1 Ekim 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

1 Ekim 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Nr 1 Teşrinievvel 1932 sansa AE EEE AE Günün VAKIT TEA KE 1 A BN A AA 0 Sa kAA NANA Haberleri A KAAN A Yy e Bul gar el çisi mem” B Darülbedayi başlıyor Darülbedayi, bu sene temsille- rine bu geceden itibaren başlı” yacaktır. Tik tems'i Seniha Bedri banımın naklettiği “Yedi köyün Zeynebi,, Piyesidir. P Gelecek hafta da Musabip za- de Celgi Beyin “Pazartesi Per- şembe,, atlı telif komedisi oy. | nânacaktır, Aşrice s9ne içinde birkaç da musikili komedi oyna- nacaktır, Bu piyesler arasında Cemal Reşit ve Yalova türküsü bestekârı Ferit Beylerin eserleri bulunmaktadır. Bedia Muvahhit hanım da Yunancadan iki eser tercüme etmiştir. Bunlardan biri “Sizin için, Madam,, atlı Yunan opereti, diğeri Yunan müellifi Pandeli Hom'ın “Meltemaki,, atlı piyesidir. ——..— Bİr gence taarruz ve bir ateş Izmirde Karşıyakanın Soğuk kuyu mahallesinde . Meşrutiyet sotağnda oturan Adil bey is- minde bir genç yatmak üzere odasına çıktığı sırada kim ol- dukları anlaşılamıyan üç kişinin tâarruzuna uğramıştır. Mutaarrızlar Adil beyi karyo- laya sımsıkı bağladıktan sonra odaya ateş vermişler, sonra kaç» mışlardır. Gencin feryadı üze- rine etraftan yetişilmiş, Adil bey kurtarılmıştır. Şüphe üzerine iki kişi yakalanmıştır. Yumurtalara müşteri kalmıyo? el 3 ibracat tacirleri son büyük bir endişe içindedirler, Mesele KİRA y Törkiyeden gönderilen yumur- taların yegâne serbest mahreci olan İspanyada son günlerde döviz ibracı kat'i surette mene- dileişii Ispanyadan © harice kambiyo ihracı O menedildikten sonra Türkiyeden oraya Ötesi ta göndermek ihtimali kalma- maktadır. Bu haber piyasada büyük bir endişe uyandırmış ve fiatların birdenbire düşmesi ihtimali baş göstermiştir. Italya hükümeti de yumurta itbalâtıma fazla gümrük resmi koymuştur. Fakat Italya hükü- meti Türkiye ihracatı için en ziyade müsaadeye mazhar dev- let muamelesi yaparak 250 liret yerine 125 liret aldığı için bu taraftan vaziyet o kadar tehli- keli görülmemektedir. Iş kanunu Iş kanununun Meclisin, bu toplanma yılında çıkması için Iktısat vekâleti şimdiden bazır- lıklara başlamiştır. Bartında hususi mektep Maarif vekâletinin müsaadesi Üzerine Bartında hususi bir orta mektep açılmıştır. Mektepte bu gün derslere başlanacaktır. ——— Tekirdağı panayırı er sene üç gün müddetle açılması mutat olan Tekirdağı Panayırı bu sene teşrinievvelin beşinci günü açılacak ve beş sürecektir, " e e Iktısat Vekili Celâl Bey şeh- rimizdeki faaliyetine devam etmektedir. Celâl Bey bugün öğleden evvel milli vapurcular heyetini kabul edecektir. Vapurcuların mümessilleri Celâl Beyden va- purcu'uğun şimdiki vaziyetinin idamesi hakkında bazı temen- nilerde bulunacaklardır. Diğer taraftan, Vekiller he- yetinin son zamanlardadaki ka- rarı mucibince, muhtelif dev- letlerle iktisadi münasebetle- z rimizin tanzimi iç'n tetkikat g yapmaktadır. Ecnebi devletle- e Kuyudan su yerine alâ petrol çıktı ve lâmba- larda Eğer bu petrol zengin bir menbadan geliyorsa bütün Türkiye için Iktısat Vekili Celâl Bey faaliyette Ecnebi mümessillerle temasları... Bu temaslardan iyi neticeler bekleniyor rin şehrimizde bulunan iktisadi mümessileri her gün Celâl Beye müracaat ederek bu bu- susta görüşmektedirler. Bu te- masldrdan iyi neticeler alına” cağı Ümit olunmaktadır. Iktısat vekili ihracatımızın arttırılması işlerile de meşgul olmakta ve muhtelif memle- ketler tarafından ihracatımıza karşı gösterilen kolaylık veya güçlükleri tetkik etmektedir. Bu tetkikat neticesinde icap eden kararlar alınacaktır. Bugün Ticaret Odasında | Celâl Beyin de iştirakile bir | toplantı yapılması muhtemeldir. yandı leketine gidiyor Sofya hariciye nezareti siyasi işler umum müdürlüğüne tayin edilen Bulgar elçisi M. Pavlof memleketimizden ayrılacağı için evvelki gün Maçkadaki evinde bir kabul resmi tertip etmiştir. Kabul resminde Yunan elçisi M. Polhronyadis, Misir elçisi Abdülmalik Hamza bey, Italya maslabatgözarı M. Kok, Fransız İ maslahatgüzarı M. Barbiye, Fe- lemenk maslahatgüzarı M. Bişof, Italya ataşemilteri Kolonel, Man- nerini, İtalya ataşenavalı kuman- dan Soldati, Fransız ataşenavalı kumandan Overni, Bulgar kon- solosu M. Balamezof, elçilikler erkânı ve diğer birçok zatlar bulunmuşlardır. Bir nahiye müdürü- nü kahveci öldürdü “Bartın, gazetesi yazıyor: Bir buçuk ay evvel tayin edilen Ye- nice nahiyesi müdürü “Talât B. Oflu Mürsel isminde bir kahveci kalfası tarafından bıçakla öldü- rülmüştür. Yakalanan katil cina- yete sebep olarak, Talât Beyin kendisine sarkıntılık ettiğini ileri sürmektedir. am, Lise ve ortamektep- lerde bir dersten muvafak olamıyanlar Liselerin ve ortamekteplerin mühim bir hadise .. Bartında bir evin kuyusundan su yerine petrol çıkmıştır. Bartında Yukarı cami karşısın. da Ahmet ve Hüseyin efendile- rin evinde bulunan su kuyusundan duvarlarından birkaç gün er- vel petrol sızmakta olduğu gö- rülmüştür, Ev balkı o zamana kadar kullandıkları kuyu suyun- da gaz kokusu duyunce herliangi bir maksatla, düşmanlık eseri olarak suya gaz döküldüğü zan- nına düşmüşler, kuyudan kova- larla su boşaltarak kuyuyu te- mizlemek istemişlerdir. Fakat gaz kokusu gittikçe attmış, ni- bayet su kullanılmaz bir hal: gelmiş, suyun üzerinde bir yağ İ tabakası hasıl olmıya başlamış- tır. Ev sahipleri bu yağlı suyu tanıdıklarına göstererek kuyu- dan gaz çıktığını söylemiş- lerse de herkes bunu tereddütle | karşılamış; nihayet işin ciddiyetine inanılmıştır. Belediye mühendisi kuyudan bir şişe su alış ve tahlil edil- mesi için Zonguldağa gönder miştir. Tetkikat benüz neticelenmiş olmamakla beraber kuyu duvar- larından sızan mayiin petrol ol- duğunda kimsenin şüphesi kal- mamıştır. kovalarla çekilen suyun üzerinde biriken mayi ayrı bir kapta bir “müddet bırakılınca, kabın dibin- de katrana benzer bir madde toplanmakta, üstte biriken mayi ise lâmbalarda is çıkarmadan yanmaktadır. Bu mayiin kokusu ağaçlar ve zencirlerle tertibat yapılmıştır. Hergün kovalarla su çekilerek petrol ayrılmaktadır. Kuyunun derinliği 20 metre kadardır. Ne zaman kazıldığını o evde oluran 85 yaşında bir kadm bile bilmemektedir. Ku- yuda 15 metre derinlikte su vardır, Petrol sızan yer su sat- hından bir metre kadar yukarı- dadır. Petrol duvarın muhtelif noktalarından sızmakta ve bir yerden gözle görülebilir dere- cede akmaktadır. Taşların arasından.. Kuyu, şistli ve kayalık ara” zide bulunmaktadır. Petrol bu taş kitlesinin arasından siızmak- tadır, Esasen yanı saf bir halde çıkmasına da, kayanın tabii bir süzgeç vazifesi görmesinin sebep olduğuna ihtimal verilmektedir. | Bu petrol sızıntısının zengin bir kaynaktan gelip gelmediği ve ne dereceye kadar istifade edilebileceği bittabi henüz belli değildir. Bunun için bir müte- hassısa sundej yaptırılacaktır. Mesele Iktısat vekâletine bildi- rilmiştir. Eğer zengin bir menba ise.. “Bartın,, arkadaşımız bu hu- susta yazdığı bir başmakalede şunları söylemektedir: Eğer bu sizınlı zengin bir menbadan geliyorsa, Bartın için, vilâyetimiz içip, batta Türkiye için mühim bir hâdise vücut bul- muş olur, Bu istikbali düşünerek yapılan tahminler, hesaplar şim- dilik bir hulyadır ; fakat, bunların tamamile petrol kokusudur ve rengi de biraz bulanık olmakla beraber petrol rengidir. Petrol çıkan kuyunun başı hergün mab- şer gibi kalabalıktır. Kuyuya izi salgı nedi ini pek yakm bir istikbalde birer bakikat olmıyacağını hiç kimse iddia edemez. Bir çok zengin madenler evvelâ bu şekilde bu- sd > sezraşesedmanezeekzi AERAA RAKİ ERER EEE TEE KERRE son sınıflarının mazeret imtiban» larında bir dersten muvaffak olamıyan talebe yeniden imtiha- Savıfa 3 Günün İşaretleri eee resme Dilde temizlik ne demektir? Dilde temizlik, eğer ölçüler belli değilse bundan herkes kendine göre bir mana çıkarır. Nergisi efendiye göre dilde temizlik demek yüz satırda yüz- de üçten fazla tutmıyan Türk kelimelerini de yazı bünyesinden çıkarmaktır. Oaa göre temizlik budur. Ümmet devrinin dil kül- türü dilden bunu anlıyor. Köçebelere göre dilde temiz- lik yapmak, bir köçebenin ça dırı içine sığacak eşyanın ve mefhumlardan başkasına yo! ver- mek demektir. Derebeylik devrinin, Sitenin kendin& göre mefhumlarını da bir dil temsil eder. » 4 * Biz dili hangi ölçüye göre te- mizliyeceğiz. Bir millet olduğu- muza göre, bir milletin mefbum- larını ifade edecek dil sade ne ümmet, ne (El) ne kabile dilidir. Türk cemiyeti millet olabilmek (sorp) yani klan, klanların birleş- mesile (boy) yani kabile, boy- ların birleşmesile (öz) yani aşi- ret, aşiretlerin birleşmesile ii) site teşekkül etmiştir. Gene ta- rihin akişı gösteriyor ki, Türk cemiyeti uzun bir müddet impara- torluk kültürüne sahip olmuş ve (ümmet) hayatı yaşamıştır. Um- met hayatının parçalanması ile modern millet devresine girmiş- tir. Bir tarihi devir kendinden evvel gelen ictimai devirleri ken- dine destek yapar. Bunun için modern millet ha- fızasında klandan, yaşıyan mefhumlarına kadar bir çok canlı hatıralar vardır. Bu mefbumları ifade eden can- na kabulü için ertesi senenin imtihan zamanına kadar bekli- yorlar ve bu müddet içinde de sınıfları devam mecburiyetinde variste bulunuyorlardı. Yeni Maarif vekili bu usulün uygunsuzluğunu görerek islahını emretmiştir. Anlaşıldığına göre bundan sonra bu kabil talebe muvaffak olamadıkları dersten kısa bir fasıla ile tekrar imtiba- na kabul edilecekler ve bu su- retle “bir seneyi beyhude geçir- memiş olacaklardır. —— Seri yazı usulü Bugün Cağaloğlundaki Ameli Hayat ticaret lisesinde umuma mahsus olmak üzre meccani ste- noğrafi yani seri yazı usulü ders- lerine başlanacaktır. Tedrisat üç ay sürecektir. Yazılma muame- lesi bugünden salı akşamma ka- dar devam edecektir. ——e - Bir eve tasrruz Kuruçeşmede mezarlık soka- ğında 7 numaralı evde oluran Ahmet ve arkadaşı Tarlabaşı caddesinde 15 numaralı evde oturan Mehmet Ismail Nane s0. kağında 8 numarada randevucu | Acem Saadetin evine taarruz etmişler ve polis tarafından ya- kalanmışlardır. Bunlardan Meh- medin üzerinde bir tabanca bu- lunmuş ve haklarında takibata başlanmıştır. | lunmüş değil midir ? Iktısat vekâletimiz bu mühim mesele ile alâkadar olarak bir fen heyeti gönderirse, yapılacak fenni tetkikat neticesinde işin ebemmiyetinin derecesi meyda- na çıkacaktır. << salağı MDMAZNİ 4 yk b ğı öy lı hatıralar bir milletin lügatla- rını teşkil eder. Bu lögatlar sa- de bugünkü mefhumlardan de- gil, dünkü mefhumlardan da mü- rekkeptir. Meselâ iptidai köy te- şekküllerinde yaşıyan mefhumlar, ve onunla beraber kelimeler be- nüöz Klan devrine aittir. Meselâ cenup hududumuzun bazı kısımlarında çocuğu yaşa" mıyan kadınlar at, it ve yabut kurt derisine hamayli r. Yabut çocuğunu yaşatmak isti- yen ana bir saban demiri ile çocuğu terazide tartar ve çocu- ğu demire satar. Bu suretle ço- cuğun yaşaması temin edilmiye çalışılır. Bu akideyi ifade eden kelime adetler gibi Klana dev- rinden kalmadır. Türkmenler arasında yaşıyan başka bir adet: Kurdeş hastalığına tutulan bir adam akşam ile yatsı arasında dör tyol üstünde bir yere çıkar ve şöyle seslenir: / Kurt oldum Kurdeş oldum. Hav.. Hav.. Hav., Hav... Hastanın söylediği bir duadır. Ve Klan devrinden kalmadır. eğer bu adet Klan devrinden kalmayupta ümmet devrinden intikal etmiş olsaydı hasta adam bu duaları Arapça okuyacaktı, Çünkü ümmet dili arapçadır. Yahut biz arapların mabudun- dan bahsederken ona çalap diye meyiz, Allah deriz çünki Allah Arap camiasının kendine mab- sus mücerret bir mefbum olan mabudunu ifade eder. Bir millet dilinde, Klanın, ka bilenin, aşiretin, sitenin, balta ümmetin kelimelerini bulacağız. Fakat bu, millet dili, Klan, kar. en sayıyı çeirinle) günümüzün

Bu sayıdan diğer sayfalar: