18 Ocak 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

18 Ocak 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ny e a “> 7... ER AŞ M. Grandi ve Zaleski Pariste Paris, 17 (A.A! —- M. Gran- di ile M. Zaleski bu sabah bu- raya gelmiş'erdir. £ Bunlardan birincisi dârha! Londraya hare- ket etmiş diğeri Pariste mıtır. ——— kiyet altında ezilerek sayılara karşı koymak imkânını bulma- mıştır, Fenerin Beşiktaşa karşı elde ettiği parlak galibiyete gelince, bunun sebebini sarı-lâcivertlilerin müessir (oyunlarından ziyade Beşiktaşın beceriksizliğinde ve ilk iki golden sonra oyununu büsbütün bozarak gayesiz sinirli ve tamamen Fenerin tesirine tabi bir oyun oynamasında ara- malıyız. Maçı Sedat Rıza B. idare ediyordu. İlk dördüncü dakika- da Beşiktaş, kaleci ile karşı karşıya kaldığı halde topu içeri atamıyarak bir sayı fırsatı kaçır- dı. Belkide oyun üzerinde mü- essir olacak: bir -kıymeti haiz olan bu sayı kaçınca Fenerde hemen iki dakika sonra bir gol yapıverince (Beşiktaş (manevi kuvvetinden mühim bir kısmını kaybetti. Bunu Fenerin hemen ikinci golü takip etti ve bun- dan sonra Beşiktaş bir şey yapabilmek kudretini kaybetmiş gom verbahçe bu faik oyunla S0) inci devreyi bitirdi. r Oyun artık pek sert bir ce- reyan (almıştı. o Maamafib bu karşılıklı sert oyundan da gene ziyan eden Beşiktaş oluyordu. Gol yapamadı, iki tane daha gole maruz kaldı ve oyun bu netice ile bitti. Maçın bu son devresinde ha- kem şedit bir çarpışmadan son- ra Zeki ile Hüsnüyü çıkardı. Alâattinle Eşref de İmranlı oyunu terk. Bu itibarla bu son kısım ek- sik oyuncularla ve pek tatsız geçti. Fenerbahçe © Galatasaraydan sonra (Beşiktaşı da maglüp ederek likmaçlarının ilk devre- sini (oOen fazla puvanla bitiren ilam 2 olmuştur, Tel Tebrik e ederiz. VAKIT ın tefrikası: 65 Yazan: Hüseyin Rahmi —Bu menfur herif çıldır- mış ta haberi yok.. Daha çıldı- racağını bekliyor. Benden nasi- hat olsun hiç bir kadın zekâ ve tahsilce kendinden dun kocaya varmasın.. Bu ne komedya.. Cabir Bey cigara üstüne cr gara yakarak: — Budala ile ne yapacağız? — Ben de onu düşünüyorum Efendim. De © Şimdi kendisini o çağır- tıpta senin karşında tektir ede- ceğim. — Hayır. Belki macerayı e delice bir terbiye- e bulunur. — zi yapalım? — Komedyanm mabndini bek- VAKIT. 18 Kânunsani 1930 VAKIT ın son telgraf haberleleri kal- | Hilâliahmer balosu Mükemmel oldu, Hanım'arımız İzmirde yerli kumaş giymişlerdi İzmir, 17 (A.A) — Uzun zamandanberi hazırlanmakta olan Hilâliahmerin senelik balosu dün gece hükümet dairesinin vasi salonlarında verilmiştir. Baloya şehrimizin bütün ekâbiri ve 'gebrimiz- deki ecnebilerin pek çoğu iştirak eylemişlerdir. Baloya saat yirmi buçukta milli marş çalınarak başlanmış ve bunu Hilâliahmer neşidesi takip etmiştir. Baloya iştirak eden Hanımefendilerin hemen hepsi yerli kumaş giymek suretile milli seferberliğe de iştirak etmişlerdir. —ğ—-ğ77 e Lahey konferansında Alman tamiratı meclisinde itilâf Lahey, 16 (A.A ) — Davet edilen devletler mümessilleri konfe- rans mesaisinin vaziyetini tetkik etmişlerdir. Mezkör mümessiller, Alman tamiratına ait noktaların hemen hemen cümlesinde tam bir itilâf hasıl olmuş olduğunu tespit etmilerdir. Mumaileyhim Yunğ plânı mucibince Almanyanın girişmiş olduğu taahüdatın ilk kısmını menkul hale ifrağı usullerini müzakere etmişlerdir. Alman tamiratı komi: yarın harici istikrazlar hakkında Alman posta telgraf ve telefon nazırı ile Alman demiryolları müdürünü dinliyecektir. "ki Arap kıralı Faysal ile İbn'ssuut bitaraf mıntakada görüştü Bağdat, 16 ( A.A ) — Irak kıralı Faysal ile Hicaz kıralı İbnis- suut hudut boylarında bu ane kadar sık sık vukuâ gelmekte olan akınlara yağmacılıklara ve kitallere mani olmak için ittihazı lâzım gelen tedbirleri görüşmek üzere bitaraf mt. yekdiğerine mülâki olmuşlardır. Çin sahillerinde korsanlar Şanghay, 16 (A.A) — Silâhlar ve mitralyözlerle mücehhez bulunan ve kendilerinin nehir zabitasına mensup olduklarını iddia eden bir takım korsanlar dün akşam Çinkiyang yakınında Tokvo vapuruna girerek bir afyon istokunu gaspetmişlerdir. Korsanlar, bir Çinliyi “idürmüşler ve bir diğerini Gemini atmışlardır. Hiç bir ecnebiye dokunulmamıştır. Amerika tarihinin hülasası Nevyork, 17 (A.A ) — Blakhilis Soutdakota namile yadedilen ve halihazırda üzerinde Vaşington, Jefferson, Linkoln ve Roosveldin ! cesim beykelleri vücude getirilmiş olan dağların grenit “İ hesine Amerika tarihini hulâsa eden — satır yazılacaktır. Ba | hulâsayı yazmağa sabık reisicümhur M. Koolicin kabul etmiş | | olduğu bildiriliyor. Beş kadem irtifamda olan bu harfler çok uzak | mesafelelerden okunacak ve arziyat âlimlerine göre yarım milyon sene dayanacaktır Küçük itilâf ve Macar murahhasları Lahey, 16 (AA) — M.L ile küçük itilâf ve Macar murahhasları dün öğleden sonra kadar müzakeratta bulun- muşlardır. Bu müzakerat neticesinde M. Luşör umumi bir itilâfa vasıl olmanın imkânsızlığını müşahede etmiştir. Müzakera- tın İtmamı için üz ay lâzım olduğundan ve kısmi bir itilâf küçük itilâfın menfaatini ihlâl edeceğinden mevcut meselerin birer birer bir sureti halle raptedilmesi ve kâçük itilâfın hihal itilâfı üç ay sonra tasdik etmek hakkının mahfuz bulunması derpiş edilmektedir. ( Telref haberlerinin makadı 5 inci sayfamzdedı ) b yasını unuttuğu dudaklarını emip ısırarak: — Beyfendi mademki bu al çağın maksadını keşfettiniz. Ka- rarımızı vermek için artık uzun mülâhazalara lüzum kalmadı. — Ne yapalım meleğim söyle. — Biz birbirimizden ayrıla - mayız .. 23 kanaat eder, Bu suretle bini vekil gönderecekmiş.. Bakalım bu murahhasile size daha ne yakası (açılmadık (tekliflerde bulunacak? — Edeceği teklifi şimdiden keşfetmek (Ozor bir (o keyfiyet — Ne anlıyorsunuz? Ne teklif edecek? — Benimle senin hakkında pazarlığa girişecek.. — Oh utanmaz. Görünüz Efendim izdivaç namusunu en ziyade bozan benmiyim yoksa kocam olacak bu herif midir? Cabir Bey aherin izdivaç na- musunu bozanlardan biri de kendi olduğu için bu nazik sua- İe cevap vermedi. Kısa ve vicdan derinliklerini bulandırmıyacak kadar sathi bir düşünceden sonra Fazıla Hanım — Sus.. Bu iftirakm sözü bile beynime dönme getiriyor... — Siz evlisiniz... — Maâlesef... Fazılacığım... — Binacnaleyh nikâhla biri birimizin olamayız. — Ah ne müthiş felaket... — Bu koca belâsını başımız- dan defedelim.. Ben o budâle- sl) mın kanuni tahakkümünden aza- de kalırsam sizinle yarı yarıya izdivaç etmiş gibi olurum. — Muvafık.. Âla... — Kocam beni satıp ta gur- bete çıkmak için sizden ne kadar para isterse veriniz. —İcabedersa bütün servetim vermeğe hazırım. — O kadar büyük fedakâr- lığa da lüzum yok. Kocam der- viş meşreptir. Birkaç bin liraya Müsabakamız Karilerimizin müş - küllerine cevap veriyoruz Kur'a neticesinde dağıtaca- ğımız hediyeler nelerdir ? Kariler mize öerrceğimiz hediyelerden; Mosun ttr'yat ve kremleri Güzel gözler müsabakamızda bugün ikinci gündür. Dün bir çok karilerimiz matbaamıza müracaat ederek müşkülâta uğradıkları bazı cihetleri sordu- lar ve hediyelerimizin listesini öğrenmek istediler. Halılar, gramofonlar, yazı makineleri, kıy- mejli ıtriyat, sinema karneleri v. 8. vardır. Müsabaka şudur: Birinci sayıfamızda bir kupon var. Bunu ya keserek, yahut gazetesile birlikte saklıyacaksınız. Gene birinci sayıfada bir çift göz var, ait olduğunu tanıyacaksınız. Müsabakanın sonunda bunları bize gönderir ve kur'aya girersiniz. Bu gözleri tanımıyan okuyucularımız da sade kupon ları biriktirip ikinci tertip bir kur'aya girerler. Telefonla veyahul bizzat mafbcamıza veki olen müracaallere cevap olmak üzere şu kaydi ilave edelim: Kuponlar ve swolimizin cevabı her gön iderehanemize gönderilmiyecek, öiriktirüccek, mü- | sabakanın sonunda yollanacaktır. yg yy yy amam size ciro eittikten sonra artık bu adamın üzerimde ahlâki, vic- dani hiç bir hakkı kalmaz... — Bu suretle paraları alıp defolduktan sonra artık bir daha bizi rahatsız etmez mi? — — Snn derecede hecerik- siz bir ahmaktır. Aldığını sermaye edinipte bir İş göremez. Elindekileri bitirin- ce yine müracaattan hali kalmaz sanırım,. Fakat bu son müracaat- i ları ile artık dilencilik derekesi- ne inmiş olur... Her gelişinde eline birkaç lira verip savarız.. —34— / Metresle âman arasında veri- len bu kararın erlesi günü erkenden Avnüsselâh Cabir Be- yin Firuzağadaki hanesine damlar. girin kapısı açılınca karşısına | çıkan uşağa sorar: — Beyefendi hazretleri bura- da mı? — Burada fakat haremdedir. Dışarı çıkmadı. — Oğlum artık harem selâm- lık kaldı mı? — Çokkk... Bu listeyi bir kaç güne kadar meşredeceğiz. e diyelerimiz arasında : a onun da kime — Nasıl eo? — Basbayağı... İstanbulun bü- tün eski konakları harem selâm” lık tertibi üzerine yapılmıştır. Bunların hepsi. yakibp yikik madı ye ? Bizim Hanım efendi hala eski türede gider. Sıkısıkıya oerkekten o kaçar Yedi senedir bu kapıdayım: Ben bile hâlâ suratnı görme Avnüsselah gülerek : — Na mabremdir yine gör” me... Beyfendi o kadar değildr sanırım.. — Beyfendi hovardadır.. | — Allah günahını afıle kaf” sinin şefaatine nail eylesin. Avnüsselâh cebinden bir kart? dövizit çıkartır. Üzerineşu! Kadir Efendi twafından mize arzihürmete gelen vekli ben: ibaresini yazarak kâğıdı uzatıp : — Müstaceldir. Bunu Beyfendi hazretlerinin eline dermelisin teehhür (o vuku İ mes'ul olursun arkadaş.. iii

Bu sayıdan diğer sayfalar: