19 Eylül 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7

19 Eylül 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Mihailof İvan Mihailof, gözlerini Var - dar kıyılarında açmış bir Make - donyalıdır. - (Valandora) vaka» smda yiğitliklerini : kendim gör- düm, Mihailof, Makedonya komitesi- nin “yasa,, sma son demine kadar sadık kalan İştipli Todor Aleksan- drofun sadık arkadaşlarmdandır. Todor Aleksandrof, Ohrili bir köy kâhyasınm oğlu iken Bulga- ristanda ceneral rütbesi alan Pro- tokerofle birlikte meşhur Paniçe tarafndan öldürülen Nevreko- pun Libahova köyünden Sarakof ve Makedonyalı Garvanofun teş- kilâtma balef olmuş ve hasımları Bulunan Panesandanski ile birçok kanlı muharebeler ve mücadele - lerde bulunmuşlardır. Ben bu çok maceraları anlat - mağa girişecek değilim. Yalnız İvan Mihailofun kısacs kim oldu- Kundan bahsedeceğim: Bir kaç sene evvel Ceneral Protektetofla Todor Aleksandrof Petriç ve İstruincâ arasmda Ma- kedonya halkmdan ayrılmış mu - rahhhaslarla kongre yapmak ve gelecek için bir karar ittihaz et” mek üzere yolda idiler. Biraz dinlenmek için dukları bir vadinin kenarında yapılan bir yaylım ateşi Todor Aleksandro » fun hayatına hatime çekti ve ta - biatiyle kongre aktolunamadı. Hadisenin muhitte büyük te - sirleri öldü. Müsebbipleri'aran * dr, Aleko (bu zate Alekö paşa | denirdi) ve arkadaşlarının meş » «bur Sandaneki taraftarları ile an; Taşarâk” hu cinayeti yaptıklarını Ceneral Protekerof. beyan etti ve vücutlerinin bemen ortadan kel - dırılmasr emrini verdi.. Bu «emir yıldırım gibi yayıldı, icrasma baş landr. Aleko ve arkadaşları kısa bir mücadeleden sonra Cumai ba- lâda öldürüldü. p Sandanskinin sergerdelerinden ve hakikaten “Makedonya Make- donyalılarındır “gayesini güden Aleksandr Boynof, İstoyo Haci- yef, Taska ve emsali de öldürül- müşler, Nevrekopta bulultan meş* hur Panice ile arkadaşı Dimitri Arnavudof mutaatrızlarla çarpı” şarak Yunan'stana kaçmaya ve © tadan da Avusturyaya gitmeğe muvaffak olmuşlardı. Ceneral Protekerofun tertip et- tiği bu, bir taşla iki kuş vurmak, yani hem Todor Aleksandrofu, hem Sandanski taraftarlarını or - tadan keldırmak gayesi İvan Mi - hailof tarafından anlaşıldı ve bu defa iş başına o geçti. komiteci! kongreye muhtaç ise de buna te- sebbüs edildiği gün Protokerofla hükümetin hemen faaliyete geçe- ceğini ve böylelikle imha edilece- ğini bildiği için karar almağa lü- zum görmeden faaliyete geçmiş ve bunca Makedoyna serkerdele - rinin kanmı döken Obrili Ceneral Protokerofun kendisini de Sofya - da Çar Osvobditel caddesinin or- tasında yereserdirmiştir. Artık Protokerof ve Mihailof taraftarları ikiye ayrılmış ve mü- eadele Bütün şiddetile başlamıştı. Hatırlardadır ki bir gün Protoke- vofun mühim âmillerinden bir ka- çı ile Mihailofun iki fedaisi Kral sarayının karşısında musademeye tutuşmuş, Sofya sokakları bir mu- harebe meydanı balini almıştı. Mihailof, daha çok Nevrekop, Cumai bâlâ, Petriç ve havalisinde sığınabiliyordu. Bu sıralarda, niçin, kimlerin tertibile, nasil, neyi elde etmek, hangi maksada yaranmak için Türkiye topraklarma geçtiği şerh ve tefsire muhtaç olan Mihailofun Makedoyna komitesindeki haya - tın başlıca hatları işte bunlar - dır. ; Mihailof dün Kınalıadayı gezdi Memleketimize sığman ve bir kaç gündenberi şehrimizde bulu- nan komiteci Mihailof evvelki ge- ceyi emniyet müdürlüğünde ge - çirmiş.ve dün sabah saat sekizde Beyoğlunda Su terazisi sokağın - daki apartrmana gelerek bir müd- det oturmuştur. gitmiş, akşama kadar orada bu- lunan bir ahbabının evinde otur- muş, adayı gezmiştir. : Mihailofun bir kaç güne kadar İ memleketimizden gideceği anla - | şılmaktadır. Mihailof Işi hariciyede tetkik ediliyor © Ankara, 18 (Hususi) — Mem- " İeketimize Kaçan Makedonyalı komiteci Mihailofun vaziyeti Ha- riciye. Vekâletince tetkik edil - mektedr. Üniversiteye alınacak Asistanlar Bu sene Üniversiteye almacak asistanlar için geçen sene hazırla» Han falimatname tetkik edilmek - tedir. Şimdilik yirmi dört asis - ivan Mihinilof âülamışti ki Keh- | dilerile sönelerce Makedonya ga- yesi peşinde koşan Ceneral Proto- kerof, Bulgar hükümetinin arala - rında bulundurduğu bir ajanıdır | ve gayelerine hiyanet etmektedir. Gene anlamıştı ki gerek San - danski taraftarlarınm, gerek öte- kilerin öldürülmesi hep Bulgar hü- kümetinin emir ve ilhamı ile vaki olmuştur ve bir gün kendisinin de bu akibete maruz kalması muhak- Kaktır. © Todor Aleksandrofa hislef olan Mihailof, onun gayelerini yürüt * Mmeğe, bu kanlı hadisenin âmille- finden intikam almağa karar ver- Mmişti, Fakat bu kararlar verilebil - mesi, Komite yasasma göre bir erimli Uğnlarn bir satırı 10 kuruştur. KÜÇÜK İLANLAR: Bir defası 50, iel de'ası 0, üç defam Gö.ğ! dört dafamı 78 ve on defas 100 kuruştur. Uç aylık ilân verenlerin bir defasi meoci- nendir, , Dört sutarı geçen iinlarm fazla satırları beş kuruştan basap edilir “Miele; “sonra Kınalındaya Artvin yolunda A” (Beş tara 1 inat sayfada) kü portakal ve mândâlina yetişen yerlerde çayın da istihsal edile - ceği fenni hakikatlerdendir. lay ziraati bilhassa rutubetli bir ik - lim ister. Bundan bâşka çay ye tiştirmek için kış soğuğunum na» kış on dereceden fazla olmaması lâzımdır... Bu evsaf ise Samsun - dan başlıyarak Hopanm Kemal paşa nahiyesine kadar olan bütün Karadeniz sahillerimizde vardır. Fili tecrübeler de bu hakikati te- yit etmiştir. Bugün Rize nümune bahçesinde filen çay yetiştirilmek: tedir. Rize nümune bahçesine bizzat gittim. Doğrudan doğruy& bu bahçede yetiştirilmiş ve gene o - rada terbiye edilmiş olan çaydan içtim, Bu çayın gerek rengi, ge rek kokusu ve lezzeti memleketi" mize hariçten gelen iyi çaylardan asla farklı değildir. Nümuhe bah- çesinde yetiştirilmiş olan çayla » rın kilosu bu sene üç liraya satıl- mıştır. Bir dönüm yere dikilen çay fidanlarmdan beş sene sonra çay toplanmağa başlar. Onuncu sene sonunda bu bir dönümlük yerden 50-100 kilo arasında kuru çay istihsal olunabilir. Demek ki bir çay tarlasmdan dönüm başıma yüz elliden üç yüz liraya kadar kâr temin olunabilecektir. Halen Karadeniz sahillerinin hiç bir yerinde bu kadar kazanç getiren hiç bir mahsul yoktur. Bu sahillerde ekseriyetle ziraat edil - mekte olan mısır dönüm başına ancak dört beş lira geti ir. Şu halde çay ziraati Karadeni- zin sahil mmtakalarında umumi" deştiği : z ten bir m en çay kil. den kurtulacaktır. “Bu kadar p3- ra Bu sahil ahalisinin cebine 'gite- cektir. Hattâ ondân sonra Çay memleketimiz için: bir ihracat mahsulü olacaktır. Nitekim Soyvet Rusya Batum kavilisinde çay Ziraatini gerişlet- meği ve Rusyanm çay ikracatmı arttırmağı beş senelik programa Koymuştur. Şimdiye kadar çay yetişmiyen yerlere de çay fidanı dikmeğe başlamışlardır. Evvelce Batum havalisinde çay yaprakları senede ancak beş altı defa topla” nırken şimdi yedinci defa” dahi toplamaktadırlar. Çaym aşağı ki- sımlarmı dahilde sarfederek iyi kısımlarını hatice sattıkları söy - lenmektedir. Sonra çay yetiştirmek için tar- lanın toprağı düz ve kuvvetli ol- mak lâzım gelmez. En kıraç ve yamaç yerlerde çay fidanları ye-| tiştirilebilir. Adi çalılıklar - gibi bey Fideler devi Bes “| fi derecede'böş arazi de vardır İânlardan muhafaza eder, hem de kıymetli bir mahsul verir. Da- ba sonra çay yetiştirmek için faz- | la emek ve masraf ta istemez. İp- İ tida dönüm başıma nihayet yirmi beş liralık bir masraf yapılır. Top- rak kazılır, tavlanır, fideler dikil- dikten sonra yapılacak şey her se- ne fidanların etrafımdaki lüzum - suz nebatları toplamaktan, bir de beş sene beklemekten - ibarettir. Ondan sonra mahsul alınmağa başlar. Çay fidanı elli altmış se- ne yaşadığı ve her sene gittikçe daha fazla mahsul verdiği için ziraatin en kârlı değil, en kolay olan kısmını teşkil eder, Çayın terbiyesine gelince; bu- nun için mutlaka makine getirt mek, fabrika kurmak zaruri de- ğildir. Çayın terbiyesi çok basit 7 Para cezaları A” Baş aranı 1 nef sayılada) mobil çevrilmiştir. Şoförlere ceza- | yı icap ettirenivaziyetler şunlar: dır: ; Soldan gitmek; süratli gitmek; tescil edilmemiş, ehliyetsiz şoför olmak; müşteri yanımda cigara iç» mek; müşteri: © yanında baş açık durmak; müşteriye lâzım gelen kolaylığı göstermekte kusur etmek (derhal inip kapıyı açmamak gi - bi) k Suçu tekerrür eden şoförün eh- liyetnamesine meşruhat verilmek- tedir. Şoförlerin hususi . elbise giymeleri senelerce evel bir tali * matname ile kararlaşmıştı. Buna riayet edilmediği görülmektedir. Şoförlerin elbise ve kasket giyme- leri yeniden temin edilecektir. Tramvay vatman ve biletçileri de sıkı bir kontrole alınmıştır. Vat- manların, hareket esnasında tram- vay kapılarmı muhakkak surette kapamaları tebliğ edilmiş ve ken- diletinden şirketçe imza alınmış- tır. Nizama riayet © etmiyenlere önce ihtar yapilmakta sonra şirket tarafından ceza kesilmektedir. Şirket cezâlandırmazsa, bü gi- bilerden cezayı seyrüsefer almak- tadir. Deniz nakliye vasıtaları da seyrüsefer tarafından tescil edil - mektedir... Motörler, kayıklar, is- timpotlara otomobiller gibi plâka verilmektedir. Suç cezalar üc liradan yirmi “eş Tiraya Kadardır. ————— bir iştir. Köylü veya şehirli her- kes bunu kendi eliyle yapabilir. Bununla beraber Rize valisi Ek- rem Bey bu havalide çaycılığı ta- mim edebilmek için altı yeni bin liralık bir fabrika tesisine lüzum görüyor; Çay fidani diken köylü yapraklarını “toplayıp getirecek, bu fabrika idaresi bunları köylü- den pâra ile satm alacak, terbiye €dip kurutacak, sonra satacaktır. Bü takdirde en az bir sahada çay | yetiştirenler bile ellerinin emeğin- den zahmetsizce istifade edebile- çektir. Çay fabrikasmın Rize ha- valisinde kurulması halk 'arasm * da bu işin tamimine müessir bir propaganda hizmeti de görecek - tir Ancak Rize muhitinde çaycı - lık için kâfi arazi yoktür. Burada pek az kızıl ağaçlıkları vardır. | Bir de mısır ekilen tarlalar bulun: maktadır. Olsa olsa buralarda çay yetiştirilebilecektir. e Fakat Pazar kazası ile Erhanede ve Ho- pa civarmda ve bilhassa Batum hududundaki Kemalpaşa nahiye - sinde çaycılık sok feyizli neti- celer verecektir. Ve-buralarda kâ- Hulâsa Samsundan Hopaya ka» dar olan bütün Karadeniz sahil - lerinde : bir gün gelecek, . bütün memleketin ihtiyacını temin ede- cek derecede çay yetişebilecektir. Ondan, sonra çay mahsulü mem - leket için ihracat malı bile olabile* cektir. Memleketimizin bu hava- lisine tabiat tarafından ; verilmiş olan iklim imtiyazından istifade edebilmek için bir gün evvel mil- letçe ve hükümetçe harekete geç- mek lâzımdır. Mehmet Asım Bir tashih Başmaharririmizin dünkü sayımızda çi. | kan yazısının baş tarafinda “Hopa Karade- Biz sahilinde memleketimizin en mon Hma- nrdır.,, elmlesi “Hopa Karadeniz sahilinde memleketimizin en eski İlmanıdır.. şeklin de bir tashih hatasllâ çikmirştir. Düzeltiyo- — VAKİT Telsiz: istasyonu m telsiz istasyonu binasi © ahşap ve yangına karşı sigortasız görülmüş, bunun kârgir olarak yapılmasına İ karar verilmiştir. Osmaniye telsiz istasyonu kus sursuz görülmuştur. Binası kâr- girdir. Bazı küçük eksiklikleri ta- mamlanacaktır. Tramvay tarifesi Öğrendiğimize göre, tramvay tarife meselesi, yeni bir komisyon toplantısmda konuşulacaktır. Mukavele mucibince, her üç ayda bir komisyon tarafından, mevcut ücretleri, hayat (indeksine göre tanzim etmek zarureti vardır. Ha- yat ucuzladıkça, şirketler ücretle» rinin de ucuzlaması lâzım gelmek» tedir. Nafıa Vekâleti, bu suretle, Devlet Demiryollarında tatbik edi- len en sağlam © ve verimli yolu, memleketimizde çalışan şirketlere tavsiye etmiş bulunuyor. Tramvay şirketiyle vekâlet ara- sında görüşülmesi kararlaşan ve şirketçe esas itibariyle kabul edil- miş bulunan “Bütün talebeye ten - zilât ve ameleye tek biletle gidip gelme temini,, Ankarada konuşu- Tacaktır. Tramvay şirketi tarafmdan yes ni hatlar yapılması o için şimdiye kadar halktan toplanan ve geri alımması düşünülen iki milyon lira kadar paranın, gene “Hatlar inşa- sı için,, şirkete bırakılacağı söy- İenilmektedir. Buda, Nafıa Ve- kili Ali Beyin Ankaraya dönme sinden sonra görüşülecektir. Şark demiryolları şirketinin, Pa- risteki merkezinden aldığı yeni İ tenzilât cetveli, müphem görülmüş ve merkezden tekrar malümat İs- j tenmiştir. Tünel şirketinin, o mukavelesi mucibince Tünelin alt başmda da — üst başında olduğu gibi — bir bina yaptırmakla mükellef olduğu malümdur. Mukaveleden en çok bahseden bu şirket, ayrıca bir de komiserlik binası yapmak taahhü- dü altındadır. Komiserlik binası, şirkete vekâ- letçe tayin edilen teftiş erkânma mahsus olacaktır. Komiserlerin bir arada olması, esas (itibariyle uygun telâkki edilmektedir. Gene Nafıa Vekâletince, ibra» cat mallarımızın bir elden yollan- ması ve tek aktarma usulünün ih- dasr meselesi ehemmiyetle Ya olunmaktadır. Nafıa Vekâlet Amerikadan getirttiği mütehassr - sm raporunda da bu cihet ehemmi» yetle gösterilmiştir. İhracat mallarımızın, maliyeti- ni yükseltmeksizin ve tüccarı sr kıntiya sokmaksızm, bir elden ec» nebi pazarlara sevkini temin ede- cek tedbirler araştırılmaktadır. Nafıa Vekili Ali Beyin, ehem- miyeti pek (o artmışolan Derince travers fabrikamızı, Ankaraya dö Z nöceği sırada teftiş etmesi muhte- 19 EYLÜL 1934 op (Bap tarafı 1 irci sayıfada) i meldir. a m Yüksek muallim mektebine girmek için müsabaka (| imtihanı Yüksek muallim mektebine girmek için bir müsabaka imtiha- nı açılmıştır. İmtihana girmek i- çin lise mezunu olmak ve yaşı yirr mi besten fazla olmamak lâzım - dır, Bu sene mektebe ancak 45 talebe alınacaktır. | iki kuyu tulumbası çalmış Edirneli Muzaffer isminde bis risi Şişlide boş bir evden iki ku- Yu tulumbası çalmış, pazara sat « inaya götürürken yakalanmıştır. ©

Bu sayıdan diğer sayfalar: