15 Aralık 1939 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 18

15 Aralık 1939 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Di o kötü idi; kendi kendisi de bilm Riza Küli ye düştü: — Bağırma! Allah belânı versin, deli karı! Seni Gsnreilei Gr ım, Canın isterse, geber — Koc şek, senin gibi kuduruk Talia ide bir hayir çıkar mil Def ol şuradan!.. bi Han yellsineeye ka Riza Kuli odadan sıyrıldı. Aği izelden işin nasıl Gy üğrenmeğe hazırlanırken, lr telâş ir ses Bibi Hanı çağır Bibi iri si birakarak bu sefer av a koştu. — Hoş geldin Karumrat! Hayrola? e mil getirdin? İçeriye buyur da zel, bize çay yaps Bostanlardan gelen “atin uzun tüylü papakını arkaya ite mi ki rik © Bibi. ece. Sana müs him birşey (o anlatacağım. Bu pece ateş yakacaktır Kulübemin arkasında ale çırpı BE el ye bu baltayı buldum, Önce unuttnnuz sandım. İyice baktıktan sonra, bir de e göreyim ? Baltanın ne ku- rumuş kan lekeleri. zaman Bayliyi alın çiftesi değil, bu baltanın öldürdüğü hatrıma ge Bibi Han bir çiğlık kopardı. — Elbette! eli Amanın do Ben ne yapayım şimdi... Gelenin elinden belteyi kaplı ve ip gibi uluyarak, Güzelin yattığı odaya koştu. Orada, he- nüz uyumuş kızın karnını ayağile tekme- liyerek, onu uyandırmağa çaliş Sa uyuz köpek seni; kalk, a u bal tayı görl Ah oğlum!. Ah lâdım... Bağıra arak, söylenerek lâmbayı yaktı ve balta sapile Güzeli rasgele dövmeğe başladı. Güze bağırıyor, ne de kendini mü- dalaa iy ordu. — Kaltak! Orospu . Oğlumu hakla- dıktan sonra Riza Ki iliye a Konuştuklarınızı b kk ezil Fakat buradan (o hiçbir vere gidemezsin, anan gibi seni de kendi elimle e ieceğiin. Kanını es kanı için akıtacağım. Güzel, bu seler de ölümle gözgöze gelince! köndini müdafaa etmek için, içinde fevkalbeşer bir kuvvet duvdu. Bir kere de beni dinle Riza Kuli beni kurlaracaktı. seni de ırmakta boğacaktı. Bunu kendisi bana söyledi. — İspat ol misin? — Allah lah ! Konuştuğumuzu işittin; öyle dedin ya! au için bir hide daha lüzum var — Pekalâ, Madem ki Sözün okcu, gidelim. Oil un eşini buradan çıkaralım, Yok; yalan e e cezanı bulursün. 6 İŞİ yaaa Bibi - ece. mıyorsun demek. Yok: öbür dünyayı n gözü önünde; kurlulmak vi imles ins rik ihtimali, eli ibi e ı, Fakat ölmek kadermiş!.. Hiç ol- suali in Gen görecek. m e döner Tt ve bir sesle: — Baltayı ver, iye emre! Uyuyan adamın yanına balta ile yak- 20 aşan Güzelin eli titriyordu. Riza Kuliyi öldürmek değil, uyandırarak, cadı Bibi ile çatıştırmak ve bunların biribirinin gırt- laklarını sökmelerini görmek istiyordu. Çadırın içine kafasını sokan Bibi Han, ıslıkli sesle: — Daha ne bekliyorsun, çabuk ol! diye fısıldadı ve etrafına bakındı. Odanın köşesinde a tiryak kulüları sanki onu çağırıyord Şu Riza Kul ortadan kaldırılırsa, bü- tün bunlar ona kalacaktı! ka mış koluna çarptı, Öteki birdenbire uyan dı ve karşısında balta ile düran kizin üstüne öyle bir hızla çullandı ki, Güzel kendini kaybetti. Bibi Han, YE umulmüuyan çevik likle, kendi çadırı koştu; sonra birşey bilmiyormuş gibi, v7 krar Riza Kulinin ça» dırına döndü. Kapıya yaklaşınca, dizlerine vurarak ! — Yetişin a dostlar !.. di de misafirlerime: saldırıyor... gırdı. Hapisten çıkmış Gulemâli yetişti. Bibi Hanın eline baktığı için, her emrine ha- ztrdi. : Riza Kuli ise, bu gece Güzel ile ara- sında olmuş vakayı saklamak istiyordu. Güzelin etrafındaki intikam çemberi dar- aşmıştı. Bibi Han elinde tuttuğu mangal ma- şasile göğsüne vurarak sesi kısılıncaya kadar bağırıyor, Gülemiliyi de kışkırtı- yordu. Akrabasının ölümünün intikamını al mak istiyen Karumratla döri kişi bir olup, Güzeli odadan dişarı çıkarttılar ve döve döve ırmağın kenarına sürüklediler. Da- yak altında sendeliyen kız, kâh çığlık gi- bi, ek çı ınayan; kâh kırık ve fısıldı- yan S — DD Bu kaltak şim- diye ba- öldürün! diye inliyordu. Sizinle yaşamaktansa, balıklara yem olayım... Kendin den geçmiş olan Riza Kuli emir verdi: — Ayaklarından tut, Gulemâli, Üç erkek, Güzelin (o karnını sımsıkı EN bağladılar, koynuna iri taşlar dol durdular; sonra kollarından ve ayakların dan kei sallamağa başladıla ç kız cellâtlarile Mr yormuş gibi, ba ll haykırıyord sallayın Sin bei ni be şikte salla- dakikalarında imi — madıniz mı? Atınki, rahala ka m! ulemâli bu sözlerden gayri ihtiyari sarsıldı ve pie kizin kcağım bıraka- çekildi. O zaman, Karu iza Kuli bir “defa daha bii alan gülle ir gibi, suya atlılar. Fakat Güzel, madan, belini sıkan kayış çözüldü, ii döküldü ve genç kız, ağırlıksız omuzla- rına dökülmüş saçlarına bürünerek suya üştü, Tahir boğulurken, sahilde yalnız kak mış olan Zühre arkasından ağlamıştı, Güzelin arkasından m kimsesi yoklu, Ümmüderya köprüsü üstünde gezi- nen nöbetçi asker, birdenbire durdu ve ırmağın akıntısına dikkatli dikkatli bak Mağa başladı, sonra koşarak aşağı indi uzun bir sırığı sahile ln suya dal EN Sırık, akıntıların ya sürükle- diği ve elleri sırtında bağlanmış bir ii zın saçlarına takıldı. Nöbetçi onu Sudan çıkardı ve ve uzatarak kulağını e ne koydü, kız daha ila ri öbetçi havaya birkaç el silâh sıktı Güneş epiy yükselmişti. Nöbelçinin Sİ: lâh eN iki polis yetişti, vakadan der ntaka hükümetine haber verildi. Güzeli siyah keçeye (1) sardılar, böy- lece uzun zaman kendine gelmeden, yattı, Ker gelince: — Beni kim kurtardı? diye sordu. Cevap almayınca içini çekli — Kim yaptı ise, iyi yapmadı... Keş ke boğulsaydım! elbiseler Güzelin ifadesi alın ni suya dani üç tiryakeşi Bibi Hanın çadırı yanındaki evde bulursunuz. Polisler gittiler, fakat Güzel yalnız kak mamışlı; şehir kıyaletile bir kadın, uzun boylu, asker forması taşıyan bir genç küçük Durdu hızlı huzlı yürüyerek ona sllaşıarlak ardı, Mi eşini kollarının arasına almak is , halsizliklen yere çöklü Cemiveti Reisi olan şehirli bayan, kendi mendiliyle kızın lerini siliyor; Durduyu elinden tutan eN zabit bu sahneye bakmamak için, başını öteye çevirmiş, meçhul bir notaya bakr yordu. Biraz sonra mallı gelen altı asker, KN sonra © ökstizlere işkence eden haydutlar tevkif edilmiştir, diye hr ber verdi. K Yardım Cemiyeti reisi, Güzell mektebe yazılması için lâzım gelen evrak ve mektupları hazı İki kardeş Ayni iy ekspres trenik Tecem'i terkettiler. Tren, Koketdağı Wi yunca kâh Bp in gövdeli bir ğru Gü ze rin sivri tepelerine zin hatıralarına dalmış, vakit kit Tan e ipekli başörtüsünün siliyordu. Fakat küçük kardeşinin yanında be İunması, ad arttırmıştı. Güz gülümsiyerek onu saçlarından öptü. Ky Mi açıldı,ablasına sokuldu) - Güzel anne, nereye gidiyoruz? — Aşhabad'a çocuğu Genç Kizin sesinde Eri ve ünü titriyordu. | (0) i Türl kmehler suda o boğulanları ayl”) için, keçeye sararlardı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: