31 Temmuz 1939 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 10

31 Temmuz 1939 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HEYBELİADA KAMPI ağ Yazan ; Öğretmenler muharririmizle gürüşüyor amlığa giden asfaltı takibederken 8-10 Ç yaşlarında iki kız çocuğu bir şarkı mırıldanıyorlardı, beste kulağıma yabancı değil, fakat güfte tuhaf, Vaktile dinledim: Heybeliye neşe doldu Öğretmenler gelince» Geçen sene Heybeliadada oturan bir dostumdan dinlediğim şu sözleri bu vesi- lsyle hatırlıyorum. — Öğretmen deyince, hatıra, binbir düşünceye boğulmuş, zaruret içinde, #- bus yüzlü, açık suratlı, eli tebeşirli, bir insan gelir. Halbuki her sene Heybeliye gelen bir grup var ki, bunun tamamile dı- şında. Hem bu grup, söylendiğine göre her sene değişirmiş, Neşe onlarda, eğlen- me onlarda, birlik ve topluluk yine onlar- da. Çok şükür, henüz asık bir öğretmen yüzü görmedim. Acı, zehir gibi bir öğret- men sözü duymadim, Hattâ bütün bunlar- dan daha fazla olarak şu Adanın neşesini artırdıklarını iddia etmek bile yersiz olmaz. eybeliye meşe doldu öğretmenler gelince ? sesini dimağımda işliyen bir dostumun sözlerini hatırlıyarak Çamlıkta EN A ya gelmiş bir erkek, 4 bayan rubuna tum sie ree kamptaki öğretmenle. BEKİR ALTAN re buralarda rastlamak mümkün olur mu acaba ? — Şüphesiz. Burada da, plâjda da rast- lamak mümkündür. Şimdi olduğu gibi, bir tahmin yaparak soracağınız diğer bir gru- bun da öğretmen olması ihtimaline güvene- bilirsiniz, Genç bayan öğretmenin bu olgun ce- vabı beni memnun etti: — Bugün, birkaş saat arkadaşlığınıza muhtaç olduğumu hissediyorum. Yarım Ay namına aranızda birkaç sant kalmama müsaade in misİniz — Hay hay... Grupla birlikte havadan sudan, Anka- radan konuşmıya başladık. Bir ara lif kaldi Lâf olsun i — Mumllimlik ettiğiniz yerleri ve ta- hassüslerinizi sormak İstesem, derken Aş- lan sözümü kesti: — He kalile iyi bir mevzu açılmış ii Ve genç kız ilâve etti: — Çünkü biz burada meslekten bahis açmamaya, sadece neşe, eğlence ve istira- hate ehemmiyet vermeye geldik, O bahsi sene içine bırakıy — İster misiniz plâja gidip bu 5li gru- bu 20, hattâ 30 a iblâğ edelim. Zaten yemek zamanı da yaklaştı. Kamp idarecileri : Direktör ve Muhasebeci Hep beraber kalkdık, plâjdakilerle, he- kikaten grubu 30 - 40 a iblâğ ederek mek- tebe döndük. Kamp direktörü, Ethem Tele beni öğretmenler takdim etti: — Çamlıkta tesadüf edilen, daha doğ- ararken mevlâsını bulan bir dost, dediler; gülüştük, Gazeteci arkadaşlara ve di kampı ziyaretçilerine tavsiye ederim ğretmen kampına giderken kendile- rini neşeye ve nükte yağmuruna alıştırsın- lar. Yoksa kendilerini selden zor kurta” rırlar, me kaç arkadaş var bay di- rektör 7 — 17ğErkek, 31 bayan olmak üzere 48 öğretmen var. Bu sene kampa az öğ- retmanin gelişini, gönderdiğimiz (broşür- lerin, taşra maarif idarelerinden öğret- menlere lâyıkile duyurulmamış olmasına atfediyorur. Zira aldığımız mektup ve ha- berler de bunu teyit etmektedir. Beş dakika sonra yemeğe davet edildim. Sa- lon da bütün öğretmenlerle beraberiz, ye- mekler gayetlezzetli,arkadaşlar yemeklerin tertibinde idareye fikir vermekte ve bu TE kuvvet alınarak tabele yapılmak- ır. u öğle yemeği listesi : Etli türlü, pi- lâv, erik hoşafıdır. Yemekte, istirahatte, Pm plâjda hâkim olan yegâne kuv- vet: neşedir Herbiri bayaa atılmış, yaşlanmış, şo luk çocuk sahibi olmuş ve yarını ellerine teslim edeceğimiz nesli yetiştirmek vazife- sini üzerine almış olan bu öğretmenler, kamp idareti tarafından konulan talimata, disipline en çok riayet eden okullar ka- dar dikkatlidir. Bay Ethem de bunu ifade etmektedir. 8 de kalkıp 9 da kahvaltıda bulunmıyan, öğle yemeğine gelmiyen, öğle uyku ve istirabatini ihlâl

Bu sayıdan diğer sayfalar: