26 Ekim 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7

26 Ekim 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Orta Anadökedi Seralar Mektünları 22 ' Kayseri imara muhtaç Bu vilâyette ticare nazaran d Kayseri valisi Fuat B. | Kayseri, Çok eski zamanlarda inşa yeş dağı zirvesindeki bem beyaz örtü- sile yaz ve kış bu eski beldeye bir gü- zellik veriyor. Şehir, kuruluşunda çok! geniş bir sahaya dağılmış. Uzayıp gi diyor. Haydarpaşadan Sivasa haftada iki doğru posta var. Pazar ve çarşamda günleri akşam üzeri kalkan tren salı ye cuma günleri sabahı daha ortalık a- K#armadan Kayseriye geliyor. Bende Kayseriye gelirken bu ekspresle gel dim. Ve daha gece vaktinde Kayseriye girdim. Sabah gün doğunca otelin bal konundan şehri seyretmek istedim, fa- kat bir sürü taş yığınından başka bir Fey göremedim. Her tarafta kara kara taş duvarlarla kapalı.. Bu kalım kale du varlarına benziyen duyarlar arasında geniş ve tozlu bir iki sokak, duvarları Üzerinde bir-iki baca, bacaların toprak ve otla örtülü. Hepsi o kadar. Çok tuhafıma giti. Ve merak ettim. Bu gördüğüm yerler hep birer mahalle, Üzeri toprak örtülü olan yerler de ev İ- miş... Bi için burada belediye işleri hi düşündüm... İsterse elde 500 bin lira- İık bir bütçe olsun. Kaç para eder, Bu sokaklara kaldırım için az para mi Kider.. Bu tozlar yok edilmek için Ce hab Allahın belediyelere yardım fas ından yağmurlar ihsan etmesini bek- lemek « Kendi kendime; ri belediyesini, ne olursa ol Sun tenkit etmek doğru bir şey olamaz dedim, Şehri dolaştım.. Her yerde ayni harabiyete şahit oldum. Ne kadar te Menni edilse, ne kadar fazla masraf ya- Pilsa eslâfm bu yanlış hareketlerinin İsshihine imkân mevcut olmuyacağını! İtiraf etmek en doğru bir hareket olur. Belediye işlerini tetkik ettim ve şa Meticeyi aldım; Belediyenin 174 bin Ii Talık bir bütçesi var, Nakten ele geçen Miktar 125 bin Tirayı geçiyormuş. Bu Sene İş bankasından 100 bin lira da YE alınmış, Şehir de 500 bin lara Tmâye ile ak etmiş. Elektrik kudeti Kayseriye 37 kilomet- ç wakta bulunan Bünyan merkezinde: 19 metroluk bir şelâleden istihsal 0-| şe iYormuş. Bu şelâle Anadolunun en leke ve en kudretli bir gemi ha rik fabrikasının inşası bitmiş. Har iha Sİ şehre gelmiştir. Şehrin büyük hal“ Ve sokaklarındaki tesisat ta ri iy “lunmuştur. Tenvirat, henliz bel& €nin evvelce yaptığı elektrik tesisar e Yapılmaktadır. Yakında Bünyan ik İSAtle tenvirata geçilecektir. Bayaz Mez inİn nüfusu 40 bindir. ya » Kazası 10z bin nütastan 5 çk Me lem yla Sin hükümet ve kolordu mey n o, lük suretile tevsi etmiştir. İstas iy, addesi 2y metre genişliğine imi ek siktadır. Belediye şehrin yeni e Aki YAĞI İçin, bilhassa yeni belediye batmdar sonra faaliyete geçecek ir, aka lahaza, bence Kayseriyi yeni bir Uk yi YAĞ için ilkk yapılacak İS: Dü: am pF silindraj işidir. Eski şehri baş” yıkmak ve istasyon cİvArma Yiyz Yürütmelidir. Devlet demiroylla: tay, **Sİ İstasyon ciyarma Wi İN Sik temelleri atmış Ve Mİ bir mahalle vücude getirerek lere örnek olmak » car işini bitirmek için muvafakat etmek bel |insanlardı. : la t, diğer vilâyetlere aha iyidir Esasen Kayserinin çok çalışkan isi Fuat Beyin de fikri e eN Yeni imar mıntakasının hükümet meydanından İstasyona doğru uzanma- sıdır, Vali bey şehrin bu imar işi üzerin de elden gelen hiç bir yardımı esirge- memektedir. Bu sene güzel bir nafia da iresi yapılmıştır. Posta ve telgraf bina-! sının temelleri atılmış ve inşaata de-| vam edilmektedir. Evkaf idaresi de bir otel inşasını ka- bul etmiştir. İnşaata yakında başları lacağı tahmin edilmektedir. Kayseride ticaret bir çok vilâyetlere nazaran memnuniyeti mucip bir halde- dir. İş, ziraat, milli iktısat ve osmanlı olmak üzere tam dört tane banka var. dır. Tüccar Osmanlı bankasından başka diğer bütün milli bankalardan mem- nundur. Osmanlı bankası tüccara çok müşkülât gösteriyormuş. Çirkin bir hi. kâye dinledim. Osmanlı Bankası memu ları ayni zâmanda hayat sogartalarının acenteliklerini yapıyorlarmış. Sıkılan bir tüccar bono ve saire kır. dırmak, pâra almak için berveçhipeşin bir, iki bin liralık bir sigorta olmak! mecburiyetine tâbi tutuluyormuş. Tüc- mecburiyetinde kalıyor, ilk taksiti vere- rek başmı kurtarıyormuş. Bittabi ikin- ci taksiti vermiyerek alâkasını kesmek şartile... Bu yüzden Osmanlı Bankası memurları göm gök zengin oluyorlar. Miğam Talât Mümtaz Ti 7 — VAKIT 26 Tşineveel 1949 rk-Polonya Sivasta maarif ve gençlik Ticaret mukavelesi mü- Siyas maarifi inkişatta. Gençler mü* zakerelerine başlanıyo Sefir dün Ankaraya gitti Polonla sefiri M. Pol Şofski dün refikasile beraber Ankaraya hareket etmiştir. Sefir bir muharririmize şu beyanatta bulunmuştur: — Cümhuriyet bayramı me- rasiminde bulunmak üzere An- karaya gidiyorum Polonya ve Türkiye arasında mütekabil esa- sata müstenit ticaret mukavelesi peri için müzakereler bü ii arada , Ara kiçi bip ağlama cak lama sebebiyet veren me- selesinin bu müzakere neticesin- de her iki tarafın büyük büsnü niyeti o sayesinde ( memnuniyeti mucip bir şekilde halledileceğine hiç şüphem yoktur., O LA Tiyatro mektebinde Telipler imtihen ediliyor. erim mektebine girmek için işi talip olmuştur. dan dre Memi Hemşin onu âli mekt. zunudur. Ha- nimlardan anes; ikinin ehliyeti tamdır. Bu taliplere mub- telif eserlerden parçalar verilecek ve talipler bu ları inşat edeceklerdir. Gelecek pazar gü- nü de müsabaka imtihanı yapr lacaktır, “Feriha Tevfik Hanımın mektubu İman İİ Lİ | v : : "nevver bir kitle halinde çalışıyo rlar dr? Sivasın münevver gençliği bir içtima İsnasında Sivasta münevverlerin faaliye- tinden bahsetmek için, Sivasta bi- ribirile mütesanit, genç bir zümre- nin, en aşağı on tanesi Avrupada İyüksek tahsil görmüş muallimin bulunduğunu, ve bunların başında çalışkan ve metod sahibi, olgun bir maarif âmirinin bulunduğunu ha- İtırlatmak kâfidir. Maamafih biraz izahat verelim: Maarif emanet mmtaka merke- zi olan Sivasta irfan müesseseleri oldukça tekâsüf etmiştir. Bir lise, bir erkek muallim mektebi ve bir de kız muallim mektebi vardır, Bunlara devam eden talebenin a- dedi bine yaklaşmaktadır. Bunla» rm arasında orta Anadolunun he- wen her tarafından gelmiş talebe mevcuttur.Beş tnae tam devreli beş Bu, nasıl jüri, bu nasıl ham teklif?... Pöris — Amerika seyahatinin yoleu- luğa ait faslını, Istanbula geldiğim za- man uzun, uzun anlatacağım. Ba mek- tupla omeşhur (o (Galveston) güzel. lik müsabakası hakkında size malümat vermekk istiyorum. Galvestonda 1929 senesi güzellik kı. raliçaları arasından dünya kırnliçası intihap edilmek üzre yapılan müsaba- ka gayet garip oldu. Sizeher şeyden evvel şunu söyliyeyim ki Galvestin mti- sabakaları silindir şapkalı, ve son za- manlarda göbekleri sarkan zengin mil- yonerlerin elinde bir oyuncaktı, Aman ya Rabbi, bu milyonerleri bir görseniz, bu adamların servetleri “ile muaşeret ve terbiyeleri arasında sakın münasebet filân tasavvur etmeyin.. Zihninize böyle şeyler gelirse silin, bu adamlar her şeye hâkim.. Güzeller Galvestona geldikten sonra halk tarafından şiddetle alkışlandı. Ve bulunduğumuz otel halk tarafından sa- rıldı, Bilhasa Türk güzeli onlarda fazla alâka uyandırdı. Her adımda bana yeni Türkiyeye ait sualler soruyorlar. Ben! de onlara cevap veriyordum. “Mis Türk, ün dünya güzeli olacağını bağıra bağı- ra söylüyorlardı. Fakat o, koca göbekli herifler derhal vaziyete hâkim oldular. Ben, müsaba-| kanım icrasımdan iki gün evvel, meşhur Ansonun kardeşi Mister Anson tarafın dan yemeğe davet edildim. Bu zat ki. bar, terbiyeli ve vaziyeti hakkile gö. ren bir adamdı, bana hitaben: «.- Hayret ediyorum dedi, siz nasıl oldu da bu işe iştirak ettiniz. Böyle bir! müsabakaya girmenize hiç taraftar de. ilim! Ben ona: “Siz fazla bedbinsiniz de dim.,, Adam bana baktı başını salladı: “.« Görürsünüz, dedi, İki gün sonra, jüri heyeti güzellerle alâkadar olmağa başladılar, yani müsa bakaya başlandı. Allahım bu ne acaip ydi. Müsabakayı tertip edenler aca- ip tekliflerde bulunmağa başladılar, ya ni dünya güzelliği adeta münakasaya oknuldu. Hele o, kendilerine jüri heyeti süsü nü veren insanlar aman Allah ne tuhaf rifler, bir kısmı da çapkınlarm ağjanla- nı idi Hatta bunlardan biri müsabaka- dan evvel bana geldi, dedi ki: “— Küzanabilmeniz için yedi Kişi” den mürekkep olan jüri heyetine vü- cudünüzün her tarafımı eljetmelisiniz. Dedi. Ben evvelâ, bunu, Amerikan estetiği" nin ifadesi olan ölçü meselesi sandım. Dedim kis “— Iyi amma, Mis Amerika intihap edilirken böyle bit Usule müracâat © dilmeli, Adam, gülerek: “— Hayır dedi bu dediğim şey husu- si olacak, teker, teker, Hiddetlendim, adami tersledim. A» dam bıyık altından gülümsedi. “- Efendim, dedi, bunun usulü bu!. “Bu namussuzluk dedim, Adam ellerini oğuşturarak... “— Istağfurullah fakat başka türlü kazanılamaz... Mesele ahlâk bahsi değil, güzellik bahsi. Meseleyi artık anlamıştım, jüri he- yetine hiç ykalaşmadım. Yalnız gör- düm, Jüri heyetinden biri güzellerden bi- rine bir hayli yaitlerde bulundu. Onu! Holivoda götüreceğini ileri sürdü. Fa- kat akıbet kızla bir gece beraber kal miş, Fakat kız Holivodâ gitti mi bilmiyo- rum. Jüri heyetinin rezaletleri bir ta- ne değil ki. Bir tane olsa idi sükütla geçirmek belki mümkün olurdu. Fakat daha garibi şudur: Müsabaka bir tiyatroda icra edili- müthişti, Ağız şapırtıları, fingirdeşme- ler işitiliyordu. Dahası var iki üç güze-| li bellerinden tutup top gibi biribirleri- ne atıyorlardı. Hele o sarhoşları görse! niz bir kere.. Kuru Amerikada zilzur- na sarhoşluk bu adamlara vergi, zen-! gin oldu mu her şey emrine tâbi. Müsabaka böyle başladı, böyle niha- yet buldu. Nihayet Mis Amerika dünya güzeli oldu. Benden nasihat; Namuslu kızlar Galvestona gide mez, namuslu aileler çocuklarını böyle tane de iki üç sınıflı ilk mektep vardır. Bunlara devam eden talebe adedi bin beş .yüzü . geçmektedir. Fakat Sivasta tahsil çağındaki ço” cukların sayısı üç binden-fazla ol duğu için bu mektepler ihtiyaca kâfi gelmiyor. Bina yokluğu yeni mektep büyük müşkülâta sebep olmaktadır. Bu sene bu ihti- yacı kısmen telâfi için muhtelif mekteplerde yeni a , Bir taraftan dersanelerdeki talebe adedinin teksifine çalışıl- maktadır. Yarım gün tedrisatından istifade etmek için de tedbirler alın maktadır. Bu sayede ilk mektepler- de iki binden fazla çocuğun oku- tulması imkân altına girecektir. Köy mektepleri — Geçen sene köy mekteplerine hususi bir ehem- miyet atfedilmiştir. Maarif emini köy mekteplerine umumi bir mek- tupla ihtiyaçlarını sormuştur. Bun- lara muallimlerin verdikleri cevap- lardan çok iyi neticeler alınmıştır. Bundan maada köy muallimleri bir kongre halinde Sivasta toplanarak köy mekteplerinde takip edilmesi icap eden hareket tarzı münakaşa edilmiştir. Bunlardan alınan neti- ceden bu sene istifade edilmekte- dir. Millet mektepleri — Geçen se- ne vilâyet dahilinde (276) dersane açılmıştır. Bunlardan (213) i (A0) Ye (63) ü de (B) kursunu teşkil ©- diyor. Kurslara cem'an (3628) i| kadın (6935) i erkek olmak üzere (10563) vatandaş devam etmiş ve (4254) kişi vesika almıştır. Millet bu sene daha fazla olmasını temin için şimdiden faaliyete başlanmış- tır. Muallim kütlesi mesaisini yal- nız mektep sahasına indirmemekte| ve halk üzerine de müessir olmağa çalışmaktadır. Bu faaliyetleri tan- zim için maarif emini tarafından muallimler ve memleketin münev-| verlerinden mürekkep terbiye ve tedrisat, halk terbiyesi, hara, sih- hat, beden terbiyesi (büro) ları pe > Sivas maarif emini Sabri B. nun için geçen sene ilk mektep mu» allimleri tarafmdan yeni terbiye ve inzibat meselelerine dair on beş İkonferans verilmiştir. On beş gün- de bir verilen konferansların adedi bu sene çoğaltılacaktır. Mekteplerde çocuk monografi» leri ve (test) ler tatbik edilmiştir. Bu sene bu “faaliyet ıda» ba ziyade tevsi edilecek ve bir tec» rübe mektebi yapmağa çalışılacak» tar. Halk terbiyesi (büro) su sine“ malarda ve millet mekteplerinde den şubeler açıl.) balk için konferanslar vermiş ve (halk için) adlı bir gazete neşret- miştir. Bu sene de (Adım) isimir aylık bir ilim ve san'at mecmuası neşrine başlanmıştır. Bu mecmua yalnız Sivastaki değil, bütün orta Anadolu fikri faaliyeti sayıfaların- da aksettirmeğe çalışmaktadır. Sivasta gençlik faaliyeti — Si yasta genç ve münevver muhit va'« dır. Otuz dokktoru bir o kadar tar sil görmüş genci ihtiva eden genç- lik çok iyi çalışmaktadır. Sivas gençlerinin neşrettikleri güzel bir mecmua da var. Adı (Adım), çıka- ranlar genç doktorlar, genç hoca- lar, bu mecmua İstanbuldaki mec mualar kadar teknik güzelli malik değildir. Fakat içi itibarile çok olgun tarihe, içtimaiyata, ruhi- yata ait etüdler çalışkan bir genç kütlenin varlığına delâlet ediyor. *#* 62,000 isteri Geyri mübaci lere nasıl değililecak? Gayri münadillere tevzi edile» çek 62 bin İngiliz lirasının tev- zil için hey'eti vekile Hariciye n İyordu. Tiyatronun kulis araları peklmekteplerine devam mevcudunun vekâletinin bu hususta mütalâ- asının sorulmasına karar verilmiş- Vekâ'etin müta'âası alındıktan sonra para tevzi edilecektir. Gayri mübadiller ikinci reisi Celâl B tev yakından takip etmek için dün Ankaraya gitmiştir. MİMARLAR KANUNU Nafia vekâleti mimar ve mühe ler hakkında yeni bir kanun tir. cemiyetinin şini hazır Bunların çoğu çapkın he-| yerlere göndermemelidirler. teşkil edilmiştir. Bunların her biri/maktadır. Bu kanun bu sene meclisten Ben kazanmadığım için çok memnu-İkendi sahalarında çalışarak iyi ne- geçecektir, Vekâlet bu kanun hakkkın e ticeler almışlardır. Terbiye ve ted-|da mimar ve mühendislerin mütalea. Buradaki namuslu Avrupalılar, be-İrisat (büro) su muallimlerin fikrillarını sormuştur. Mimarlar salı gilnü ni bundan dolayı tebrik ettiler. Ben bu-| seviyelerini yükseltmek ve mektep-|Güzel san'atlar akademisinde bir içti nunla müftehirim. lerde yeni terbiye ve tedris usulleri-|ma yapacaklar ve kanun projesini & Feriha Tevfik | *“ “una en'samaltadır. o Bu-İzakere edeceklerdir, Tm

Bu sayıdan diğer sayfalar: