28 Eylül 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8

28 Eylül 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

© rekmaden havzasında yapılacak M a Zonguldakta Elektrikli tren Nasıl yapılacak, tetkik ediliyor Devlet demiryolları inşaat rei- si İbrahim, cer reisi Tevfik, şirket- ler umum müdürü Etem Beylerle Avusturyalı elektrikli şimendifer mütehassıs: M, Hruşka Rodif'den mürekkep bir heyet, Ankaradan Zonguldağa gitmişti. İktisat Vekâleti memleketi e - lektriklendirme (Elektrifikasyon) dairesi reis vekili mühendis Refik bey de bir gün sonra İstanbuldan gelip heyete katılmıştır. Bu heyet, elektrikle işletilecek olan Çata - lağzi — Ereğli demiryolu hakkın- | da tetkiklere başlamıştır. Heyetten eski maden umum müdürü Refik bey, maden hav - zamızı Filyos — Ankara demir - yoluna bağlıyacak olan Çatalağ » zi — Ereğli hattmın elektrikle iş - letilmesine nasıl karar verildiğini şöyle anlatmıştır; , “Ereğli limanı ve Filyos — E- seğli demiryolunun inşası için B. M. M. nce 20 milyon lira sarfına | dair kanun kabul edildiği zaman — o sırada İstanbul sanayi müdü- rü bulunan ve elektrik mühendisi olan — Refik bey, Nafia Vekili Hilmi beye bir mektup göndere - İzmir civarındaki eski eserleri tanıtmak için Maarif Vekâleti, eski medeni - yet devirlerinden bir çok eserle « rini sinesinde bulunduran İzmi « rin, ziyaret edecek seyyahlar için her cihetçe şayanr istifade bir ha - le getirilmesini teminen bazı mü - him teşebbüslere girişmiştir. Ve - kâlet - Bergama, Sart, oEfez gibi en kıymetli asarıâti- kayı (o kollarında (o bulundu: rTamİzmiri ziyaret edecek sayyah » lara argeoloklara ve asarıitika meraklılarına suhulet göslerebil - mesi ve bu mıntakalara icabında hususi seyahatler tertip edilmesini muvafık görmüştür. Asarrâti'ça müzeleri ve hafri - yat yerlerini ziyaret edecek olan - lara bir çok kolaylıklar gösterile - cek; her türlü ihtiyaçları (o temin ve ihzar edilecektir. Bergama ve İzmire şeref ver - mek üzere Bergamada bir ilim e - vi insa edilmektedir. Maarif Ve - kâleti, ilim evi inşaatı için 3000 lira tahsisat ayırarak göndermiş « tir. Vilâyet bütçesinden de bu iş için kâfi derecede tahsisat ayrıl « masına çalışılacaktır. Bergamada kaleye giden yol muştur. Gelecek sene bu yolun tevsii ve daha iyi bir hale ifrağr için daha fazla tahsisat verilecek- | #ir. İlim evinin mükemmel olma- $ı için tertibat almacaktır, Aşiretlerin yerleştirilmesi işi ilerliyor Tarsusda büyük gayretler sar- fedilerek kurutulan bataklık ye- rinde meydana getirilen münbit a- raziye gezici aşiretlerin iskân; işi- ne ehemmiyetle devam edilmek- tedir. Vali Hazım bey sık sik tef- İ tişatta bulunarak lâzım gelen di- rektifleri verdiği gibi kaymakam Hıfzı bey de bu mühim memleket işini çok yakından takip etmekte- dir. Kurulacak olan iki asri köyün hazırIrklarr ilerlemiştir. Yalnız is- kân edilecek olan aşiretler henüz yaylada oldukları için evlerin ya- pılması için gelmeleri beklenmek- tedir, Her aileye verilecek olan a- razi tamamen hudutlariyle bera- ber tespit edilmistir. Yapılacak köy evlerine lâzım olacak kereste için orman daire- | nden ruhsat alınmak © üzeredir. Taşların getirilmesi için de lâzım gelen tedbirler alınmaktadır. , Yeni kurulacak olan köylerin ihtiyacını ve köy evlerinin malze- mesini temin için köylülerimizin çok değerli çalışmaları görülmek: tedir. Köy projeleri evvelce Da- hiliye Vekâletinden istenmiş oldu Zundan bugünlerde yerine iadesi beklenmektedir. © derhal işe de başlanacaktır, Genç bir kız derede boğuldu Armutluda hamamsızlık yü . zünden bir kaza olmuştur. İki ak - raba birleşerek kaplıcalardan 15 dakika mesafede bulunan “Küpe. li hamam,, denilen açık bir keplr- caya gitmişler, Küpeli hamamın yanında bulunan küçük bir dereye girmişlerdir. Burada biraz yıkan- dıktan sonra içlerinden 18 yasm- demiryolunun elektrikle işletilme- | si daha iktisadi olduğunu bildir- miştir. Bu teklif, vekâletçe ehem- miyetle dikkate alınmış ve Refik bey demiryolları kongresine çağ - © rılmıştır. Refik bey kongrede te « zini izah etmiş ve neticede kongre bu hattın elektrikle yapılmasına sözbirliğiyle karar vermiştir. i iy ve Refik beyin de içinde bu- uğu bu heyet, Çatalağzından Ereğliye kadar bütün maden ti caklarının vaziyetiyle birlikte e- Jektrikle işletilecek olan hattın en iktisadi şekilde yapılması yolları - o nı tetkik etmektedir. Zonguldak eski maden umum müdürü Refik bey, havzada Yapı- lacak büyük ve umumi bir sant- o ralla Ankaraya kadar elektrik — kudreti vermek mümkün olduğu kanaatindedir. MahmutEsat Bey İzmir gazetelerinde okunduğu- “na göre binek arabacılar cemiye- ti, eski adliye vekili Mahmut E- sat Beyden cemiyetin fahri riya- | setinin kabulünü rica etmiş (ve Mahmut Esat Bey de muvafakat cevabi vermiştir. Mahmüt Esat — Bey, bundan sonra cemiyeti ziya - “re etmiş, bu vesile ile, orada bu- lunan cemiyet idare heyeti azaları ve diğer zevatla hasbihalde bu - Junmuştur. Mahmut Esat Beyin gösterdiği — bu alâka, cemiyete da Emine derin bir vere tesadüf mensup azalar arasında sevinçle | etmis Miimür O owwk hir kayanm lanmıştır, altmda kalarak boğulmuştur. : 3 i e Ni e d Öl e ami imi dedin alliinni lin eid msikninti inşaatı için 500 lira tahsisat kon * | 82 sabıkalı yankesici Ayı Mehmetle ar- kadaşları tutuldu İstanbulda ve Türkiyenin bir çok vilâyet ve kasabalarında do - laşan, seksen iki suç işliyerek nihayet Adanaya gelmiş olan A- yı lakabiyle meşhur Mehmetle suç ortağı Kayserili OHasan polis tarafından yakalanmışlardır. Bu maruf yankesiciler (© soyacakları safdillerin yanlarına (yaklaşıp kendilerine aşinalık © göstermek suretiyle hemen kucaklıyor ve ceplerinden cüzdanlarını el ça - bukluğu ile aldıktan sonra orta - dan kayboluyorlardı. Bu iki ser- seri son günlerde Mersin, Tarsus, Ceyhan ile Adanada (o bu suretle on vatandaşım, ceplerinden cüz“ danlarını aşırmış, nihayet yakayı ele vermişlerdir. Bunlardan Obaşka tanınmış mantarcılardan Yahudi lakabiyle şöhret almış Sarı İhsan da arka - daşı Çakı Hasan ve İbrahimle bir- likte Adanada saklanmış bulun - dukları bir evde © yakalanmışlar- dır. Bunlar da muhtelif vilâyet ve kasabaları dolaşarak (kıymetsiz ve adi taşlı küpe ve yüzükleri al - tın, pırlanta ve elmas diyerek saf- dil vatandaşlara satarak“dolan - | dırmakta ve hemen sıra kadem basmkta idiler. Bu üç mantarer- son günlerde içinde yalnız Ada - nada sekiz vatandaşı (o bu suretle dolandırmışlardır. Bu beş suçlu haklarmda tutulan tahkikat evrakı ile birlikte cüm- buriyet Oo müddeiumumiliğine ve- rilmiştir. Tarsusta bir halk okuma evi açılıyor Tarsusta umuma (mahsus ol- mak üzere bir Halk Okuma Evi açılması takarrür etmiştir. C.H. F. binasınm birkaç odası bu ev için tahsis edilmiştir. Fırka heye- ti idaresi, kaza kaymakamı, be- lediye reisi ve maarif Oo memuru beyler bu işle yakından alâkadar olmaktadırlar, mevcut kitaplar dan istifade edileceği gibi, bazı hamiyetli zevat ta kendi kitapla - rını bu eve vermeyi vadetmişler - dir. Ötedenberi tetkik ve teteb- büatiyle şöhret kazanan Hidayet Efendi buraya 100 cildi müteca « viz kitap vereceğini bildirmiştir. Hacı Talip zade Aptullah e - fendi de altı yüz cilt kitap verme yi taahhüt etmiştir. Daha birçok zevat kendilerinde bulunan kitap- ları bu okuma evine hediye ede- ceklerdir. “Eski (o kitaphanelerde mevcut kitaplar da buraya devre dilmiye başlanmıştır. — Kitaphane için lâzım olan dolaplar ve masalar yaptırılmak üzeredir. Bu Halk Okuma Evi kazanın büyük bir ihtiyacına ce - vap verecek. Bunu temin edecek- ler ise saygı ve sevgi ile daima anılacaktır, yen ervah tarafından yapılıyor - EML EKE TE ABERL ERİK YARIN Dünya Alevlenirse,.. Çeviren : A, Ç, ymm Yazı Nu.sı: 7 Geniş bir cephe üzerinde, yan ; yana uçarak, üst üste, yeni iki hat İ teşkil ederek yukarıda uçanlar a- şağıda uçanların aralıklarını dol » durarak gelen düşman tayyarele » ri ölüm saçan bir bulut gibi iler - liyor ve şimşekler yağdıran bir ka sırga fırtması gibi önüne çikan şeyleri orakla biçer gibi biçiyor - du. Bu ani hücum karşısında şaş »- kım bir hale gelen Rusların yüz - lercesi daha ilk anda, müdafaa i - çin hiçbir şey yapmıya muvaffak olamadan yere serilmişti. Atılan mitralyoz mermilerinden ve bom balardan hâsıl olan tarağın dişle- ri toprak üzerinde bir karışıklık bile bırakmıyarak her tarafı tara- yıp altüst ediyordu, Havada teşek- kül eden bu tarak tayyare hangar- larının batarya mevzilerinin ve ze minliklerin üzerinden süratle ge - lip geçiyor, bütün dinleme âletle- rini paramparça ediyor, efradı si- ra sıra yerlere seriyor, yalnız gör- meye karşı kapatılmış olan hazır- lık cepbanesini ve sis âletlerini de Ik deşik ediyor, tayyare müdafaa toplarının başında bulunanları a- ğtr bir surette öldürüyor, bomba tayyarelerinin büyük bir kısmı işe yaramaz bir hale getiriyor, vaktinde saklanamıyan iki süvari müfrezesinin hayvanlarını tama - miyle öldürüyordu. Birkaç saniye zarfında, hücuma uğrıyan saha, bir ceset ve harabe meydanina dönmüştü. Şimdi bir tarafta yara- lıların avazları ve feryatları işi » tiliyor ve diğer tarafta da kartuç ve cephane kümelerinden çıkan infilâk sadaları hücum eden düş- man tayyarelerinin motör hırıltı - larma ve attıkları bombalar in- filâk gürültülerine ( karışıyordu., Şimdi düşman tayyareleri yeni bir kavis çevirerek tekrar hücuma hazırlanıyorlardı. Bu ande, sanki gözle görülemi- muş gibi, havayı kaplıyan sis ta» bakası birdenbire (o kalkıvermişti. Açılan semadan şakuli denecek kadar dik bir uçuşla Rus tayyare filolarmın akm ettikleri görül- müştü, Rus tayyareleri mitralyoz- larını derhal düşman tayyareleri- ne tevcih etmişlerdi! Fakat Ja- ponların ince uzun gaz torpilleri- ni salvermelerine mâni olamamış- lardı. Şimdi bu torpiller boğuk sadalar çıkararak bataryaların, zeminliklerin, hangarlarm ve ka- rargâhirm bulunduğu (yerlerde patlıyorlar ve her tarafa zehirli nefeslerini yayıyorlardı. Rus tayyareleri buna mâni ol - mak hususunda geç kalmakla be- raber düşmanın kancıkçasına yap- tığı bu ani taarruzun intikammı almıya muvaffak olmuşlardı. Ja « ponların avcı tayyareleri, şimdi havada Rus tayyareleriyle müsa- demeye tutuşan diğer Japon filo- ları imdada gelinceye kadar içle- rinden birçoğunu kurban verme - ğe mecbur o olmuşlardı. Yangın dumanları, infilâklar ve enkaz yığmları düşman tayyarelerinin nerelere düştüğünü gösteriyordu. Şimdi Rus bataryalarının ba- zıları tekrar faaliyete geçecek bir hale gelmişti. Emirsiz, fakat düş- manı daima gözönünde bulundu- wi. rarak Ruslar mermileri birbiri üs- tüne havaya savuruyorlardı. Ja « pon tayyareleri bir taraftan Rus- larm bu müthiş ateşi ve diğer ta» raftan kendilerini takip eden Rus tayyarelerinin hücumu karşısında pek sıkışik vaziyette kalmışlardı. Bütün Bogdo - Ola'daki tayyare topları faaliyete geçmişti. Aradan çok geçmeden Japon- ların büyük tayyareleri birer birer yere düşürülmüştü. Fakat bazı Rus tayyarelerinin bü hengâmede ateş içine girmelerinin önüne ge- çilememişti. Çünkü dost ile düş - man artık biribirine karışmıştı. Japonlar gayet mahirane yaptık - lari taktik hareketleriyle düşman- larından uzaklaşıyorlardı. Haki - katen biraz sonra geri kalan bü - tün Japon tayyareleri yüksek bu lütlar arasında kaybolup gitmiş « lerdi. Fakat onlarla beraber Rusla - rın tayyare kumandanı olan cene- ral Bars da kaybolmuaştu. Bars, refakatine en seçme harp tayyare- cilerini almıştı. Maksadı, Japon - larm arkasmı bırakmamaktı. Mo- törlerde bir damla benzin ve mit- ralyozlarda bir şerit kurşun kalı- caya kadar düşmanı kuvalamıya azmetmişti. Her neye mal olursa olsun bunu yapacaktı! Yerdeki karargâhlardan veri « len emirleri, sorulan sualleri ar » Aik ne işitiyor, ne de oraya bir ha» ber gönderiyordu. Bütün radyo â- İetlerini tayyarelerden © aşağıya attırmıştı. Ceneral Bars odırıltı #Tetlerine artık ihtiyacı yoktu, Et- rafında bulunan insanlara da « hemmiyet vermiyordu. O insanlar ise kumandanları Bars'ın ne mak- sat takip ettiğini anlıyorlardı O « nun için Bars tarafından emir ve rilmesini' obeklemiyerek (ova - zifelerini o yapıyorlardı. e Bars, gerekse arkadaşları o Japon hava filolarma kumanda eden o zabitin rakip oldu» du tayyareyi — keşfetmişlerdi. Şimdi bütün gayretlerini o tay - yareyi düşürmeğe hasretmislerdi. Fakat istenilen bü düello o gün maateessüf vukua (o gelmemişti. Çünkü Japonlar, artık harp edil- mesine imkân bırakmıyacak ka « dar yükseklere çıkmışlardı. Şu ! halde onları takibe devam etmek artık beyhude idi. Ceneral Bars bunu görünce dişlerini gıcırdata - rak Urga'ya dönmüştü. MW Rusların telâfisi gayri kabil za» yiat verdikleri, fakat ayni za- manda pek pahalıya mal olan bir zafer kazandıklarmı hissettikleri Urga tayyare karargâhı civarında muharebe bu şekilde devam eder- ken Tola ovasında harbe kat'i bir şekil verecek kadar ehemmiyetli hâdiseler cereyan ediyordu. Yüksek dağ tepelerini kaplı - yan sis tabakasından istifade e - den Japonlar, Rus kuvvetlerinin Urga havalisindeki hücumla meş» gal olarak bütün nazarı dikkatle- rini o noktaya tevcih edeceklerini tahmin eyliyerek, avcı tayyare filolarından, bomba tayyarelerin- den ve bir sürü tank taşıyıcı tay « yarelerden mürekkep mühim bir kuvvetle ayni zamanda Tola ova» sma hücum etmislerdi. XDevamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: