzemesi, radyo, oto- mobil, sıhat eşyası, hattâ bahçe malze- meleri ve meselâ güzel ağaç, güzel çi- çek ve saire.. Fakat ihracatımız, kısaca türk köy- lüsünün istihsali de aynı nisbette artı- yor, Biribirine muvazi olarak inkişaf eden bu iki kıymet, memleket saadeti- nin iki temelidir. İstanbul şehir meclisi İstanbul, 19 (Telefonla)y — — Şehir meclisi bugün fevkalâde toplantısını yapmıştır. Belediye seçim müddetinin bir ilk teşrinden 8 ilk teşrine kadar u- zatılması hakkındaki makam tezkere- sini kabul etmiştir. İstimlâk bürosu teşkili, istimlâk o- iönün binal h d vi h paranın imar işlerine sarfedilmek ü- zere büdceye irad kaydı hakkındaki teklifleri de tasvip etmiştir. ın

Bu sayıdan diğer sayfalar: